Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
6 Yıl Sonra Yeniden Davos
Davos’ta yapılan Dünya Ekonomik Forumu bugün başladı. 6 yıl önce dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “one minute” çıkışı sonrasında Türkiye ilk kez zirveye Başbakan düzeyinde katılıyor.
Davos’un ilk gününde konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
Küresel ekonomiye bakılacak olursa bugün ekonomik iyileşme yavaş gerçekleşmekte ve işsizlik rakamları yüksek oranda devam etmekte ve uzun soluklu yapısal bir sorun olarak karşımızda. 2015 Yılında bazı belirsizlikler söz konusu olabilir. Burada AB'deki gelişmeleri yakından takip etmekteyiz. Bununla birlikte varlıkların fiyat artış ve düşüşlerini yakından takipteyiz. Daha büyük ve olası zorlukları engellemek için koordinasyon içerisinde olmamız gerekiyor.
AZ GELİŞMİŞ ÜLKELERİN DE FİKİRLERİ ÖNEMLİ
Burada Türkiye'nin etki alanı G-20 toplantılarının kararlarının nasıl daha kapsamlı olacağı ve üye olmayan ülkelere nasıl daha kolay ulaşılabilir bunlara bakacak ve bunlara odaklanacağız. Türkiye 2016'da en az gelişmiş ülkelerin koordinatör ülkesi olarak yeniden ele alacağımız bir platform oluşturacağız. En az gelişmiş ülkelerin de görüş alışverişlerinde kapsayıcı bir şekilde içinde olması gerekmekte. Bu ülkelerin zorlukları nedir? Bu konuların da G-20 zirvesinde tarım bakanları çerçevesinde bunu ne şekilde minimize edebiliriz, israfın nasıl engellenmesi mümkün olabilir bunlar ele alınacak.
KADINLAR EKONOMİDE DAHA AKTİF OLMALI
Dünyada gördüğümüz ve kapsayıcılığın önemli olacağı kadın erkek eşitliği ile ilgili olarak bir kapanması gereken bir ara söz konusu. ekonomi içerisinde kadınların daha fazla görünür olması konusuna ağırlık vereceğiz. Burada bizim çabalarımız çerçevesinde işsizliğin azaltılması konusunda eşitsiz olarak değil sosyal tutarlılık barış açısından ve barış açısından durumun olumlu hale getirilmesi önemli. Dünyadaki genç işsizlik oranı yüksek düzeylerde. Bu durum bizler için bir öncelik olacak.
KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ ŞİRKETLER GÜÇLENDİRİLECEK
Bir başka önemli konu da küçük ve orta ölçekli işletmelerin ekonomiye daha entegreli olması konusu gündemimizde olacaktır. Türkiye'nin bu yıl içerisinde gündemde olacağı ve tutacağı bir diğer konu da küçük ve orta ölçekli işletmelerin güçlendirilmesi olacaktır. Uygulama açısından esnek bir platform olduğunu ifade ettik. Hem iç konularda hem de uluslararası anlamda konular ele alınırken güen unsurunun önemini ortaya koyacağız. Güvenin oluşturulması konusunda da uygulamaların gerçekleştirilmesi ve takibi konusuna eğileceğiz.
TİCARET VE ENERJİ KONULARINDA YATIRIMLAR ARTACAK
Diğer unsur yatırımlar konusu. Bizim üçüncü unsurumuz. Yatırım konusunda altyapı çalışmaları açısından yatırımların güçlendirilmesi gerekmektedir. Orta vadeli mali programlar çerçevesinde hükümetlerin burada mobilize edilebileceği potansiyeller söz konusu. Bizler alternatif unsurlar ortaya koyarak finansal unsurların çeşitlendirilmesi konusunda fikirlerimizi ortaya koyacağız. Bu yatırımların arttırılması konusunda da ticaret enerji konularıyla ilgili yatırımların güçlendirilmesi konusuna bakacağız. Enerji açısından da Türkiye önemli bir geçiş ülkesi. Avustralya'da g-20'de alınmış olan kararlar takip edilecek. Enerjiye ulaşma konusunda iyi bir enerji politikası gerekmektedir. Adalet üzere inşa edilmiş bir ekonomi bağlamında enerjinin ulaşılabilirliği önemlidir. Enerji bakanlarımız bütün bu konuları ele almaya devam edecek.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ KONUSUNDA ULUSAL BİR MESAJ YAYINLAMAMIZ GEREK
Çevre konusunda sorunlarının çözümü konusunda Türkiye ortaya koyulmuş olan uluslararası çalışmalar çerçevesinde Türkiye bu tür işlerin takipçisi olacak. Yeni bir ortak güçlü bir mesaja ihtiyaç söz konusu. Küresel olarak gezegenimiz için bir anektodu paylaşmak istiyorum. Bir kaç yıl önce bir toplantıdaydım. BM'de Newyork'ta bazı açıklamalar yaptım Dışişleri Bakanı olarak. Bana sıra geldiğinde atmosferi değiştirmek istedim oradaki. Ben okumadan önce metinden şunu ifade etmek isterim dedim. Biz bütün konularda ulusal devletlerimizin dışişleri bakanları olarak konuşuruz ama iki ülke biraraya geldiğimizde bütün insanlık için konuşmamız gerektiğini ifade ettim. Bizler G-20 olarak bütün liderleri harekete geçmeye çağıracağız. Bizler sadece liderler olarak değil aynı zamanda ticaretten ekonomiden sorumlu iklimsel sorunlardan sorumlu bakanlar olarak bu sorumluluğu hissediyorsak yeni bir süreç başlatmamız gerekmekte. Biz burada insanlığın geleceğini projelerimizi bunun üzerine odaklamamız gerekmekte. Biz bu sorunların çözülmesi anlamında güçlü bir irade ortaya koymaya çalışacağız.
SİYASİ SORUNLAR, EKONOMİK SORUNLARI DA ETKİLİYOR
Ekonomik bir platformdayız ama ana engel jeopolotik sorunlardır engel. Farklı ülkelerde farklı sorunlar, krizler söz konusu. Ukrayna'daki kriz mesela. Burada yöneten ekiple de görüştük burada çok farklı bir atmosfer söz konusu. Suriye önemli bir örnek çok kırılgan bir durum söz konusu. Bu şekilde bir çerçeve içerisinde ekonomiyle ilgili olarak ekonomik sorunlar siyasi sorunlardan çok ciddi şekilde etkilenmekte. Psikolojik atmosfer çok önemli. Farklı görüşler söz konusu olabilmekte. Türkiye'de de Suriye krizini yakından hissetmekteyiz. Burada birlikte ortak bir destek söz konusu. Farklı görüşler olabilir. Burada rasyonel bir yaklaşım söz konusu olmalı. Özellikle ekonomi konusunda ekonomi rasyonel davranma unsurudur. Rasyonel yaklaşılırsa siyasi sorunlar da söz konusu olmakta. 2015 Yılında bütün bu krizler yine gündemde olacak, Türkiye de bunların merkezinde olacak. Bunların G-20 önünde bariyer olmasına engel olmaya çalışacağız.
TÜRKİYE AVRUPA'NIN EN HIZLI BÜYÜYEN 2. ÜLKESİ
Burada Dışişleri Bakanları olarak meslektaşlarımızla bu süreçte buluştuk burada daha önce. Barış yapıcı rolümüzü ortaya koymak istiyoruz. Siyasi anlamda Türkiye demokratik kurumların gücüyle güçlü ekonomik gelişmesiyle bütün bu krizlere rağmen Avrupa'da en hızlı büyüyen ikinci, OECD'de üçüncü ülke. Bu kendi kendine olumlu katkı aslında bölge açısından. Bir komşu olarak Suriye ve Irak'taki krizlerden ciddi şekilde etkilenmekteyiz. Liderlerle bir araya geldiğimizde bunu paylaşıyoruz. Bizler bir araya gelmek zorundayız. Mülteciler gibi insani konularda bütün krizlerde işlenen suçlar karşısında bir araya gelmeliyiz ve birlikte hareket etmeliyiz.
TOPLANTIDAKİ-SORU CEVAP BÖLÜMÜ
- Öngördüğünüz engeller nelerdir G-20 programında maddeler?
Davutoğlu: Suriye meselesi elbette, kırılgan bir halde Ekonomi de politik sıkıntılardan etkilenmekte. G-20 üyeleri arasındaki boşlukta ekonomik durumun kapsamlı değerlendirilmesini engellemekte. Hayal kırıklıkları da olabilir 2 milyon Mülteci var biz yaşadık bunu. Suriye krizine karşı ortak bir çabanın olmaması bizi de etkilemekte. Bir engel bu. Mantıklı ve bilge bir şekilde hareket etmemiz gerekiyor.
2015 yılı için gündemimizde hala krizler yer alıyor. Olumlu katkılara da çabalıyoruz. Yanlızca politik engelleri değil, diğer
Elbette bizim pozisyonumuz çok önemli 90'lardan bu yana Türkiye bütün aracılık süreçlerini yürütmüş durumda. Bosna Sırbistan Türkiye görüşmelerinde de hatırlayacaksınız.'
ERDOĞAN'DAN SONRA İLK
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başbakanlığı döneminde, Ocak 2009′da, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres ile katıldıkları 'Gazze Ortadoğu'da Barış Modeli'' oturumunda Peres'in eleştirilerini yanıtlarken, panel yöneticisinin sürenin bittiğini söylerek konuşmasını kesmesi üzerine tepki göstermişti.
'Davos benim için bitmiştir. Daha da Davos'a gelmem' diyerek salonu terk eden Erdoğan'ın 'one minute' sözüyle yaptığı çıkış yakın tarihe geçmişti.
BU YILIN KONUSU YENİ KÜRESEL ŞARTLAR
Davos'un bu yılki teması ise “Yeni Küresel Şartlar”. 280’i aşan oturumda bu çerçevede iklim değişikliği, ebola salgını, ekonomik büyüme ve güvenlik sorunları ele alınacak. Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Irak Başbakanı Haydar İbadi, Ukrayna Devlet Başkanı Pyotr Poroşenko, Almanya Başbakanı Angela Merkel, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, İtalya Başbakanı Matteo Renzi, İsviçre Konfederasyon Başkanı Simonetta Sommaruga, Çin Başbakanı Li Keqiang, Güney Afrika Devlet Başkanı Jacob Zuma, Tunus Cumhurbaşkanı Beji Caid Essebsi ve Pakistan Başbakanı Navaz Şerif de katılımcılar arasında. Dünya Ekonomik Forumu cumartesi sona erecek.
AFRİKA İÇİN YÜRÜYECEKLER
Davos'un gündeminde bu yıl Afrika'daki sorunlara dikkat çekmek için de bir girişim var. Birçok Afrika ülkesinde çocukların okula gitmek için en az 6 kilometre yürümesi gerektiği gerçeği üzerine İsviçre Bankası UBS, Dünya Ekonomik Forumu ile bir çalışma yürütecek. İsteyen katılımcılara bir adımölçer verilecek ve yürüdükleri her 6 kilometre için de Afrika'da bir çocuğa bisiklet temin edilecek. Afrikalı çocukların bisiklet yardımıyla okula gidiş sürelerinin yüzde 75 azalması bekleniyor.
İLK DAVET 1974'TE
Dünya Ekonomik Forumu 1971 yılında, Cenevre Üniversitesi'nde işletme profesörü Klaus Schwab tarafından kuruldu. Amaç, uluslararası anlaşmazlıkları çözmek için bir platform oluşturmaktı. Siyasi liderler foruma ilk kez 1974 yılında davet edildi.
Dünya Ekonomik Forumu, önde gelen işadamları ve siyasetçileri bir araya getirerek küresel sorunların tartışıldığı bir zirve haline geldi.
Forum, konferansların yanı sıra araştırma raporları da yayınlıyor.
Kaynak: Al Jazeera, AA ve Habertürk