Egzotik Şehirleriyle ve Harmanladığı Kültürlerle Bambaşka Bir Renk: Fas
Son yıllarda Fas’a olan hayranlık giderek artıyor. Çünkü Fas bambaşka, rengarenk bir dünyayı bizlere sunuyor. Peki Fas turistik açıdan nasıldır? Nereleri kesin görmek gerekir? Neleri tatmak lazımdır? Bu içeriğimizde Fas hakkında merak ettiklerinizin cevabını bulabilirsiniz!
Aslında Fas, İspanya’dan feribotla yaklaşık 1 saatlik uzaklıkta olmasına rağmen Avrupa’dan bambaşka bir havaya sahip.
İlk olarak biraz Fas’tan bahsedelim… Fas, Afrika’nın kuzeybatı kıyısında yer alıyor. Nüfusu yaklaşık 38 milyon. Faslıların %99’u Müslüman iken %1’i Hristiyan ve çok küçük bir azınlık olarak da Yahudiler var.
Fas’a gittiğinizde gezmeniz gereken bir yer değil, deneyimlemeniz ve görmeniz gereken birçok yer var.
Örneğin Fas’ta güzel bir deniz tatili yapmak istiyorsanız Tanca, Asilah ve Larache, El Jadida veya Sidi İfni’ye gidebilirsiniz.
9000 sokağıyla insanı büyüleyici bir labirentin içindeymiş gibi hissettiren Fes ise bambaşka bir deneyim sunacak.
Marakeş ise turistler için vazgeçilmez şehirlerden biri. Fas’a gelen bir turistin Marakeş’e gitmeden eve dönmesi olacak iş değil.
Fas’ın başkenti Rabat da görülmesi gereken yerlerden biri.
Şehrin ve toplumun dinamiklerini anlamak için Rabat’ı da görmenizi öneririz. Ayrıca mimarisiyle öne çıkan Kazablanka şehrini de görmek size kültürel açıdan çok şey katacaktır. Şunu da söylemiş olalım, Rabat ve Kazablanka, Fas’ın diğer şehirlerinden daha modern bir yapıdalar.
Sıra geldi doğaseverlere…
Fas’ın her türlü turiste hitap edecek bir yanı gerçekten de var. Rif ve Atlas sıradağlarının muhteşem manzarasını izlemek ve hatta rehberlerle birlikte yürüyüş gezilerine çıkmak çok heyecan verici olmalı.
Ayrıca büyüleneceğiniz bir yerden de bahsedelim… Şafşavan, Fas’a gittiğinizde mavi renge doyacağınız küçük bir şehir. Buraya geldikten sonra bir süre büyüsünün etkisinde kalmanız muhtemel.
Tabii çölleri de unutmamak lazım!
Skoura, Tinghir, Zagora, Erfoud ve Tata gibi yerler çöl deneyimini en keyifli şekilde yaşamanızı sağlayacaktır. Sonuçta hayatımızda kaç kez turistik olarak mükemmel bir çöl deneyimi yaşama fırsatımız oluyor ki?
Peki Fas’a gitmek için en iyi zaman ne?
Fas’ı güzel bir şekilde deneyimlemek, gezerken en yüksek keyfi almak için Fas’a özellikle Nisan ve Mayıs veya Eylül ve Ekim aylarında gidebilirsiniz. Çünkü yazın en sıcak günlerinde Fas çok sıcak oluyor. Kışın ise geceleri insanın içini soğutan bir soğukluk oluyor. Bu nedenle verdiğimiz ay aralıkları çok daha iyi olacaktır. Ancak tabii diğer aylarda gitmek de kötü bir plan olmayacaktır, onu da ekleyelim.
Fas’a gittiğinizde ulaşımı nasıl sağlayacağınız konusunu da açıklamış olalım.
Fas’ın birbirinden keyifli kasabaları ve şehirlerinde gezmek için tercih edebileceğiniz en mantıklı şey demir yolu ağları olacak. Ancak şunu da ekleyelim, demir yoluyla ulaşamadığınız yerlere de özel otobüs şirketlerinin devamlı ulaşım hizmetleri var. Tabii otobüslerle ilgili can sıkıcı yanlar mevcut. Mesela kimisi çok yavaş kimisi de aşırı kalabalık olabiliyor.
Fas’ın yemek kültürü de merak uyandırıcı…
Eğer farklı lezzetleri tatmayı seviyorsanız Fas mutfağı sizi mutlu edecektir. Sulu kebaplar, tajinler, hariralar… Daha önce belki de hiç duymadığınız, görmediğiniz bu yemekleri tatmak çok keyifli olacak. Fas’ta oldukça popüler olan kuskus ve pastillayı da mutlaka denemenizi öneririz.
Yorum Yazın