Dünyanın İlk Siyahi Pilotu Olan Nam-ı Diğer Arap Ahmet'in Bir Türk Olduğunu Biliyor muydunuz?
Dünyanın İlk Siyahi Pilotu Olan Nam-ı Diğer Arap Ahmet'in Bir Türk Olduğunu Biliyor muydunuz?
15.07.2019 - 09:52
Son Güncelleme: 08.07.2020 - 14:49
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
1883 yılında İzmir'de doğan Ahmet Ali Çelikten, nam-ı diğer Arap Ahmet; İzmirli Ahmet adıyla da biliniyor.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Osmanlı Devletine Nijerya'dan köle olarak getirilen bir kadının torunu olan Arap Ahmet; Nijeryalı Zenciye Emine Hanım ve Türk olan Ali Bey'in çocuğu.
6 yaşındayken babasını kaybeden Arap Ahmet ailenin en büyük çocuğuydu.
Başlarda denizci olmak isteyen Arap Ahmet, 1904 yılunda deniz teknik okulu olan Haddehane Mektebi'ne katıldı.
4 yıl sonra bu okuldan üsteğmen olarak mezun oldu.
O dönemde yavaş yavaş başlayan havacılık deneyimleri Alman, Fransız ve İngilizlerden sonra Osmanlı'da da başladı.
Denizci olarak çalışmaya başladığı sırada 25 Haziran 1914'te Yeşilköy'de kurulan Deniz Tayyare (Bahri Tayyare)'ye üye oldu ve burada havacılık eğitimi aldı.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Devam eden Birinci Dünya Savaşı sırasında, Preveze'den gelen bir göçmen olan Hatice Hanım ile evlendi.
1916 yılının kasım ayında havacılık tarihinin ilk siyahi pilotu olarak hizmete başladı.
Daha sonra, 18 Aralık 1917'de, Yüzbaşı Ahmed Ali Çelikten, havacılık kurslarını tamamlamak için Berlin'e gönderildi.
1. Dünya Savaşı'nın son dönemlerinde ülkesine geri döndü ve Türkiye'nin birçok şehrinde görev aldı.
Emekli olduktan sonra 1969 yılında hayata gözlerini yumdu.
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
Yorum Yazın
Çok garip değil mi o yıllarda Avrupa da bir siyahi olarak doğsa bu eğitimi alamayacaktı, fakat bu topraklardan gittiği için Berlin de eğitim alabiliyor.
Eee? Nam-ı diğer arap Ahmet? Demek ki arap asıllı. Yani Türk olsa ne önemi var, arap olsa, Norveçli olsa, Zambiyalı olsa ne önemi var? Bir de siyahiliğini be... Devamını Gör
olmasi gerekende bu ama batida bugun bile hissedilen irkciligi dusununce osmanlinin bu konudaki hosgorusunu taktir etmek gerek.
ülkeye köle olarak getirilen birinin oğlu. ne kadar da gurur (!) verici ülkemiz için.
Torunu, 18. yüzyılda köle gerçeği vardı ve normaldi.