Sanatla Nefes Alıp Verenlerin Son Altı Aydır Aşırı Özlediği Aslında Sıradan Olan Aktiviteler
Sinemaya gitsek keşke iş çıkışı yine...
Koronavirüs salgınının ülkemize gelmesinden beri yaklaşık 6 aydır çoğu sanat etkinliği hala yapılamıyor maalesef...
1. Sinemaya gitmek
Yapacak bir şey bulamadığımızda her zaman ilk tercihimiz olan aktiviteydi sinema. Meğer kıymetini hiç bilememişiz! Çok özledik filmlerin gece yarısı ilk seanslarına gidip spoilersız yaşadığımız günleri gerçekten. Sinema salonunun atmosferi de evde Netflix izlemekten çok daha farklı oluyordu... Sinema salonları yavaş yavaş açılıyor olsa da, uzun süre eskiye döneceğini düşünmüyoruz.
2. Tiyatro izlemek
Zaten çoğumuzun güzeline nadiren denk geldiği bu etkinlik, pandeminin ardından tamamen ulaşılmaz oldu. Bazı şehirlerde devlet tiyatroları açık hava etkinlikler düzenlese de açıkçası eski etkisini yakalamak korona korkusuyla birlikte çok zor oluyor.
3. Operalar, orkestralar, bale...
Yine nadir karşılaştığımız etkinliklerdendiler ama ara sıra da olsa gitmesi oldukça zevk veriyordu insana. Şimdi hepten olmamaları o küçük zevki de götürdü maalesef. Ben en çok senfoni izlemeyi özledim bu dönemde. Siz de gelecekte devlet balesine göz atmayı unutmayın hiç gitmediyseniz!
4. Konsere gitmek
Yaşımız kaç olursa olsun konserler arkadaşlarımızla ve sevdiklerimizle gittiğimiz en eğlenceli etkinliklerden biriydi hep. Hem de her zaman bütçemize uygun bir halini bulabiliyorduk. Bu içten ve bol eğlenceli ortamları çok özledik gerçekten.
5. Sergi gezmek
Sakin bir gün geçirmek ama evde durmak istemediğimizde ilk tercihlerimizden biri bir sergiye gitmekti. Yeni eserler görmek, yeni sanatçılar tanımak ve estetik bir doyuma sahip olmak bu kaosun içinde bize gerçekten iyi gelirdi. Metrodan çıkıp belediye sergisini görmek bile özletti kendini.
6. Arkadaşlarla resim/heykel etkinliklerine gitmek
Her şehirde olmasa da kimi şehirlerde sık sık düzenlenen resim/heykel etkinliklerine arkadaşlarımızla gitmek, hep birlikte sanat icra etmek ve bir şeyler öğrenmek mükemmel bir akşam geçirmemize neden oluyordu. Sosyal mesafe kuralları bu etkinliklerin önüne geçse de, hala güvenli olduğunda arkadaşlarımızı evimizde ağırlayabiliyoruz neyse ki.
7. Resim derslerine gitmek
Koronanın ardından herkes kendine birer sulu boya seti edinip resimde ilerlemiş olsa da, kabul edelim ki internetten video izlemek kimi zaman gerçek bir eğitmen eşliğinde çalışmak kadar aydınlatıcı olmayabiliyor.
8. Ya da müzik dersleri
Resim değil de müzik ya da şan dersi alıyorsanız bu durum da internet üzerinden gerçekleşmeye başladığında maalesef biraz zorlaştı. Normal bir kurs ortamında ders almayı özlesek de doğrusunu söylemek gerekirse kendimizi daha çok geliştirdiğimiz anlar da oldu.
9. Sokak müzisyenlerini izlemek
Korona öncesi sokaklarda rahatça dolaşabildiğimiz için kıymetini bilmediğimiz sokak müzisyenlerini özlediğimizi söylemek yanlış olmaz. Ara sıra o kadar başarılarına denk geliyorduk ki, planlarımızı erteleyip durup dinlemek günün en güzel anı olabiliyordu.
10. Kütüphanede ciltli yayınları incelemek
Korona ile birlikte kütüphaneler de kolayca gidemediğimiz yerler haline geldi. Kitap okumaya evde devam edebilsek de, sadece kütüphanede ulaşabileceğimiz yayınlara ve o güzel ciltli kitaplara hasret kaldık.
11. Müzelerde tarihin içinde kaybolmak
Sanatın yanında bir de tarih aşığıysanız müzeler gitmeyi sevdiğiniz yerlerden birinin müzeler olması, belki bunun için yurt dışına bile çıkmanız olası. Ancak korona ile birlikte eğer açık hava değilse bu bile bir hayal olarak kaldı şu an. Umuyoruz en kısa zamanda yine tarihin anılarıyla büyülenebiliriz.
Siz sanatla ilgili en çok neyi özlediniz?
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
her şey serbest. tatile gitmek, plajlarda, beachlerde dip dibe olmak, cami açılışı, düğün dümbelek, okullar... her şey serbest.. ama sanat yasak ! niye ? çün... Devamını Gör