Çekinmenize Gerek Yok! Birini Reddetmenin 12 Yolu

Bazen fazla empati yaparak asıl hislerimizi karşımızdaki insana aktaramayız. Kırılıp üzüleceğini bildiğimiz için kendimizi yıpratırız. Ama böyle olmamalı! Eğer birinden tam olarak hoşlanmıyorsak, o kişi ilgimizi çekmiyorsak dur diyebilmeliyiz. Kendi hayatımızın ana karakterleri olduğumuzu unutmamalıyız. Gelin hep beraber bir kişiyi nasıl reddedebileceğimize bakalım!Karşınızdaki insanla ilgilenmediğinizi belirtirken nazik olmalısınız. İstemediğinizi net bir şekilde söylerken karşıdakinin de duygularının olduğunu unutmadan hareket etmelisiniz. 'Bana karşı olan hislerin için teşekkür ederim, fakat ben sana karşı öyle hissetmiyorum.' diyerek hayır diyebilirsiniz. Böylece sonradan selamlaşmaya devam etmekte sorun yaşamazsınız.Sadece reddetmek karşıdaki insanı ortada bırakabilir. Nedenini öğrenmek hakkıdır. Bu yüzden neden birlikte olmayacağınızı ya da ona neden ilgi duymadığınızı açıklamalısınız. İlişkiye odaklanabilecek gibi hissetmemek, duygularının yeteri kadar yoğun olmaması hayır demenin nedenlerinden olabilir.İlişki yaşamak istemezseniz bile karşınızdaki insan değerli olduğunu bilmeli. Hayatınızdan çıkarıp atmak istediğiniz biri değil ise ona değerini göstermelisiniz. Arkadaş olarak kalmak istediğinizi belirtirseniz sizin için önemsiz biri olmadığını görür. 'Seninle arkadaş olarak kalmak benim için çok değerli' derseniz karşınızdaki insan kırılmamış olur.İlişkiye odaklanacak vaktiniz olmadığını belirtebilirsiniz. Hayatınızda odaklanmanız gereken başka şeyler olabilir. Bunları belirterek hayır derseniz karşınızdaki insan sizi anlayacaktır ve ısrar etmeyecektir. Ayrıca kalbini de kırmamış olursunuz.Bu her ne kadar korkutucu görünse de dürüst olmak gerekir. Karşıdaki insana hayır deseniz bile sizinle ilgilenmeyi bırakmayabilir. Bu durumda başkasına hisleriniz var ise bunu belirtmelisiniz. Beslediği umudu söndürmüş olursunuz, daha az yıpranmış olur.Ciddi bir ilişki istediğinizi de belli eden bir durumdur. Uzun bir süreci hesaba katarak söylenen 'gelecek planlarımız uymuyor' cümlesi mantığınıza göre hareket ettiğinizi gösterir. Karşınızdaki insana yoğun bir duygu ile yaklaşmadığınız da belli olur.Bir ilişkinin sürdürülebilmesi için ortak ilgi alanlarının olması gerekir. Her insan farklıdır ve farklı alanlara yönelebilir. Fakat ilişki içinde olmak demek birlikte hareket edip vakit geçirebilmek demektir. Bu yüzden ilgi alanlarının benzemesi gerekir. Ortak ilgi alanlarınızın olmadığını belirterek hayır derseniz karşıdaki insan anlayışla karşılayacaktır.Yanlış zamanda size geldiğini söyleyebilirsiniz. Hayatınızın yalnız geçirmek istediğiniz bir dönemine denk gelmiş olabilir. Hayır derken bunu vurgularsanız karşınızdaki insan durumu anlayarak kendini geri çeker. Yanlış zaman vurgusu... Üzücü olsa da hayır demenin güzel yollarından biri.'Bana bunu söylemedin, şu an bu konuşma olmadı' gibi cümleler ile giderseniz karşınızdaki insan kendini geri çekecektir. Ona olan bakışınız sadece arkadaşça ve arkadaşça devam etmesini vurgulamış olursunuz. Böylece normalde sahip olduğunuz ilişki sürer ve gider. Size hislerini hiç açmamış gibi davranmaya devam edebilirsiniz.Birbirinize uygun olmadığınızı belirtebilirsiniz. Herkesin bir ruh eşi vardır. Karşınızdaki insan ile birbirinizin ruh eşi olmayabilirsiniz. Bunu siz anlamış olabilirsiniz ve karşınızdaki insana söylemeniz gerekebilir. Karşısına onu gerçekten seven ve onunla bolca vakit geçirebilecek birinin çıkacağını söyleyerek hayır diyebilirsiniz.Hayır dedikten sonra karşınızdaki insanın neler hissettiğini bir düşünün. Büyük ihtimalle içinde fırtınalar kopuyordur. Bu yüzden ortamı biraz yumuşatmanız gerekir. Konuyu başka bir şeye çekebilir ve tatlı espriler yapabilirsiniz. O gerginliği yok edip sevimli bir atmosfer oluşturabilirsiniz.Bir öyle bir böyle gitmeyin. Tam olarak istemediğinizi belirtin ve bir daha umut verici hareketlerde bulunmayın. Aranızdaki ilişkiyi karmaşık hale getirmekten başka bir şey olmaz. Arkadaş olarak kalabilmeniz için yapmanız gereken düzgünce kendinizi dile getirmek ve karşıdaki insana açık kapı bırakır gibi konuşmamak.