Emeklilik Kararından Vazgeçip Hayranlarını Sevindiren Hayao Miyazaki'nin Efsane Filmleri
Japon animesi denince az çok filmlerle ilgisi olan herkesin aklına Hayao Miyazaki gelecektir. Gerçekten de Japonya’nın en tanınmış animasyon yönetmeni olan Miyazaki 50 yılı aşkın süredir sektörde. Miyazaki’nin filmleri En İyi Animasyon Film Oscarı, Akademi Onur Ödülü, Japon Akademi Ödülü gibi pek çok ödülün sahibi.
Kısa süre önce emekli olacağını duyurmuş olsa da çizgilerden uzak kalamamış olacak ki emekliliğini kısa tutup yeni bir film için stüdyosuna geri döndü. Yeni filmi merakla beklerken Studio Ghibli’nin kuruluşundan bu yana Miyazaki’nin kaleminden çıkan efsane filmleri sizin için derledik.
The Castle of Cagliostro - Kagliostro'nun Şatosu (1979)
Kagliostro'nun Şatosu, Miyazaki'nin Studio Ghibli kurulmadan önceki ilk uzun metraj filmi. Arsène Lupin III, fark ettiği sahte paraların izini Avrupa'da bir ülke olan Kagliostro Düklüğü'ne kadar sürer. Burada dükle evlendirilmek istenen güzeller güzeli Clarise ile tanışır. Onu kötü adamların elinden kurtarmaya çalışır. Serinin akışına bağlı kalmak zorunda olduğu için Miyazaki'nin hayal gücünün unsurlarını bu filmde bulamıyoruz elbette. Ama yine de izlemeye değer...
Nausicaa of the Valley of the Wind – Rüzgarlı Vadi (1984)
Film kıyamet sonrası gelecekte geçiyor. Savaş sonrası etrafa yayılan zehirli bir gaz insan ırkının sonunu getirmek üzeredir. Prenses Nausicaä’nın halkı, hayatta kalan az sayıda insan topluluklarından biridir. Ormanda yaşayan mutasyon geçirmiş devasa böceklerin soyu da insanlar yüzünden tükenmek üzeredir. Prenses sahip olduğu doğaüstü güçlerle her şeyi düzeltmeye çalışır. Miyazaki’nin sınırsız hayal gücü ve öğreticiliğiyle ekoloji ve çevre üzerine ders verici bir yapım.
Castle in the Sky – Gökteki Kale (1986)
İlk Studio Ghibli filmi olma özelliği taşıyan Gökteki Kale, 1986 senesinde Animage Büyük Ödülü’nü kazanmıştır. Gökyüzü şehirleri, hava korsanları, gemiler, sihirli kristaller ve robotlarla tam bir efsane. Ana karakter Sheeta, Kraliyet ailesinden kendisine miras kalan değerli ve sihirli kristali korumaya çalışırken korsanlar ve ajanlarla mücadele etmek zorunda kalır. Ancak yanında Pazu vardır. İkilinin macerası izlemeye değer.
My Neighbor Totoro – Komşum Totoro (1988)
Ghibli’nin en çok izlenen ve bilinen filmi şüphesiz Komşum Totoro. Anneleri hastanede yatan iki kız kardeş Mei ve Satsuki, hastaneye yakın olmak için babalarıyla kırsala taşınır. Yeni evlerine alışmaya çalışırken evlerinin yanındaki ormanda yaşayan orman perisi Totoro ve arkadaşlarıyla tanışırlar. Kedi otobüsü de unutmamak lazım… Her yaştan seyirciyi kendisine çeken film, kalp ısıtıcı özelliğe sahip. Stresli bir günün ardından izleyip pamuk gibi olabilirsiniz.
Kiki’s Delivery Service – Küçük Cadı Kiki (1989)
Neredeyse bütün Ghibli filmlerinde güçlü bir kadın karakter bulunuyor. Küçük Cadı Kiki de bu karakterlerden biri. Genç bir cadı olan Kiki, 13 yaşına girdikten sonra geveze kedisi Jiji ve süpürgesiyle kendine yeni bir şehir aramak için yola çıkar. Kiki okyanusa kıyısı olan güzel bir şehir görüp oraya yerleşmeye ve şehrin insanlarına faydalı olmaya karar verir ancak işler planladığı gibi gitmez. Kendine güvenme ve kendi ayakları üzerinde durma gibi güzel mesajlar içeren filmi mutlaka izlemenizi tavsiye ediyoruz.
Porco Rosso - Kırmızı Kanatlar (1992)
Bir savaş pilotu olan Porco Rosso 1. Dünya Savaşı sırasındaki çatışmada bir domuza dönüşür. Yetenekli bir pilot olan Porco Rosso eski hayatından uzaklaşıp hava korsanı avcısı olarak işe başlar ve bu sayede para kazanır. Her şey yolunda giderken ortaya çıkan bir pilot işleri karıştırır, Porco Rosso'nun uçağını düşürür. Faşist rejim yanlısı bir arkadaşı tarafından da tehdit edilmektedir. Macerasında Porco Rosso cesur tamirci Fio Piccolo ve arkadaşı Madame Gina'dan da yardım alacaktır.
Princess Mononoke – Prenses Mononoke (1997)
2001’de Ruhların Kaçışı yayınlanana kadar Ghibli’nin en başarılı filmi Prenses Mononoke’ydi. Mononoke ruh veya canavar anlamına gelen bir ifade. Film büyük bir ormanı, içindeki demir madeni için yıkmak isteyen insanlara karşı ormanda yaşayan ve ormanı koruyan ruhların mücadelesini anlatıyor. Prenses Mononoke, filmlerinde didaktik mesajlar veren Miyazaki’nin belki de en sert filmlerinden biri. Çocuklardan çok yetişkinlere hitap ettiğini söylemeden geçmeyelim.
Spirited Away – Ruhların Kaçışı (2001)
En İyi Animasyon Film Oscarı ödülünü kazanan film Hayao Miyazaki’nin dünya tarafından tanınmasına büyük katkı sağlayan yapımlardan biri. Filmin hikayesi 10 yaşındaki Chihiro’nun ailesiyle yeni evlerine taşınmasıyla başlıyor. Babası yeni evlerine giderken kestirme bir yol kullanır ve olaylar gelişir. Chihiro ruhlar aleminde kaybolur ve ailesini kurtarmak için tuhaf karakterlerle mücadele etmek zorunda kalır. Japon mitolojisiyle zenginleştirilen filmi izlerken Miyazaki’nin hayal gücüne hayran kalacaksınız.
Howl’s Moving Castle – Yürüyen Şato (2004)
1986’yılında basılan Diana Wynne Jones’un kaleme aldığı aynı isimli kitaptan uyarlanan film 2003’te ABD’nin Irak’ı işgali sırasında çekilmeye başlanmış. Miyazaki filmde savaş karşıtı düşüncelerini, Howl’un savaş karşıtlığıyla seyirciye sunuyor. Bir şapkacı olan Sophie bir cadı tarafından lanetlenerek yaşlı bir kadına dönüşür. Laneti bozabilecek kişi ise cadıların bolca bulunduğu topraklarda bir alev cini tarafından yürütülen şatoda yaşan Howl’dur.
Tales From Earthsea - Yerdeniz Öyküleri (2006)
Hayao Miyazaki'nin değil ancak oğlu Goro Miyazaki'nin yönetmenliğini yaptığı ilk film. Ursula K. LeGuin'in aynı adlı kitabından esinlenilen filmde baba Miyazaki'nin de emeği var elbette. Anormal doğa olaylarının yaşandığı Yerdeniz'de insanlar bu koşullara karşı hayatta kalmaya çalışır. Prens Arren ve baş büyücü Ged bu olayların sebebini araştırmak için yola çıkarlar. Sebebi keşfederlerken birbirlerini de yakından tanırlar.
Ponyo – Küçük Deniz Kızı Ponyo (2008)
Miyazaki’nin tüm teknolojiye rağmen tamamen el çizimiyle tamamlanması konusunda ısrarcı olduğu bir film Ponyo. Sosuke adındaki bir çocuğun bir şişe içine hapsolmuş bir Japon balığı bulması ve adını Ponyo koymasıyla macera başlıyor. Sosuke’yle tanıştıktan sonra gerçek bir insan olmak isteyen Ponyo’nun denizler altındaki babası onun kaybolduğundan korkarak insanlara karşı bir saldırı başlatır. Deniz kirliliği ve doğa sevgisi temaları üzerine kurulan filmi her yaştan seyircinin izlemesini tavsiye ediyoruz.
The Wind Rises – Rüzgar Yükseliyor(2013)
Ghibli’nin tek biyografik filmi olan Rüzgar Yükseliyor’da Mitsubishi Zero’nun tasarımcısı Jiro Horikoshi’nin hayatı anlatılıyor. Horikoshi’nin en büyük hayali uçak uçurmak. Gözleri bozuk olduğu için bu hayalinden vazgeçip mühendisliği seçiyor ancak göklerdeki hayali her zaman devam ediyor ve bunu gerçekleştirmek için uğraşıyor. Filmde Japon tarihinde önemli yer tutan 1923 Kanto Depremi, Japonya’nın II. Dünya Savaşına dahil olması gibi tarihi olayları da görebileceksiniz.
Yorum Yazın
miyazaki baba terketme buraları ....
miyazakinin dunyasi oyle bi dunya ki insan kaybolmak istiyor en azindan ben de o hiss yaranin yuruyen satodaki gibi ev istiyorum
Miyazaki sensei sen ne kadar emekli olacağım desen de olamazsın ki, anime yapmak senin kanına işlenmiş. Sen gitsen de ayakların seni geri getirir. Bu sefer... Devamını Gör