İnsanlardan olabildiğince kopup tamamen doğayla bütünleşmek gibisi var mı? Sadece ayağınızın altında hışırdayan yaprakların, rüzgarın ve doğada yaşayan canlıların sesinin olduğu bir yer...Ama ne yazık ki, sadece çok azımız doğayla bütünleşebilme imkanına sahip. Artan kentleşme yüzünden, yeşilin ne olduğunu unutacak hale gelmek üzereyiz. EliteDaily'den derlediğimiz bu içerik yardımıyla, doğanın vücudumuza ve psikolojimize olan olumlu etkilerini bilirsek, belki onunla iç içe yaşayabilmek için biraz daha fazla çaba gösteririz. Bilim de, doğayla iç içe yaşayanların daha mutlu, daha sağlıklı ve daha yaratıcı olduğunu söylüyor!
diyerek dile getirmiş psikoloji bilimi üzerine düşüncelerini, Mevlana. Pek çok kitabın diyemediğini söylemiş kısacası.Psikoloji, her şeydir demiş.Bu bilime gönül veren bilim insanları, iğneyle kuyu kazarcasına sabırla, çok çalışarak, derinlere inerek davranışların katmanlarını inceler; bizleri inceler.Not: Sıralama nitelik sırasına göre değil, rastgele yapılmıştır.
Londra'daki Brunel Üniversitesinde yürütülen bir araştırma, sürekli 'Sağlıklı yaşam' üzerine paylaşımlar yapıp, sosyal medyada vücudunu vitrin haline getiren insanların psikolojik bir probleme sahip olma ihtimallerinin yüksek olduğunu ortaya koydu.
Family Psychology dergisinde yayınlanan ve Teksas Üniversitesi'nden Dr. Elizabeth Gershoff önderliğinde yürütülen bir çalışma 'şaplakla' cezalandırılan çocukların psikolojileri üzerine çarpıcı bir sonucu ortaya koydu.
Gündelik yaşantımızdaki her dalgalanmanın temelindedir, psikoloji.İnsan yaşamı belirli normlar ve ideal kalıplar arasına sıkıştırılmış bir kavramdır der, psikoloji. Psikolojik anlamda edindiğiniz yetiler de sizin bu yaşamdan aldığınız hazzı belirler.İşte bizler farkında olmasakta gündelik yaşantımıza yön veren 23 psikolojik gerçek!
Eğer maksadınız tüketiciye seksi ve sofistike hissettirmekse, yeşil logo biraz yanlış olabilir...Zihnimizin algılarının en açık olduğu noktalardan biri, renkler. Markalar da bir parça bu zaafımızdan tabii ki faydalanıyor; ve vermek istedikleri ana mesaj için en büyük zaafımızı, renkleri kullanıyor.Kanadalı Colourfast tarafından oluşturulan ve Entrepreneur tarafından haberleştirilen şahane bir infografiği sizler için Türkçeleştirdik ve logo renklerinin zihnimizde yarattığı algıya baktık.
Şu hayatta geçinebilmek için zamanımızın çoğunu çalışarak geçiriyoruz. Şanslı olanlar iş yerlerinde mutlu, gül gibi geçinip gidiyor. Fakat birçok kişi insanı çileden çıkartan patronlarla yaşamak zorunda kalıyor. İstifa etmek her zaman o kadar kolay değil, mecburen katlanıyor insan. Bazen öyle bir an geliyor ki, o patronun suratına haykırarak söylemek istediklerimiz oluyor. Okurken siniriniz çıksın, biraz rahatlayın :)
Carl Gustav Jung.Freud ile birlikte psikanalitik kuramının öncülerinden. Analitik psikoloji kuramının ise kurucusu.Freud'la tanışmasından sonra hayata bakış açısını değiştiren, bir süre yola onunla devam eden; fakat Freud'un teorilerine karşı sergilediği eleştirel bakış sonrası yollarını ayırıp, kendi fikir ve yargılarının peşinden giden, arketip denilen olgunun yaratıcısı, bilinç, bilinçdışı ve rüyalar üzerine oldukça keskin ve net tespitleri olan ve terapilerinde her insanın eşsiz olduğunu söyleyen bir psikolog.Carl Gustav Jung.
İnsan psikolojisi o kadar karışık ki, onu anlamak için her geçen gün araştırmalar yapılıyor ve elde edilen sonuçlara göre de bu dipsiz kuyu keşfedilmeye çalışılıyor. Karşınızdaki insanı ikna etmek ya da bir insan tarafından ikna edilmek. İkna etme kavramı üzerine bilimin söyleyeceği birkaç şey var…
Anksiyete bozukluğu ya da kaygı bozukluğu kişinin işlevselliğini olumsuz yönde etkileyen çeşitli korku, kaygı veya anksiyete bozukluklarına verilen genel kapsamlı bir addır. Bu tür bozuklukların toplumun % 18'ini etkilediğine inanılmaktadır.
Kadıköy Yeldeğirmeni'nde kartopu tartışması sonrası çıkan kavgada bıçaklanarak öldürülen gazeteci Nuh Köklü cinayetine ilişkin Serkan Azizoğlu'nun 'Kasten adam öldürmek', Nazım Coşanar'ın ise 'Kasten adam öldürmeye yardım etmek' suçundan yargılanmasına devam edildi. Hakim, Azizoğlu'nun tutukluluk halinin devam etmesine karar verirken, duruşma 20 Ocak 2016 tarihine ertelendi.
Köpeklerin salgıları üzerine yapılan bir araştırma sonrası elde edilen sonuçlar, döneminin yenilmez denilen Alman tanklarını perişan etmek için kullanılıp, koca bir savaşın seyrini değiştirebilir mi?Deneyin sahibi İvan Pavlov. Fizyoloji ve psikoloji alanındaki çalışmaları ile ve Pavlov’un Köpeği olarak bilinen ünlü deneyi ile tanınıyor. Yaptığı çalışmalarla Nobel Ödülü de kazanan Pavlov’un, dün -14 Eylül 1849- doğum günü idi.Klasik koşullanma üzerine yaptığı deneylerden bahsetmek için ne güzel bir gün..
'İkna etmenin de bilimi mi olurmuş canım’ demeyin hiç. Elbette olur.. İnsanoğlu bir karar verme mekanizmasına sahiptir ve ‘Science of Persuasion’ a göre de bunun 6 temel yolu var. İnsan psikolojisi bu kadar karışıkken, bilimin bu konuda bir yorum getirmemesini beklemiyordunuz, değil mi?
İnsan davranışlarını inceleyen bir bilim dalı olan psikoloji ile edebiyat arasında bir ilişki söz konusudur. Bu ilişkilerden sadece bir bölümü, modern romanların çoğunda gördüğümüz psikolojik temayı ve psikolojik roman türünü ortaya çıkarmaktadır.
National Geographic ekibinin, insan davranışlarını araştırma sırasında yaptıkları sosyal deneylerin başında 'Sürü Psikolojisi Deneyleri' gelir. Belki daha önce bir kaçına şahit olmuşsunuzdur. Bu defa bir göz sağlığı merkezinde yaşanan sosyal deney gerçekten ilginç.
Erzurum'da mahkeme, cinsel istismar mağduru 12 yaşındaki kızın psikolojisinin 'tedavi sonucu düzeldiği' gerekçesiyle 49 yaşındaki zanlının cezasını 12.5 yıldan 2.5 yıla düşürdü.Tutuksuz yargılanan C.U., 22 Şubat 2012 günü görülen karar duruşmasında 'ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun cinsel istismarı' suçundan 12.5 yıl hapis cezasına çarptırıldı ve yurt dışına çıkış yasağı konuldu.Milliyet'te yer alan habere göre, Yargıtay 14'üncü Ceza Dairesi verilen kararı bozdu. Yargıtay, cinsel istismar eylemine ilişkin olarak mağdurenin beden veya ruh sağlığının bozulup bozulmadığı hususunda 2 Kasım 2010 ve 13 Ocak 2012 günü alınan raporlarda, E.A.'nın tedavi sonucu şikayetlerinde kısmi düzelme olduğuna işaret edildi. Kararı bozup yeniden yerel mahkemeye gönderen Yargıtay'ın istemi üzerine yeniden rapor aldırıldı.Bu kez Adli Tıp Kurumu 6'ncı İhtisas Kurulu E.A.'nın ruh sağlığının bozulmayıp, etkilendiğini bildirdi. Bunun üzerine 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi kararı C.U.'yu 2,5 yıl hapis cezasına çarptırdı.