Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
'İkinci Bir Devlete Müsaade Etmeyeceğiz'
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde gerçekleştirilen 62’nci Hükümet Programı görüşmelerinde konuştu. Paralel yapı iddialarıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Arınç, 'Bizim şu anda gözümüzü açan olay, 17 Aralık’taki yolsuzluk iddiaları değil. 30 senedir bu camianın içinde bir insanım. 17 Aralık günü gelinceye kadar ben bunların ağzından bir tek yolsuzluk kelimesi duymadım. AKP’den bir bakan, bir milletvekili, bir bürokrat şu işi yapıyor, diye bana bir şikayet gelmedi. Vahiy mi geldi 17 Aralık günü yolsuzluk iddiaları ortaya saçıldı Bizim gözümüzü açan olay budur' dedi.
İSTER CEMAAT DİYELİM İSTER HİZMET HAREKETİ BİZ BUNA İNANMIŞTIK
Paralel yapı iddiaları hakkında açıklamalarda bulunan Arınç şöyle konuştu:
Paralel yapılanma veya paralel devlet yapılanması, hangi ismi koyarsanız koyun, bugün Türkiye için reeldir, gerçektir. Elle tutulabiliyor. Bu konuda Sayın Güneş, benim geçmişte yaptığım ve tamamen doğru olan bir televizyon konuşmasından veya gazetelere akseden bir haberden bahsetti. Bu ad doğrudur. Ben 20 senedir bu parlamentodayım. Tutanaklarda ne varsa benim ağzımdan çıkan hepsi doğrudur. Bunun neticesine katlanırım. Ya izah ederim ya kendimi bağışlanmaz bir suç işlemiş gibi görürüm Ama insanın namusu konuştuğu sözleridir. Ben meclis başkanlığımdan onun öncesinden 70’li yıllardan 80’li yıllardan 90’lı yıllardan hepinizin sustuğu hatta görmezden geldiği hatta korktuğu eleştirdiği tehlikeli bulduğu gizli bir örgüt diye yaftaladığı, okullarına gitmekten adım adım kaçtığı zamanlar da ben bu sözleri söyledim. Ortadaki gerçek şudur. Evet, bu görüşmeleri yaptığımızda tamamen safiyetime inanmanızı rica ediyorum. İster adına cemaat diyelim isterse cemaat denmesin de camia diyelim isterseniz hizmet hareketi diyelim isterseniz eğitim gönüllüleri hareketi diyelim, biz buna inanmıştık. Her gittiğim yerde her yaptığım konuşmada yurt dışındaki okulların ne kadar faydalı olduğunu İstiklal Marşı’mızı orada dinlemenin bize ne kadar gurur verdiğini Türkiye ile o ülke arasında ne büyük bir dostluk köprüsüne vasıta olduklarını her yerde söyledim. Biz onları siyasi bir hareket olarak görmedik. Ben geçmişten bu yana 40 senedir siyasetin içindeyim. Bu hareket zaman geldi Demokratik Sol Parti’ye destek verdi onlara kızmadık. Siyasi tercihlerinden dolayı ben şahsen onları eleştirmedim. Benim yanımda olanlar eleştirdiler. Zaman geldi çoğu defalar Anavatan Partisi’ni desteklediler. Zaman geldi bizi desteklediler, bize oy verdiler. Ama bu işler ortaya çıktıktan sonra sizler için çalıştıklarını biliyoruz, kapı kapı dolaştıklarını biliyoruz. CHP’ye verdiler, MHP’ye verdiler, BDP’ye verdiler. Bu siyasi tavırlarından dolayı da biz onları eleştirmiş onları yok saymış değiliz diye konuştu.
Paralel yapıyı nasıl tanıdıklarını anlatan Bülent Arınç, Bizim şu anda gözümüzü açan olay, 17 Aralık’taki yolsuzluk iddiaları değil. 30 senedir bu camianın içinde bir insanım. 17 Aralık günü gelinceye kadar ben bunların ağzından bir tek yolsuzluk kelimesi duymadım. AKP’den bir bakan, bir milletvekili, bir bürokrat şu işi yapıyor, diye bana bir şikayet gelmedi. Vahiy mi geldi 17 Aralık günü yolsuzluk iddiaları ortaya saçıldı Bizim gözümüzü açan olay budur. Siz bunlarla şimdi iş birliği yapabilirsiniz. Şimdi üzerlerine t-shirt diyen birileri, emniyetin önünde gösteri yapıyorlar. O gösterileri yapanlar, başka yerlerde başka gösterileri yapıyorlardı. Bir emniyet mensubu ne zaman operasyon yapılacağını internetten haber veriyor. Ona göre PR çalışması yapılıyor. Ona göre birileri çağrılıyor kahramanlık gösterileri yapılıyor. CHP’den sıfırları, zero’ları üst üste giymek sureti ile şov yapıyor. Kiminle berabersiniz 17 Aralık’a kadar yolsuzluk kelimesini ağzına almamış bir camia ne oldu ki 17 Aralık’ta şu bakanlar, şunlar şunlar şunu yapıyor Bunun bir siyasi operasyon olduğunu niçin görmüyorsunuz Bu hükümeti devirmek adına en ciddi manivela bence bu iddiaların ortaya atılmasıdır. Yolsuzluk iddiasını ortaya atmak, yolsuzluğu kovalamak, yolsuzlukların peşinden takipçi olmak namuslu insanların işidir. Hepimizin işidir. Hiçkimse yolsuzluklar karşısında suskun kalamaz. Hiçkisme yolsuzluklar karşısında o zaman benim menfaatlerim kesilir mi diye düşünemez. 12 senedir iktidarda bulunan bir hükümetin katrilyonluk bütçeleri yönetmiş bir hükümetin kamu kaynaklarını eğer yolsuzluklara bulaştırmışsa ve sen de bunu biliyorsan niçin 17 Aralık gününü bekledin be güzel kardeşim demeye hakkımız yok mu ifadelerini kullandı.
YOLSUZLUK YAPMIŞTIR DİYEREK PEŞİNEN SUÇLAMAK ÇOK DOĞRU DEĞİL
İsimleri yolsuzluğa karışan eski bakanlar hakkında yürütülen soruşturma hakkında konuşan Arınç, Bakanlarla ilgili iddialarda hükümetimiz gerekeni yapmıştır. Grubumuz da gereğini yapmıştır. Anayasa ve iç tüzüğe bakarsanız bir bakanın bir milletvekilinin nasıl suçlanabileceğini herkes görebilir. Bakanlar görevleri süresince herhangi bir suç isnadı altında kaldığında karşılığı soruşturmadır. Burada da 400’den fazla oy ile zannediyorum kabul edildi. Bu ilk defa olmuyor ki.Meclis soruşturması talep etmeden kategorik olarak bunlar yolsuzluk yapmıştır diyerek peşinen suçlamak çok doğru değil. Soruşturma sonucuna bakmak gerekir. Kimseye peşinen suçlu gözüyle bakamazsınız. Milletvekili ise dokunulmazlık konusu gündeme gelir. Bu anayasa fırlatmak sureti ile geçerli olmuyor. Anayasanın içinde geçerli ne varsa onu uygulamak zorundayız değerlendirmesinde bulundu.
İSTER PARALEL OLSUN İSTER CUNTA MİLLET İRADESİNİN ÖNÜNE GEÇEMEYECEKTİR
’Paralel yapı ile mücadele’ vurgusu yapan Bülent Arınç, Ahmet Davutoğlu’nun Genel Kurul’daki konuşmasındaki sözleri ile hatırlatma yaparak, Paralel devlet yapısı, fetret isteyen bir yapıdır. Osmanlı’da bir fetret dönemi var hepiniz çok iyi biliyorsunuz. Sayın Halaçoğlu zaten bunun ustasıdır. Kim olursa olsun bir daha devlet otoritesinin parçalanmasına izin vermeyeceğiz. Milletin seçtiği siyasi otoriteyi birisi kullanmak istiyorsa bürokrasi ve emniyet kılıfından çıkacak bizim gibi siyaset yapacak. Bundan böyle devleti ele geçirmek isteyen kim olursa olsun ister paralel ister cunta ister başka bir şey millet iradesinin önüne geçemeyecektir. Biz bir hukuk devletiysek bu ülkenin bürokrasisi bellidir. Otoritesi bellidir, yargısı bellidir. Bunun ikincisine üçüncüsüne müsade edersek ortada ne Ak Parti kalır ne CHP kalır ne MHP kalır ne HDP kalır şeklinde konuştu.
İçeride ve dışarıda irtibatları farklı olan bir çete varsa o çeteyi yok edeceğiz diye konuşan Arınç sözlerini şöyle sürdürdü :
Emniyet içerisinde küçük bir topluluk da kendisine amirleri tarafından verilen görevleri değil, kendilerine imamları tarafından verilen görevleri ifa etmek için çalışıyor ve başka kurumdakilerle de bir siyasi operasyonla iş birliği yapıyorsa iddia olarak söylemiyorum. Bir kısmının çok büyük bir gerçek olduğunu söylüyorum, buna müsade edemeyiz. Emniyetteki bu yapılanma yargının içerisinde yine ağabeylerinin yönlendirmesiyle dosyanın kapağını bile açmadan oradan geliyorsa ona göre bir karar hazırdır düşüncesiyle hareket ediyorsa biz buna karşıyız. Ben bu kitlenin içerisinde en az 2 milyon insanın sempatizan olarak hayır hizmetlerine fiilen katkıda bulunanlar olarak masum olduğuna yürekten inanıyorum. Okullara hizmet adıyla öğretmenlere hizmet adıyla kız çocukları sokakta kalmasın da şu evde barınsın düşüncesi ile onlara burs temin etmek sureti ile 3 tane çocuğunu kucağına alıp bu amaçların arkasından koşan insanlara selam olsun. Onlarla hiçbir davamız yok. Hiçbir kavgamız yok. Ama bunları kullanan içeride ve dışarıda irtibatları farklı olan bir çete varsa o çeteyi yok edeceğiz.