Birçoğunu Fark Etmeden Yaptığımız Mimik ve Hareketlerin Aslında Neler Anlattığını Tek Tek Açıklıyoruz!
Aslında sessiz kaldığımız zamanlarda bile neler neler söylüyoruz.
1. Konuşurken gözlerimizi yalnızca yorgun olduğumuzda değil, sanki görmek istemiyormuşuz gibi hoşlanmadığımız bir şeyler olduğunda da kapatırız.
2. Burun üstündeki derinin kırışması, o kişinin bir şeyi onaylamadığını veya bir problem gördüğünü gösterir. Ne olduğunu anlamıyor olabilir veya bir şeyden memnun kalmamış olabilir.
3. Kaşlarımızı çabucak kaldırdığımız zaman, birini selamladığımız ve bir durumdan hoşlandığımız anlamına gelir.
4. Sadece güneş ışığına maruz kaldığımızda değil, hoşlanmadığımız durumlarda da gözlerimizi kısarak bakarız.
5. Stresli veya hoş olmayan bir durumdayken daha hızlı göz kırparız. O insan bir şey sakladığından değil, yalnızca strese tepki olarak bunu yapar. Mesela çok önemli bir bilgiyi hatırlamaya çalışıyor olabilir.
6. Ne kadar stresli olursak, o kadar dudaklarımızı saklarız.
Birçok politikacı, beklenmedik sorular sorulduğunda bu şekilde görünür. Fakat bu her zaman olumsuz olmak zorunda değildir. Tamirciler de tamir sırasında zorlu bir durumla karşılaştıklarında bunu yaparlar.
7. Burnunuza dokunmak, yarı açık ağız ve biraz öksürük genellikle yalan söylemekle ilişkilendirilir.
Fakat kendimizi sakinleştirmeye, rahatlatmaya çalıştığımız zamanlarda da bu şekilde davranırız. Stresin nedeni bir insanın yalan söylemesi olmayabilir ama insanlar bu durumlarda yalan söylendiğini düşünürler.
8. Eğer karşınızdaki kişi diliyle yanağının iç kısmına dokunuyorsa, gergin olduğu anlamına gelir. Zorlu işler yapılırken veya önemli bir anlaşma imzalanırken bu davranışla karşılaşılabilir.
9. Kolları bağlamanın, iletişime kapalı olduğunun işareti olduğunu düşünürüz. Fakat kendimizi daha güvende hissetmek ve rahatlatmak için kendimize sarıldığımızda da bu pozisyonda oluruz.
10. Bir konuşma ilgimizi çekiyorsa kafamızı yan tarafa doğru eğeriz. Eğer biraz olsun kafamızı sallamaya başlarsak, söylenen cümlelere katıldığımız anlamına gelir.
11. Ellerin parmak uçları birbirine değecek şekilde bir araya gelmesi, karşıdaki kişinin ne söylediğinden emin olduğu anlamına gelir.
Bu el pozisyonu, söylenen her kelimeyi daha güçlü hale getirir.
12. Boyunuza dokunmak ise kendinizi savunmasız ve kaybolmuş hissettiğinizi gösterir.
Eğer birinin bu şekilde davrandığını görürseniz, durumu daha rahat hale getirebilmek için empati kurmaya çalışın ve karşınızdaki insanın güvenini kazanın.
13. Avuç içini göğsün üst noktasına koymak anksiyete belirtisidir.
Gergin hissettiğimiz durumlarda havanın sıcak olduğunu ve nefes almakta zorlandığımızı hissederiz. Yalnızca boynumuza dokunmakla kalmayız, sanki yardımı dokunacakmış gibi kravatı gevşetmeye veya yakamızı açmaya çalışırız.
14. Bulunduğumuz yerde kullandığımız alanın bir kısmını vücudumuzun devamı gibi görürüz, bu nedenle de insanların gereğinden fazla yaklaşmasından hoşlanmayız.
Özellikle yakınımızda durduklarında çok fazla vücut dili kullanıyorlarsa, bu durum bizleri ekstra rahatsız eder. Duygusal bağınız, birine ne kadar yakın olabileceğinizi gösterir. Duygusal bir bağ olmadığında insanlar mümkün olduğu kadar birbirlerinden uzak dururlar.
15. Birçok insan, karşısındaki kişi uzaklara baktığında onun yalan söylediğini düşünür. Fakat göz teması kurmamak bazen sosyal, psikolojik ve kültürel farklılıklar nedeniyle de olabilir.
Bazı ülkelerde birinin gözlerine bakmak herhangi bir sorun teşkil etmezken, bazı ülkelerde kaba görülür. Eğer içe dönük biriyseniz başkalarıyla herhangi bir temas kurmaktan kaçınabilirsiniz. Bu nedenle gözlerin etrafındaki kasların hareketlerini takip etmek daha doğrudur. Karşınızdaki kişi sinirli, rahatsız veya stresli ise gözlerin etrafındaki kaslar da gergin olabilir.
Yorum Yazın
Bir de şeyi yazmamışsınız ''güneş ışığı çarpınca gözünüzü kırpıştırırsınız''.