"Hepsini Çok Sevdim"
"Hepsini Çok Sevdim"
Ezgi Mola, oyunculuğuyla son dönemdeki en parlak isimlerden. İz bırakmak istediğini söyleyen Mola, “Benden bir duygu kalsın istiyorum. Hep aynı beklentiler içindeyim ” diyor
Şu an hem kendinize hem de yaptıklarınıza baktığınızda neler hissediyorsunuz?
Yaptığım işler içime sindiği için mutluyum.
Peki, kariyerinizden devam edelim. Bu ara en çok konuşulan kadın oyunculardansınız, bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Tercih edilen kişi olmak herkes için güzel bir şey. Hele ki işi duygularıyla çok paralel ilerleyen oyuncular için bu daha da motivasyon yükselten, hoş bir durum. Sadece “Ne mutlu bana” diyebilirim.
Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nin en parlak öğrencilerinden biri olarak görülüyordunuz. Bugüne baktığımızda, hayallerinizin ne kadarını gerçekleştirmiş sayıyorsunuz?
Okurken “Önce bu olacak, sonra böyle olacak” diye hayaller kurmadım. Genel olarak hayata dair işinde başarılı, ne istediğini bilen ve bunu güzel bir şekilde ifade edebilen bir insan olmak istedim hep. Şimdi böyle olabildi mi diye sorarsanız “Evet oldu” diyebilirim.
KAHRAMANIM PETER PAN
Peki, gelecekle ilgili hayalleriniz neler?
Hayattan yine aynı beklentiler içindeyim. İsterim ki kalp kırmadan, yaptığım işlerle iz bırakayım. Benden bir duygu kalsın isterim izleyenlerde, aslında bu duygu çalıştığım ekiplerde de kalsın isterim.
Bu işi yaparken kahramanlarınız kimlerdi, kimlerden etkilendiniz?
Doğrusunu isterseniz kahramanım yoktu. Ama illa bir kahramandan bahsedeceksek Peter Pan’dan söz edebilirim. Onun gibi en güzel duygumu düşünüp uçabileceğime inanıyorum, o duygu beni hep uçurmuştur çünkü, belki kimse görmez ama ben bilirim.
ŞAHANE BİR EKİPTİ
Bugüne kadar yaptığınız işlerde en çok iz bırakan hangisiydi?
Hiçbir işimi mecburiyetten yapmadım. Olabilir, insan bazen yapmak zorunda kalabilir bazı işleri ama ben oynadığım her karakteri çok sevdim. O dönemlerim, mutlaka o karakterin izlerini taşır.
Gelelim ‘Patron Mutlu Son İstiyor’a. Bu projeye nasıl dahil oldunuz? Nasıl bir ekip çalışması oldu, sette neler yaşadınız biraz anlatır mısınız?
Yılmaz Erdoğan aradı, “Çalışıyor musun?” dedi, çalışmadığımı söyledim ve senaryoyu yolladı. Okudum, hemen “İsterim bu işte olmayı” dedim, çok sevdim projeyi ve Eylül’ü. Tolga’nın (Çevik) filmde başrolde olduğunu duyunca ayrıca sevindim.
Ardından toplantılar yaptık, sonra prova süreci geldi. Yönetmenimiz Kıvanç Baruönü ile bu iş vesilesiyle tanıştım. Çok güzel tuttu enerjimiz. Sonra bildiğiniz üzere Kapadokya’ya gittik ve çekimler için yaklaşık altı hafta orada kaldık. Şahane bir ekiple, çok keyif alarak mutlu mesut çalıştık ve döndük.
“Metroyu da sarı dolmuşları da kullanıyorum”
Tatil günleriniz nasıl geçer?
İstanbul’daysam evde vakit geçirmeyi severim.
Bu şehri hiç tanımayan birine anlatmak isteseniz hangi kelimeleri seçerdiniz?
“Etkileyici, alışkanlık yapar, Boğaz’ı gördüğün zaman mutlu olursun” derdim herhalde.
Toplu taşıma kullanıyor musunuz?
Kullanıyorum, en son metroya bindim, sarı dolmuşları da kullanırım.
En sevdiğiniz semt?
Rumelihisarı, Arnavutköy hattı ve Suadiye, Caddebostan.
Röportajın tamamı Istanbul Life dergisinde.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın