Hasretten Uyuyamayanlar Buraya: Eski Sevgilinizi Unutamamanızın Nedeni Zeigarnik Etkisi Olabilir!
Bugüne kadar yapmak isteyip de yapamadığınız bir şey ya da unutmaya çalıştığınız halde bir türlü aklınızdan çıkaramadığınız, yarım kalmış bir ilişkiniz muhakkak olmuştur. Sonuçta hangimizin olmadı ki?
İşte sizin “Hayatımın aşkıydı, yarım kalmıştık!” nidalarıyla veryansın ettiğiniz bu durum, zannettiğiniz gibi o kişinin ‘hayatınızın aşkı’ ya da ‘varoluş sebebiniz’ olmasından kaynaklı olmayabilir. Yani hayatı bir Tarkan şarkısından ibaret zannetmeyin, işin içinde sizin tahmin ettiğinizden daha başka şeyler olması mümkün.
Bilim insanları, her duruma bir açıklama getirdiği gibi buna da enteresan bir cevap bulmuş; eğer yarım bıraktığınız bir şeyi unutamıyorsanız, Zeigarnik Etkisi'ne maruz kalmış olabilirsiniz...
Zeigarnik Etkisi’nin oldukça ilginç bir ortaya çıkış hikayesi var. 1920’lerin ortalarında bir grup psikolog Berlin Üniversitesi’nin restoranına gidiyor ve burada tuhaf bir garsonla karşılaşıyorlar.
Zeigarnik Etkisi’nin temelinde yarım kalmışlık/tamamlanmamışlık hissi yatıyor. İnsanlar tamamlayamadıkları iş ya da ilişki yüzünden başarmış olmanın beraberinde getireceği doygunluk ve rahatlama hissine de ulaşamıyor.
Haliyle başlatılan şeyin sonunun getirilememesi de hafızaya kazınıveriyor. Kısacası aradığımız o doygunluk hissine ulaşamazsak, aklımız bize dönüp dolaşıp aynı şeyleri hatırlatmaya devam ediyor. Bunun günlük yaşantımızda güzel bir örneği de var aslında, hepimizin bir türlü unutamadığı o eski sevgililer… Evet, sonunda herkes tarafından merak edilen kısma geldik. Her şeyin bilimsel bir açıklaması var, artık içiniz rahat olsun!
Yakın zamanda sevgilisinden ayrılanlar, hala aşk acısı çekenler, eski aşkını bir türlü unutamayanlar sözümüz size! Bütün bu dertlerinizin altında Zeigarnik Etkisi yatıyor olabilir...
İlişkiniz bir sonuca ulaşamadığı için zihniniz size sürekli o ilişkiyi hatırlatıp duracaktır, bu çok normal. Ancak akıp giden zamanın unutturma ve duyarsızlaştırma etkisi Zeigarnik Etkisi’nden daha etkili olacağı için ayrılığın başında sürekli aklınıza üşüşen o anıları bir süre sonra daha az anımsayacaksınız. Yani tek ilacınız zaman!
Evliliğin aşkı öldürdüğü düşüncesi de Zeigarnik Etkisi’yle bağlantılı. Biraz önce bahsettiğimiz yarım kalan ve sonuca ulaşmayan ilişki, bu kez evlilikle neticelendiği için bir doygunluk ve başarmışlık hissi bünyenizi ele geçiriyor.
Bu doygunluk da insanın ilk başlarda yaşadığı o ‘tatlı aşkı’ unutmasına ve yeni arayışlar içine girmesine neden oluyor. Yani aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık! Her şekilde sizi zor günler bekliyor. Evliliğiniz aşkınızı öldürmesin istiyorsanız, heyecanınızı her daim canlı tutmaya bakın. Küçük maceralar ilişkinizi sağlamlaştıracaktır.
Bu etkinin farkında olanlar, ekmeğini de güzelce yiyor aslında... Sezon sezon devam eden diziler hala nasıl bu kadar başarılı oluyor sanıyorsunuz? Tabii ki Zeigarnik Etkisi’yle!
En heyecanlı yerde sezon finali yapan diziler, yarım kalmış bir finalle noktalanan ve seyircinin aklında sürekli soru işareti bırakan yapımlar 'Devam Edecek' cümlesi sayesinde izleyicileri tekrar ekran başına bağlıyor. Sabah programlarında aynı şekilde yarım bırakılan konular, insanların ertesi gün o olayı neticelendirmek istemesi nedeniyle izlenmeye devam ediyor.
Zeigarnik Etkisi’nin sizi ne kadar etkilediği ise kişiliğinizin nasıl olduğuna bağlı. Eğer sonuç odaklı bir insansanız, olayların nasıl neticeleneceğini görmek sizin için önemli olacaktır.
Kimileri için de bir yere ulaşmak değil, o yolda başından geçenler önemli olur. Yani sonuca varmak onun için bir önem teşkil etmez, o sadece gidiş yolunu dikkate alır. İşte böyle insanlar Zeigarnik Etkisi'nden fazla etkilenmezler. Kısacası işlerinizi yarım bırakmamaya, ilişkilerinizi sebepsiz sonlandırmamaya çalışın. Yoksa Zeigarnik Etkisi yüzünden senelerce 'keşke' demeye devam edersiniz, bizden söylemesi!
Yorum Yazın