İzmir Kordon'daki Siyah-Beyaz Mozaiklerin Hikayesi! Meğer Kordon'un Simgesinin Ardında Aşk Hikayesi Varmış
Ege'nin İncisi İzmir'in güzel mi güzel Kordon'unun namını duymayan yoktur. Tarihi 1850'lere uzanan Kordon, Cumhuriyet Meydanı'ndan İzmir Limanı'na kadar uzanır. Ancak 1959 yılında deniz dalgasına benzeyen metal kalıplar yardımıyla tasarlanan siyah-beyaz mozaikler ise bambaşka bir hikayeye götürüyor bizi. Aşk, ihanet ve hayranlık dolu bu hikayeyi öğrendikten sonra, Brezilya sahillerinden ilham alarak tasarlanan Kordon'da yürürken uzaklara dalacaksınız. Peki, İzmir Kordon'un simgelerinden biri olan siyah-beyaz mozaikler kim tarafından ve nasıl yapıldı?
İşte, Avrupa Güzeli Günseli Başar ve eski İzmir Belediye Başkanı Faruk Tunca'nın hikayesi...
Kaynak: Yerel Tarih
Bir zamanlar Kordon boyunca uzanan, şimdilerde ise ancak Pasaport Vapur İskelesi ile Konak Pier arasında yer alan siyah-beyaz mozaiklerin ardında bir aşk hikayesi var desek, şaşırır mıydınız?
Kordondaki bu eşsiz mozaiklerin hikayesi, 1957 ila 1960 yıllarında İzmir Belediye Başkanı olarak görev yapan Faruk Tunca ile eski Türkiye ve ilk Avrupa Güzeli Günseli Başar arasındaki aşk hikayesine dayanıyor. İkilinin fırtınalı evliliği ve çapkınlığı ile tanınan Tunca'nın aldatma haberleri aynı zamanda İzmir'de de derin izler bıraktı.
Bilmeyenlerimiz için önce İzmir'in eşsiz Kordon'unun simgelerinden biri olan bu taşların kahramanlarını tanıyalım: Günseli Başar ve Faruk Tunca!
Türkiye'de 1955 yılında gerçekleşen yerel seçimlerde İzmir'de zafer Demokrat Parti'nin oldu. O dönemde belediye başkanları, belediye meclisi içerisinden seçiliyordu. İlk seçilen Başkan Enver Dündar Başar'dı ancak Başar, 1957 yılında milletvekili olunca göreve Faruk Tunca getirildi.
Tunca, 1916 yılında İstanbul'da dünyaya gelmiş, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden ise 1940 yılında mezun olmuştu. Çapkınlığı ile nam salan Tunca, bir davette tanıştığı Avrupa Güzeli Günseli Başar'a aşık oldu.
Henüz 19 yaşında Türkiye güzeli seçilen ve ilk Avrupa Güzeli olan Günseli Başar da kalbini Tunca'ya kaptırdı!
1932 yılında Diyarbakır'da dünyaya gelen Günseli Başar, subay bir babanın kızıydı. Güzel Sanatlar Akademisinde Moda okurken, öğretmenlerinin ısrarı ile İtalya'da düzenlenen Avrupa Güzellik Kraliçesi yarışmasına katıldı. 19 yaşında Türkiye güzeli seçilen Başar, 1952 yılında Napoli'de gerçekleşen yarışmada birinci oldu. Türkiye'nin ilk Avrupa Güzeli olan Başar, ülkemizde büyük bir heyecan ile karşılandı.
Genç yaşta iş insanı Kutsi Beğdeş ile dünyaevine giren Günseli Başar, kısa süre sonra boşandı. Daha sonra tescilli güzelin kalbini çalan ise Faruk Tunca oldu.
Günseli Başar ve Faruk Tunca, Mart 1958'de dünyaevine girdi. Lakin ikilinin evliliği fırtınalı geçti...
Görünen o ki Faruk Tunca çapkınlığı bir kenara bırakamadı. Avrupa Güzeli'ni aldattığı iddiaları ve haberler yayılmaya başlayınca Başar, İstanbul Moda'daki aile evine dönse de kısa bir süre sonra hamile olduğu haberi konuşulmaya başlandı. Çiftin Aslı Tunca adında bir kızları ve ilerleyen yıllarda 2 de torunları oldu. Evlilikleri bitse de yıllar sonra bile aşk hikayeleri ve İzmir'in zeminine dahi kazınan izleri konuşulmaya devam ediyor.
İşte, Kordon'un simgelerinden biri haline gelen siyah-beyaz mozaikler de onlardan biri. Gelin, artık Ege'nin incisinde belki de üzerinden defalarca kez geçtiğiniz o mozaiklerin hikayesine göz atalım.
İzmir'in Kordonu ile özdeşleşen siyah-beyaz mozaikler için Brezilya'nın, Rio de Janeiro'sundan ilham aldı!
Günseli Başar, bir yurt dışı seyahati sırasında Brezilya'yı ziyaret etti. Burada Rio de Janeiro'nun Copacabana sahilini gören Başar, deniz dalgalarını anımsatan döşemelerden bir hayli etkilendi. Gördüklerini ve hayran olduğu Copacabana sahilini eşi Faruk Tunca'ya anlatan Günseli Hanım, İzmir Kordon'a ilham oldu.
O dönemlerde Birinci Kordon'da yıkılmış halde olan dalgakıranları düzenlemeye karar veren Tunca, zaman içerisinde İzmir ile de özdeşleşecek olan siyah-beyaz mozaikler için Copacabana sahilini örnek aldı. Kimi rivayetlere göre, Başar'ın ziyaret ettiği şehir Tel Aviv'di. Başar'ın burada da yine Brezilya'nın eşsiz sahillerinden ilham alarak tasarlanan Akdeniz kıyısındaki Tayelet sahilini gördüğü söyleniyor. Tabii rota neresi olursa olsun ilhamın kaynağı Copacabana sahilleri olarak işaret ediliyor.
Üstelik 1959 yılında yapılan bu eşsiz taşlar ve yıllara meydan okuyan mozaiklerin yapımı da düşündüğünüz kadar kolay olmamış. Kordon, deniz dalgası gibi kıvrılmış metal kalıplar arasında bir siyah bir de beyaz boyayla karıştırılan çimento dökülerek tasarlanmış. Kalıplar yardımı ile dökülen beton kuruduğunda kalıplar sökülerek bu kez de boşluklara dökülen harç sayesinde bu enfes görüntü elde edilmiş.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
İlginizi Çekebilir
Yorum Yazın
Sahilin aşk hikayesi ile ne alakası var
Canım izmir ❤️
tarihe bir anı yazmak istemişler ama bunu birde oraya yazın ki ne anlam taşıdığını herkes bilsin herşeyde birşey de aramamak lazım da neyse