Az Olan Çoktur Anlayışının ve Mimarlıkta Minimalist Akımın Evimize Etkisi
Minimalizmin doğuşu
Minimalizm sözcüğü Fransızca'dan gelen 'minimum' sözcüğünden türemiştir. Minimum, kelime anlamı olarak 'bir şey için gerekli en az ya da en küçük miktar' olarak tanımlanırken, matematikteki ifadesi de, 'bir niceliğin
inebildiği en alt basamak, asgari' şeklinde tarif edilmiştir.
Tarihçesi ve öncüleri
Minimalizm 1960’larda ortaya çıkmış bir akım olmasına rağmen, 1900’lü yıllarda Modernizm döneminde ressam Kazimir Malevich’in çalışmaları ve mimar Mies van der Rohe’nin yalın tasarımları ile ilk temellerinin atıldığı söylenebilir.
Bir binanın plan ve cephesine dikkat edildiğinde, kullanılan elemanlarına (duvar, kolon, kiriş vs.), renk, doku, mekan bölünmelerine bakılarak minimal olup olmadığı anlaşılabilir.
Daha az eşya, daha çok sadelik
Minimalizm, mimarlık ve tasarım alanında daha farklı bir yöntem takip etmiştir. Evlerde daha az eşya, daha sade, düz renkler, sadelik imgeleri yer bulmaya başlamıştır.
Yalınlık en önemlisi
Çok fazla mobilya olmadan, sadece ihtiyaç olan ana malzemelerin kullanılması minimalizmin çizgisidir. Daha çok dolap almak yerine fazlalıkları atmak bir seçenek olabilir.
Antre ile başlayalım
Tüm gün iş yerinizde, dışarıda şehrin gürültüsü, karmaşası, stresi derken eve kendinizi zor attınız diyelim. Kapıdan girdiğiniz anda hepsi geride kalacak ve böylesine sakin, aydınlık dekore edilmiş bir antreniz varsa önce gözleriniz bir güzel dinlenmeye başlayacak.
Salonunuzda özellikle tablolardan yararlanın
Kanepe arkasında kalan duvara büyükçe bir tablo yerleştirdiğinizde hem derinlik algısı sağlanacak hem de dekorunuz güçlenecektir.
Yemek odalarına öneriler
Huş rengi ile beyazın birlikteliği apayrı güzeldir. Hem ayrıca ahşap toz çekmez, mekandaki rutubeti emip salarak bir tür nem düzenleyici görevi görür.
Mutfaklarda da kolaylıkla uygulanabilir.
Minimalist evlerde daha çok beyaz, gri gibi açık renkler kullanılır. Özellikle küçük bir mutfağınız varsa beyaz dolaplar ve beyaz duvarlar mekanı hem aydınlık hem geniş gösterecektir.
Yatak odanız için düşünürseniz...
Beyaz nevresim takımları size otel odalarını hatırlatıyorsa eğer çizgi desenli olanları kullanabilir ya da sadece pastel renkli bir örtü ile denge yaratabilirsiniz.
Minimalizm, çocuk odasında bile rahatlıkla kurgulanabilir.
Çocuğunuz olduğunda sadece pembe ya da sadece mavi ağırlıklı bir oda tasarlamak isteyebilirsiniz. Ancak bunu yaparken beyaz ile dengeleyip, sakin mobilyalar tercih ederseniz daha etkili bir sonuç elde edebilirsiniz. Üstelik zeminde halı yerine kilim kullanmak bu yıl oldukça popüler bir trend.
Karanlık nokta kalmasın
Kullanılmayan, karanlık mekanları geri kazanmak için beyaz mermer desenli yapışkanlı kağıtlar ya da sade desenli duvar kağıtları kullanmak da ayrı bir seçenek olabilir.
Aydınlatma konusuna gelince;
Kristal taşlı gösterişli avizeler yerine daha sade ve sakin modeller tercih edilebilir. Sadelik gözünüzü korkuttuysa altın sarısı, bronz ya da pirinç materyalleri kullanıp biraz ışıltı sağlayabilirsiniz.
Bitki olmazsa olmaz diyorsanız,
Farklı boyutlardaki beyaz, gri, buz mavi renkli saksılarda sukulent ya da kaktüs yetiştirebilir, mekana renk katabilirsiniz.
Her şey yaratıcılığınıza kalmış.
Belki hepsini evinizde uygulamanız zor olabilir ama daha basit ve yine etkisi büyük pek çok yöntem olduğunu unutmayın...
Yorum Yazın