Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Kayıp İlanları Her Geçen Gün Artıyor: Enkazdan Çıkarılan Çocuklar ve Bebekler Nerede?
Kahramanmaraş merkezli iki depremin 11 ilde yarattığı yıkımın boyutları her geçen gün artmaya devam ederken, enkaz altından çıkarılan çocukların ve bebeklerin kaçıldığı iddiası gündeme geldi.
World Human Relief (WHR) Dünya İnsani Dayanışma Derneği'nin Uluslararası İlişki ve Aile Program Koordinatörü ve Uzman Klinik Psikolog Şule Nur Orhan ''Bu süreçte çok sayıda refakatsiz çocuk ile karşılaştık. Uzmanlar olarak onlar ile iletişime geçtik. Akrabaları arasından bildikleri, güvende hissettiği veya onlara bakım sağlamaya istekli yetişkinlerin gözetiminde olan bu çocuklar için izlenmesi gereken sağlıklı ve yasal süreci aktardık'' dedi.
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği ise deprem bölgesindeki refakatsiz çocukların tarikatlar tarafından kaçırıldığı, kendilerini aileleri olarak tanıtan kişilere veya organ mafyalarına teslim edildiğine dair iddialar üzerine suç duyurusunda bulunulacağını açıkladı.
Not: İçeriğimizde yer alan küçük çocuk/bebeklerin yüzlerini ve iletişim bilgilerini arama çalışmalarına yardımcı olması amacıyla kapatmadık. Çocukların bulunması halinde bizimle sosyal medya hesaplarımızdan iletişime geçebilirsiniz.
Kahramanmaraş'ta 6 Şubat'ta meydana gelen 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremler büyük bir yıkıma neden oldu. 11 ilde de kuvvetli şekilde hissedilen depremde ölü sayısı artmaya devam ediyor. Açıklanan son resmi verilere göre, 36 bin 187 kişi yaşamını yitirdi.
Enkaz altında yapılan çalışmalar sonrası yurttaşı derinden yaralayan bir iddia gündeme geldi. Enkaz altından kurtarılan çocukların ve bebeklerin olay yerinden kaçırıldıkları öne sürüldü. Depremzede aileler ya da yakın akrabalar çocuklarının kayıp ilanlarını sosyal medyada paylaşmaya başladı. Bu kayıp ilanları her geçen gün artmaya devam ederken, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, 1362 refakatsiz çocuğun bakanlık sistemine kayıtlı olduğunu, bu çocuklardan 369'unun kimlikleri tespit edilerek, ailelerine teslim edildiğini kaydetti.
Enkaz altından kurtarılan çocukların kaybolduğu ya da kaçırıldığı iddiası 17 Ağustos 1999 Marmara Depreminde de gündeme gelmişti. Depremzede çocukların nasıl korunması gerektiği konusunu World Human Relief (WHR) Dünya İnsani Dayanışma Derneği'nin Uluslararası İlişki ve Aile Program Koordinatörü ve Uzman Klinik Psikolog Şule Nur Orhan ile konuştuk.
World Human Relief (WHR) Dünya İnsani Dayanışma Derneği, depremin meydana gelmesi sonrası yurttaşın her türlü ihtiyaçını karşılamak için Hatay'da çalışamalarına devam ediyor. Uzman Klinik Psikolog Şule Nur Orhan, yetkililerin refakatsiz kalan çocuklar için acil önlemler alması gerektiği konusunda uyarılarda bulundu.
''Öncelikle bu çok mühim bir konu. Hepimizi yasa boğan bu denli büyük bir afet sonrası refakatsiz çocuklar için çok sıkı önlemler alınmalıdır. Sığınacak kimsenin olmaması her bir çocuk için ezici bir yalnızlık üretir. Ailesine veya yakınlarına ulaşamayan refakatsiz çocuklar, bakım ve korunmadan yoksun kaldıkları için en korunmasız ve istismara açık grubu oluştururlar'' diyen Şule Nur Orhan, ''Bu çocuklar adına yapılacak tüm eylemler uluslararası standartlarda belirlenen ilkeler ile uygulanmalıdır. Çocukların tüm temel ihtiyaçlarının karşılanıp karşılanmadığı ulusal veya yerel refah sistemleri tarafından belirli aralıklarla uzman psikologlar eşliğinde denetlenmelidir. İzlenecek tüm adımlar çocuğun üstün yararı, fiziksel ve ruh sağlığını korumak amaçlı olmalıdır'' dedi.
Uzman Klinik Psikolog Şule Nur Orhan, sahada çalışan ekiplerin ve yardım için bölgede bulunan gönüllülerin refakatsiz çocuklar ile karşılaşması durumunda çocuğu korumak adına izlenmesi gereken adımları şöyle anlattı;
''Çocuklar kendini tanıtamama, duygularını hissedememe, tepki verememe, bulunduğu ortamı ya da durumu tam algılayamama gibi şok belirtileri ve aşırı korku yaşayabilir.
•Öncelikle sakin olmalı, çocuklara karşı aşırı abartılı tepkiler vermeden kendinizi tanıtarak çocuğun durumunu anlamaya çalışmalı,
•Çocuğun enkazdan çıkarıldığı veya o anda bulunduğu bölgenin, adresi, il, ilçe, mahalle, apartman, tarih, saat bilgisi tespit edilerek kaydedilmeli,
•Çocuğun izni veya hamlesi olmadan çocuğa dokunmamalı, sarılmamalı. Temas etmeniz gereken bir durum olur ise izin alınmalı,
•Çocuğun yaralanıp yaralanmadığı tespit edilerek tehlikeli olabilecek bir yarası varsa en yakın sağlık ekibi ile iletişime geçilmeli,
•Yakınları olduğunu belirten kişiler var ise çocukların o anda kişilere verdikleri tepkiler kontrol edilmeli. Bu kişilere çocuğu ve onları korumak, güvenliğini sağlamak adına bu adımları atmanız gerektiğini ifade ederek Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na (ALO 183) ya da kolluk kuvvetlerine bildirildirmeli ve çocuğu kimseye teslim etmemelisiniz.''
Deprem bölgesinde çok sayıda refakatsiz çocuklar ile karşılaştıklarını dile getiren Uzman Klinik Psikolog Şule Nur Orhan sözlerine devam etti: ''Bu süreçte çok sayıda refakatsiz çocuk ile karşılaştık. Çocuklar, derdini ağlayarak anlatır. Bağırarak, vurup kırarak anlatır. Bazen ise içine kapanarak, susarak anlatır. Uzmanlar olarak onlar ile iletişime geçtik. Akrabaları arasından bildikleri, güvende hissettiği veya onlara bakım sağlamaya istekli yetişkinlerin gözetiminde olan bu çocuklar için izlenmesi gereken sağlıklı ve yasal süreci aktardık. Kardeşleri var ise bir arada olmalarını vurguladık. İnsan emek verdiği kadar anne olur, baba olur. Ancak bunun için ebeveynlik, ilişkiler, evlilik ve çatışma çözümü, çocukların dünyası hakkında yeterince okumak, öğrenmek gereklidir. Bu sebeple bu ailelere ve çocuklara uzun süreli psikoeğitimler sağlanması şarttır.''
''Koruyuculuk yapan yetişkinlerinde aynı travmaya maruz kalan kişiler olması nedeni ile onlarında psikolojik destek ihtiyacı olduğunu gözlemledik. Bu sebeple sahada karşılaştığımız çocukların ve koruyucu ailelere insani yardım sağlandıktan sonra onları travma belirtileri hakkında bilgilendirerek bu süreçte çocuklara nasıl destek olmaları, onlara süreci nasıl aktarmaları gerektiğine dair kısa süreli çalışmalar yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Uzun vadede terapi desteği sağlamak adına ise Uluslararası Travma Önleme ve Rehabilitasyon Merkezlerimizde (UTÖMER) ücretsiz, online ve yüz yüze psikoterapi çalışmalarımızı sürdürüyoruz.''
Depremzede olan çocukların psikolojik sağlığı için güvenli ortamın sağlanması gerektiğini işaret eden Şule Nur Orhan, ''Ailesinden ayrı düşmüş çocuklar afet durumlarında kayıplar, yıkımlar ile aynı zamanda sevdiklerinden aniden ve çoğu zaman acı verici koşullarda kopmaktan dolayı yoğun acı çekerler. Ruhları da yaralanan bu çocuklar travma sonrası stres bozukluğu belirtileri gösterebilir. Yaşamlarını sürdürmekte zorlanabilirler. Bu çocukların psikolojik sağlığı için en önemli unsur güvenli ortam, temel ihtiyaçlar, bakım ve beslenme imkanlarının erkenden karşılanmasıdır. Kriz durumlarında iç dünya ve çevresel etkilerin arasındaki ilişkiyi, kişinin uyumunu ve başa çıkmasını kolaylaştıracak biçimde düzenlenmesine destek olan psikososyal destek çalışmaları yapılmalıdır'' ifadelerini kullandı.
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği, deprem bölgesindeki refakatsiz çocukların tarikatlar tarafından kaçırıldığı, kendilerini aileleri olarak tanıtan kişilere veya organ mafyalarına teslim edildiğine dair iddialar üzerine suç duyurusunda bulunulacağını açıkladı.
Dernek tarafından yapılan açıklamada, “Sahadan iletilenlere göre, enkazdan sağ kurtarılan çocuklarımızın resmi kurumlara bildirimlerinin yapılmadığı ve kayıtlara geçmesinin sağlanamadığı örnekler bildirilmektedir. Bunların yanı sıra, derneğimize ve başka kurumlara yapılan ihbarlara göre, refakatsiz çocuklarımızın yetkili devlet kurumlara değil, çocukların akrabaları olduğunu söyleyen kimselere, tarikatlara veya organ mafyalarına da teslim edildikleri bildirilmektedir” denildi. Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’nin 7 Şubat Cuma (yarın) saat 12.00'de Antalya Adliyesi’nde yapacağı suç duyurusuna çağrı için hazırladığı basın açıklaması şöyle:
Yorum Yazın
Bu çocuklara kötü niyetle el uzatanların elleri kökünden kırılsın inşallah. Umarım hepsi iyidir, iyi insanların yanındalardır ve en kısa sürede ailelerine ka... Devamını Gör
Allah belanizi versin cikardiklariniza bile sahip cikamiyorsunuz size devlet emanet edenin ben beynini
Sınırdan önüne gelen çıkıp giriyor.13 yaşındaki 15 yaşındaki kız kardeşleri Afganistan'a elini kolunu sallayarak kaçırmışlardı. Bu çocuklar enkaz altından çı... Devamını Gör
Allah'ım bu yavrularımızın,ailelerini kaybettikleri, küçük kıyametleri yaşadıkları zamanda sen onların yardımcıları ol. Bu yavruların kılına zarar veren,kötü... Devamını Gör