Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
Yapay Zeka, Kuantum, Dünya 2.0 ve Yapay Rahim Sonrası Kendimize Sorduğumuz Soru: Gelecekte mi Yaşıyoruz?
Küresel ısınma, Dünya'nın dört bir yanındaki savaşlar, çocuk istismarı derken gelecekten haberler okumayı özledik öyle değil mi?
Yapay Zeka, kuantum iletişimi, yeni bir dünya bulma umudu ve yapay rahim ve elde edilen başarılı sonuçlar, gen düzenlemesi gibi konulara odaklanacağımız bu içerikte muhteşem gelişmeleri bir araya getirip, dolu dolu bilgilerle harmanlayalım istedik.
1. Dünya 2.0'ı bulmaya yakınlaşmış olmamız.
Her ne kadar bu nesilde yaşayan pek çok insanın gidip yerleşemeyeceği bir yer olsa da, tatsız bir şekilde son bulması beklenen Dünya hayatını uzaya taşımaya karar vermiş ve bunu insanlık adına yapmaya uğraşan insanların sayısını gördükçe, kendi kendimize neden olmasın diyebiliriz.
NASA ve Avrupa Güney Gözlemevindeki, bilim insanları, yaşanabilir olduğu düşünülen TRAPPIST-1 adlı bir yıldız sistemi keşfettiler.
TRAPPIST-1, her ne kadar bizden 39.5 ışıkyılı uzaklıkta yer alsa da, artık oralara gidebilme sürelerinin de kısalmaya başladığını hepimiz biliyoruz.
TRAPPIST-1 dışında Dünya'ya benzeyen tam 7 gezegen daha bulundu. Bunların yaşamaya elverişli olduğu öngörülüyor.
2. Yapay rahim!
İnsanlığın geleceğini kolaylıkla değiştirebilecek bu teknolojiyi birçok insan hala duymadı. Duyanların sayısı ise son derece az.
Sizce, doğal bir rahmin dışında bir embriyo geliştirmeyi düşünmek imkansız mıdır? Pekâlâ, artık değil!
Philadelphia Çocuk Hastanesi'ndeki bilim adamları gerçek bir kadının rahmini taklit eden sentetik bir rahim ortaya çıkardı ve test etmeye koyuldu!
23 hafta içinde bir kuzu yapay rahimde gelişti ve yukarıdaki şeklini aldı.
Çocuk sahibi olma sorunu yaşayan insanlar için inanılmaz bir gelişme olsa gerek.
3. Yapay Zeka sayesinde depremlerin, doğal afetlerin önceden tahmin edilebilme süreleri kısalıyor.
Evet yanlış duymadınız. Yapay Zeka sistemi sayesinde doğal afetler önceden tahmin edilebilecek ve önlem alma şeklimiz de bu gelişmeye göre değişim gösterecek.
Yalnızca California'nın, her yıl 10.000'den fazla büyük deprem yaşadığını düşünürsek bu gelişme harika değil mi?!
CovNetQuake adı verilen yapay zeka sistemi, depremleri tahmin etmek için sismogramları ve yer hareketi bilgilerini kendi içinde analiz ediyor ve yakında gelecekte olması muhtemel depremler için tahminler oluşturabiliyor.
CovNetQuake, tüm teknolojilere kıyasla 17 kat daha fazla deprem tespit edebiliyor.
4. Dillerin gerçek zamanlı olarak çevrilebiliyor olması.
Eskiden telefonlarımıza yüklediğimiz uygulamaların bilmediğimiz bir dildeki yazıyı fotoğraf özelliği sayesinde hızlıca anladığımız dile çevirebilmesine hayret verici gelişme olarak bakardık.
Şimdi ise son derece basit ve taşınılabilir cihazlar sayesinde anlık olarak sesli çeviri yapma olanaklarımız var. Bu sayede Dünyanın herhangi bir yerinden insanlarla anadilimizi kullanarak iletişim kurabilir haldeyiz.
Google'ın çeviri sayfasına entegre ettiği yapay zeka sayesinde çeviri başarı oranları bir hayli yükselmişken sesli çeviri özelliğinin ne denli iyi bir gelişme olduğunu tahmin edebilirsiniz.
5. Kuantum iletişiminin artık mümkün olması.
Kuantum fiziğiyle ilgilenenler yakından bildiği üzere bu kuralı kullanarak iletişim kurabilmek, bir maddeyi herhangi bir yere gönderebilmek mümkün hale gelmiş durumda.
Yakın bir geçmişte Çinli bilim adamları kuantum iletişimi sayesinde x bir maddeyi ışınlamayı başarmışlardı.
Astral bir olay gibi görünse de, yakın bir gelecekte daha büyük cisimlerin hatta canlıların bile ışınlanması mümkün olabilir.
6. SpaceX insanlığın ve uzay seyahatlerinin geleceğini tamamen değiştirmek üzere.
SpaceX, Şubat ayında yaptığı Falcon Heavy etkinliği ile hepimizde 'yok ağlamıyorum, gözüme roket tozu' kaçtı havası yaratmıştı.
SpaceX, insanlığın kürsel ısınmayla mücadele ettiği ve yaklaşık 100 yıl sonra sular altında kalacak şehirler listesini okuduğu şu dönemde Dünya 2.0 çalışmaları kapsamında önemli bir yer tutuyor. Elon Musk ve dahi ekibi sayesinde yakın bir gelecekte sadece filmlerde gördüğümüz 'uzayda insan kolonileri' konusunu gerçek hayatımıza entegre edebilir.
Merakla bekliyoruz.
7. Gerçekliğimizin dokusu ve varoluşsal nedenlerimiz hakkında fikir edinebileceğimiz yeni partiküllerin keşfi.
Kuantum fiziğindeki ilerlemeler sayesinde gerçeğimizin dokusu hakkında giderek daha çok şey öğreniyoruz.
Evrenin önceki zamanların yanı sıra, insanlar tarafından bilinen (paralel boyutlar ve karanlık maddeler gibi) en iyi kozmik gizemlerin keşfedilmesinde 10.000'den fazla CERN bilim insanı çalışıyor.
Başka ne bulacaklarını hayal bile edemiyoruz!
Hatırlayanlar olacaktır, LHC'deki bilim adamları (Büyük Hadron Çarpıştırıcısı) sayesinde beş yeni parçacığın keşfedilmesine yardımcı olan başarılı bir deney yapmıştı.
8. Suç oranlarını minimize etmek ve doğru sonuçlar elde etmek için yapay zekalardan destek alınacak.
Yapay zekaya, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından 584 adet dava gönderildi ve davaların hangilerinde insan hakları ihlalinin bulunduğu soruldu. %79’luk bir yüzdeyle başarı sağlayan yapay zeka, öğrenme algoritmaları sayesinde doğru kararlar verdi ve gelecekte kullanılabilecek teknoloji harikası olarak duyuruldu.
Elbette tüm hakim ve savcıların yapay zeka olması kimse tarafından kabul edilebilecek bir şey değil. Fakat, suç oranlarını minimize etmek adına bizce de harika bir gelişme.
9. Gerçek bir kara deliği görmek üzere olabiliriz.
Bilimkurgu filmlerinde kara delik görüntüleri izlemeye alışmıştık, en azından bir tanesini gerçek hayatta görmemiz gerekiyordu!
Ne mutlu ki, Olay Ufukları Teleskobu ile çalışan astrofizikçilerin 2018'de bir kara deliğin tam görüntüsünü alabileceklerinden emin oldukları halde, kara deliklerin hala bir sır olduklarını itiraf etmekten kendilerini alamıyorlar.
OUT, ultra büyütme kullanarak, dünyanın dört bir yanına yerleştirilmiş olan yedi teleskop sistemi ve bir noktanın karmaşık bir görüntüsü tamalamak için birlikte çalışıyorlar.
Haliyle, kara delikler hakkında çok daha fazla bilgiye sahip olma zamanı çokta uzakta değil.
10. En uzaktaki gezegenin fotoğrafı!
NASA, muhteşem Evrenimizin fotoğraflarını çekerek uzun bir süre meşgul oldu ve onlarca yıldan beri bu alandaki başarılarını da gittikçe artırmaktadır.
Yeni Ufuklar uzay aracı, şimdiye kadar görmediğimiz her şeyin fotoğraflarını çekiyor. Mesela, Dünya'dan 3.79 milyar ışıkyılı ötede duran Kuiper Kuşağı.
Madde fotoğrafında görünen Kuiper Kuşağı, NASA tarafından çekilen en uzaktaki fotoğraf olarak adlandırılıyor.
Fotoğraf henüz çok net değil ancak, New Horizons uzay aracının Hubble'dan çok daha iyi işlere imza atacağını görmek çok uzak sayılmaz.
11. Gen düzenlemelerinin artık mümkün olması.
İnsan genlerini düzenlemek, eskiden yazarların, yönetmenlerin uydurduğu bir bilim kurgu rüyası gibiydi, ancak şimdi yaşadığımız bir gerçek!
Sangamo Therapeutics adlı bir şirket, insan vücudunda genlerin düzenlenmesine izin veren özel CRISPR adını verdikleri bir tedavi çeşidi geliştirdi.
Hatta, Hunter sendromu 44 yaşındaki bir hasta, fiziksel yeteneklere, zihinsel işlevlere ve organ gelişimine zarar verilmeden, başarılı bir şekilde tedavi edildi.
Gen düzenlemesinin insanlığın gelişimi ve geleceği açısından en önemli buluş özelliği taşıyor. Anne karnında tespit edilen sıkıntılı durumların bu şekilde tedavi edilebilmesinin de önü açılmış durumda.
Yorum Yazın
Bizimkilerde kısmetse önümüzdeki Ramazan ayında sakızın orucu bozup bozmiyacağını araştıracaklar.
Bunlar ben öldükten sonra gündelik yaşama gelirse hakkımı helal etmem :(
Yapay zekanın ipleri ve bütün kontrolü insanların elinde olduğu sürece hiçbir sorun çıkarmaz bizi çok daha ileriye götürür..İnsanlık evrimleşicek bu kaçınılm... Devamını Gör
Zeki olan herhangi bir şeyi kendi kontrolüne alamazsın. Hapsedebilirsin, tutsak edebilirsin ama eninde sonunda sana zarar verir...