Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
DİSK Başkanı Beko: 'İç Güvenlik Paketi Adı Konulmamış Bir Sıkıyönetim Yasası'
DİSK Genel Başkanı Kani Beko, İç Güvenlik Paketine sert tepki göstererek, 'Hükumet 12 Eylül cuntacılarının tüm faşist uygulamalarına sıkı sıkıya sarılıyor. Son günlerde gündeme gelen 'iç Güvenlik Paketi' de bunlardan birisi. İç Güvenlik Paketi adı konulmamış bir sıkıyönetim yasasıdır.' dedi.
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'nun (DİSK), kuruluşunun 48. yıl dönümü etkinlikleri kapsamında, Kocaeli'nin İzmit ilçesinde miting düzenlendi. Sabri Yalım Parkı'nda toplanan işçiler, pankart açtı, döviz taşıdı. İşçiler, 'İnadına sendika, inadına DİSK', 'Dünya yerinden oynar işçiler birlik olsa', 'Susma sustukça sıra sana gelecek' sloganları atarak Perşembe Pazarı alanına yürüdü. Yürüyüşe, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, KESK Eş Genel Başkanı Lami Özgen, Lastik İş Sendikası Genel Başkanı Abdullah Karacan, CHP Milletvekilleri Hurşit Güneş, Süleyman Çelebi, Mustafa Çam da katıldı.
'BUNLARIN GÜVENLİK DEDİĞİ SARAYLARININ GÜVENLİĞİDİR'
Perşembe Pazarı alanında düzenlenen mitingde konuşan DİSK Genel Başkanı Kani Beko, İç Güvenlik Paketini eleştirdi. Beko, şunları kaydetti: 'Bugün işçi sınıfı açısından zorlu bir mücadele sürecinin içerisinden geçiriyoruz. Türkiye'de 100 işçiden sadece 10'u sendikalıdır. Yine 100 işçiden sadece 5'inin toplu sözleşme ve grev hakkı var. AKP iktidarı dünyanın hiçbir yerinde olmayan baraj sistemi ile işçi sınıfının en temel haklarını yok sayıyor. Grevleri yasaklıyor. 12 Eylül darbecilerinin mirasına sahip çıkıyor. Hükumet 12 Eylül cuntacılarının tüm faşist uygulamalarına sıkı sıkıya sarılıyor. Son günlerde gündeme gelen 'İç Güvenlik Paketi' de bunlardan birisi. İç Güvenlik Paketi adı konulmamış bir sıkıyönetim yasasıdır. Bu yasa ile direniş çadırlarındaki işçi kardeşlerimiz makul şüpheli olacak. Bu yasa ile grev yaptığımız için, direniş yaptığımız için, hakkımızı arayıp sorduğumuz için, şüpheli olacağız. Bu nedenle İç Güvenlik Yasasına karşı mücadele etmek zorundayız. Biz 1970'li yıllarda Devlet Güvenlik Mahkemeleri'ni ezen işçilerin örgütüyüz. Bugün o özel mahkemeler, gazetecileri, siyasetçileri, sendikacıları zindanlara tıktı ve DİSK'in ne kadar haklı olduğu görüldü. Şimdi de iç güvenlik reformu ile sesini çıkaranı hapse atmak istiyor. Bir kez daha tekrarlıyorum. Bunların güvenlik dediği saraylarının güvenliğidir. Bu güvenlik paketinde işçiyi de düşman olarak görüyorlar. Buna izin vermeyiz. Çünkü biz faşizme karşı mücadelede büyümüş bir örgütüz.
Beko, kıdem tazminatına da değinerek, 'Şimdi kıdem tazminatının gasbı bir kez daha gündemde. Kıdem tazminatını kaldırıp işçiyi, işten atmayı daha ucuz hale getirmek istiyorlar. Bizleri istedikleri gibi kullanıp istedikleri gibi atacakları bir çalışma yaşamı kurmak istiyorlar. Bunun için kıdem tazminatımıza göz koyuyorlar. Bu da yetmiyor. Özel İstihdam Büroları ile tüm işçileri, özellikle de kadın işçileri köle gibi alıp satmak istiyorlar. Bunun da adına esneklik diyorlar. Onların esneklik dediğine biz kölelik diyoruz. Sözümüzün söz. 21 sendikamız olarak kararımız net. Kıdem tazminatını kimselere yedirtmeyeceğiz. Taşeron cumhuriyetine son vereceğiz. Özel istihdam büroları ile köle gibi çalıştırma planlarına geçit vermeyeceğiz. Sendikalar barajları yıkacağız. Bu hedeflere ulaşmak için parolamız da bellidir. Mücadeleye devam.' ifadelerini kullandı.
Cihan