Karadağ: Bayrağı, Nüfusu ve Tüm Detaylarıyla Karadağ Rehberi

Karadağ, Balkanların Adriyatik kıyısında, Avrupa'nın güney ucunda yer alan bir ülke. Adriyatik Denizi ve Hırvatistan (güneybatı), Bosna-Hersek (kuzeybatı), Sırbistan (kuzeydoğu), Kosova (doğu) ve Arnavutluk (güneydoğu) ile sınırlanmıştır. Türkiye'den arabayla bile gidilebilen Karadağ, sessiz, sakin ve huzurlu bir ülke. Deniz, tarih ve doğa bakımından çok zengin bir yer. Çoğunlukla Avrupa dokusunda mekanlara sahip olsa bile Avrupa'dan çok daha uygun. Bu içeriğimizde Karadağ bayrağı, tarihi, nüfusu, coğrafyası ve çok daha fazlasını derledik.Karadağ, Balkanların Adriyatik kıyısında, Avrupa'nın güney ucunda yer alan bir ülke. Güneybatıda Adriyatik Denizi ve Hırvatistan, kuzeybatıda Bosna-Hersek, kuzeydoğuda Sırbistan, doğuda Kosova, güneydoğuda Arnavutluk ile sınırlanmış. Başkenti ve en büyük şehri Podgorica'dır. Burası ülke topraklarının %10,4'ünü ve nüfusun %29,9'unu oluşturur. Çetine şehri ise en eski şehirdir ve ülkenin kültür başkentidir. 20. yüzyılın büyük bir bölümünde Karadağ, Yugoslavya'nın bir parçasıydı ve 2003'ten 2006'ya kadar Sırbistan ve Karadağ federe birliğinin bir parçasıydı.Karadağ hakkında bazı bilgiler şu şekilde:Başkenti: PodgoricaResmi Diller: KaradağcaNüfus: 619.800 (2023)Yüzölçümü: 13.812 km2Para Birimi: EuroTelefon Kodu: +382Slav halklarının MS 6. ve 7. yüzyıllarda Balkanlar'a gelişinden önce , şimdi Karadağ olarak bilinen bölgede esas olarak İliryalılar olarak bilinen insanlar yaşıyordu. Kökenleri veya dilleri hakkında çok az şey biliniyor, ancak bugün modern Arnavutlar tarafından ataları olduğu iddia ediliyor.Bu erken dönemden uzun yıllar sonra, birçok tarihi gelişim ve değişimin yaşandığı Karadağ'da en büyük gelişmelerden biri de Osmanlı'ydı. Burada Sırpların yaşadığı bölünmüşlük, Osmanlı İmparatorluğu ordularının Balkanlar'a gelişiyle aynı zamana denk geldi ve 1389'da Lazar, Sultan I. Murad'ın kuvvetlerine yenik düştü. Osmanlı İmparatorluğu ile neredeyse sürekli savaş halinde olan, o zamanlar karayla çevrili küçük Karadağ için zor bir dönemdi.Karadağ'ın kaderindeki dönüm noktası ise Osmanlı ile galibiyet kazanmasıyla gerçekleşti. Sırbistan, 1876'da Osmanlı İmparatorluğu'na savaş ilan etti. Prens Nikola Petrović yönetimindeki Karadağ, hemen Sırbistan'a ve ertesi yıl Rusya'ya katıldı. Başlangıçta Karadağ'a verilen toprak kazanımlarına rağmen Ayastefanos Antlaşması düşürüldü. 1878'deki Berlin Kongresi'nde, devletin alanı fiilen iki katına çıktı ve ilk kez sınırları, ne kadar belirsiz de olsa, uluslararası bir anlaşmayla belirlendi. Berlin Antlaşması ile Osmanlı da Karadağ'ın bağımsızlığını tanıdı.1910 yılında Karadağ bir krallık oldu. Yaşanan savaşların ardından Karadağ, Yugoslavya'nın parçası oldu. 1989'dan sonra Yugoslav federasyonunun dağılması, Karadağ'ı tehlikeli bir durumda bıraktı. 1990'daki ilk çok partili seçimler, Karadağ'ın dağılmakta olan federasyona verdiği desteği doğrulayarak, reformdan geçmiş Komünistler Birliği'ni iktidara getirdi. Bu nedenle cumhuriyet, Slovenya ve Hırvatistan'ın ayrılmasına karşı mücadelede Sırbistan'a katıldı.Karadağ ile Sırbistan arasındaki ilişkiler 1992'nin sonunda bozulmaya başladı. 1997'de iktidar partisinin iktidara gelmesiyle meseleler doruk noktasına ulaştı. Karadağ'da bağımsızlığa yönelik yaygın desteğe ve Nisan 2002'de ayrılma konusunda bir referandum düzenleme planlarına rağmen, Ðjukanović Mart ayında Yugoslav ve Sırp yetkililerle bir anlaşma müzakere ederek Karadağ'ın Sırbistan ile sanal bir federasyonda devam eden ilişkisini istedi. Yugoslav parlamentosu ile Karadağ ve Sırp meclisleri tarafından 2003 yılında onaylanan anlaşma, ülkenin adını Sırbistan ve Karadağ olarak değiştirmiş, Karadağ ve Sırbistan hükümetlerine geniş yetkiler vermiş ve her cumhuriyetin bağımsızlık için referandum düzenlemesine ve AB'den çekilmesine izin vermiştir21 Mayıs 2006'da yapılan bir referandumda Karadağlıların yüzde 55,5'i Sırbistan-Karadağ federasyonunun sona ermesi yönünde oy kullandı. 3 Haziran 2006'da Karadağ, iki gün sonra Sırp parlamentosu tarafından tanınan bağımsızlığını ilan etti.Karadağ'ın arazisi, Kosova ve Arnavutluk sınırları boyunca uzanan yüksek dağlardan, Batı Balkan Yarımadası'nın Karst bölgesinin bir bölümü boyunca, yalnızca 2-6 km genişliğindeki dar bir kıyı ovasına kadar uzanır. Lovćen Dağı ve diğer zirvelerin Kotor Körfezi'nin girişinden aniden yükseldiği kuzeyde kıyı ovası tamamen kaybolur.Karadağ'ın Karst bölümü genellikle deniz seviyesinden 900 metre yükseklikte yer alır. En alçak bölüm, yaklaşık 450 metre yükseklikteki Zeta Nehri vadisindedir. Karadağ'ın yüksek dağları, Avrupa'daki en engebeli arazilerden bazılarını içerir ve ortalama yüksekliği 2.000 metreden fazladır. Ülkenin en yüksek noktası Durmitor Dağları'ndaki 2.522 metreye ulaşan Bobotov Zirvesidir.Karadağ'ın aşağı kesimlerinde yazları kurak, kışları ılıman ve yağışlı olan Akdeniz iklimi görülür. Sıcaklık yükseklik ile büyük ölçüde değişir. Deniz seviyesine yakın olan Podgorica, ortalama 27 derece ile ülkedeki en sıcak Temmuz sıcaklıklarına sahip olmasıyla tanınır. Karst bölgesinde 670 metre yükseklikte bulunan Çetine'nin ortalama sıcaklığı 5 °C civarındadır. Ortalama Ocak sıcaklıkları güney kıyısındaki Bar'da 8 derece ile kuzey dağlarında -3 derece arasındadır.Karadağ Bayrağı 13 Temmuz 2004'te Sırbistan'dan ayrıldıktan sonra kabul edilen bayraktır. Bayrağın arka yüzü kırmızıdır ve içinde ülkenin amblemi yer alır. II. Petar Petrovic-Njegos tarafından tasarlanmıştır.Karadağlılar veSırplar, devam eden bir tartışma konusu. Osmanlı döneminde yüzyıllar boyunca birbirlerinden izole olmalarına rağmen, araya giren Kosova bölgesine Arnavut aileleri hakim olmaya başladığında, her iki grup da Ortodoks dini geleneklerini ve Kiril alfabesi de dahil olmak üzere diğer birçok ortak kültürel özelliğini korudu.Bu tür bariz ortak yönler nedeniyle Sırpların çoğu Karadağlıları 'Dağlı Sırplar' olarak görüyor ve Karadağlıların çoğu kendilerini Sırp kökenli olarak görüyor.Sırp ve Karadağlı kimliği arasındaki dalgalanmalar nüfus sayımı rakamlarına yansıdı. Örneğin 1981'de Karadağ sakinlerinin üçte ikisinden fazlası kendilerini Karadağlı olarak tanımlarken, yalnızca küçük bir yüzdesi kendilerini Sırp olarak tanımladı. 1990'ların başında bu oranlar sırasıyla beşte üç ve onda bir olarak değişti. 21. yüzyılın başlarında, nüfusun neredeyse yarısı Karadağlı ve yaklaşık dörtte biri Sırp olarak tanımlandı. Sırp olmayan en büyük azınlıklar olan Boşnaklar ve Arnavutlar, kuzey dağlarında ve Adriyatik kıyısı boyunca yoğunlaştı.Karadağ'da etnik gruplar ve yoğunlukları şu şekilde:%45 Karadağlılar%28,7 Sırplar%8,6 Boşnaklar%13,6 diğer%0,6 TürklerKaradağ'ın nüfusu 2023 sayımına göre 619.800'dür.Karadağ ekonomisine 20. yüzyılın ortalarına kadar çiftçilik hakim oldu. Arazinin onda birinden daha azı ekiliyor ve bunun yaklaşık beşte ikisi tahıllara ayrılıyor. Yüksek arazilerde başlıca tarımsal faaliyet koyunculuktur. Karadağ'ın beşte ikisinden fazlasını kaplayan ormanlık alanlarla, ormancılık ekonomik açıdan önemlidir. Ülkenin önemli deniz kıyısına rağmen, ticari balıkçılık ihmal edilir düzeyde.Karadağ'ın 150 mil (240 km) sahil kıyısı uzun süredir önemli bir turizm merkezi olmuştur. Çekici manzaralar, pitoresk eski taş evler ve plajlar hem yerli hem de yabancı turistleri kendine çekiyor. Savaş öncesi Yugoslavya krallarının Miločer yakınlarında bir yazlık sarayı vardı ve savaş sonrası rejim eski balıkçı köyü Sveti Stefan'ı lüks bir tatil yerine dönüştürdü.Alüminyumun ana hammaddesi olan boksit, Karadağ'ın başlıca metalik kaynağıdır. Esas olarak Nikšić yakınlarında bulunur. Drina'nın bir kolundaki Piva Nehri fabrikasında ve Zeta Nehri üzerindeki Peručica tesisinde önemli miktarda hidroelektrik enerji üretiliyor. Karadağ'da ayrıca Pljevlja kasabası yakınlarında çıkarılan linyiti yakan bir termoelektrik santrali var.DilKaradağca, anayasa tarafından burada resmi dil kabul edilir. Karadağ telaffuzu Sırpçadan çok Hırvatçaya daha yakın. Karadağ'ın Sırpların ayırt edici özelliklerini en aza indirme girişimlerine duyduğu kızgınlığın yanı sıra güçlü bir milliyetçi hareket büyüdü. Pek çok Karadağlı, karşılıklı anlaşılırlığa rağmen kendi ülkelerinin her birinde konuşulan dilin komşu dillerden farklı olduğu konusunda ısrar eder. Bunun dışında Sırpça , Boşnakça, Arnavutça ve Hırvatça da resmi dil kabul edilir.MutfakMeşhur Karadağ yemekleri, İtalyan, Macar, Türk ve Bizans mutfağından esintilerle dolu. Buranın en meşhur yemekleri şunlar:CevapiKacamakRastanSiyah RisottoPopeciBuzaraIspod SacaRiblja CorbaPljeskavicaPaparaKaradağ'a gittiğinizde mutlaka görmeniz gereken yerlerden birkaçı şunlar:Ostrog ManastırıDurmitorKotorBudvaPodgoritsaPerastİskodra GölüSveti StefanÜlgünKaradağ'a Türkiye'den hem direkt hem de aktarmalı uçuşlar var. Direkt olarak Podgorica’da bulunan Podgorica Havalimanı’na ya da Tivat Havalimanına gidebilirsiniz. Aynı zamanda Karadağ'a araç ile karayolundan gitmek de mümkün.Karadağ'a gitmek için şu an için vize gerekmiyor ancak yakında Avrupa Birliği’ne girecek ve burası için de Schengen gerekecek.