Psikolojik Boyutuyla IŞİD: Neden Katılıyorlar?
Aralarında Batı ülkelerinin de olduğu dünyanın çeşitli ülkelerinden IŞİD terör örgütüne geniş bir katılım var. Sayıları tam olarak bilinmemekle birlikte istihbarat uzmanları, 30 bin civarında kişinin başta Irak ve Suriye olmak üzere çeşitli ülkelerde IŞİD saflarında savaştığını tahmin ediyor. Peki insanlar hangi gerekçe veya gerekçelerle IŞİD'e katılıyor?
IŞİD'e katılan yabancı savaşçıların bazıları radikal İslam temelli eğitim görmüş olsa da, bazıları İslam konusunda temel bilgilere bile sahip değil. Yaşadıkları medeni şartları, sosyal statülerini, ailelerini, işlerini, okullarını ve yurtlarını terk edip cihatçı terör örgütüne katılıyorlar.
Bilim adamları, IŞİD ’e katılan yabancı savaşçıların davranışlarını inceleyerek, örgüte neden katıldıklarının psikolojik ve sosyolojik nedenlerini araştırıp, tarihin en kanlı terör örgütünün profilini çıkartmaya çalışıyorlar.
Amerikanın Sesi'nden Can Kamiloğlu, konuyu New Jersey'de yaşayan Türk psikolog Gülhan Akşit Şener'e sordu.
‘İnancına sahip çıkmanın en iyi yolunun ölmek olduğuna inanıyorlar’
IŞİD militanlarının dünyayı değiştirmek için fedakarlık yaptıklarına inandıklarını vurgulayan Psikolog Şener, “IŞİD’ e katılan dünyanın her yerinden binlerce insan var. Ortak inançlar doğrultusunda, Sünni inançları doğrultusunda destekleyenler, cihat için katılanlar olduğu gibi inançları ve kültürleri farklı birçok insan da bu ideolojinin peşinden gidiyor. Terör araştırma uzmanlarına göre inançları ortak olan ve olmayan bu kişilerin terörist bir gruba dahil olma isteğinin altında yatan bir çok sorundan en önemlisi şu:
Dünya huzurlu bir yer değil. Değiştirilmesi de mümkün değil ve gitgide bir felakete sürükleniyor. Bir fedakarlık yapmak gerekiyor, onurlu bir fedakarlık. Ahlaksızlıklarla ve adaletsizliklerle savaşabilmek, dünyada bir ütopya yaratmanın mümkün olabileceği yer gibi algılanıyor IŞİD. Bu düşünce yapısı terörist grupların parçası olmuş birçok kişinin görüşlerinden alınmıştır. İnancına sahip çıkmanın ve savunmanın en iyi ve tek yolunun ''ölmek'' olduğu dikte edilmiş bu insanlara, dünyanın erdem ve dürüstlüğe olan ihtiyacına katkıda bulundukları empoze edilir. İnancı için ölerek hem bu dünyada hem de öteki dünyada olmak istediği yerde olmak için”
‘Az buçuk İslam bilgisiyle katılıyorlar’
IŞİD’ e katılanların profilleri hakkında bilgi veren Şener, ”Dünyayı daha yaşanabilir bir dünya yapacaklarına inanan teröristlerin çoğunluğu ergen ve genç yetişkinlerdir. Sosyal ağlar üzerinden kolaylıkla erişilebilen terörist adaylarına tutarlı motivasyon teknikleri kullanılır. Kişisel ve ailesel sorunlarını çözmekte zorlanan bu kişilere, kendi sorunlarını çözmenin nihai yolunun ''büyük'' sorunları çözmek için kavga etmek olduğu düşündürülüyor.
İki İngiliz cihatçının, IŞİD'e katılmadan önce internetten ‘The Koran for Dummies (Meraklısına Kuran)’ ve ‘Islam for Dummies (Meraklısına İslam)’ isimli kitapları aldıkları belirlendiğinde, edindikleri az buçuk İslam bilgisiyle yapmak istediklerinin bir ideolojinin destekçisi olmaktan ziyade, kişisel arayış peşinde olduklarını açıkça söyleyebiliriz. Bu tür arayış peşinde ve düşünce sistemine sahip olan kişiler özellikle kimlik eksikliği yaşayan, kendini önemli hissetme açlığında ve de bir bütünün parçası olma duygusuna sahiptirler”
IŞİD’ e katılan kişilerin psikolojik arayışları
Şener, dini bir alt yapısı olmadan ve kültürel farklılıklarına rağmen IŞİD' e katılan kişilerin Psikolojik arayışlarını da şöyle sıralıyor:
Durum arayanlar: Niyetleri öncelikle çevreleri tarafından tanınmadır.
Kimlik arayanlar: İzole edilmiş ya da yabancılaşma hissine sahiptirler ve bir grup ile kendilerine isim, sıfat bulmak isterler.
Heyecan arayanlar: Statik ve durağan bir yaşamdan çıkmakta zorlanmış, yaşamına ulaşamadığı hareketliliği kazandırmak isteğindedirler.
İdeoloji arayanlar: Haksızlıklara başkaldırmak isteyen, varoluş nedeninin ''adalet sağlamak'' olduğuna inananlar.
Sorumluluk arayanlar: Ailesi tarafından sorumluluk kazandırılmamış kişiler, faydalı olmak hatta ailesine para yardımı yapabilmek adına katılırlar.
Ölüm arayanlar: Büyük ihtimalle hayatlarında önemli bir kaybın bıraktığı travma ile yaşamak zorunda kalanlar.
Ödeme yapmak isteyenler: İşledikleri günahların, suçların, büyük hataların yanı vicdan azaplarını dindirmek için katılanlar.
‘IŞİD’ in parçası olma isteği kültür ve din farklılıklarının önünde’
Psikolog Şener, genel olarak yukarıdaki sebeplerle bağlantılı psikolojik alt yapılı bu kişiler, yaşamda her şeyi siyah-beyaz, doğru-yanlış olarak görme ve değerlendirme eğiliminde de olduklarını belirterek şöyle devam ediyor: ”Üstelik bu düşünce sistemlerini ‘tutarlılık’ olarak kabul ederler. Neyin doğru neyin yanlış olduğunu bildiği konusunda ‘iddiacı’ bu kişilik yapısındaki kişiler, IŞİD'in eylemlerindeki, aynı tutarlılığı görerek ilk önce sempati duymaktadırlar. Doğruyu yanlıştan kesin ve net şekilde ayıran ve bunu dünyaya haykıran bu grubun parçası olma isteği, kültür-din gibi farklılıkların önüne geçtiğini görüyoruz.”
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Onlarin inancini dünya alem siksin. Tek inanclari, normal olmadiklari icin, 8-9 yasindaki cocuklari kari diye almak, en iyilerinin, onlari savunacak tek harf... Devamını Gör
İşidin veyahut El-kaide, taliban gibi terörist grupların temelinde sunni islam vardır.Terörizmin en büyük tabanı dinlerdir.Herhangi bir din de olabilir. Ama ... Devamını Gör
Genelde hapiste yatmış kişiler oluyor bunlar. Hapisdeyken tüm toplum tarafından dışlanmışlığın verdiği eziklikle bu tür gruplara kayıyorlar. Bu taraz selefi ... Devamını Gör
İşin aslı hepimizin içinde bu dünyadan intikam alma duygusu var. Dünyayı kim yönetiyorsa beceremiyor. Ve bana kalırsa bu içerikte dahil ışid hakkında yazılan... Devamını Gör