Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
'HDP’yi Takdir Eden Şerefsizlerdenim'
Bu toprakların acılı sesi hatta parçaları tüm dünyada dinlenen bir sanatçı Selda Bağcan. Bağcan, sanatında 40 yılı devirdi ve “40 yılın 40 şarkısı” albümünü çıkardı. Onu dünyada efsane yapan “Anadolu Folk Rock” tarzı müziğin güçlü bir kadın sesi olması.
Selda Bağcan'ın Cumhuriyet gazetesinden Ceren Çıplak'ın sorularına yanıt verdiği röportajın bir kısmı şu şekilde;
Protest müziğin sesi olan bir sanatçı olarak bugünlerde ülke gündemiyle ilgili nasıl duygular içindesiniz?
Ülkedeki kaostan etkilenerek kaosumsu duygular içerisindeyiz. Üzüntü veriyor olanlar. Halkın zulüm gören insanları Gezi’de ayaklandı. Gezi müthiş bir ayaklanmaydı, yönetimden hoşnutsuzluk ancak böyle anlatılabilirdi fakat kötü bastırıldı. Ölenleri konuşuyoruz hep, sakat ve kör kalanların da yanında olmalıyız.
Bunlarda vicdan, merhamet yok, iktidar için her şey mubah. Bunların doktrinleri makyavelizm.
Bugünkü Türkiye atmosferinde barış yok, kin ve nefret var. Bu kaso atmosferinin sizce sorumlusu kim?
Baş sorumlu belli, malum kişi. Bugünkü yöneticiler kanunsuz yapıyorlar her şeyi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın adını neden kullanmıyorsunuz?
Ben nasıl eleştireyim? Her şeyi söylüyorum daha ne söyleyeyim. Ama bunu dersen Cumhurbaşkanı’na hakaretten, yallah içeri. Bunu yapabilirler. Onun için baş sorumlu bir kişi diyeceksin. Anlayan anlayacak zaten. Üç kere içeri girmişim.
Gerekirse bir daha girmez misiniz içeri?
Biraz da siz girin artık. Biz yaşlandık artık gençler girsin.
Peki, yeni bir Gezi’ye ihtiyacımız var mı?
Hem de nasıl. Daha yoğun, daha disiplinli bir Gezi’ye ihtiyacımız var. Daha düzgün olabilir. Biraz dağınıktı. Partileşemediler. Yeni bir Gezi derken daha dağınık olmayan daha dayanışma içerisinde ve bu düzenden hoşnutsuz olan bütün partilerin de destekleyeceği yeni bir direnişe ihtiyaç var aslında.
‘Sesimde isyan var’
Artık ‘Yeter!’ diyor musunuz?
Yeter noktasını geçtik. Patlama noktasındayız. Bu kadar suçların örtbas edildiği, hırsızlıklara yolsuzluklara çerez parası dendiğini bu halk nasıl göremiyor? Göz göre göre soyuluyorsun kardeşim. Âşık İhsani’nin türküleri geliyor aklıma. Uyan kardeş uyan!
Hem Türkiye’de hem de yurtdışında bu kadar sevilmenizin nedenini etnik ve evrensel müziğinize bağlayabilir miyiz?
Tabii ki, hem etnik hem evrensel ikisini birden yakalayınca bu durum kaçınılmazdı zaten. Selda Bağcan’ın önlenemez yükselişi... (gülüyor)
40. yılınızdan sonra Selda Bağcan’ı nasıl tanımlıyorsunuz?
Bu toprakların acılı sesi. Sesimde acı ve isyan var.
Ne yakaladınız da Selda Bağcan oldunuz?
Ses. Sesimde hüzün, acı ve isyan var. Bunların da zaten bir arada bulunması önemli. 76’da türküleri rock tarzında yaptığımız albümün dünyada hit olması inanılmaz bir şey. Bir şeyi demek ki Batı’ya sunmak için illa rock yapmak gerekiyor.
“HDP’yi takdir eden ‘şerefsiz’lerdenim”
40 yıllık sanat tecrübesinden sonra yolu sanata düşenlere neler söylemek istersiniz?
İhtiras tramvayına binin ve inmeyin. Bazen düşersiniz bazen de atağa geçersiniz insan her zaman popüler olmayabilir, ama hiç vazgeçmesinler ve iyi bir beste yakalamaya çalışsınlar. Bütün mesele müziğin ve sözün uyumu. Ve tabii ki müziğin kulaklara hoş gelmesi.
Bahçeli en son HDP’ye oy verenler için ‘yalılarında viski yudumlayıp oy veren şerefsizler’ diye seslendi...
Zurnanın zırt dediği yer. Politik dilin düzeyi çok düşük. Bütün aydınlar gibi, “şerefsizler” gibi HDP’yi takdir ediyorum. Ben de o şerefsizlerden biriyim. (Gülüyor) Takdir ediyorum ama oyum her daim CHP’yedir. Ne yalıda oturuyorum ne viski içkiyorum. Rakı ve şarabı çok severim. Biz eski tüfeklerin meskeni meyhanelerdir. Lokantalarda ve evlerde içilsin ama sokakta içki içilmesi hoş değil. Ben bir sol muhafazakâr olarak böyle düşünüyorum.
Röportajın tamamıiçin