5 Soruda Volkswagen Soruşturması: Kriz Skandala Dönüşür mü?
Küresel otomotiv endüstrisinin gözleri Alman otomotiv devi Volkswagen'de. ABD'de egzoz emisyonlarını kasıtlı olarak düşük göstermekle suçlanan şirket, milyarlarca dolarlık cezayla karşı karşıya.
BBC Türkçe, tenik bir konu gibi gözüken ama tüm küresel otomotiv sektörünü yakından ilgilendiren olayla ilgili başlıca soruları yanıtladı:
1- Volkswagen neyle suçlanıyor?
ABD'nin Çevre Koruma Müdürlüğü (EPA) geçen hafta Volkswagen'in dizel motorlu araçlarına fabrika çıkışında yapılan egzoz emisyon testlerinin hatalı olduğunu açıkladı.
Raporda Alman otomobil üreticisine yarım milyon aracı piyasadan toplama çağrısı yapılıyordu.
Aslında otomobil firmaları sorunlu hava yastığı, fren sistemleri veya vites kutusu sorunları gibi nedenlerle araç geri çağırma durumuna alışık. Ancak bu kez durum biraz farklıydı.
Volkswagen raporda dizel motorlu araçlara yerleştirilen bir yazılım sayesinde aracın karbon emisyonlarını bilinçli şekilde olduğundan düşük göstermekle suçlanıyordu.
Raporda 'kasıt' iddiasının bulunması, Volkswagen yöneticileri hakkında soruşturma başlatılması ve şirkete dava açılması ihtimallerini gündeme getiriyor.
Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada da gelişmeler için 'Oldukça düşündürücü' yorumu yapıldı.
2- Ne kadar ceza kesilebilir?
EPA raporunda yönetmeliklere uymayan her araç için 37 bin 500 dolar ceza kesilmesi teklif ediliyor.
Volkswagen, ABD'de 2008'den bu yana 482 binin üzerinde dizel motorlu araç sattı. Bu da toplam ceza tutarının 18 milyar dolar ile daha önce görülmemiş seviyelere çıkabileceğine işaret ediyor.
Raporun yayınlanmasının ardından piyasalardaki ilk işlemlerin gerçekleştiği Pazartesi günü Volkswagen hisseleri Frankfurt borsasında yüzde 20 değer kaybetti ve şirketin piyasa değeri bir günde 14 milyar dolar eridi.
3- Şirketin tepkisi ne oldu?
Volkswagen'nin ABD operasyonlarının başındaki isim Michael Horn ilk açıklamasında ABD'li yetkililere karşı dürüst olmadıklarını itiraf etti ve 'Dürüst davranmadık ve işi batırdık. Özür dileriz' dedi.
Yeni Passat modelinin lansmanında konuşan Horn, kesilecek cezayı ödemeye hazır olduklarını da dile getirirken, Associated Press haber ajansı şirketin gelebilecek cezaları karşılayabilmek amacıyla 7,3 milyar dolar nakit fon ayırdığını aktardı.
Horn özür konuşmasına şöyle devam etti:
'Bu tür davranışlar ve uygulamalar şirketimizin değerlerine tamamen aykırı. Bedeli ne olursa olsun ödemeye ve bu tür olayların bir daha yaşanmaması için gereken her türlü tebiri almaya hazırız.'
4- Avrupa ne yapıyor?
Tüm bu gelişmeler sadece ABD'yi kapsıyor. Ancak dünyanın en çok araba satan şirketi olan ve merkezi Almanya'nın Wolfsburg kentinde bulunan Volkswagen, Avrupa'da daha da güçlü bir marka.
Sadece 2014'te Avrupa'da 1 milyonun üzerinde araç satan şirket, pazar payının yüzde 12,41'ine hakim.
Bu satış rakamını daha iyi anlayabilmek adına Türkiye'deki duruma bakılacak olursa, Otomotiv Distribütörleri Derneği verilerine göre 2014 yılı boyunca tüm markaların sattığı otomobil ve hafif ticari araç sayısı 767 bin 681 adetti.
Yani Volkswagen, 1 yılda Türkiye'de satılan araçtan daha fazlasını Avrupa'da tek başına satabilen bir marka.
Ancak şimdi bu pazar hakimiyetinin şirket aleyhine işleme olasılığı bulunuyor.
Her ne kadar Avrupa Birliği'nden Volkswagen araçları için soruşturma başlatılması için erken olduğu açıklaması gelse de, şirketin ABD'dekine benzer suçlamalarla karşılaşabileceği ifade ediliyor.
Fransa Maliye Bakanı Michel Sapin acilen soruşturma isterken, İngiltere'den gelen ilk açıklama soruşturmaya temel olacak yeterli kanıtın bulunmadığı yönünde oldu.
5- Volkswagen krizi, küresel skandala dönüşür mü?
BBC Ulaşım muhabiri Richard Westcott, 'Şimdi herkes 'Bu olay otomotiv sektörünün Libor skandalı mı?' sorusunu soruyor' diyor.
Libor skandalı, uluslararası finans kuruluşlarının küresel ödemelerde baz alınan Libor faiz oranlarını aralarında gizlice anlaşarak belirlediğinin ortaya çıkmasıyla patlak vermiş ve çok sayıda bankaya milyarlarca dolarlık ceza kesilmişti.
Westcott, krizin küresel skandala dönüşüp dönüşmeyeceğini söylemek için henüz erken olduğunu ifade etse de 'Ancak artık baskı küresel otomotiv devlerinin üzerinde. Tüketicileri ve denetim yetkililerini kandırmadıkları konusunda herkesi ikna etmek durumundalar. Sorunun tüm sektörü ve tüm dünyayı kapsamadığını ispat etmeleri gerekecek' diyor.
ABD'nin soruşturmayı Volkswagen dışındaki üreticileri de kapsayacak biçimde genişlettiğini ifade eden Westcott şöyle devam ediyor:
'Farklı markalarda da benzer durumlara rastlarlarsa sonuçları çok ağır olabilir: Milyarlarca dolarlık cezalar, markalara güvenin yerle bir olması ve en kötüsü de insanların daha fazla karbon emisyonu yüzünden erken ölümler yaşamasından sorumlu tutulmak olası sonuçlardan bazıları.'
ABD'deki soruşturmanın dizel motorlu araçlar için geçerli olduğunu hatırlatan Westcott, ABD'de dizel araçların pazarın yüzde 3'lük küçük bir bölümünü kapsadığını, ancak Avrupa'da bu oranın neredeyse yüzde 50'lere çıktığını da hatırlatıyor.