Hayri Cem Yazio: Beşiktaş'ın Transfer Hataları
Beşiktaş Kulübü’nde, çok eskilere dayanan bir alışkanlık vardır; transfer konusunda acele (!) edilmez. Bunun tek nedeni “tasarruflu” olmak ve transferi “daha ucuza mal etmek” çabasıdır.
Bundan 30-40 yıl öncesini hatırlatayım:
Avrupa kupalarına katıldığımızda çoğunlukla eleme maçları oynamak zorunda kalırdık. Bu maçları kazanırsak bir üst tura çıkıp, gelir elde edebilecek duruma gelirdik.
O dönemin yöneticileri transfer konusunu ağırdan alır; “hele şu turu bir geçelim, ondan sonra bakarız” derlerdi. Ama o turu geçmek için iyi futbolcu transferine ihtiyaç olduğunu göremezlerdi. Bu tavır yüzünden de genellikle ilk turlarda elenir, bir sonraki turda elde edilecek gelirden de olurduk. Aslında bu tavrın temelinde yatan neden yerel şampiyonluklara Avrupa’da elde edilecek başarıdan daha fazla değer verilmesi idi. Hiçbir zaman hem Avrupa’da hem de Türkiye’de başarılı olmak hedefi konulmazdı.
Günümüzde de aynı hatalar yapılıyor. Daha ucuza oyuncu bulurum umuduyla transfer sezonunun son anına kadar bekleniyor.
Bu gecikmenin yaratacağı zararı başkan ve yönetim kurulu üyeleri çok fazla önemsemiyorlar.
Gelin bu gecikmenin yarattığı zararlara bir göz atalım:
1) Genel olarak geç transfer edilen oyuncular sezon öncesi kampını kaçırıyorlar. Bunun neticesinde form tutmaları ve takıma katılmaları gecikiyor
2) Takıma arkadaşları ile tanışma ve onların oyun stillerini öğrenmeleri gecikiyor. Birlikte oynadıkları arkadaşlarının yetenek ve oyun stillerini bilmek her futbolcunun performansını artıran bir etkendir.
3) Geldiği ligi, rakipleri ve futbol ortamını geç tanıyorlar.
4) Ülkenin ve taraftarların kültürel yapılarını geç tanıyorlar.
5) En önemlisi de bu süreç puan kayıplarına neden oluyor.
Yaşanılan bu gecikmelerin elbette yaratacağı bir maliyet olacaktır. Geçtiğimiz sezon başladıktan sonra Beşiktaş’a katılan futbolcular; Josef, Aboubakar, Gökhan Töre, Ghezzal ve Rosier’dir. Bu futbolcuların takıma katılmaları ilk sekiz hafta içinde gerçekleşmiştir. Cenk Tosun ise sezonun ikinci yarısında takıma katılmıştır.
Peki Beşiktaş’ın bu ilk sekiz hafta içinde kaybettiği puan kaçtır? Hadi hep birlikte hatırlayalım:
Tablodan da görüldüğü üzere ilk 8 haftada Beşiktaş toplam 11 puan kaybetmiştir. Bu puan kaybının en önemli nedeni yukarıda ismini zikrettiğim futbolcuların takıma geç katılmasıdır. Bu futbolcular sezon öncesi kampına yetiştirilmiş olsalar Beşiktaş 1 gol averajı ile değil, açık ara puan farkı ile şampiyon olurdu.
Beşiktaş yönetimi bu sezon da aynı hatayı yapıyor. Henüz sadece 4 futbolcu transfer etmiş durumdalar. Bu futbolcular; Kenan Karaman, Mehmet Topal, Salih Uçan ve Teixeira’dır.
Rosier ve gerçekleşirse Ghezzal’in transferini yeni bir transfer olarak kabul edemeyiz. Zira bu oyuncular şampiyon kadronun en önemli oyuncuları idi.
Geçen sezon takımda olup, sezon sonu yollanan oyuncular; Dorukhan, Mensah, Aboubakar, Montero, Cenk’tir. Kiralık olarak yollanan Boyd, Umut Nayır, Lens, Douglas, Güven Yalçın gibi oyuncuları saymıyorum. Demek ki 5 oyuncu yollayıp, 5 oyuncu almışız.
Peki bu kadro yeterli olur mu? Geçen sezonun son 5 maçı hatırlanırsa bu kadro genişliğinin yeterli olamayacağı kesin. Geçtiğimiz sezonun son maçlarında sahaya 21 kişilik kadroyu toparlayamadan çıktığımızı unutmamalıyız. Deplasmanda oynadığımız Galatasaray maçına altyapıdan çağırılan oyuncularla birlikte 18 kişi, bir sonraki hafta oynanan Karagümrük maçına ise 19 kişi çıkmıştık. Bu iki maç sondan önceki maçlardı ve eksik kadro yüzünden her iki maçı da kaybetmiştik.
Ortada halen bir santrafor yok. Üstelik bir değil, iki, belki de üç santrafora ihtiyaç var.
Zira bir yandan Şampiyonlar Ligi’nde, bir yandan Süperlig’de bir yandan da TFF Kupası’nda mücadele edilecek. Bu süreçte sakatlıklar var, kırmızı kartlar var, form düşüklükleri var… Dolayısıyla her mevkide en az iki oyuncuya ihtiyaç var.
Bu sezonun da ilk 5-6 haftasına tam kadro çıkamama ihtimali gözümü korkutuyor. Bu haftalarda kaybedilecek puanları, bu sezon sonunda da telafi edebilecek kadar şanslı olamayabiliriz.
Transferde yürütülen pazarlık ve ucuz futbolcu bulma çabaları sonucunda elde edilecek tasarruf meblağı birkaç yüz bin Euro’yı geçmez. Buna kaşın kaybedilecek şampiyonluğun maliyeti ise minimum 16 milyon Euro (Şampiyonlar Ligi ayakbastı parası) civarındadır.
Beşiktaş yönetimi kaliteli futbolcu transferini bir yatırım olarak görmeli ve bu yatırımın geri dönüşünün sezon sonunda elde edilecek şampiyonluk gelirleri olduğunun bilinci ile hareket etmelidir. Böyle bir vizyonlarının olup olmadığını hep beraber göreceğiz.
Dipnot: Sergen Yalçın ile de halen sözleşme imzalanmadı. Bunun nedenini de camia olarak merak ediyoruz. Bu konuda da Beşiktaş yönetiminin camiaya açıklama borcu vardır.
