Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
MHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter'in Eleştirilerine Şahan Gökbakar'dan Cevap Geldi!
Son günlerde ülkemizde meydana gelen yangınlar için ünlü isimler de dahil olmak üzere hepimiz seferber olduk. 'Help Turkey' kampanyasıyla yardım isteyen ünlü isimler ise geçtiğimiz günlerde bir gazetenin manşetinde yer almıştı. Şahan Gökbakar'ın canlı yayınında olaydan bahsetmesi üzerine MHP Genel Başkan Yardımcı İzzet Ulvi Yönter de sosyal medya hesabından komedyene yönelik bir eleştiri yaptı. Geçtiğimiz saatlerde ise komedyenden bir yanıt geldi. Gelin bakalım neler olmuş... 👇
Son günlerde ülkemizde meydana gelen orman yangınları nedeniyle hepimiz seferber olmuş haldeyiz. Ünlü isimler de aynı şekilde kendi platformlarından yangınlarla ilgili ellerinden geleni yapıyorlar.
Şahan Gökbakar da bu isimlerden bir tanesi. Açtığı canlı yayınlarında orman yangınlarını anbean gösteren ünlü komedyen, geçtiğimiz günlerde Yeni Asır'a atılan bir manşeti eleştirmişti.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter, sosyal medya hesabından Şahan Gökbakar'ı eleştirdiği bu tweet'i atmıştı:
Yönter'in paylaşımına sosyal medyadan gelen yorumları burada bulabilirsiniz. 👇
"Değerli dostlar, güzel insanlar hepinize merhaba. Yeni bir yayınla karşınızdayım. Bugün burada Turgut mevkiinde, Selimiye girişinde Delikyol'da inanılmaz bir fırtına ve rüzgar vardı. Şu an biraz durulduğu için yayın yapabiliyorum, önceki şartlar altında yayın yapmak mümkün değildi."
'Şükürler olsun ki önceki gün sabah ağarırken biz burada yangını durdurabildik. Eğer durduramamış olsaydık bu rüzgarla beraber olacakları düşünemiyorum. O nedenle şükürler olsun ki başta donanmamız, Aydın itfaiyesi, sahil güvenlik ekipleri ve kıyı emniyeti bu yangını kontrol altına almamıza yardım etti.'
"Biraz önce Yılmaz Erdoğan'la görüştüm. Kendisiyle Köyceğiz hakkında konuştuk, orada yangın devam ediyor. Yardım malzemeleri Yılmaz Erdoğan'ın çiftliğinden dağıtılıyor. Ona da teşekkür ediyoruz buradan; o da halk için, insanlar için, çevre için orada işleri çekip çeviriyor."
'Durum bu, o yüzden bugün daha sakin bir gündü. Dolayısıyla şöyle bir kendimize vakit ayırma fırsatı bulduk. Bulduk ki ne bulduk! Şimdi size şaşıracağınız bir olaydan bahsetmek istiyorum. Ben ciğerime yapışan o pis dumanı çıkartmaya çalışırken garip şeyler yaşamaya devam ediyorum maalesef.'
"Biliyorsunuz dün Hisarönü çevresinde yayın yaparken bir gazetenin 'Siz hangi ülkenin sanatçısısınız' olarak attığı manşetten bahsetmiştim. Orada adı geçen Ezgi Mola, Murat Boz gibi isimlerin çok değerli insanlar olduğundan ve bu insanlar neden 'Help Turkey' deme ihtiyacını hissetti diye anlatmaya çalışmıştım."
'Sağ olun, herkes çok destek gösterdi. Bu sabah internette adımın geçtiği bir tweet olduğunu ve bir milletvekilinin attığını okudum. Sizlerle beraber bir analiz etmek istedim.'
"Öncelikle bu tweet'i atan Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter. Kendisi bir milletvekili, öğrendiğim kadarıyla İstanbul'dan. Eminim çok değerli bir insandır, ben kendisiyle hiç tanışmadım."
'Bu tweet'i atan beyefendi bir milletvekili olduğu için, sonuçta halkın bir vekili olduğunu, yaptığı görev sebebiyle de halkla; yani ben halkım, vatanın bir evladıyım, dolayısıyla vekaleti veren insanla konuşma üslubunun daha farklı olması gerektiğini düşündüm.'
Canlı yayında tweet'i okuyan Gökbakar şöyle devam etti:
''Kendisine yardım istiyor' demiş. Hayır efendim, ben kendime yardım istemem. Kendi evim yanarsa herhangi bir insandan, devletimizin yetkililerinden yardım istemeyeceğimi belirttim. Yanması durumunda imkanım olduğunu ve onartacağımı söyledim.'
"Ben, beni bunca yıl seven milyonlarca insan için yardım isterim. Buradaki hayvanlar, ağaçlar, bu vatan için yardım isterim. Yanıp giden kül olan orman için canım yanarak yardım isterim. Niye kendim için isteyeyim İzzet Bey?"
'Bana 'boş bir insan' demiş. Kafam iyidir, çok boş bir insan değilimdir. Annem babam ODTÜ mezunu. Çok boş bir adam olduğunu düşünmüyorum. Yaptığım filmlerin, canlandırdığım karakterlerin benimle bir alakası olmadığından ve başarıya ulaşmasından boş kafalı olmadığımı tahmin edersiniz siniriniz geçince.'
"Yayınlarımı izleseydiniz bilirdiniz. Devletimiz tabii ki çok güçlüdür, elinden geleni yapıyor ama daha fazlasını yapmalıyız, daha iyisini yapmalıyız, daha hızlı müdahale etmeliyiz diye görüşüp konuştum."
'Siz Milliyetçi Hareket Partisi'nin Genel Başkan Yardımcısı olarak bence yazımınızda Türkçeyi daha düzgün kullanmalısınız. Türkçenin kötü kullanıldığı böyle bir dönemde öncülük yapmış olursunuz.'
"Ben utanılacak bir şey yaptığımı düşünmüyorum. Bana hakaret etmeden eleştireceğiniz konuyu bulamamışsınız vallahi Ulvi amcacığım. Adımla hitap ettiğiniz için ben de size samimiyet kurmak istediğiniz düşünerek isminizle hitap ediyorum."
'Beni hangi konuda eleştirdiğinizi, hakaret etmek yerine eleştiri yaparak yazsaydınız, makamınıza duyduğum saygıdan ötürü dinlerdim. Ben bu ülkede efendi gibi yaşayan, tek amacı sağlıklı güzel günler yaşamak olan sağlıklı, edepli bir insanım.'
"Ben vatanımı seven bir insanım. Bu ormanlar için dertlendim, hala da dertleniyorum. Olaylar biteli iki gün oldu ama ben İstanbul'daki evime gitmedim. Siz bu milletin bir vekilisiniz, dolayısıyla vekaletini aldığınız insanlara hakaret etmemeniz gerekiyor bence."
"Siz siyasiler mecliste hepinizin dokunulmazlığı olduğu için mecliste kendi kendinize sayar söversiniz. Biz bunları görüyoruz. O sizin dünyanız, biz o dünyaya dahil değiliz. Ben bir komedyenim, oyuncuyum. Bu vatanın efendi bir ferdiyim. Alıştığınız bu hakaret, linç kültürü bende yok."
"Bana söylediğiniz söylerin karşılığını size aynı dozdan versem bana yakışır mı? Ben bir milletin vekiline hakaret ederek konuşmayı kendime yakıştırmam. Siz peki nasıl yakıştırıyorsunuz kendinize bu vatanın bir ferdine hakaret etmeyi?"
'Bana hakaret etmek yerine rahatsız olduğunuz şeyleri anlatsaydınız ben de anlardım. Ben 2 çocuk babası 40 yaşında adamım. Bu hakaretleri yutayım mı ben şimdi? Yutuyorum! Hayırdır bana 'boş kafalı, utan' demişsiniz.'
"Bir kere ben Recep İvedik değilim, benim adım Şahan Gökbakar. O hayali bir karakter, ben yaşıyorum İzzet Bey amcacığım. Bu nedir ya? Anam babam benimle böyle konuşmuyor. Hayırdır inşallah!"
"Kafam da çalışır benim, her gün sudoku çözüyorum. Size aynı üslupla cevap vermeyi bilirim ama kendime yakıştırmıyorum. Ben sizi attığınız bu tweet'le baş başa bırakıyorum."
"Ben buradaki insanların hayatı için gece gündüz çalıştım. Ne utanılacak, ne gocunulacak bir şey yaptım. İnsanlar bana 'Ölüyoruz' diye bağırırken bile sakinliğimi ve üslubumu hep korumaya çalıştım.
'Ben komedyen adamım, savaş muhabiri değilim. Çok zorlandım, ağlamak istedim ama kendimi tuttum. O yüzden siyasi kimlik taşıyan insanlardan rica ediyorum; aşağılayıcı, ayrıştırıcı üslubu bir bırakın! İnşallah meramımı anlatabilmişimdir.'
"Ülkemiz cennet bir ülke, daha iyi olsun diye çabalayalım. Birbirimizin inanışıyla, etnik kimliğiyle, edebiyle ilgilenmeyelim. İlerlemek için uğraşalım diyorum, artık boş mu dolu mu benim kafam siz karar verin!"
Yayının son dakikalarında gün içinde yaşanan rüzgar ve yangınlardan bahseden Gökbakar, Köyceğiz'den güzel haberler almak istediğini söyleyerek yayını bitirdi.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım!
Yorum Yazın
Adam bir kere bile ne suclayıcı ne de ayrıstırıcı konustu,her canlı yayınına katıldım izledim içim acıya acıya. Ama ben öyle konusacagım şimdi. Neden sadece... Devamını Gör
Birden fazla beğenemediğim için çok üzgünüm.. Yüreğinize sağlık.
hayatımda hiç bu kadar efendice adam dövüldüğünü görmemiştim. izzet ulvi amcacığımm :))) ahahahahah. şahan 40 ından sonra atağa geçti valla. meğer içinde bi ... Devamını Gör
Komedyen vekile terbiye dersi vermiş