Türkiye'nin Yardımlaşma ve Güven Karnesi Zayıf
Ekonomik refahı doğrudan etkilediği kanıtlanan toplumsal güven ve paylaşım konusunda Türkiye'nin karnesi oldukça zayıf... Dünya Paylaşım Endeksi'nde Türkiye 135 ülke içerisinde yüzde 18 oranla 128. olarak en sonlarda yer alıyor. Yardım kuruluşuna zaman ayırmada 135 ülke içerisinde sondan üçüncüyüz, yardıma muhtaç tanımadığı birine yardım etme konusunda ise sondan yedinciyiz.
Toplum olarak yardımlaşmada, paylaşmada neredeyiz?
Business HT yazarı Çağdaş Şirin'in analizinde yer alan verilere göre Türkiye'nin karnesi oldukça zayıf.
Hayır Kurumu Vakfı (CAF) her yıl yaklaşık 135 ülkeden 130 bin kişi ile görüşerek 'Dünya Paylaşım Endeksi (DPE/WGI)' adı altında bir endeks yayınlamakta. Bu endekste yardımlaşma ve paylaşmaya ilişkin üç basit soru soruluyor.
Bunlar sırası ile:
Geçen ay yardıma ihtiyacı bulunan hiç tanımadığınız birine yardım ettiniz mi?
Bir yardım kurumuna parasal bağış yaptınız mı?
Bir hayır kurumuna gönüllü olarak zaman ayırıp destek oldunuz mu?
Bu üç sorunun ortalamasından her ülke için 'paylaşım' skoru elde ediliyor. Türkiye bu endekste 135 ülke içerisinde yüzde 18 oranla 128. olarak en sonlarda yer alıyor.
Aşağıdaki grafik ilk 10 ve son 10 ülkeyi gösteriyor. Rapor Mynanmar ve Sri Lanka Budist kültürün rahiplere parasal desteği nedeni ile, Malezya'nın ise Filipinler, Çin ve Japonya'daki felaketlerden dolayı listede ön sırada yer aldığını belirtiyor.
Ama biz neden bu kadar gerideyiz?
Türkiye'nin yardımlaşma ve dayanışma karnesini yakından irdeleyince ortaya çıkan tablo, bu konuda çok da iyi bir sınav verdiğimizi göstermiyor. Yardım kuruluşuna zaman ayırmada 135 ülke içerisinde sondan üçüncüyüz, yardıma muhtaç tanımadığı birine yardım etme konusunda ise sondan yedinciyiz.
Peki neden böyle? Çağdaş Şirin analizinde bu soruya cevap arıyor.
Güvenmiyoruz!
Yardımlaşma anlamındaki bu düşük performansın pek çok nedeni olabilir. Gelir durumu, yardıma muhtaç bireylerin çokluğu/azlığı, diğer ülkelerdeki yardıma muhtaçlara ulaşma konusundaki zorluklar, sivil toplum kuruluşlarının çokluğu/azlığı gibi faktörler etkili faktörlerden bir kaçı.
Ancak bunun da ötesinde bir toplumda dayanışmanın yardımlaşmanın harcını oluşturan en önemli bileşenlerden biriside toplumsal güvendir. Güven duygusu güçlü olan toplumdaki bireylerin ortak hareket edebilme, sorunları birlikte çözme ve dayanışma gösterme düzeyleri de haliyle yüksek olacaktır.
Güven, paylaş, yardımlaş ve zenginleş
Toplumdaki güven ve paylaşım refahı da birebir etkiliyor. Değerler araştırmasını kullanarak yapılan bilimsel bir çalışmada (Dearmon & Grier, 2009) toplumdaki güvenin 16 puan artmasının kişi başı milli geliri de yüzde 2,4 oranında artırdığı bulunmuş. Yani güven toplumları zenginleştiriyor. Paylaşım kültürünün artması da toplumsal refaha benzer bir etki yapmakta.
Paylaşı kültürü gelişmeyince icat da çıkmıyor, girişimci de. Yeni ekonomide yerini bulmaya başlayan 'Kitle fonlaması' (Crowdfunding) ve benzeri oluşumlar, salt yardım değil yardımla girişimciliği birleştirebiliyor.
Bu da muhtaçlık, kendi kendine yetebilirliğe geçme konusunda bir köprü görevi görebiliyor, istihdamı da ekonomiyi de pozitif anlamda etkiliyor. Paylaştıkça gerçekten zenginleşebiliyoruz. Kitle fonlamasının tamamı yardım/hayır için olmasa da toplamda geçen yıl 6 milyar dolarlık bir büyüklüğe erişmiş olması önemli bir gösterge.
Kaynak: Türkiye'nin yardımlaşma ve güven karnesi | Business HT
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!