Müsilaj Kabusu Geri Döndü: Adalar’da Başladı, Moda’ya Ulaştı
Marmara Denizi'nin korkulu rüyası geri döndü. Marmara Denizi'nde büyük bir çevresel sorun haline gelen müsilaj, deniz yaşamını olumsuz etkilemeye devam ediyor. Konuya ilişkin konuşan Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Üyesi Dr. Erol Kesici, “Marmara Denizi’nin artık yok olduğunu gösteren bir manzara var. Manzara korkunç” diyerek uyarılarda bulundu.
Adalar açıklarında başlayan ve giderek yayılan denizanalarının oluşturduğu müsilaj, Kadıköy Sahilleri'nde de deniz yüzeyini kapladı.

Kısa süre önce Kadıköy Moda Sahili'nde 'deniz salyası' olarak bilinen müsilaj görüldü. Denizanalarının kıyıya vurup, su yüzeyini kaplaması görenleri korkuttu.

Konuya ilişkin konuşan Dr. Erol Kesici, 'Marmara Denizi'nin artık yok olduğunu gösteren bir manzara var. Manzara korkunç. Denizanaları buranın doğal canlılarıdır ama bu şekilde buluşları, kirlilik getirişleri denizin direncinin yok olduğunun göstergesidir. Burada eski tür balıklar olmuş olsaydı bu denizanaları onlar tarafından tüketilecekti. Biyolojik çeşitlilik yok olduğu için ekosistem göçtüğü için ve yine aynı şekilde besin zincirini oluşturan yapılarda sorunlar meydana geldiği için bu kirlilik denizin yüzeyine uğruyor. Bu mevsimde kesinlikle normal bir durum değil' dedi.
"Bunun mutlak suretle çözüm şekilleri var. Marmara Denizi'ne kesinlikle bir damla dahi olsa atık bırakmamamız gerekiyor. Yılda 5 milyon tona yakın atık bırakılıyor'' diyen Kesici sözlerine şöyle devam etti:

''Ne yazık ki literatürlere geçecek denizanalarının meydana getirmiş olduğu müsilaj. Ölüleriyle birlikte, dışarıya verdiği salgılarla birlikte ortamı tamamen oksijensiz bırakıyorlar. Alt taraftaki balıkların beslenmesini engelliyorlar. Aynı zamanda balıklar larva şeklindeyken o balıkların yavrularını da yiyorlar. Artık denizde alarm veriyor. Bilim insanları da söylüyor demek ki deniz alarm veriyor. Artık bu sesin duyulması lazım. Marmara Denizi artık dayanamıyor. İçinde balık kalmamış, midye kalmamış, temizleyici unsurlar kalmamış. Bu kirliliğin göstergesi başka hiçbir şey değil bunlar.'
Kıyılarda dip temizliğinin bir an önce yapılması gerektiğini vurgulayan Kesici, "Marmara hepimizin ve dünyanın en önemli yerlerinden bir tanesi. Önce kıyılarda dip temizliğini yapmamız gerekiyor. Marmara Denizi benim gibi bir canlı varlık. İçimde organlarım var. Marmara Denizi'nin de organları, balıkları, midyeleri var, deniz eniştesi dediğimiz bitkileri var'' dedi.

''Her tarafı salya kaplamış''

Son olarak Kesici açıklamasında şunları söyledi: 'Marmara Denizi gittikçe asitleşmekte. Bu canlılar, buradaki gördüğümüz denizanaları 150 milyon yaşında. Denge bozulmuş. Bitki ve hayvan dengesi dediğimiz denge bozulmuş. Bu da denizanalarının oluşturmuş olduğu müsilaj. Her tarafı salya kaplamış. Denize yatırım yapmanız gerekir. Denizi sevmemiz gerekir. İnsanlarımızı öğretmemiz gerekir. Her şeyden önce 'bu niye böyle oldu?' diye sorgulasınlar. Diyor ki 'hocam bu bir doğa olayıdır' Hayır bu doğa olayı değil. Doğanın tepkisidir. Bu insanın olayıdır. İnsanın denizleri yok etmesinin sonucudur. O nedenle kirletmeyelim. Marmara Denizi ölmekte. Marmara denizi, 'Ben çok hastayım, hastalığım dışarı vuruyor. Ne olur bana yardımcı olun. Bu gelişen teknolojide yardımcı olmanız gayet kolay. Yeter ki isteyin' diyor.'
''Marmara Denizi ölüyor''
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Çanakkale de durum daha vahim. Lüfer palamut İstanbul boğazından aşağı inmedi. Balıkların göç yolu bozuldu. Bu gidişle ege denizi de nasibini alır. 2022 den ... Devamını Gör