1742 Yılında Bugün İstanbul’da Hava Neden 85 Dereceydi?
1742 YILINDA BUGÜN İSTANBUL’DA HAVA NEDEN 85 DERECEYDİ?
Sevgili Dostlar,
1742 yılında İsveçli bilim insanı Anders Celsius müthiş bir buluş yaptı: Termometre sistemi. Buna göre sıcaklıklar, 0 derece ile 100 derece arasında çalışan bir sistemle kolayca ölçülebilecekti. Su 0 derecede kaynıyor ve 100 derecede donuyordu. Bir önceki cümlede hata yok; 1742 yılında bugün, İstanbul’da hava sıcaklığı bugünkü ölçüm şekliyle 15, ama o günkü ölçüm şekliyle 85 dereceydi. Her şey çok normaldi, sadece ölçüm şekli tersti.
Ertesi yıl başka bir bilim adamı, Jean Pierre Christin, bu rakamların aslında tersine çevrilirse (yani 0 yerine 100, 100 yerine 0 olursa) kullanımının daha pratik olacağını öne sürdü. Zavallı Anders Celsius o sıralarda hastaydı ve kendi fikrini savunamadan aramızdan ayrıldı. Bugün kullandığımız sıcaklık ölçüm sistemi, onun adıyla, ama onun icat ettiğinin tam tersi şekilde kaldı. (Kaynak)
Aradan yıllar geçti ve belki de sıcaklık hakkında doğru bildiğimiz her şey yanlış. Mesela musluklarda “mavi” soğuk suyu, “kırmızı” ise sıcak suyu işaret ediyor. Bu musluk sistemini de Anders Celsius bulsaydı Jean Pierre Christin mutlaka yine itiraz ederdi. Çünkü suyun (veya herhangi bir cismin) sıcaklığı arttıkça tanecikleri (atom veya molekülleri) daha hızlı hareket eder; hızı (enerjisi) artınca da yaydığı ışığın frekansı artar. Kırmızı düşük frekanslı bir ışıkken, mavi daha yüksek frekanslı ışıktır. Yani mavi sıcak, kırmızı soğuktur. Hubble teleskobu ile yapılan gözleme göre mavi yıldızlar kırmızı yıldızlardan sıcaktır. (Kaynak)
Yani bazı şeylerin tersi mi düzü mü doğru, tartışılır. Mesela alışveriş yapınca mağaza size para ödüyor: Tersmiş gibi görünebilir ama kesinlikle düz.
Yorum Yazın