onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Sonunu Çok Az Kişi Getirebilecek: Yurt Dışında Ses Getirmiş 10 Yerli Korku Filmi!

Sonunu Çok Az Kişi Getirebilecek: Yurt Dışında Ses Getirmiş 10 Yerli Korku Filmi!

Korku sineması, kültürel farklılıkların en çarpıcı şekilde hissedildiği türlerden biri olarak kabul edilir. Türkiye, özellikle son yıllarda korku sinemasında büyük bir atılım yaparak cin, büyü, metafizik ve psikolojik korku gibi unsurları harmanlayan etkileyici yapımlara imza attı. Bu filmler, yalnızca ülkemizde izleyicileri değil, uluslararası korkuseverleri de sağlam etkiledi.

Bazıları dünya çapındaki festivallerde büyük övgüler aldı, bazıları Hollywood tarzı anlatımı İslami korku unsurlarıyla birleştirerek ilgi çekti, bazıları ise YouTube ve Reddit gibi platformlarda viral olarak yayılarak büyük bir izleyici kitlesine ulaştı.

Peki korkunun sınırlarını aşan, kültürel unsurlarıyla öne çıkan ve dünya çapında yankı uyandıran yapımları keşfetmeye hazır mısınız?

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

1. Baskın: Karabasan - 2015

1. Baskın: Karabasan - 2015

Can Evrenol’un yönettiği, Türk korku sinemasında kendine özgü bir yer edinmiş bir filmdir. Film, beş kişilik bir polis ekibinin gece devriyesi sırasında gelen bir ihbar üzerine terkedilmiş bir binaya girmesiyle başlar. Ancak bina, sıradan bir suç mahalli değil, Lovecraftvari bir kâbusun kapılarını açan bir geçittir. Polisler burada korkunç varlıklarla ve insanlık dışı ritüellerle karşılaşır, gerçek ile kabus arasındaki çizgi giderek kaybolur.

Baskın: Karabasan Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

Baskın: Karabasan Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

'Baskın: Karabasan', özellikle uluslararası korku festivallerinde büyük ilgi gördü. Toronto Uluslararası Film Festivali (TIFF) ve Fantastic Fest gibi önemli festivallerde gösterildi ve eleştirmenlerden genellikle olumlu yorumlar aldı. Film, Clive Barker, Lucio Fulci ve H.P. Lovecraft etkileri taşıyan bir yapım olarak değerlendirildi. The Hollywood Reporter, Bloody Disgusting ve Fangoria gibi uluslararası korku sineması odaklı platformlar, filmin atmosferini ve rahatsız edici yapısını övdü.

Özellikle görsel estetiği, karanlık atmosferi ve sıra dışı anlatımı nedeniyle, Türkiye'den çıkan en iyi korku filmlerinden biri olarak gösterildi. Hatta Amerika'da Blu-ray ve VOD (dijital kiralama) seçenekleriyle yayınlandı ve Can Evrenol’un uluslararası alanda tanınmasını sağladı. Film, özellikle hardcore korku severler arasında kült bir statü kazandı.

2. Magi (2016)

2. Magi (2016)

Magi, Hasan Karacadağ’ın yönettiği ve klasik Türk korku sinemasındaki cin temalı filmlerden farklı olarak daha uluslararası bir perspektif sunan bir yapımdır. Film, İstanbul’da yaşayan Amerikalı gazeteci Olivia Watson'ın, hamile kız kardeşi Marla'dan aldığı acil bir telefonla Türkiye'ye gelmesiyle başlar. Ancak Olivia, geldiğinde korkunç bir gerçekle yüzleşir: Kardeşi öldürülmüştür ve bu ölüm sıradan bir cinayet değildir. Marla’nın ölümünün ardında kadim büyüler, kara büyü ritüelleri ve şeytani varlıklarla dolu bir geçmiş yatmaktadır.

Olivia, kardeşinin ölümünü araştırırken korkunç bir gerçekle yüzleşir: Magi olarak bilinen şeytani varlıklar, kardeşini ele geçirmiştir ve bu varlıklar dünyaya kötülüğü yaymak için geri dönmektedir. Olivia, gazeteci kimliğiyle başladığı bu araştırmada, kendisini korkunç bir lanetin tam ortasında bulur.

Magi Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

Magi Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

Magi, Hasan Karacadağ’ın daha çok Batılı bir izleyici kitlesini hedef aldığı ve İngilizce çektiği bir film olmasıyla dikkat çekti. Filmde Michael Madsen (Reservoir Dogs), Stephen Baldwin ve Brianne Davis gibi uluslararası oyuncular da yer aldı, bu da filmin küresel pazarda daha fazla izleyici çekmesini sağladı.

Film, Amerika ve Avrupa’da bazı festivallerde gösterildi, özellikle korku filmi odaklı platformlarda (Dread Central, Bloody Disgusting gibi) ilgi gördü. Ancak, Batılı eleştirmenlerden karışık yorumlar aldı; bazıları filmin atmosferini ve görsel dünyasını överken, bazıları da senaryonun tutarsızlıklarını ve klişeleri eleştirdi.

Özetle, Magi Türkiye’deki cin temalı korku sinemasını Batılı izleyiciye tanıtma girişimlerinden biri olarak değerlendirildi. Ancak, Can Evrenol’un Baskını kadar büyük bir kült etki yaratamadı.

3. Musallat (2007)

3. Musallat (2007)

Film, genç bir adam olan Suat ve sevgilisi Nurcan'ın mutlu giden hayatlarının, doğaüstü bir varlığın müdahalesiyle kabusa dönüşmesini konu alır.

Suat, Nurcan ile evlenme planları yaparken, bir süre sonra psikolojik ve fiziksel olarak değişmeye başlar. Bilinmeyen bir güç tarafından takip edildiğini ve yavaş yavaş kontrolünü kaybettiğini fark eder. Zamanla Suat’ın üzerindeki etkiler artar; geceleri kâbuslar görmeye, açıklanamayan olaylar yaşamaya başlar. Çevresindekiler onun ruhsal bir hastalığı olduğunu düşünse de, aslında olaylar karanlık bir büyünün ve cinlerin etkisiyle gelişmektedir.

Suat ve ailesinin geçmişine inildikçe, bu musallatın aslında yıllar öncesine dayandığı ve intikam amaçlı yapıldığı ortaya çıkar. Film, cinler ve büyü ritüelleriyle ilgili korkutucu sahneleri ve psikolojik gerilim atmosferiyle dikkat çeker.

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Musallat Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

Musallat Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

Musallat, Türk korku sinemasının uluslararası alanda fark edilmesine yardımcı olan filmlerden biridir. Almanya’da vizyona giren ilk Türk korku filmi olması nedeniyle Avrupa’da özellikle Türk diasporası arasında büyük ilgi gördü.

Bunun yanı sıra, Fantasia Film Festivali (Kanada) ve bazı Avrupa korku festivallerinde gösterildi. Özellikle karanlık atmosferi ve korku sahnelerinin etkileyiciliği nedeniyle, Batılı bazı korku sineması takipçilerinin dikkatini çekti. Ancak, uluslararası çapta geniş bir yankı uyandırmadı ve daha çok Türkiye ve Almanya'daki korku severler arasında popüler oldu.

Film, Japon korku sineması ve Hollywood’un 'possession' (şeytan/cin musallatı) temalı filmlerine benzer bir yapı kurmasıyla dikkat çekti ve özellikle Türkiye’de büyük bir gişe başarısı yakaladı.

4. Dabbe: Cin Çarpması (2013)

4. Dabbe: Cin Çarpması (2013)

Hasan Karacadağ’ın yönettiği Dabbe: Cin Çarpması, Türkiye’de cin temalı korku filmleri arasında en korkutucu yapımlardan biri olarak kabul edilir. Film, gerçek olaylardan esinlenildiği iddiasıyla sunulmuş ve belgesel tarzındaki anlatımıyla izleyiciyi daha da ürkütmeyi başarmıştır.

Hikâye, genç bir kadın olan Kübra’nın düğününden bir gün önce yaşadığı korkunç bir paranormal olayla başlar. Kübra, bilinmeyen bir varlık tarafından saldırıya uğrar ve zamanla garip davranışlar sergilemeye başlar. Ailesi, onun psikolojik bir rahatsızlık geçirdiğini düşünse de, durum çok daha korkutucu bir hal alır.

Film, cin çıkartma ritüelleri, Kuran ayetleri ve gerçek egzorsizm vakalarından esinlenen korku sahneleriyle dikkat çeker. Özellikle filmin buluntu film (found footage) tarzındaki kamera kullanımı ve belgeselvari anlatımı, izleyicinin olayları daha gerçekçi hissetmesine neden olur.

Dabbe: Cin Çarpması Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

Dabbe: Cin Çarpması Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

Dabbe: Cin Çarpması, Hasan Karacadağ’ın Dabbe serisinin en başarılı filmlerinden biri olarak uluslararası korku sineması takipçileri arasında ilgi gördü.

  • Netflix ve Amazon Prime gibi platformlarda yayınlanarak Batılı izleyicilere ulaştı.

  • IMDb ve korku bloglarında 'Paranormal Activity ve The Exorcist tarzında, fakat çok daha rahatsız edici' şeklinde yorumlar aldı.

  • Japon korku sinemasından esinlenen atmosferi ve Türk-İslami korku ögelerini Batılı korku severler için egzotik ve yeni bir deneyim haline getirdi.

  • Amerika’daki bazı korku festivallerinde gösterildi ve 'found footage' tarzının başarılı bir şekilde kullanıldığı örneklerden biri olarak övgü aldı.

Özellikle Orta Doğu ve Güney Asya’da Dabbe serisinin ünü giderek arttı. Cin ve büyü temalarına ilgi duyan korku severler için Batı’daki klasik şeytan çıkarma filmlerinden daha korkutucu ve mistik bir seçenek olarak görüldü.

Genel olarak, Dabbe: Cin Çarpması, Türk korku sinemasının yurt dışındaki en bilinen örneklerinden biri oldu. Hasan Karacadağ’ın Batı sinemasına kıyasla İslami korku öğeleriyle öne çıkan anlatım tarzı, ona uluslararası bir takipçi kitlesi kazandırdı.

5. Siccin 3: Cürmü Aşk (2016)

5. Siccin 3: Cürmü Aşk (2016)

Siccin 3: Cürmü Aşk, Alper Mestçi’nin yönettiği Siccin serisinin üçüncü filmi olup, dramatik bir aşk hikâyesini korku öğeleriyle harmanlar.

Film, çocukluk arkadaşı olan Orhan ve Sedat’ın hayatlarının trajik bir kazayla değişmesini konu alır. Sedat, eşi ve çocuğuyla mutlu bir hayat sürerken, geçirdiği trafik kazasında eşini ve çocuğunu kaybeder. Bu kazada suçlunun, en yakın arkadaşı Orhan olduğu düşünülür.

Sedat’ın yaşadığı bu kayıp ve intikam duygusu, karanlık büyüler ve cinler aracılığıyla korkunç bir intikam hikâyesine dönüşür. Orhan, hayatında açıklanamaz olaylar yaşamaya başlar ve zamanla doğaüstü varlıkların hedefi haline gelir.

Siccin 3: Cürmü Aşk Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

Siccin 3: Cürmü Aşk Filminin Yurt Dışındaki Etkileri
  • Siccin serisi, yurt dışında özellikle Orta Doğu ve Güney Asya'da büyük ilgi gördü.

  • Türkiye’nin yanı sıra Azerbaycan ve bazı Arap ülkelerinde sinemalarda gösterildi.

  • Batı'daki korku severler arasında “İslami korku sineması” örneklerinden biri olarak dikkat çekti.

  • Netflix ve diğer dijital platformlarda yayınlandıktan sonra uluslararası izleyici kitlesine ulaştı.

  • Bazı yabancı korku blogları, seriyi “Türk Exorcist’i” olarak nitelendirerek ilginç bulduklarını belirtti.

Özellikle cin temalı korku filmlerine meraklı olan izleyiciler için, Batı’daki klasik şeytan çıkarma filmlerine kıyasla daha sert ve mistik bir deneyim sunduğu için dikkat çekti.

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

6. Karadedeler Olayı (2011)

6. Karadedeler Olayı (2011)

Karadedeler Olayı, Hasan Karacadağ’ın yönettiği, Türk korku sinemasında cin ve doğaüstü olaylar temalı bir yapımdır. Film, Karadedeler ailesinin yaşadığı korkunç olayları ve aile üyelerinin bir cin musallatına uğramasını konu alır. Aile, karanlık bir geçmişe sahip olan eski bir köy evinde yaşamaya başlar. Ancak, kısa bir süre sonra ailenin üyeleri, bilinçli bir şekilde ya da farkında olmadan cinler ve kötü ruhlar tarafından takılmaya başlar.

Cin musallatları, doğaüstü olaylar ve lanetli geçmiş, ailenin hayatını kabusa çevirir. Aile üyeleri, geçmişin sırlarını ve bu dehşetin kaynağını keşfetmeye çalışırken, tehlikeli ve korkutucu bir yolculuğa çıkarlar. Sonunda, cinlerin kontrol ettiği ve geçmişin dehşetinin peşinden sürüklendikleri bir çıkmaza girerler.

Karadedeler Olayı Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

Karadedeler Olayı Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

Karadedeler Olayı, Türkiye’de oldukça ilgi gören bir korku filmi olsa da, yurt dışı etkisi daha sınırlı kalmıştır.

  • Orta Doğu ve bazı Avrupa ülkelerinde gösterime girdi, ancak genel olarak kült bir film hâline gelmedi.

  • Batı’daki izleyiciler için daha az tanınan bir yapım olarak kalmıştır, çünkü film, özellikle Türk kültürü ve inançlarıyla derin bir bağa sahiptir.

  • Ancak Türk korku sineması ile ilgilenen bazı Batılı film eleştirmenleri tarafından ilginç bir deneyim olarak nitelendirildi ve cin temalı korku sinemasına dair farklı bir bakış açısı sunduğu ifade edildi.

  • Filmin, cinler ve lanetli köy evleri gibi temalarla Türk halk inançlarına odaklanması, onu özellikle Türk korku sinemasını keşfetmek isteyenler için cazip bir seçenek hâline getirdi.

Genel olarak, Karadedeler Olayı daha çok Türk korku sinemasının yerel bir örneği olarak kalmış olsa da, sinemada cin ve mistik öğelere ilgi duyan bazı uluslararası izleyiciler tarafından ilgiyle izlenmiştir.

7. The Ghosts of Garip (2016)

7. The Ghosts of Garip (2016)

The Ghosts of Garip (Türkçe: Garip'in Hayaletleri), Yusuf Gül’ün yönettiği bir korku filmidir ve bir kasabaya göç eden bir ailenin yaşadığı korkunç olayları konu alır. Film, Garip adında terkedilmiş bir köyde geçer. Bir aile, bu köye taşındıktan sonra, kasabanın geçmişine dair korkunç sırların farkına varır.

Aile, kasabada eski bir lanetin etkisiyle çeşitli paranormal olaylarla karşılaşır. Garip köyü, geçmişte işlenen cinayetler, karanlık ritüeller ve kaybolan insanlar ile anılmaktadır. Aile üyeleri, doğaüstü varlıkların ve hayaletlerin peşinden sürüklenirken, kasabanın lanetli geçmişini de keşfetmeye başlarlar. Zamanla, bu korkunç geçmişin, aileyi ele geçirmeye çalıştığını fark ederler. Film, korku, gerilim ve gizem ögelerini bir araya getirerek, izleyiciyi kasabanın ve ailenin karanlık sırlarıyla baş başa bırakır.

The Ghosts of Garip Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

The Ghosts of Garip Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

Türk korku sinemasına ilgi duyan izleyiciler tarafından dikkatle izlenmiştir.

  • Netflix gibi dijital platformlarda yayınlanarak bazı yurt dışı izleyicilere ulaşmıştır. 

  • Orta Doğu’daki bazı izleyiciler için Türk korku filmlerinin sunduğu mistik atmosfer ve gerilimli anlatımlar daha tanıdık gelmiş ve belirli bir kitlenin ilgisini çekmiştir.

  • Avrupa’da ve Kuzey Amerika’da ise film, daha niş bir korku sever grubun ilgisini çekmiş ve bazı film festivallerinde gösterime girmiştir.

The Ghosts of Garip, yerel bir Türk korku filmi olarak kalmış ve genel olarak Türk korku sinemasını keşfetmek isteyen uluslararası izleyiciler arasında daha fazla ilgi görmüştür.

8. Semum (2008)

8. Semum (2008)

Semum, Hasan Karacadağ’ın yönettiği ve Türk korku sinemasının önemli örneklerinden biri olan bir filmidir. Film, cin ve şeytan musallatı temalarını işler ve doğaüstü korku öğeleriyle izleyiciyi etkiler.

Hikâye, Buse adlı genç bir kadının başından geçen korkutucu olaylarla başlar. Buse, hayatını düzene sokmaya çalışan, sakin ve huzurlu bir kadındır, ancak bir gün gizemli bir şekilde cinlerin etkisi altına girer. Buse’nin yaşamı, bir cin musallatının etkisiyle kabusa döner ve kadının bedenine Semum adlı bir cin yerleşir.

Semum, cinlerin en tehlikeli ve kötücül türlerinden biridir ve insanları ele geçirip, onları zihinsel ve fiziksel olarak kontrol altına alır. Buse’nin çevresindeki insanlar, bir süre sonra cinlerin etkisini ve Buse’nin yaşadığı ruhsal ve bedensel değişimleri fark ederler. Film, cin çıkarma ritüelleri ve karanlık güçlerle mücadele etme temalarını işlerken, izleyiciye gerilimli ve korkutucu bir atmosfer sunar.

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Semum Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

Semum Filminin Yurt Dışındaki Etkileri
  • Orta Doğu’daki bazı izleyiciler için film, cin temalı korku öğelerinin daha aşina olduğu bir yapım olarak ilgi görmüştür.

  • Batı’daki korku sineması takipçileri arasında ise film, Türk korku sinemasını keşfetmek isteyen kesim tarafından öne çıkarılmıştır. 

  • Dijital platformlar ve bazı film festivalleri aracılığıyla film, Türk korku sinemasına özgü unsurları ve dini öğeleriyle dikkat çekmiştir

  • Yerel inançlar ve kültürel ögeler, Batı’da daha az tanınan unsurlar olduğundan, filmin yurt dışındaki etkisi olsa da biraz sınırlı kalmıştır.

9. Gen (2006)

9. Gen (2006)

Gen, Hasan Karacadağ’ın yönetmenliğini yaptığı ve Türk korku sinemasının cin temalı yapımlarından biridir. Film, bir ailenin yaşadığı doğaüstü olaylar ve cin musallatı etrafında gelişen korkutucu bir hikâyeyi anlatır.

Film, Yusuf ve Selin adlı çiftin, Selin’in babasının ölümünün ardından, garip olayların başladığı eski bir köye taşınmasıyla başlar. Aile, yeni hayatlarına alışmaya çalışırken, Selin’in geçmişteki karanlık sırları ve cinlerin etkisiyle karşılaşırlar. Cinlerin, insanların ruhlarını ele geçirme amacıyla harekete geçtiği ve bu durumun, ailenin psikolojik ve fiziksel sağlığını tehdit ettiği bir hikâye gelişir.

Film, cin çıkarma ve karanlık varlıklarla mücadele gibi korku temalarını işlerken, gerilimli bir atmosfer yaratarak izleyiciyi sürekli bir korku durumunda tutmayı hedefler. Gen, adını aldığı cinin ailenin hayatındaki yıkıcı etkisini ve karanlık güçlerle mücadeleyi anlatır.

Gen Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

Gen Filminin Yurt Dışındaki Etkileri
  • Türk korku sinemasında slasher (testere, hostel) temasını işleyen ilk yapımlardan biri olan yapımda psikolojik gerilim unsurlarının had safhada kullanılmasıyla büyük ses getirmiştir. 

  • Orta Doğu ve bazı Avrupa ülkeleri, Türk kültürüne ve İslami korku temalarına aşina olan izleyiciler için film daha tanıdık ve ilgi çekici olmuştur.

  • Batı izleyicileri için, özellikle cin ve doğaüstü öğelere dayalı hikayeler genellikle farklı ve egzotik bulunabilir, ancak film, yerel halk inançlarına ve kültürel öğelere dayanarak daha dar bir izleyici kitlesine hitap etmiştir.

  • Dijital platformlar ve film festivallerinde gösterilen film, özellikle Türk korku sinemasına ilgi duyan bir grup izleyici tarafından ilgiyle izlenmiştir. 

  • Arap ülkeleri ve Orta Asya gibi bölgelerde daha fazla ilgi görmüştür.

10. Azazil: Düğüm - (2014)

10. Azazil: Düğüm - (2014)
i.ibb.co

Azazil: Düğüm, Hasan Karacadağ’ın yönettiği, Türk korku sinemasının bir parçası olan ve doğaüstü öğeler ile cin musallatlarını işleyen bir korku filmidir. Film, Azazil adlı şeytanî bir varlık ve cinler etrafında gelişen korkutucu bir hikâyeyi anlatır.

Hikâye, Sedef adlı bir kadının yaşadığı garip ve korkutucu olaylarla başlar. Sedef, hayatındaki sorunları çözmeye çalışırken, bir şekilde Azazil adlı kötü bir varlık tarafından musallat edilir. Azazil, şeytanî güçleri ve cinleri aracılığıyla Sedef’in hayatını tamamen kontrol altına almaya çalışır.

Sedef, bu kötücül güce karşı mücadele etmeye çalışırken, geçmişteki bazı karanlık sırlar ve lanetli ritüeller ortaya çıkar. Filmde, şeytani varlıklar ve cin çıkarma ritüelleri üzerinden, korku ve gerilim artırılır. Sedef, bu korkunç varlıklarla yüzleşirken, kendi hayatını ve ruhunu kurtarmaya çalışır.

Azazil: Düğüm Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

Azazil: Düğüm Filminin Yurt Dışındaki Etkileri

Türk seyircisi tarafından pek sevilmeyen film, yurt dışında 'doğu tarzı egzorsizm' sahneleri nedeniyle çok konuşulmuştur. 

  • Orta Doğu ve bazı Arap ülkelerinde, film, İslamî korku öğeleri ve cinlerle ilgili temalar sayesinde daha fazla ilgi görmüştür. Azazil, şeytanî varlıklar ve cinler gibi öğelerin kültürel anlamda daha tanıdık olduğu bu bölgelerde daha fazla dikkat çekmiştir.

  • Film festivalleri ve dijital platformlarda yayınlanmış olan yapım büyük bir uluslararası başarıya ulaşmasa da yayınlandığı dönem epey dikkat çekmiştir.

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video

İlginizi Çekebilir

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda chevron-right-grey
Reklam
2020 yılında TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı bölümü mezunuyum. Dijital dünya, fotoğraf, tasarım ve renklerin ahengine kendimi kaptırmaktan keyif aldığım dönemlerde magazinin uçsuz bucaksız dünyasının da inanılmaz eğlenceli olduğunu keşfettim. Yaklaşık üç yıldır Onedio’da editörlük yapıyorum. Buradaki maceram süresince en içten ve biz bize konuşuyor tadındaki içeriklerimi sizlere sunmak istiyorum.
Tüm içerikleri
right-dark
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
2
2
2
1
0
0
0
Yorumlar Aşağıda chevron-right-grey
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
ozyace

Gen Hasan Karacadağ'ın değil Togan Gökbakar'ın ilk uzun metraj filmi.

xeteb92327

GPTden alıp koymuşun buraya o da yalan yanlış yok mu bi kontrol eden bunları aloooooov

ercan doğan

saçma sapan işler