Duydunuz mu Zilin Sesini? Okuduktan Sonra Ne Kadar Yaşlandığınızı Fark Edeceğiniz En Eski TV Programları
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Duydunuz mu Zilin Sesini? Okuduktan Sonra Ne Kadar Yaşlandığınızı Fark Edeceğiniz En Eski TV Programları
Önce uyaralım, bu içeriğin sonuna geldiğinizde çok fena hüzünlenip ayna karşısında beyazlarınız var mı diye kontrol edebilirsiniz. Birçoğunun hafızanızda taptaze olduğunu okurken göreceksiniz, hem hatırladığınız hem unuttuğunuz hem de bu kadar yıl geçtiğini fark etmediğiniz için şaşıracaksınız.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
1. Pazar günü yıkandıktan sonra koltuğa geçip izlediğimiz 'Şahane Pazar' ile başlayalım. Süheyl - Behzat Uygur kardeşlerin skandalsız, sorunsuz programının naif sunucuları İpek Tanrıyar ve Sinem Kobal'ı hatırlayalım. Hey gidi, şimdi Bülent Ersoy'un devasa tırnaklarına rağmen kadeh çekme oyununu oynadığını düşünebiliyor musunuz?
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
2. Pazar günlerinin öğle vakti parlayanı da 'Pazar Yıldızı'ydı. Ebru Şallı ve Dost Elver'in programını hatırlamazsanız hemen şöyle gelelim size: "Bil bakalım sana puanım kaç? Kaaaaaç?"
3. Bir dönem şarkıcılar televizyonu epey denemiş. "Serdar Ortaç'la Hep Beraber" de tam kendisine göre bir müzik temalı yarışmaydı. Bugünün ünlüleri gibi düşünmeyin, o zamanlar herkes bu tarz programlara çıkıyordu.
4. Meşhur tokat hadisesi, Özcan Deniz'in programda at binmesi, Cem Davran'ın gözlükleri, Hande Ataizi'nin hem mağduriyeti hem yükselişi... 'İki Kere Kiki' gelmiş geçmiş en efsane talk showlardan biri olarak kalacak.
5. Gelelim her an her şeyin olabileceği program, 'Laf Lafı Açıyor'a. Cem Özer'in sunduğu programa çıkmak ona göre ciddi prestijdi. Hatta bu yüzden Cem Yılmaz'ı televizyona çıkaran ilk kişi olmakla da senelerce övündü Cem Özer.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
6. Bu işi alıp çok daha iyi noktaya getirenlerden biri Okan Bayülgen'di. Bize sorarsanız asıl o dönemde herkes bu programa çıkmaya hevesleniyordu. 'Zaga'nın enteresan skeçleri, eleştirel mizahı senelerce Okan Bayülgen'e farklı isimlerde bir sürü program yapma imkanı verdi.
7. 'Beyaz Show', Zaga'ya nazaran çok daha soft bir programdı. Beyaz yaşanan son birkaç skandala kadar hiç televizyondan kopmadı, ailenin iyi çocuğu olarak neşeyle konuklarını ağırladı.
8. Ve en efsanesi, bıçak gibi keskin sözlerinden kimsenin kurtulamadığı Huysuz Virjin! Kantoyu bizimle tanıştıran, programında herkesi ağırlayabilme gücü olan, katılanların korkudan sindiği biri Seyfi Dursunoğlu. Bugünü düşündüğümüzde inanılmaz cesurmuş...
9. Bir diğer sivri dilli de bildiğiniz gibi Hülya Avşar. Senelerce isimleri değişse de çeşitli şov programları yaptı. Konuk alamadığı kişi yoktu diyebiliriz, Ricky Martin'inden Tarkan'a herkesi konuk etti, popo bile elledi...
10. Çiğ köfte, sigara, uzun hava eşliğinde sıra gecelerinin yapıldığı, Asena'yla başlayıp çeşitli dansözlerle devam eden şovların olduğu, içi boş enteresan muhabbetlerle pek de kalitenin aranmadığı 'İbo Show'u da unutmadık...
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
11. Programların en tatlısı, katılmış olmayı hayal ettiğimiz '7'den 77'ye'yi anmamak ne mümkün. Oraya çıkıp Barış Manço ile sohbet etmek ve bir iki şey mırıldanmak herhalde çocukluğumuzun en güzel hediyesi olabilirdi. Hepimizin fahri babası saydığı programdı bu.
12. Talk showlar bir yana, güzide yarışma programlarımız öbür yana. Bunun efsanesi kimdir? Tartışmasız 'Çarkıfelek' ve Mehmet Ali Erbil. Parmaktan sonra, oranj, harf alma, salam yedirme, takla attırma... Bütün deliliklerin tek program yaşanmasına sebep olan tatlı deli adam keşke bir an önce sağlığına kavuşsa...
13. Güner Ümit birçoğumuzun çocukluğuna dair belli belirsiz hatırladığı bir anı. Çok talihsiz cümleleri sonrasında kayboldu gitti. Olan muazzam 'Turnike' yarışmasına oldu.
14. 'Evet-Hayır' okulda, iş yerinde, arkadaş ortamlarında en çok denenen yarışmadır herhalde. Bu kelimeleri kullanmadan sunucunun sorularına cevap vermeye çalışan yarışmacıları kurnazca eleyen Erkan Yolaç "Duydunuz mu zilin sesini?" dedi mi iş biterdi, hipnozdaydık.
15. Bir sürü versiyonu yapıldı ama hiçbir 'Çocuktan Al Haberi', Berna Laçin'in sunduğundan daha iyi olmadı. Üfffff yaşı tutanlar ne çok istemiştir katılmayı!
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
16. Ama bir çocuğun en temel arzusu herhalde 'Hugo ve Tolga Abi'ye katılmaktı. O yıllarda büyük teknolojiydi telefon tuşlarıyla oyunları oynamak. O derece kaliteli oyunlar, diyaloglar da insana ayrı keyif veriyordu. Küfür olayından sonra tadı kaçsa da, galiba şimdiki çocuklar çok naif şeyleri kaçırıyor...
17. İşin içine smslerin girdiği ve halkın jüri olduğu programlara giriş yapma noktamız: 'Biri Bizi Gözetliyor'. Aşklar, kavgalar, hırslar, Doğa Bey, küfürler, sansürler, sırf program için açılan bir ek kanal... Bugün başımıza gelenlerin başlangıç noktası bu programdır.
18. BBG'den sonra halkın ilgisini çekmek için yine uyarlama bir format getirildi: 'Dokun Bana'. Acun Ilıcalı'nın henüz serseri serbest zamanları, sunucu o. Yarışmacılar ellerini arabadan çekmemeye ve sona kalmaya çalışıyorlar.
19. Baktılar ki halkın ilgisini çok çekti bu bol kavgalı, kurgulu, smsli yarışmalar; anında müzik programları da başladı. Armağan Çağlayan, Zerrin Özer, Ercan Saatçi ve Ahmet San'lı ilk jüri, işinin ehli kişilerdi. Yarışmacılar da az çok deli olunca program tuttu.
20. O tutunca devamı da geldi. Bu tarz programların yarışmacıları o dönem her gün bol bol konuşulan ama sonra tamamen unutulup giden kişiler oldu. Belki Bayhan, Firdevs, Abidin desek hatırlarsınız ama son yıllarda hiç dinlememişsinizdir. 'Popstar' işlerin iyice reyting kurgusuna dönmeye başladığı programlardan biriydi.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
21. İşin gerçekten eğitimine, kalitesine önem verenler de oldu. 'Akademi Türkiye'de bugün de hala göz önünde olan kişiler yetişti. Hem beraber yaşamaları, eğitim almaları hem de sahneye çıkmalarıyla daha değişik bir formattı. Maalesef birincisi Barış Akarsu'yu bu programla tanımamız ve kaybetmemiz sonrasında biraz buruk hatırlıyoruz.
22. Eğitim gerçekten önemli. Yarışmacılara eğitim vermek için çabalayan bir ekip, doğru değerlendirmeler bize bugün iki yıldız oyuncuyla tanışma fırsatı verdi: Beren Saat ve Engin Akyürek. Diğer yarışmacılar da oyunculuk üzerine kurulu 'Türkiye'nin Yıldızları'ndan sonra birçok projede yer alma fırsatı buldular.
23. Tüm bu programların özet görüntüleri, can alıcı noktaları, hepsini birbirine kırdırma görevi Televole'deydi. Gelmiş geçmiş en popüler programdı ve yıllarca halk dilinde magazin programı, 'Televole' olarak kaldı.
24. Günümüze biraz daha yaklaştığımızda yarışma programları stüdyolardan minik evlere, 4-5 kişinin hırslı mücadelesine kaydı. Senelerce evire çevire 'Yemekteyiz' programları türettiler. Hasan'ı gördüğünüzde hala hatırlıyorsanız bu batağa siz de düşmüşsünüz demektir.
25. Magazin ve spor muhabirliği, yarışma sunuculuğu dışında tamamen kendi programına 'Acun Firarda' ile başlayan Acun, bizce zirveyi bu programda gördü. Dünyayı dolaştığı ve göremeyeceğimiz birçok yeri gösterdiği için bir gençlik ona minnettar.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
26. Sonrasında ise 'Var Mısın Yok Musun' ve 'Survivor' ile kendi yarışmalarını sunmaya başladı. Türkiye'yi çok çok iyi tanıyan Acun, her anlamda neyi nasıl yakalayacağını bildiği için sonunda medya patronu olabildi.
27. Bir de şu an bitkisel hayatta olan ve asla yerini kimsenin tutamadığı Kenan Işık var... 'Kim 500 Milyar İster?' programı da devamlı isim değiştirdi ama bir bilgi yarışması olarak hala günümüze kadar gelmeyi başardı.
28. Yine bir bilgi yarışması olarak haber bültenleri öncesi hem bilgi, hem heyecan, hem dans şovlarıyla Metin Uca'nın 'Passaparola' programı epey eğlenceliydi.
29. Her alanda yarışma yapmışız gerçekten... Renkli jüri üyesi, Huysuz Virjin sunumuyla 'Benimle Dans Eder Misin?', dans yarışmalarının önünü açtı. Fotoğrafta gördüğünüz kişinin Survivor Turabi olduğunu söylesek?
30. Sonra da sıradan yarışmacılar yerine ünlüleri buz pistinde dans ederken gördük. 'Buzda Dans' ve kırılan potlar, büyük tartışmalar kanalları epey zaman idare etti.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
31. Gelelim skeç programlarına... Bu işin ağa dedesi 'Olacak O Kadar'dır diyebiliriz. Yıllarca Levent Kırca ve ekibi Türkiye'nin tüm sorunlarına eleştiri getirdi, bir dönemin mizah anlayışı oldu.
32. Gazman desek, Yarmagül desek, sibop desek... Hamdi Alkan'ın skeçleri de 'Reyting Hamdi' altında toplandı. Yıllarca süren programdaki karakterleri hala görsek hatırlarız.
33. Ve günümüze en yakın skeç kralı Şahan Gökbakar. Bugün ülkenin en çok izlenen filmlerini yapan ve milyonlarca lira para kazanan Gökbakar için her şey bu programda başladı. Ve Recep İvedik bu programdaki karakterlerden sadece biriydi...
BONUS: Ve çocuk kanallarının henüz ortaya çıkmadığı zamanlarda tek neşemiz olan Kanal D Çocuk Kulübü'nün Yıldız Ablası... Üyelerine rozet yolluyordu, sizde var mı?
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Yorum Yazın
ince ince yasemince unutulmuş. çocukluğumuz itilmiş kakılmışla geçti bizim. "benüm adum kakılmıışş, temizlik neferünüzüümm..."
Çocukluğumu özledim..😫
Hügo yu izlemeyenin çocukluğu makbul değildir. :D