Kahraman Güler Yazio: EMDR: Prens Harry'nin Kullandığı Travma Tedavisi Nedir?
Prens Harry, Oprah Winfrey ile AppleTV'de The Me You Can't See adlı yeni bir belgesel dizisi yayınladı. Serinin 3. bölümünde, terapinin kendisine ne kadar yardımcı olduğunu anlatıyor ve hatta kameraların onu “Göz Hareketini Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme (EMDR)” adı verilen belirli bir terapi yönteminden geçirirken kayda alınmasına izin veriyor.Bölüm sırasında Sussex Dükü, yaklaşık 5 yıldır terapi sürecinden geçtiğini söyledi ve bir terapistin bize rehberlik edebilecek, kendi hayatımızda acı hissettiğimiz zaman ve bundan nasıl kurtulacağımız konusunda farkındalık yaratabilecek kişi olduğunu belirtti. Harry, EMDR'nin her zaman denemek istediği bir şey olduğunu söyledi.
Uğur Batı Yazio: Duygusal Olan İnsanın Beyni mi?
Tolstoy’dan Dostoyevski'nin ölümü üzerine: 'Onu bir kez olsun görmedim ve onunla hiç konuşmadım ama şimdi ölünce birden anladım ki Dostoyevski bana en yakın, en kıymetli, en gerekli insanmış…'
Günümüzün En Popüler Hastalığı Olan Erteleme Hastalığından Nasıl Kurtulabiliriz?
Eminiz ki tam şu an yapmanız gereken bir işi sonraya ertelemiş bir şekilde bu içeriğimize göz atıyorsunuz. Merak etmeyin yalnız değilsiniz; bizlerinde yapması gereken şeyler varken, onları ertelemiş bir vaziyette bu içeriğimizi sizler için hazırlıyoruz. E hadi o zaman hepimizin ruhuna işlemiş ola bu erteleme hastalığı neymiş, nasıl kurtulurmuşuz birlikte öğrenelim...
Bora Farsak Yazio: Kendim Ettim, Kendim Buldum
“Kendim ettim kendim buldum” belirli bir yaşın üzerindekiler bu şarkıyı hatırlayacaklardır. Bana bu son dönemi ve insanlık tarihini düşündürdü. İnsanlık var olduğu günden beri korkunç gelişmelere imza atmış ama bunları hep bencilce kendi çıkarları doğrultusunda kullanmış; dünya üzerinde yaşayan en yırtıcı hayvandır. Bu gelişmeler ışığında kendine yaşam mekanları açmış bilimin ışığında korkunç çalışmalarla, gelişmelerle uzayı fethetmeye başlamış ve Mars yolculuğuna başlamıştır.
Şeyda Betül Kılıç Yazio: Krizler Yılından Sağ Salim Çıkabilmenin Yolu: Özşefkat
‘’Sana Yapılmasını istemediğin Şeyi Başkasına Yapma’’ kadim bir öğretidir, pek kanıksamışızdır. Peki, kendinizi aşağıladığınız gibi en yakın arkadaşınızı da aşağılayabilir misiniz? Burada bir sorun var gibi, hadi konuşalım.Öz şefkat, ruhen ve bedenen zorlanan yakın bir arkadaşımıza duyarlılığımızı ve desteğimizi nasıl gösteriyorsak, aynı şekilde kendimize de aynı şekilde davranabilmektir. Acı çeken kendimizin yanında tüm içtenliğimizle ve yargısızca durabilmektir.Öz şefkat kendimizi sakinleştirebilmeyi de kapsar. Öfkelendiğimizde kızmak, kaçmak, olayı büyütmek yerine, duyguyu fark ederek orada kalmak ilk aşamadır. Zorlanmak insanidir. Öz şefkat de insan bükücü tüm olaylar karşısında kendimizi kucaklamamızı öğütler. Yaşanan olaylar her ne ölçüde zorlayıcı olursa olsun ortak insanlık halidir, yani hiçbir acı yoktur ki bu dünyada başka birileri tarafından deneyimlenmiş olmasın.
Meltem Farah Konyalı Yazio: Varlığının En Yüksek İfadesi Nasıl Olursun?
İlahi var olma halinde varlığının en yüksek ifadesisin…Bunu nasıl anlarsın?Ruhun ne istiyor?Hiç dinledin mi?Ruh beden, zihin beden, fizik beden hizalı olduğumuzda kendi varlığımızın en yüksek ifadesi olma şansımız var.Dengede olarak, ilahi yaşam amacımıza tam hizmet ise varlığımızın en yüksek ifadesi olmamızı sağlar.Egomuzu da dengeleyerek bunu yakalayabiliriz.Egomuzu dengelemeden ruhumuzu dinlemek mümkün değil.İçselliğinden aldığın cevap egondan mı yüksek benliğinden mi, dip akıntıların yani korkularından mı geliyor ya da rehberlik mi alıyorsun?Bunu ayırt etmenin zor olduğunu biliyorum.Ancak sıklıkla ve her gün yaptığında ayırt edebileceksin.Egonun cevabı egosantrik olacaktır; “Sen zaten bunu çok iyi yaparsın' gibi… Egonu besler.Yüksek benliğinden ise bilgece bir mesaj alırsın; “Bu yanlarını düzeltip buna odaklanırsan kolaylaşacaktır” gibi…Dip akıntıların ise seni aşağıya çekmeye devem edecektir; “Sakın yapma yoksa başına şunlar gelebilir'. Yani korku senaryosu yazacaktır.
Güçlü Bir Anneye Sahip Olan Kişilerde Gözlemlenen 15 Önemli Özellik
Güçlü bir anneye sahip olduğunuzu, erken yaşlarda anlayamazsınız. Annenizin gücünü, büyüyüp de size kattığı şeyleri fark etmeye başladığınızda keşfedersiniz. Güçlü bir annenin size verebileceği, vermeye çalıştığı pek çok güç, özellik, karakter vardır, peki siz ne kadarını alabildiniz?
Merve Aydın Yazio: Aslında Ne İstiyoruz?
Sürekli bir şeyin peşinden koşup duruyoruz; kimimiz bilginin, kimimiz paranın, kimimiz aşkın ya da başka şeylerin ama muhakkak bir şeylerin… Ve genellikle yetinmeyi bilmeyip hep her şeyin daha fazlasının peşindeyiz.
Gülşah Elikbank Yazio: Oyunun Kurallarını Değiştirmeye Var mısınız?
“Dünya bir oyun sahnesi, bizler de birer oyuncuyuz...” , demişti Shakespeare. Uzun zamandır hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını, görünenleri görenin algı ve bilgisinin etkilediğinin farkındayız. Kuantum fiziğindeki gelişmeler gerçekle hayal arasındaki çizginin ne kadar ince olduğunu hepimize gösterdi.