Galatasaray-Fenerbahçe Derbilerinde Yabancı Hakem İlk Olmayacak
Uzun zaman sonra bir eşik daha aşıldı ve derbiye yabancı hakem ataması yapıldı. 600 yıl dünyaya hükmettiğimizi, hakem de çıkarabileceğimizi söyleyen TFF başkanı pes etti ve yabancı hakem Slavko Vincic'e görev düştü. Bu tarihte ilk olmayacak. Daha önce de defalarca kez denenmiş bir yöntem. Ancak olduğunda da tartışmalar durmuş değil.
Galatasaray-Fenerbahçe maçına yabancı hakem atandı ancak bu bir ilk değil.
İstatistiklere göre 17 kez Türk hakemlerine güvenin sarsılması sonucu yabancı hakem görev aldı. Bu 17 maçta da ilginçtir ki eşitlik bozulmamış. Beş kez Fenerbahçe kazanmış, beş kez de Galatasaray... 7 maç ise berabere bitmiş. Bu maçlarda 32 gol izlenmiş, 14'ünü sarı kırmızılılar 18'ini ise sarı lacivertliler kaydetmiş.
Bu maçların arasından 1963 yılında oynanan derbi dikkat çekiyor. Derbide hakem kim olursa olsun konuştuklarımızın değişmediğini görüyoruz.
1 Aralık 1963 tarihinde oynanan maç 0-0 sonuçlanıyor. Maç sonu gazeteler de futbolcular da hakemden pek memnun değil. Avusturyalı Richard Kokolj'dne gazeteler Herr Kokolj diye bahsediyor. Verilmediği iddia edilen penaltı var, seyircinin rekor olduğu yönünde bilgiler var, karşılıklı demeçler var ama hakemden memnun olan yok.
1 Aralık 1963'teki bu derbiyi de "asabına hakim olan kazanacak" görüşü var. Çok ilerleyememiş ya da dönüp dolaşıp aynı şeyleri konuşuyor olabiliriz.
Maç önünde Fenerbahçe teknik direktörü Fikret Arıcan konuşuyor. Cihatlar, Lefterler, Canlar, Fikretler'deki Fikret'ten biri.. Arıcan 'Bugünkü maçı daha ziyade asabına hakim olan takım kazanacaktır. Favoriyi, daha önceden tâyin etmek imkansızdır. İki takımın da kendilerine yakışır bir şekilde oynamalarını temenni ederim. Tahminimce maç ortadadır.' demiş.
Galatasaray teknik direktörü Gündüz Kılıç ise başka bir şeyden şikayetçi, Kılıç, 'İki taraf da bu sefer birbirini favori olarak gösterme yarışına girişti, fakat eminim ki sahada favori olmak için didineceklerdir. Temennim bunu hak edenin kazanmasıdır' diyerek ortamı açıklamış.
Metin Oktay da sahada olan isimlerden. O da beyefendiliği ile maçın atmosferini anlatıyor.
Metin Oktay yaptığı açıklamada yine rakibine paye veriyor. Oktay, 'Büyük maçlardan evvel konuşmak, hele neticeyi tayin eden büyük laflar etmek... Sonra da bu tahminler yanlış çıkınca üzülmek... İşte bu sebeple hiç konuşmamayı tercih ediyorum. Bugünkü maç her şeyden evvel mücadeleli olacaktır. Fenerbahçe ile maçımız olduğu vakit her zaman heyecanlanırım. İnşallah bu günkü mücadeleden takımım galip çıkar. Fenerbahçeli kardeşlerime de muvaffakiyetler dilerim.' açıklaması yapmış
38 yaşında bir gazeteci olan Kahraman Bapçum ise maç sonunda hakemi de takımları da eleştiren bir yazı yazıyor.
Bapçum maç yazısında, 'Kötü futbol... Kötü seyirci... Kötü hakem... Eğer yıllardan berl çok defa kötülerini görmemiş olsak buna bir de kötü sahayı eklerdik...' derken 1963'ten 2025'e Türk futbolunda sahaların bile değişmediğini gösteriyor bize.
Ve dananın kuyruğunun koptuğu yer, "Herr Kokolj" taraf tutmakla suçlanmasa da Fenerbahçe aleyhine işler yapmakla itham ediliyor.
Bapçum'un yazısından o satırlar:
Neydi yine Herr Kokoly'nin yaptığı işler... Haa! Bakın burada iş karışıyor. Bir defa merak edilir bu Herr Kokoly'nin Galatasaray veya Fenerbahçe hakkında ne bildiği... Bu iki taraftan birinin aleyhine davransa ne kazanır veya kaybeder, bu da merak edilir doğrusu... Bir tarafı tutarsa neden tutar? Bunlar bilinmez bizce. Ama bilinen bir şey var ki, dün irili ufaklı birçok hatalar hep Fenerbahçe, aleyhine tezahür etti.
Fenerbahçe forması giyen Nedim, soyunma odasında gazetecilere hakemden yakınırken "Hakem bile bana acıdı" diyordu.
Fenerbahçe cephesi hakemden de Galatasaraylı meslektaşlarından da şikayetçiydi. Hatta soyunma odasında Galatasaraylıların dopingli olabileceği bile konuşuluyordu.
2 Aralık tarihli Milliyet gazetesi ise izlenimlerini anlatıyordu. TFF'nin bilerek kötü hakem tercih ettiğini ironik olarak anlatıyordu.
Milliyet'te Halit Kıvanç maçla ilgili öyle tespitler yapıyordu ki, yarın belki de bir gazeteye koysak güncel diyebilirdik:
-Federasyonun ne kadar zeki olduğu da dün anlaşıldı. Siz misiniz yabancı hakem isteyen? demiş ve öyle bir hakem getirmişti ki... Adam, yalnız pasaportuna göre değil, bazı futbol kaideleri karşısında da gerçekten yabancı idi.
-Bir oyuncu topu elle çıkardı da, penaltı vermedi, diye kızdılar hakeme... Halbuki penaltıyı vermemiş değil, görmemişti. Çünkü arkası dönük, bir futbolcuya bir şeyler anlatmakla meşguldü o anda.. 'Beni apar topar buraya niçin çıkardılar? anlıyamadım. Ben mâsum bir turistim...' filân mı diyordu yoksa?
-Stad büfecileri 'sahaya bir şey atmayın; ekmeğimizle oynuyorsunuz' diye bir yazı asmışlardı saha kenarına... Tribündekileri bilmem ama, sahadakilerden bazısının, başkasının ağzındaki ekmekle değil kendi ayağındaki topla bile oynayacak hali yoktu dün.
Gazeteci Nezih Alkış da Galatasaray'ın maç erteleme talep etmesine değiniyor. Gündüz Kılıç'ın görüşlerini köşesine taşıyordu.
Gündüz Kılıç, 7 günde dört maç yaptıklarından şikayet ediyor. Kılıç, 'İnşallah futbol federasyonumuz artık insan kuvvetini aşan maçlar oynamak mecburiyetinde kalan Galatasaray'ı tütün Türkiye'nin maçı olan Zürich maçında dinlendirmek için anlayış gösterir ve göstereceğine de inanıyorum' diyerek bir güncel tartışmanın daha 1963'teki halini bize gösteriyor.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
İlginizi Çekebilir
UEFA Şampiyonlar Ligi’nde Son 16 Turu Eşleşmeleri Belli Oldu
Yorum Yazın