Bebeğini Emzirmekte Problem Yaşayan Anneler Buraya! Disforik Süt Enjeksiyon Refleksi Yani D-MER Nedir?
Her anne ve bebeğin ilişkisi birbirinden farklı olduğu gibi, her anne de bebeğini büyütürken farklı dönemlerden geçer. Oldukça duygusal ve anne için yorucu olan bu dönemde emzirmek bile bazı annelere zor gelebilir. Bunun arkasında tabii ki farklı sebepler olabilir ama biz ihtimallerden birini sizin için araştırdık. Eğer siz veya bir yakınınız bu problemi yaşıyorsa sizi içeriğimizi okumaya davet ediyoruz.
Yeni anneler bebeklerini emzirirken aralarında derin bir bağ oluşur.
Bazı annelerde bebeklerini emzirmek çeşitli nedenlerden kaynaklanan depresyona ve anksiyeteye neden olabilir.
D-MER, annelerin emzirme sonrası yoğun depresif duygular hissetmesine neden olur. Pek çok anne neden böyle hissettiğine anlam veremez ve hatta kendini suçlar.
Peki Disforik süt enjeksiyon refleksi (D-MER) nedir?
Disforik süt enjeksiyon refleksi, annenin kendisini emzirme esnasında aniden yoğun düşünceler ile boğuşurken bulmasıdır. Genellikle sütün ilk gelmeye başladığı anda başlar ve sonrasındaki birkaç dakika devam eder. Bazı kadınlar bunun emzirirken yaşanan olağan bir durum olduğunu düşünür ve gözardı etseler de uzmanlar D-MER’in dalgalanan hormonlardan kaynaklanan psikolojik bir reaksiyondan kaynaklandığını söylüyor. Yani eğer bu durumu yaşıyorsanız, bunun sizin suçunuz olmadığını bilmeli ve kendinizi suçlamamalısınız.
D-MER'in semptomları kişiden kişiye değişiklik gösterebilir ancak en bilinen belirtisi kişinin yaşadığı yoğun olumsuz duygulardır.
Bu durum ile uğraşan annede birçok olumsuz duygu ve reaksiyon görülebilir. Bunlardan bazıları şunlardır:
Öfke
Endişe
Umutsuzluk
Paranoya ya da panik
Kendinden nefret etme ya da sürekli eleştirme
Memleket özlemi ve geçmişe özlem
Yoğun korku duygusu
İntihar düşüncesi
Bu belirtlerin bazılarını veya tümünü hafif ya da yoğun şekilde görülebilir. Emziren annelerin çoğu emzirme esnasında ve sonrasında bu duyguları fark edecektir. Hafif veya orta şiddette semptom yaşayan anneler sorunsuz emzirmeye devam edebilirken daha şiddetli baş gösteren semptomlara sahip anneler bebeklerini mamayla beslemeleri gerektiğine dair olumsuz düşüncelere dahi kapılabilir.
Belirtiler neredeyse aynı olduğundan D-MER, doğum sonrası yaşanan (Postpartum) depresyonuyla karıştırılabilir.
Ancak aslında ikisini birbirinden ayıran bir fark var: D-MER çok yüksek ihtimalle emzirme esnasında ve sonrasında gerçekleşir. Ve çoğu anne emzirme bittiğinde tüm o kötü duygular geçmiş olur.
Doğum sonrası depresyonda ise hissedilen olumsuz duygular kalıcıdır ve sadece emzirmeyi değil günlük yaşamı da etkiler. Annenin bebeğine ve kendisine yeterli ilgiyi göstermemesi en büyük etkilerindendir.
Ne yazık ki bazı annelerin hem doğum sonrası depresyonu hem de D-MER'i aynı anda yaşaması mümkün. Eğer iki haftadan fazla yukarıda belirttiğimiz belirtleri kesintisiz yaşıyorsanız, size iyi gelecek tedaviyi bulmak için doktorunuzdan randevu almayı ihmal etmeyin.
Tam olarak tespit edilemese de uzmanlar D-MER'e sebep olabilecek bazı bulgulara ulaşmış durumda.
Uzmanlar emin olmasalar da disforik süt enjeksiyon refleksinin emzirme sırasındaki fizyolojik tepkiler nedeniyle depresyona neden olduğunu öne sürüyor. Dopamin seviyelerinde ani düşüş bunun arkasındaki neden olduğu düşünülmekte.
Bir diğer grup bilim insanı ise süt çıkışı esnasında salınan yüksek oksitosun nedeniyle olduğunu söylüyor. Bu durum da annenin yoğun depresyon ve anksiyete karışımını bir arada hissetmesine neden olabilir. Tabii ekstra stres ve travmanın da bu semptomları şiddetlendirmesi oldukça mümkün.
Resmi olarak D-MER teşhisi konulamadığından ne yazık ki bu sorunun ilaç ile tedavisi bulunmuyor.
Ancak bazı anneler kendi kendine uyguladığı tekniklerin semptomların şiddetini hafiflettiğini ya da azalttığını keşfetmiş! Eğer siz de bu durumu yaşıyorsanız uygulayabileceğiniz bazı yöntemler:
Emzirirken sakinleştirici müzik dinlemek
Bol bol su içmek ve en sevdiğiniz atıştırmalıkları yanınızda bulundurmak
Kafein tüketimini azaltmak
Sıcak bir duş almak
Meditasyon veya yoga yapmak
Nefes egzersizleri yapmak
Bebeğinizle ten temasında bulunmak
Yakınlarınızla probleminiz hakkında konuşmak
Eğer kendi başınıza aşamadığınız problemler yaşıyorsanız, bir an önce yakınlarınıza anlatmaktan ve en yakın zamanda gerekli yerlere başvurarak ihtiyacınız olan yardımı almaktan çekinmeyin.
Yorum Yazın