Arkeologları Şaşkına Çeviren Mumyalar: Geçmişin İzleri Sizi de Hayrete Düşürecek
Mumyalar yüzlerce yıldır insanların ilgisini çekiyor. Mumyaların anlatıldığı filmler yapılıyor, belgeseller hazırlanıyor. Çünkü binlerce yıl önce devasa yapıların içerisine, onca eşya ve hizmetçiyle beraber gömülen bu insanların sırrı; hemen herkesi cezbediyor. Bazı mumyalar ilginç hikâyeleriyle dikkat çekiyor bazılarının ise tabutları açıldığı anda enteresan olaylar başlıyor. Her keşifte ayrı bir heyecana katılan arkeologlar ise kimi zaman hayret etmeden duramıyor. Mumyalar sizin de ilginizi çekiyorsa gelin, arkeologların bu ilginç keşiflerine ortak olalım.
Üzerindeki Sis Perdesinin Bir Türlü Aralanmadığı Antik Teknolojiler ve Kalıntılar
Antik bir kente ya da yüzyılları aşan tarihî kalıntılara denk gelmiş olabilirsiniz. Uzun süren arkeolojik kazılar ve çalışmalar neticesinde ortaya çıkarılan antik eserlerin büyük kısmı, günümüzde açıklanabiliyor. Bunun yanı sıra genişletilen çalışmalara, derinleştirilen araştırmalara rağmen gizemini hâlâ koruyan antik eserler, hatta antik teknolojiler bulunuyor. Günümüzün gelişen teknolojisine rağmen bu antik eserlerin ve teknolojilerin sırrının bulunamaması ve gerçekleştiriliş şekli merak konusu olmaya devam ediyor. İşte, üzerindeki sis perdesinin bir türlü aralanmadığı antik teknolojiler ve kalıntılar...
Işınlanma Özelliğine Sahip Kuantum Mesajları, Uzaylı Yaşamını Keşfetmemizde Büyük Rol Oynayabilir!
Kabiliyetleri yeterli seviyede olan bir uzaylı uygarlığı, Dünya'ya kuantum mesajları gönderebilir. Araştırmacıların 28 Haziran'da Physical Review D'de verdiği demeçlere göre, ışık parçacıkları veya fotonlar kuantum doğalarını kaybetmeden yıldızlararası mesafelerde iletilebilir. Bu, dünya dışı sinyaller arayan bilim insanlarının kuantum mesajlarını da dikkate almaları gerektiği anlamına geliyor. Biz de bu yazımızda yıldızlararası mesajlardan bahsediyoruz.
Plüton'un En Büyük Uydusu Charon'un Kutuplarında Bulunan Kızıl Lekelerin Ardındaki Gizem
Pluton'a gönderilen Yeni Ufuklar sondası hiçbir zaman Charon'a, Pluto'ya olduğu kadar yakınlaşamadı. Bu yüzden bu uydu hakkında fazla bir şey öğrenemedik. Bununla birlikte, 'gerçek' gezegenlerin yörüngesinde dönen diğer buz uydularından farklı bir özellik burada göze çarpıyordu: Mordor Makula takma adı verilen, kuzey kutbuna yakın kırmızı bir 'şapka'. Bilim insanları bunun üzerine birtakım araştırmalar yapıtktan sonra bir açıklamaları olduğunu düşünüyorlar. Biz de içeriğimizde bu açıklamadan bahsediyoruz.
25 Madde ile Sivas Katliamı; Dünü, Bugünü...
İki otel çalışanı ve 33 aydının diri diri yakılarak can verdiği Sivas katliamının üzerinden 29 yıl geçti. Katliamın davası 29 yıl boyunca türlü hukuksuzluklarla devam etti. Ve, 29 yıldır bıkmadan, usanmadan adalet arayan 'İnsanlık suçlarında zamanaşımı olamaz' diyenlerin mücadelesi bugün de her yıl olduğu gibi devam ediyor...
Mars'la Uranüs Yaklaşıyor, Satürn Halkalarını Sergiliyor: Temmuz Ayında Yaşanacak Gök Olayları
Binlerce yıl önce yaşamış insanlar da gökyüzüne bakıyor ve merak ediyorlardı bizim gibi! Bazılarımız onlar gibi hala şöyle soruyor: Gökyüzüne bana gelecekteki hayatıma dair bir şeyler söyler mi? Bu içerik ile bu soruya pek cevap veremesek de kimimizin sadece gökyüzünü merak ettiğini ve gök olayları yıllığına göz attığını biliyoruz. Ve bu yüzden bu yıllığı ayağınıza getirerek Temmuz 2022'de gökte ne görebileceğinizi söylüyoruz. Unutmayın, göğe bakmak için illaki teleskopa ihtiyacınız yok efendim, gözünüz ve göğünüz açık olsun!Kaynak: Ankara Üniversitesi Kreiken RasathanesiFotoğraflar: NASA
Bilim İnsanlarının Yaptığı Son Değerlendirmeler Sonucunda Güneş ile İlgili İlginç Bilgilere Ulaşıldı
Yirmi yıllık araştırmadan sonra bilim insanları Güneş'in - ve dolayısıyla tüm evrenin - hangi maddelerden oluştuğunu bulmaya yaklaşıyorlar. Güneş çoğunlukla hidrojen ve helyumdan oluşur. Oksijen ve karbon gibi daha ağır elementler de Güneş'te bulunur, ancak bunların miktarı tartışmalıdır. Araştırmacıların yeni gözlemlerine göre, nötrinolar olarak bilinen hayaletimsi atom altı parçacıkları Güneş'te bol miktarda 'metal' bulunduğunu işaret ediyor. Buradaki metal terimi astronomların hidrojen ve helyumdan daha ağır tüm elementler için kullanılıyor. Biz de bu yazımızda Güneş'te bulunan ağır elementlerden bahsediyoruz.
Hamilelikte Beslenme Rehberi: Tüketilmesi Son Derece Sakıncalı Olan Besinler
Hamilelik, yeni bir hayat düzenine geçiş demektir. Annenin sağlığına, alışkanlıklarına ve beslenmesine dikkat etmesi son derece önemli. Bu yeni hayat düzeninde uzmanlar, anne adaylarının tüketmesi ve tüketmemesi gereken besinlerin neler olduğunu açıklıyor. Özellikle hamilelikte tüketilmemesi gereken pek çok besin bulunuyor. Bunlar hem annenin hem de bebeğin genel sağlığında önemli rol oynuyor. Sizin için hamilelik sürecinde tüketilmesi sakıncalı olan bazı besinleri sıraladık.