Darbeci apoleti itinayla okunur!

Paralel yapının emniyetteki işleyişi ve 17-25 Aralık operasyonlarında yapılan usulsüzlüklere ilişkin soruşturmalar çerçevesinde yeni bir gizli tanık ifade verdi. İşte SABAH'ın ifadesine ulaştığı gizli tanığın anlattıklarından çarpıcı detaylar; 

 ŞUBELERDE ETKİLİLER: Paralel yapı özellikle şubelerde güçlüydü. Bu yapıyla ilintili olmayan kişiler asla yükselemezdi. Bu yapı ile ilişkili kişilerin meslek sicilleri incelendiğinde görülecektir ki, 6 yıllarını doldurdukları anda hemen komiser sınavlarına girip kazanmışlardır. Yapı ile ilgilisi olamayan kişiler defalarca sınava girseler de başarılı olamıyorlardı. Mali Şube, İstihbarat Şube, Terör ve Organize Şube Müdürlüğü'nde çalışan kişilerden çoğu cemaat yapılanması içindeydi. Özellikle İstihbarat Şube'de cemaate mensup olmayanların çalışması imkânsızdı. Şubelerde himmet parası toplandığını herkes bilir. 

 HOCA'DAN ÇOCUĞA İSİM: Komiser yardımcılığı sınavını kazanan polislerin apoletleri Pensilvanya'da okunup geri gönderiliyordu. Bu yapıya mensup polisler o kadar cemaatlerine bağlılar ki, çok yakından bildiğim kişiler 2011'de komiserlik sınavını kazandıklarında apoletlerini Gülen okumuş tekrar Türkiye'ye geri göndermiş. Orada apoletleri Hoca okumuş tekrar Türkiye'ye göndermiş. Hatta bir komiser, çocuğu olunca adını koymak için Hoca'dan isim bekledi. Uzun süre Pensilvanya'dan haber bekledi. Çocuğu bir süre isimsiz kaldı. 

SORU HAVUZU SAVCIDA 

Gizli tanık, komiser yardımcılığı sınav soruları havuzunu soruşturma savcısına teslim etti ve bu soruları nasıl elde ettiğini şöyle anlattı: 

 SORULARI EZBERLE, SINAVI GEÇ: Paralel yapı mensubu bir polis arkadaşın bilgisayarında 'komiser yardımcılığı sınav soruları' adında bir doküman gördüm. Flash belleğime dosyayı aldım. İçinde 7 bin tane soru bankası şeklinde yapılmış soru ve cevaplardan oluşan bilgiler vardı. Başka bir arkadaşa soruları gösterdim. Geçmişteki sorularla karşılaştırdığımda bu soruların komiser yardımcılığı sınavı soru havuzu olduğunu anladım. Soruları gösterdiğim arkadaş da 'Bu bir havuz. Sorular buradan çıkıyor. Sınavı geçmek için soruları ezberlemek yeterli. Sadece şıkların yeri değişiyormuş. Ancak doğru cevaplar her zaman sabit' dedi. 

'YAKUP SAYGILI SÜREKLİ ABD'YE GİDİP GELİRDİ'

Emniyetteki operasyonunda gözaltına alınan paralel yapı mensubu Yakup Saygılı'nın İstanbul Mali Şube Müdürü olmak dışında ayrı bir ağırlığı da vardı. Sürekli olarak yurtdışına gider gelirdi. ABD'ye sürekli gidip geldiğini biliyorum. 17 Aralık öncesindeki tartışmaların başlamasıyla Mali Şube çalışanları şifrelemeye özel önem vermeye başlamıştı. Mustafa Demirhan isimli komiser WIPE Clean isimli dosya silme programını ve True Cyrpt programlarıyla ilgilenmeye başlamıştı. Verileri şifreleyerek evlerine götürüyorlardı. Son günlerde bilgisayarlardaki verileri hızlıca silip şube içerisinde hard disk aradılar. Şube içinde bulamayınca dışarıdan temin ettikleri hard disklere kopyaladılar. 16 Aralık gece yarısı bütün şube toplandı. Yakup Müdürle Organize Müdürü Nazmi Ardıç, Köşk dediğimiz Hüseyin Çapkın'ın ikametine gitti. Operasyonun başladığını anlatmışlar ve operasyonun İçişleri Bakanı'nı kapsadığını, 4 tane bakanın oğlunun soruşturma kapsamında olduğunu anlatmışlar. Çapkın, 'İnceldiği yerden kopsun, elinize sağlık' demiş. Ankara KOM Daire Başkanlığı'nın da bu operasyon sürecinden haberi vardı. 

'BAZ İSTASYONU İŞLEVİ GÖREN DİNLEME ARACI VARDI'

Şube'de yasadışı dinlemeler için özel bir araç olduğunu belirten gizli tanık şunları söyledi: 'Mali Şube'ye ait van tipi bir dinleme aracı vardı. Bu araç baz istasyonuymuş. Telefonlardaki özellik en yakın baza bağlanma şeklindeymiş. Bu istasyon bölgesinde konuşulan bütün konuşmaları kayda alıyor, dinleme kararına gerek olmadan bu araç sayesinde dinleme yapılabiliyordu. 17-25 Aralık soruşturmalarında bütün dinlemeler hâkim kararı ile yapılmadı. Bahsettiğim aracı 17 Aralık'tan sonra garaja attılar. 

ERDOĞAN'I GÖRÜNTÜLEME DENEMESİ

25 Aralık'ı yürüten polislerin o dönem Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan'ın Latif Topbaş'ın evinin bahçesinde teleskop benzeri bir cihaz ile görüntülenmek istediği biliniyordu. 'Arif İbiş Amir, bizi Boğaz'a götürdü. Çok güçlü dürbünlerle deneme izlemeleri yaptırdı' deniliyordu.