Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın Ardından Millete Seslendi: (1)
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın Ardından Millete Seslendi: (1)
ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Bin yıldır vatanımız olarak gerektiğinde canımız pahasına sahip çıktığımız bu coğrafyadan bizi tasfiye etme hayallerinden vazgeçmeyenlere daha çok kabuslar yaşatacağız. Milletimizin istiklaline ve istikbaline, bayrağımıza, ezanımıza, devletimize, vatanımıza uzatılan her eli kıracağız.' dedi.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslenen Erdoğan, toplantıda sağlıktan güvenliğe ve yatırımlara kadar Türkiye içinde ve dışında yaşanan pek çok gelişmeyi kapsamlı şekilde ele aldıklarını söyledi.
- 'Türkiye'nin gösterdiği adil ve güçlü duruşa Kıbrıs Türkleri de sahip çıkmıştır'
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde yapılan seçimlerde Cumhurbaşkanı görevine seçilen Ersin Tatar'ı tebrik eden Erdoğan, şöyle konuştu:
'Bu seçim bölgemizde Kıbrıs Adası'nı doğrudan ilgilendiren gelişmelerin yaşandığı bir dönemde gerçekleşmiştir. Kıbrıs Türkleri'nin sandıkta ortaya koydukları tercihi Türkiye ile birlikte ortak bir gelecek kurma kararlılığının nişanesi olarak görüyoruz. Rum kesiminin Avrupa Birliği'ni de istismar ederek sergilediği adanın diğer hak sahibini yok sayan, bencil ve şımarık politikaları bir kez daha Kıbrıs Türkü'nün iradesine çarparak yerle yeksan olmuştur. Doğu Akdeniz'in tamamını kapsayan siyasi ve ekonomik etki alanı mücadelesinde Türkiye'nin gösterdiği adil ve güçlü duruşa Kıbrıs Türkleri de sahip çıkmıştır. Bu vesileyle demokrasiye, haklarına ve özgürlüklerine olan bağlılıklarını sandıkta ortaya koyan tüm Kıbrıslı kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Sayın Tatar'a Cumhurbaşkanlığı görevinde başarılar diliyorum. Türkiye bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da tüm gücü ve imkanlarıyla Kıbrıs Türkü'nün yanında yer almayı sürdürecektir.'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen hafta sevindirici bir haberi de Karadeniz'deki Sakarya Gaz Sahasından aldıklarını hatırlatarak, 'Fatih gemimizin Tuna-1 kuyusundaki sondajlarında keşfedilen rezerv miktarı 405 milyar metreküpe ulaştı. Bu kuyudaki çalışmalarını tamamlayan Fatih gemimiz önümüzdeki ay yine Sakarya Gaz Sahasındaki Türkali-1 kuyusunda sondaja başlayacak. Elimizdeki veriler Türkali-1 kuyusundan da en az Tuna-1 kuyusu kadar önemli ve verimli keşif haberleri alabileceğimize işaret ediyor.' ifadelerini kullandı.
- 'Kazancın her kuruşu milletimiz için harcanacaktır'
Bir asrı aşkın süredir hidrokarbon kaynaklarına sahip olma arayışı içinde bulunan Türkiye'nin kayda değer bir netice elde edebildiğini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
'Dünyanın son bir asrında bu uğurda nice savaşlar çıkartılmış, nice çatışmalar körüklenmiş, nice ülkeler bölünmüş, nice masumların kanı oluk oluk akıtılmıştır. Pek çok toplumun böylesine ağır maliyetle elde ettiği bir zenginliğe bizim sadece çalışarak, emek vererek, alın teri dökerek sahip oluşumuz en az kaynağın kendisi kadar önemlidir. Karadeniz'de keşfedilen doğal gazın her metreküpü bu ülkenin ve milletin refahı, huzuru, güvenliği, geleceği için kullanılacaktır. Gazın sisteme verilmesiyle milletimiz bu hizmete daha hesaplı şekilde ulaşma imkanı elde edecektir. Aynı şekilde buradan elde edilecek kazancın her kuruşu yine milletimiz için harcanacaktır.'
Keşfin hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, emeği geçenleri tebrik etti.
İbn-i Haldun Üniversitesine ait külliyenin açılış töreni vesilesiyle sosyoloji ilminin kurucusu, tarihçi, siyaset bilimci ve devlet adamı İbn-i Haldun'u hayırla yad etme imkanı bulduklarını ifade eden Erdoğan, pek çok düşünür ve devlet adamı tarafından tekrarlanan tespitlerinden 'coğrafya kaderdir' ifadesini hatırlattı.
Erdoğan, yaklaşık 600 yıl önce ortaya konan bu analizin asırlara sari tartışmaların özetini oluşturduğuna işaret ederek, 'Tabii bu 'kader' sözü dini anlamının ötesinde tarihi ve toplumsal tespitler üzerinden yapılan bir değerlendirmeyi anlatır. Ülkemizin de içinde bulunduğu coğrafyada yaşananlara baktığımızda bu tespitin lafzi ifadesinin ötesindeki derin manasını daha iyi görebiliyoruz.' diye konuştu.
Türkiye'nin bir yanı Avrupa'ya, bir yanı Asya'ya, bir yanı Afrika'ya uzanan, kıtaları birbirinden ayıran Akdeniz ve Karadeniz gibi iki kadim iç denizi birbirine bağlayan coğrafyanın tam merkezinde yer aldığına işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:
'Bu topraklar insanlığın bilinen en eski tarihine, bilinen en eski medeniyetlerine, bilinen en eski mücadelelerine ev sahipliği yapıyor. Bilindiği gibi tarih kitaplarının yeniden yazılmasını gerektirecek öneme sahip en eski yapı topluluğu Şanlıurfa'mızda Göbeklitepe'de bulunuyor. Yine tarihin en eski anlaşmaları, paraları, şehir planları, kütüphaneleri, su kanalları, ticaret yolları, farklı inançların ibadethaneleri hep bizim ülkemizin sınırları içindedir. Bugün de dünyadaki siyasi, ekonomik, ideolojik ve askeri çatışmaların çok önemli bir kısmı çevremizde cereyan ediyor.'
- 'Oyunları bozmayı başardık'
Türkiye'nin tüm bu fotoğraf içinde istikrarı ve gücüyle kararlılıkla hedeflerine yürümeyi sürdürdüğüne dikkati çeken Erdoğan, şu değerlendirmede bulundu:
'Elbette bölgemizdeki tüm krizleri sınırlarımız içine taşıma senaryoları, planları, gayretleri oldu. Terör örgütlerinin saldırılarından darbe girişimlerine, ekonomik tuzaklardan siyasi dışlama gayretlerine kadar her yöntem devreye sokuldu. Hamdolsun tüm saldırıları boşa çıkarmayı, tüm oyunları bozmayı başardık. Bu süreçte uluslararası kuruluşların ve güya demokrasi bayraktarı devletlerin çoğu ülkemize karşı sergiledikleri çifte standartla gerçek yüzlerini ortaya koydular. Biz bir yandan karşımızda kim varsa onun yanında yer almayı temel politikaları haline getiren bu yapıların iki yüzlülüğünü ifşa ederken diğer yandan kendi çizdiğimiz yolda ilerlemeyi sürdürdük.'
Türkiye büyüdükçe ve güçlendikçe ilgi alanları ile doğrudan veya dolaylı şekilde müdahil olduğu hususların tabii olarak genişlediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
'Bu ilginin bir kısmı tarihi, vicdani ve ahlaki duruşumuzdan bir kısmı da üzerimize binen yüklerin getirdiği mecburiyetlerden kaynaklanıyor. Mazlumun, mağdurun, hakkın, adaletin yanında dimdik yer almaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Balkanlar'dan Kafkaslar'a, Asya'dan Afrika'ya kadar her coğrafyada gözünü ve kalbini bize yöneltmiş her kardeşimizin yanında olduk, olmayı sürdüreceğiz. Irak'ın terör örgütlerinin cirit attığı bir yer haline gelmesine göz yummadık, yummayacağız. Suriye'deki milyonlarca kardeşimizi zalim rejimin ve terör örgütlerinin pençesine terk etmedik, etmeyeceğiz. Libya'da bir darbecinin ülkeyi göz göre göre parçalamasına rıza göstermedik, göstermeyeceğiz. Doğu Akdeniz'de ülkemizin ve Kıbrıs Türkleri'nin haklarının pervasızca gasbına boyun eğmedik, eğmeyeceğiz. Azerbaycan'ın işgal altındaki topraklarını kurtarma mücadelesine tüm kalbimizle ve imkanlarımızla destek verdik, vereceğiz. Merkezinde yer aldığımız coğrafyanın bize yüklediği hiçbir sorumluluktan kaçmadık, kaçmayacağız. Bin yıldır vatanımız olarak gerektiğinde canımız pahasına sahip çıktığımız bu coğrafyadan bizi tasfiye etme hayallerinden vazgeçmeyenlere daha çok kabuslar yaşatacağız. Milletimizin istiklaline ve istikbaline, bayrağımıza, ezanımıza, devletimize, vatanımıza uzatılan her eli kıracağız.'
(Sürecek)
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın