onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Süleyman Çakır'la Birlikte Zihnimize Kazınan Efsane Hekimoğlu Türküsü'nün Gerçek Hikâyesi

Süleyman Çakır'la Birlikte Zihnimize Kazınan Efsane Hekimoğlu Türküsü'nün Gerçek Hikâyesi

Artık hiçbir şey eskisi gibi değil; dinlediğimiz şarkılar, yaşadığımız aşklar, baktığımız dünya... O yüzden belki daha çok gençseniz bile kulağınıza bir yerden çalınmış olabilecek eski halk türküsü Hekimoğlu'nun gerçek hikâyesini okumak sizi bu yapay dünyadan biraz olsun uzaklaştırmaya yarayabilir. 

İyi Okumalar...

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Ordu dolaylarında yaşayan Hekimoğlu, yoksul bir ailenin çocuğudur.

Ordu dolaylarında yaşayan Hekimoğlu, yoksul bir ailenin çocuğudur.

Üstelik yoksul bir anneden başka hiç kimsesi de yoktur. Çevresinde dürüstlüğü, akıllılığı ve yiğitliğiyle tanınan bir gençtir. 

O dönemlerde bölgeye yoğun bir Gürcü göçü vardır ve yöresinde de egemenlik kurmuş bir Gürcü beyi yaşamaktadır. Bu Gürcü beyi, Ayşa adında (bazı kaynaklarda Narin diye de geçer) güzel ve narin bir kızla sözlüdür. Ne yazık ki, bu kız Gürcü beyini sevmemektedir. Çünkü gönlü değirmende karşılaşıp durdukları Hekimoğlu'na bağlanmıştır bile. Bu dostlukla ve arkadaşlıkla da karışık bir sevgidir. Ailesi onu çoktan zengin Gürcü beyiyle sözlemiştir ancak o Hekimoğlu'yla görüşmektedir. Çünkü kimse Hekimoğlu gibi fakir bir adama kız vermek istemez.

Gürcü beyi her nasılsa nişanlısıyla Hekimoğlu arasındaki bu ilişkiden haberdar olur...

Gürcü beyi her nasılsa nişanlısıyla Hekimoğlu arasındaki bu ilişkiden haberdar olur...

Hekimoğlu'na haliyle düşman olur ve ona savaş açar! Hekimoğlu'yla teke tek görüşüp, hesaplaşmayı önerir; bir de yer belirtir. Hekimoğlu gözü pek, mert bir gençtir. Aynalı mavzerini kuşanıp, tek başına buluşma yerine gider.

Gitmesine gider de, Bey sözünü tutmayıp adamlarıyla gelmiştir!

Gitmesine gider de, Bey sözünü tutmayıp adamlarıyla gelmiştir!

Üstelik adamlarından biri buluşma yerine varır varmaz, sabırsızlanıp Hekimoğlu'nu yaylım ateşine tutar. Ötekiler de çevresini sararlar. Hekimoğlu'yla beyin adamları arasında sert bir çatışma gerçekleşir.

Hekimoğlu, çatışma sonunda çemberi yararak onlardan kurtulur.

Hekimoğlu, çatışma sonunda çemberi yararak onlardan kurtulur.

Olaydan hemen sonra, Bolu'da tek başına yaşayan annesinin yanına gider. Annesine durumu anlatır ve artık şehirde duramayacağını anlatır ona. Annesiyle helalleşir ve yanına iki amca oğlunu da alarak dağa çıkar. Bir daha da şehre dönmez.

Ancak o orada tek başına değildir. Başına gelenleri duyan köylüleri ona kucak açıp yardım edeceklerdir.

Ancak o orada tek başına değildir. Başına gelenleri duyan köylüleri ona kucak açıp yardım edeceklerdir.

Onun mertliği, yiğitliği ve doğru sözlülüğü köylüleri çok etkileyecek ve her açıdan kendisine yardım edeceklerdir. Özellikle yoksul köylülerle dostluk kurar, zenginlerden aldıklarıyla onlara yardım eder. Haliyle daha da güçlenen ve namı dört bir yanı saran Hekimoğlu, artık Gürcü beyinin korkulu rüyası haline gelmiştir.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Bu sebepten onu sürekli jandarmaya şikayet eder ve kesintisiz izletir. Hekimoğlu'nu ihbar etmeleri için çeşitli yörelerde adamlar tutmaya başlar.

Bu sebepten onu sürekli jandarmaya şikayet eder ve kesintisiz izletir. Hekimoğlu'nu ihbar etmeleri için çeşitli yörelerde adamlar tutmaya başlar.

Fakat halk onu koruduğu için, Hekimoğlu'nu bir türlü ele geçiremezler. Hatta bir defasında, beyin adamlarından birinin ihbarı üzerine Hekimoğlu'nun kaldığı evi jandarmalar basar. Bütün çevre kuşatılmıştır. Hatta bir rivayete göre evinin altında bir fırın vardır, Hekimoğlu fırıncının yardımıyla fırının ekmek pişirilen yerini arkadan delip kaçmayı başarır.

Bu kovalamaca sırasında, Gürcü beyinin iki çok sevdiği ve beraber şehirden uzaklaştığı amca oğullarını öldürdüğü haberini alır.

Bu kovalamaca sırasında, Gürcü beyinin iki çok sevdiği ve beraber şehirden uzaklaştığı amca oğullarını öldürdüğü haberini alır.

Haberi alan Hekimoğlu o hınçla köye inip muhtarın evine gider. Tabii tüm köyle birlikte muhtarın da onu sevdiğini düşünmüştür ancak umduğu gibi olmamıştır. Hekimoğlu, dost bildiği muhtarın evinde jandarmalar tarafından kıstırılıp yakalanacaktır. 26 Nisan 1913 günü doğduğu köyde sekiz saat süren bir çarpışma sonrası öldürülür. Hekimoğlu Türküsü ise ölümünden sonra adına yakılacaktır.

(Yukarıdaki resmi ise olay günü bir Rum'un çektiği söylenir.)

Hekimoğlu Türküsü birçoğumuzun aklına, seneler önce Kurtlar Vadisi dizisindeki efsane Süleyman Çakır karakteriyle birlikte kazındı. Belki bir kez daha dinlemek isteyen olursa diye bunu buraya bırakıyoruz.

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
39
15
14
4
4
2
2
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
efeozkul_

Emeği geçen editörden Allah razı olsun duygulandık

Atakan Aydın

Onedio böyle içerikler yapın