Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
Pekin’e Gittiğinizde Mutlaka Görmeniz Gereken Muhteşem Yer: Yasak Şehir
Kraliyet ailelerine veya hanedanlıklara tanıklık etmiş yapıları seviyor musunuz? Bu yazımızda Pekin'de bulunan Yasak Şehir'den bahsedeceğiz. Yüzyıllar boyunca Çin İmparatorluğu'nun merkezi olarak hizmet yapmış bu şehir insanda merak uyandırıyor! Eğer sizin de böyle tarihi yapılara ilginiz varsa bu yazıya mutlaka göz atmalısınız!
Pekin'in göbeğinde konumlanmış bir başka "Şehir"
Pekin’in tam ortasında yer alan Yasak Şehir, Çin imparatorluğu’nun Ming Hanedanlığı’ndan Çing Hanedanlığı’nın sonunda kadar hanedanlıklara ev sahipliği yaptı. 15. yüzyılda Ming Hanedanlığı tarafından yaptırılan saray 1987 yılından beri UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde dünyanın en büyük korunmuş ahşap yapı koleksiyonu olarak yer alıyor. 720 bin metrekarelik bir alanı kaplayan şehir dikdörtgen bir şekilde konumlanmış.
Yasak şehrin tarihi
Şehrin inşaatı 1406 yılında başladı ve tam 14 yıl boyunca devam etti. Her parçası özenle inşa edilen sarayın direkleri Phobe Zennon ağacından yapıldı. Yüzyıllar boyunca farklı hükümdarlara ev sahipliği yapmış bu şehrin güvenlik önlemleri ise oldukça yüksekti. Özellikle 1600’lü yıllardan sonra kimse imparatorun izni olmadan şehre giriş ve çıkış yapamıyordu. 600 yıl boyunca 24 hükümdarın bulunduğu şehir girilemez olduğu için “Yasak” adını adı.
Şehrin toplam 4 giriş kapısı bulunuyor. Ancak günümüzde saraya sadece Meridian Kapısı’ndan giriş yapılıyor. 980 bina olduğu söylenen şehir doğudan batıya 753, kuzeyden güneye 961 kilometrelik bir alanı kaplıyor. İkiye bölünmüş şehir iç ve dış avlu olarak ayrılıyor. Dış avluda törenler düzenlenirken iç avlu denilen kısımda da imparator ve ailesi yaşıyordu.
Şehirde yaşamış Hanedanlıklar
Yasak Şehir Ming Hanedanlığı tarafından inşa edildi. 1420 yılında tamamlandığında Pekin resmi olarak İmparatorluğun başkenti haline geldi. Şehir 1420 – 1644 yılları arasında Ming Hanedanlığı’nda kaldı. Aynı yıllarda Qing Hanedanlığı’ndan Shunzi kendini Çin İmparatoru ilan etti. Qing Hanedanlığı da 1911 yılında çöktü. 1924 yılında Japon Fen Yuxiang darbe yaparak şehri ele geçirdi ve Çin’in yönetimi Japonya’nın eline geçti.
Şehrin mimarisi
Şehrin 7.9 metre yükseklikte ve 6 metre derinlikte inşa edilen duvarları hem savunma hem istinat için yapılmış. Şehri çevreleyecek şekilde inşa edilen bu duvarlar özel sırlarla fırınlanmış tuğlalarla döşenerek koruyuculuğu arttırılmış. Şehrin kara ile bağlantısını kesmek için etrafına 30 ile 50 metre arası derinlikte su kanalları inşa edilmiş. Şehrin tabanı da yerin birkaç metre altını dolduracak taş bloklarla döşenmiş ve tünel kazıp girilebilme ihtimali sıfıra indirilmiş.
Dış avlu
Güneydeki kısımları içeren bu alanda törenler düzenleniyordu. Güney cephede bulunan Meridyen Kapısı’ndan girdikten sonra ziyaretçileri karşılayan önemli 3 konak bulunuyor. Bunlar; Yüce Uyum Konağı, Merkezi Uyum Konağı ve Uyumu Koruma Konağı olarak biliniyor. En fazla heykelin bulunduğu yer, Yüce Uyum Konağı. Konağın çatısından bakıldığı zaman Çin’in 10 efsanevi hayvanını görmek mümkün. Meydandan 30 metre yükseltilmiş Merkezi Uyum Konağı ise imparatorluk gücünün törensel merkezi ve Çin’in sağlam olarak günümüze ulaşabilen en büyük ahşap yapısı olarak biliniyor.
Şehri koruyan surların her cephesinde bir kapı bulunuyor. Kuzey cephesinde halk tarafından kullanılan Tanrının Kudreti, güney cephesinde ise sadece imparator tarafından kullanılan Meridyen Kapısı var. Mao Zedong ülkede komünizm rejimini ilan ettikten sonra da kuzeydeki diğer kapı olan Tiananmen Kapısı’ndan geçiyor.
Şehirdeki hayvan figürleri ve sanat eserleri
Gücün simgesi haline gelmiş ejderha şehirde en çok görülen hayvan diyebiliriz. Aklınıza gelebilecek her ayrıntıda işlenen ejderha figürünün sayısı günümüzde de net olarak bilinmiyor. Binaların çatısında yer alan hayvan figürleri statü belirteci olarak kullanılıyor. Bu figürlerin sayıları çok önemli! Mesela hükümdarın yaşadığı binanın çatısında tam 10 hayvan figürü bulunuyor. Bu sayılar statülere göre değişiklik gösteriyor. Ayrıca şehir Çin kültürüne ait sanat eserleri de barındırıyor. Sayısının bir milyonu aşkın olduğu bilinen bu eserler Çin’deki tüm sanat eserlerinin altıda birini oluşturuyor! Her yönden zengin olan bu şehre girmenin neden yasak olduğunu anlamak hiç de zor değil.
Şehir günümüzde nasıl korunuyor?
Yasak Şehir 1925 yılından beri müze olarak hizmet vermeye devam ediyor. Şehrin etrafındaki binaların yükseklikleri yapının ihtişamını bozmamak için belli bir seviyede tutuluyor. 2005 yılında başlatılan 16 yıllık restorasyon projesi ile yapı 1912 yılındaki haline uygun şekilde restore edilecek.
Konum ve ulaşım
Pekin’in tam ortasından bulunan Yasak Şehir, Tiananmen Meydanı’ndan başlıyor. Kentteki 10’dan fazla metro hattı ile şehre ulaşabilmek mümkün. Şehir pandemi nedeni ile ziyarete kapatılmıştı. Şu an sosyal mesafe kurallarına uygun olarak günlük 5 bin ziyaretçi kabul ediyor. Ancak bunun için mutlaka internet üzerinden rezervasyon yaptırmalısınız!
Rusya'nın Atlantis'i Phanagora Su Altı Şehri'ni Tanıyoruz!
Yorum Yazın