Cumhurbaşkanı Erdoğan Kılıçdaroğlu'nu 'Yok Hükmünde' İlan Etti

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘önüne yatma’ polemiğinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu ‘yok hükmünde’ ilan etti. 'Bu zatın durumu tıbbın konusu haline gelmiştir' diyen Erdoğan hükümeti kastederek tüm arkadaşlarından da bu kararına uymasını beklediğini söyledi.

İstanbul'da düzenenlenen toplu açılış töreninde konuşan Erdoğan, 'önüne yatma' polemiğinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu sert bir dille eleştirerek, 'Artık bizim için ana muhalefet partisinin genel başkanlık koltuğu boştur, sakıttır. Bizim için bu zat yok hükmündedir. Bu şahsın durumu siyasetin konusu olmaktan çıkmış, tıbbın konusu haline gelmiştir.' dedi. 

Erdoğan konuşmasında şunları söyledi;

 “Öyle birileri var ki edepsizlikleri ile adeta milletimizle alay ediyorlar. Ben bu meseleleri konuşmaktan hicap duyuyorum. Ama gözümüzün önünde insanlara, üstelik bu son olayda bir hanımefendiye böyle hakaret edilmesi, alçakça saldırılması karşısında susamayız. Bu meselenin Cumhurbaşkanlığı makamı ile, Cumhurbaşkanlığı’nın tarafsızlığı ile ilgisi yoktur” 

'Tıbbın konusu haline gelmiştir'

“Şu kararımı paylaşmak istiyorum, tüm arkadaşlarımdan da aynı şekilde davranmalarını rica ediyorum. Artık bizim için ana muhalefet partisinin genel başkanlık koltuğu boştur, sakıttır. Bizim için bu zat yok hükmündedir. Burada da aynı zamanda bir seçmen, vatandaş Erdoğan olarak konuşuyorum. Kendisi cezai ehliyet sahibi olmaktan çıktığı için bizim açımızdan mazurdur. Bu şahsın durumu siyasetin konusu olmaktan çıkmış, tıbbın konusu haline gelmiştir. Siyasi sapık dedim ya. Hani milletimiz böyle durumlar için ‘kendi haline bırakın’ der ya. Biz de malum zat için aynısını söyleyeceğiz. Ana muhalefet partisi ne zaman o koltuğa siyasi ve insani temsil kabiliyeti haiz birisine teslim ederse, o zaman yeniden bir muhataba kavuşmuş olur. O güne kadar bu zatı kendi haline bırakalım. Varsın içinde bulunduğu çukurda debelenip dursun”

Erdoğan dün yaptığı açıklamada da 'Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız benim partimizin kuruluşundan itibaren dava arkadaşımdır. Onun inancı noktasındaki değerlerini değerlendirmeye bu zatın ne ilmi ne yaşamı ne de siyasetteki yeri zaten el vermez. İşte bir kasetle geldiği makam var, eğer o kaset olayı olmasaydı zaten o makama da gelemezdi.' demişti.