Hangi Klasik Besteci Senin Ruh İkizin?

Testlerin en asiline, en senfoniğine ve en rönesansına hoşgeldin. Frakını, jüponunu giydiysen başlayabiliriz!Öncelikle zamanının çok çok ötesinde olduğunu söylemek gerekir. Dehan parmak ısırtır. Kabiliyetin ise doğuştan. Çoğunun sürünerek çıktığı yerlere, sen sezgilerin ve şairliğinle anında ulaşıyorsun. Dışarıdan sakin gibi dursan da çılgının tekisin ayrıca. Yaş ilerlese de çocukluk baki kalmış sende. Çapkın olduğunu bilmem söylememe gerek var mı? Dehaların hepsi zaten az biraz çapkın olur değil mi ama. Azgınlıktan değildir bu fakat, meraktandır meraktan :)Şu dünyada kimisi cürmü kadar yer yakar, sen ateşin kendisisin. Kimisi rüzgar çıkardığına sevinir, hatta meltem; sen dehşetengiz bir fırtınasın. Kimisi derede kaybolur; sen okyanus fatihisin. Büyüksün, çok büyük. Bu dünyayı, bu dünyayı değiştirmeye gelmişsin, içindeyse o potansiyel hep baki. Ayrıca insana dair tüm duyguları içinde yaşatıyor, istediğin zaman istediğin kişi olabiliyorsun. En asil duygunun insanısın kısaca!Seni yalnızlıkların insanısın. Üstüne bir yalnızlık yapışmış ki sorma gitsin. Derin melankolinse cabası. Ayrıca en romantik dönemin, en romantik vatandaşısın. Gündüzlerse hiç sana göre değil. Gün doğarken, tezat bir biçimde, senin ruhun kararır. Senden gündüzleri alsınlar, hep geceleri versinler razısın, ey gecelerin yargıcı :)Objektiflik demek sen demek basitçe. Olaylara bakış açında hep bir ölçüt vardır ve bu kantarın topuzu hiçbir zaman kaçmaz, terazinin kefeleri hep dengede durur. İşte bu yüzdendir adaleti sevişin. Ama en çok ilahi adaleti sevişin. Evet, sen öte dünyaların insanısın. Çünkü bilirsin ki, her ne kadar kendini parçalasan da bu dünyaya adalet gelmez. O yüzden ölüm denilen 'düğün'ü beklemek lazım gelir!Seni tanımlayan en doğru sıfat: Egomanyak. Kibirlisin, kendini beğenmişsin, burnundan kıl aldırmaz ve hep kafanın dikine gidersin. Ancak böyle olmanda çok geçerli sebeplerin var. Bir kere kimsenin senin kadar akıllı ya da becerikli olduğuna inanmıyorsun. Ve tecrübeyle sabittir ki, başkalarına güvendiğin zaman, hep kaybettin. Çare Kendim diyorsun o yüzden. Bunun yanında savaşmayı çok seviyorsun, savaşmadan kazandığın ganimetlerse gözünde bir hiç. O yüzden avlanmayı, avını parçalamayı yeğliyorsun. Senin literatüründe 'armut piş, ağzıma düş' yok, hiç şüphesiz!Seni tanımlayan en doğru sıfat: Sıradışı. Şu dünyaya gözünü açtığından beri, hep farklı oldun; bunu en derinlerinde hissediyorsun da. Bakış açın kendiğilinden ve bizzatihi farklı. Mesela şıklarda 'a,b,c,d,e' vardır; sen buna alternatif olarak 'f' bile demiyorsun. Sen soruyu sorgulayanlardansın. Pek tabii ki, bu aşırı hassasiyet ve derin düşünceler ve 'dıdının dıdıları' kafanı olduça yoruyor; delilikle normallik arasındaki ipte cambaz misali oynuyorsun. Yine de 'Ben buyum' diyebiliyorsun, bay/bayan enteresan!Sen uyumun ve dengenin insanısın. Mesela KIŞ kadar soğuk ve monoton; İLKBAHAR kadar capcanlı ve aşk dolu; YAZ kadar eğlenceli ve sıcak; SONBAHAR kadar melankolik ve ayrılık dolu olabilirsin. Bu birbirinden alakasız duygular sende öylesine bir uyumla karışıyor ki, üstüne tam oturuyor. Kısaca sendeki en asil duygular 'bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşcesine' duruyorlar, ey 'dört mevsim'in insanı!Sen kuvvetle muhtemel şu evren üzerinde kalmış son romantik olabilirsin. Senin gibi zarif insanlardan kalmadı ne yazık ki, nesliniz tükendi. Dünya kültürel varlıklar listesine adın yazılmalı bu yüzden. Bunun yanında pandoranın kutusu gibi insansın vesselam. Hep bir gizem, hep bir sır var üzerinde. Mesela aklından şu anda neyin geçtiğini tahmin etmek, en zor integral sorusuna bedel :)Sen bu zamana ait değilsin. Bir eski zaman insanısın. Atatürk zamanına, ortaçağa, rönesans mükemmeliyetçiliğine, Fransız devrimi dönemine ait olabilirsin; ama bu zamana asla. Senin için 'tarih tekerrürden ibarettir' hiç kuşku yok! Bütün ilişkilerine de böyle bakıyorsun ve hiç yanılmadın bu zamana kadar. Nostaljiyi sever, 'yeni' diye basit ve sıradan şeylerin sana yedirilmesine hiç mi hiç kanmazsın. Rapsodilerine de ayrıca hasta olunur :)Üzgünüz ki, sen tipik bir kaybedensin. Allah vergisi bir yeteneğin yok, dikkat çekici bir özelliğin de yok. Kazanmak için hep iki defa çalışmak zorundasın mesela. Ama Mozart kılıklı birisi çıkar ve senin bu zamana kadar dişinle tırnağınla elde ettiğin her şeyi alır, altına imzasını atar. Mesela siz hepiniz buluşursunuz, Mozart'ın vakti olmaz. Ya da siz 'pas' dersiniz, söz Mozart'a geçer! Son olarak mor sana gitmez, Mozart'a gider! Neyse, Allah Mozart gibilerinin bin belasını versin :)