Kaderine Terk Edilmiş Büyükada Rum Yetimhanesi'nin Birbirinden Ürkütücü Efsaneleri
Dünyanın ilk çok katlı ahşap binası, Avrupa'nın birinci, dünyanın ise ikinci en büyük ahşap binası...1880'lerin sonunda inşa edilen Büyükada Rum Yetimhanesi uzun bir süredir kaderine terk edilmiş durumda. Fotoğrafını bile gören herkesin ürktüğü, korku filmlerinden fırlamış gibi görünen Rum Yetimhanesi'nin efsanevi gizemlere ev sahipliği yaptığına inanılıyor.
Gelin, Rum Yetimhanesi'nin gizemlerine bakalım.
İstanbul Büyükada'da bulunan Rum Yetimhanesi, 1897 yılında inşa edilmişti.
Rum Yetimhanesi, dönemin en ünlü mimarlarından Alexandre Vallaury tarafından tasarlanmış, Şark Ekspresini işleten Fransız firma tarafından yaptırılmıştı.
Yetimhane ilk olarak casino-otel olarak tasarlanmış fakat dönemin padişahı tarafından bu tasarıma onay verilmemişti.
1902 yılında ise Yetimhane olarak kullanılmaya başlandı.
Rum Yetimhanesi, Avrupa'nın en büyük, dünyanın ise ikinci en büyük ahşap binası olarak tarihe geçmişti.
1902 yılında Yetimhane olarak kullanılmaya başlanan bina, 1915 yılında İttihat ve Terakki hükümeti tarafından ele geçirildi. Binaya ilk önce Kuleli Askeri Okulu öğrencileri daha sonra Türkiye’nin savaş müttefiki Alman askerleri yerleştirildi.
Sonraki yıllarda Rus göçmenler binaya kullandı. Fakat göçmenler ısınabilmek için binanın döşemelerini sobada yaktı.
Bina yıllar içerisinde vasat bir hale geldi. Bu şekliyle yetimhane olarak kullanılmaya devam edilse de 1977 yılında kapatılmasına karar verildi.
Talihsiz kaderi, binaya olan bakış açısını da etkiledi. Rum Yetimhanesi hakkında birçok iddia ortaya atıldı.
İnsanlar ilk olarak bu binanın enerjisinin düşük olduğuna inanmaya başladı. Binada hem yetimlerin hem askerler hem de göçmenlerin acıları yer edinmiş, yıllar içerisinde bina da ruhen çökmeye başlamıştı.
Paranormal iddialar, vampirler, cinler...
Yıllardır terk edilmiş olan bu binada geceleri garip sesler duyulduğu iddia ediliyor. Gece vakti yetimhanenin yanından geçenlerin ayak sesleri işittiği söyleniyor. Kayıp ruhların, intikam yeminleriyle yeniden yetimhaneye geldiğine inanılıyor. Bazı yerel efsanelerde ise yetimhanenin artık vampirlerin evi olduğu söyleniyor.
Terk edilmek yalnızca insana mahsus bir durum değil!
Tüm bu söylentiler, birer efsaneden ibaret olsa da yetimhanenin kaderinin pek de parlak olduğu söylenemez. Yıllardır kaderine terk edilen bina, artık yalnızlıktan, bakımsızlıktan çökmeye başladı.
Dünyanın en büyüğü, en güzeli, en özeli olsanız da yalnız olduktan sonra hiçbir şeyin önemi kalmıyor gördüğünüz üzere.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
İlginizi Çekebilir
Yorum Yazın
Youtube'da Ziyaretçiler kanalında burası ile ilgili şahane videolar ve araştırmalar var, tavsiye ederim.