Hiçbir Sebep Yokken Yaşanan Trafik Sıkışıklığının Sebebini ve Basit Çözümünü Öğrendikten Sonra Aydınlanacaksınız!
Bir otoyolda ilerlerken hiçbir sebep yokken yaşanan trafik sıkışıklığını görüp ufak bir sinir krizi geçirdiniz mi? Trafik dedektifi Demircan Ateş hem bu durumun sebebini hem de çözümünü anlatmaya geldi.
Türkiye'de trafik karmaşasının başkenti İstanbul, bunu bilmeyen kalmadı.
Binlerce aracın katıldığı yollar, kavşaklar bir yana hiçbir katılımın olmadığı otoyollarda bile bir yoğunlukla karşılaşabiliyoruz.
Şimdi en basit haliyle senaryomuzu bir ortaya atalım. Yolda usul usul ilerlerken yaklaştığınız kavşakta kırmızı ışık yandı ve beklemeye başladınız.
Haliyle ışık yeşile dönüş yaptı, birinci araç hareket etti. Ardından ikincisi, üçüncüsü derken siz dördüncü araç olarak ışık kırmızıya dönmeden geçemediniz.
Burada sizin yetişememe sebebiniz ışık süresiyle ilgili değil, sürücülerin bir önünde yer alan otomobile göre hareket etmeleri. Kimse ışık yeşile dönüş yaptığında aynı anda hareketine başlamıyor. Özünde kusurlu birer insan olduğumuz için belki de başlayamıyor.
İlk otomobil harekete geçmek için bir saniye bekliyor, ikinci otomobil bunu tahmin ederek o da bir saniye bekliyor...
Böylece her otomobil birer saniye ekleyerek bu bekleme sürecini tamamlıyor. Sıra size geldiğinde ışık kıpkırmızı oluyor. Temelde dikkatimizin dağınıklığı ve tepki süremizin yüksekliğiyle ilgili bir mevzu bu.
Böyle anlatınca biraz karmaşık gelmiş olabilir, biraz daha yaygın bir durumla devam edeyim.
Otoyolları neden inşa ederiz? Bağlantı yollarıyla trafik sıkışıklığı yaşanmasın, duraksamadan hedefimize ulaşalım diye.
Ve işe de yarar.
Fakat otoyollarda da trafik sıkışır, hem de hiçbir sebep yokken. Biz yolun ortasında bir kaza olduğunu düşünürüz fakat bir anda sıkışan trafik birkaç kilometre sonra olağan hale döner. Bu durum 'hayali kavşaklar teorisi' olarak açıklanıyor.
Otoyolda sabit hızla ilerliyorsunuz, tam önünüzdeki otomobil çok az da olsa yavaşlıyor ya da siz takip mesafenizi koruyamıyorsunuz.
Büyük ihtimalle ikinci seçenek gerçekleşiyor. Neyse.
Siz biraz yavaşlıyorsunuz, tam arkanızdaki otomobil sizden biraz daha fazla yavaşlıyor ve onun ardındaki de, yavaşlama zinciri gittikçe büyüyor ve bir noktada bu zincirin en sonundaki araç tamamen duruyor. Görselleştirmeye bir de bu bilgiyle bakın. ☝️
Fark ettiyseniz bir yerde başlayan yavaşlama zinciri başından sonuna tüm otoyola sirayet ediyor...
Hele ki benzer bir sorunun on kilometrelik bir otoyolda birden fazla sefer yaşandığını düşününce trafik sıkışıklığı bir anda kalıcı hale geliyor.
Ve tüm bunların en büyük sebebi kazalar ya da yol çalışmaları değil, dikkat edilmeyen takip mesafesi.
Hem öndeki hem arkadaki otomobile olan takip mesafesini sabit tutarak bu sorunun önüne geçmek çok kolay.
Bunun yanında bir de trafikteki sabit hareketin doğaya olan faydasından bahsedeyim. Yapılan araştırmalar takip mesafesini korumayarak yaratılan hayali kavşakların emisyonları artırdığını gösteriyor, yani hem kendi güvenliğinizi, zamanınızı hem de dünyayı tehlike altına atıyorsunuz.
Suç sizde değil sadece, hep birlikte atıyoruz.
Gelecekte otonom araçlar trafiğe egemen olursa böylesi sıkışmalarla karşılaşmayacağız çünkü 'takip mesafesi' insani bir sorun.
Yapay zekanın kendine söylenen dışında bir şey yapma niyeti yok. Umuyoruz ki bir an önce daha güvenli hale gelecek otonom araçların bizlere nasıl bir dünya vadettiğini deneyimleyebiliriz ve artan nüfusa rağmen gideceğimiz yerlere hiçbir trafik karmaşası olmadan ulaşabiliriz.
Neden olmasın?
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Türkiye'de trafik sorununun ilk nedeni hayatında eşeğe binmemiş görgüsüz, cahil bireyin bir şekilde eline para geçince hemen otomobil alması ve cehaletini, e... Devamını Gör
Çok başarılı bir açıklama tebrik ederim.
Yeterli takip mesafesi demek önünüze her aracın girmesi demek. 40/120 kms arasında hız ile gidilmesi mecbur olan otoyollarda orta şeritten 60 ile giden ada... Devamını Gör
turkiye de takip mesafesi ile yol alirsan onune illaki bir arac girer en kotu o bosluktan makas atmaya kalkar