onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Aziz Nesin'in Sürgün Edildiği Bursa'da Kur'an Hocalığı Yaptığını Biliyor musunuz?

Aziz Nesin'in Sürgün Edildiği Bursa'da Kur'an Hocalığı Yaptığını Biliyor musunuz?

Türk edebiyatının mizah alanında en önemli isimlerinden biri olan Aziz Nesin'in hayatı ironiler ve tipik memleket manzaralarıyla dolu. Sabahattin Ali ile birlikte çıkardığı Markopaşa isimli dergideki yazısı nedeniyle yargılanan Nesin, 10 ay hapis ve üç ay on gün Bursa’da “emniyet-i umumiye nezareti yani göz hapsi cezası aldı. Sürgün olarak nitelendirdiği bu ceza için 4 ay boyunca Bursa'da kaldı. O dönem geçimini sağlayabilmek için çeşitli yerlere başvurdu. Aklına özel ders vermek geldi. Bir Sürgünün Hatıraları isimli kitabında özel ders verme serüvenini şöyle anlattı;

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

"...Bursa’da tanıştığım başka bir kitapçıya gittim.

"...Bursa’da tanıştığım başka bir kitapçıya gittim.

-“İngilizce ders verilir.” diye bir kağıda yazsam da, sizin dükkanın camına kağıdı yapıştırsam, nasıl olur?

-İş çıkmaz! dedi.

-Neden?

-Şimdi herkes İngilizce ders veriyor. Manav dükkanlarından, berber dükkanlarına kadar bak, hepsinin camında “İngilizce ders verilir” diye kağıtlar asılı…

Ağaçlara, duvarlara bile kağıt asmışlar. İngilizce dersi bu hızla giderse, ders verenler dersi alanlardan fazla olacak.

O zaman, Türkçe ders verenlere iş çıkacak. En iyisi, siz Türkçe dersi verin.

O zaman, Türkçe ders verenlere iş çıkacak. En iyisi, siz Türkçe dersi verin.

Güldüm.

-Şaka değil, dedi, şuraya “Eski Türkçe dersi verilir” diye bir kağıt asalım, bak kaç kişi gelecek.

Dediğini yaptık.

Bir hafta sonra dört öğrencim oldu.

Bunlar, dokuzla on üç yaş arasında çocuklardı. Eski kitapları okumak isteyen gençlerden gelir sanmıştım, oysa çocuklar geldi.

Önce bir baba geldi.

-Kuran dersi verir misin? dedi.

Bu, hiç hesapta yoktu.

-Veririm… dedim

Adam, çocuğunu göndermeden önce, beni Kuran’dan bir sınava çekti. Vaktiyle hafız olmanın bir zaman gelip yararını göreceğimi hiç ummamıştım. Kuran öğrencileri birken iki, ikiyken üç oldu.

Adam, çocuğunu göndermeden önce, beni Kuran’dan bir sınava çekti. Vaktiyle hafız olmanın bir zaman gelip yararını göreceğimi hiç ummamıştım. Kuran öğrencileri birken iki, ikiyken üç oldu.

Her sabah Ulucami’ye gidiyoruz. Öğrencilerime Kuran dersini camide veriyorum. Öğrenciler sekize çıkınca, başıma bir iş gelecek diye korkmaya başladım. Çocuklarının iyi yetiştiğine memnun babalar birbirlerine haber veriyorlar.

Çocuklardan birinin babası, bi gün, -Maaşallah, çok çabuk öğretiyorsunuz, dedi. Bizim oğlana bir hoca ders veriyordu. Oğlan bir yılda “Amme”ye gelemedi.

Durum iyi. Hani içimden, “Sürgünden sonra da Bursa’da kalsam, bu Kuran dersi hiç de kötü iş değilmiş…” diye geçiriyorum.

Bir sabah yine Ulucami’de bekledim.

Öğrencilerimden hiçbiri gelmedi. Ertesi gün de gelmediler. Camide tanış olduğum, müezzin ya da kayyum gibi biri vardı, ona nedenini sordum. Kem küm ediyor, ağzından baklayı çıkarmıyor.

Öğrencilerimden hiçbiri gelmedi. Ertesi gün de gelmediler. Camide tanış olduğum, müezzin ya da kayyum gibi biri vardı, ona nedenini sordum. Kem küm ediyor, ağzından baklayı çıkarmıyor.

-Hastalanmışlardır, diyor.

-Salgın hastalığına tutulmadılar ya bunlar… Hiçbiri gelmiyor.

Bir daha öğrencilerim gelmedi. Sonradan öğrendim.

Öğrencilerimden birinin babasına,

-Oğlunuza kim Kuran okutuyor? Biliyor musunuz? diye sormuşlar.

-Hafız Aziz! Demiş.

-Hafız mı? Ne hafızı? Tam hafızı bulmuşsunuz maaşallah…

Ne olduğumuzu anlatmışlar.

Bunu bana bigün, kahvede ahbap olduğum, ama kim olduğumu bilmeyen bir adam anlattı.

Bunu bana bigün, kahvede ahbap olduğum, ama kim olduğumu bilmeyen bir adam anlattı.

-Ah kardeşim ah, dedi, İstanbul’dan buraya sürgün ediyorlarmış, burada hafızız diye ortaya çıkıyorlarmış. Bu heriflerin girmediği kılıf yok… Az kaldı ben de çocuğumu gönderecektim.

Öyle de güzel, çabuk öğretiyormuş ki… Az kaldı çocuğu zehirletecektik

Böyle bir adamın Ulucami’de hafızlık edeceği kimin aklına gelir?'

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda chevron-right-grey
Reklam
İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunuyum. Öğretmenlik, çevirmenlik gibi görevlerde bulundum. Bu esnada pek çok mizah mecrasında yazılarım yayımlandı. Türkiye’de sosyal medyanın popülerleşmesinin ardından yaşanan her olayın hem şahidi oldum hem de bu mecraların aktarıcısı olmaya çalıştım. 2015 yılından beri Onedio’da yaratıcı içerikler ve sosyal medya gündemi üzerine çalışıyorum.
Tüm içerikleri
right-dark
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
5
2
1
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda chevron-right-grey
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Turgut Güler

Yurdun iç ve kıyı kesimleri yer yer seninle gurur duyuyor Aziz Nesin, ışıklar içinde uyu

Kubilay Göksu

aşağıda aziz nesin hakkında kötü yorum lar yazan ne olduğunu kim olduğunu bilmediği bir kaç kişinin kitabını okuyup da fikir sahibi olan çok insan var nesi. ... Devamını Gör

Can vanKamp

Aziz Nesin'in Batı Almanya'nın rüşvetiyle Türklere neden aptal dediğini öğrenmek için lütfen Cengiz Özakıncı'nın Derin Yahudi kitabını okuyunuz. Böyle isimle... Devamını Gör