Ünlü Türk Yazarların Türkiye'de Ziyarete Açık Olan Müze Evleri

Türk edebiyatına eşsiz eserler bırakmış olan yazarlarımızın evlerini hiç merak ettiniz mi? Hangi ortamda, nasıl bir yerde, nasıl bir daktiloda yazıyorlardı bu eserleri, evleri nasıldı? Bu merakınızı giderebilmeniz için ünlü yazarların Türkiye'deki müze evlerini sizler için derledik...Kastamonu ilinin Cide ilçesinde bulunan Rıfat Ilgaz Kültür ve Sanat Evi, Rıfat Ilgaz'ın oğlu Aydın Ilgaz’ın çabaları ve katkıları ile müze haline gelmiş ve günümüzde hala Aydın Ilgaz'ın çabaları ile açıktır. Evin içerisinde yazarın çalışma masası, kalemi, kıyafetleri, kitapları ve yatağı bulunmaktadır.Adres: Kasaba, Atatürk Cd., 37600 Cide/KastamonuGoogle Haritalar konum bilgisi için tıklayınız.Gezgin Yorumları'Cide Merkeze gelmişken muhakkak uğranılmalı. Tarihi bir ev olması sebebiyle Cide evlerinin mimarisine örnek teşkil etmesi sebebiyle de ayrıca kıymetli.''Öncelikle belirteyim ki giriş ücretsiz. Gelmeyi düşünenler bu konuda rahat olsun. Rıfat Ilgaz'ın 1911 yılında doğduğu ev. Müzeye çevrilmiş. Ev üç katlı ve 2 katı geziye açık. Bahçesi de güzel şekilde dekore edilmiş. İsterseniz içeride Cide'nin sarı yazmalarından satın da alabilirsiniz. Alt katta mutfak tarzı, üst katta da kaldığı oda ve yemek odası bulunmakta....'Sait Faik Abasıyanık Müzesi, öykü türünün en iyi yazarlarından birisi olan Sait Faik'in son on senesini geçirmiş olduğu evidir. Bu ev Burgazada’da yer almaktadır. Müze ev de yazarın basılmamış eserleri, kişisel eşyaları ve el yazmalarını görebilirsiniz. Açılış tarihi: 1959Sahibi: Darüşşafaka Eğitim KurumlarıAdres: Bahçelievler Merkez, Burgazada, Çayır Sk. No:15, 34975 Adalar/İstanbulGoogle Haritalar konum bilgisi için tıklayınız.Telefon: (0216) 381 20 60Ziyaret SaatleriÇarşamba-Pazar: 10:30–16:45Pazartesi ve Salı günleri kapalıdır. Gezgin Yorumları'Müze ve ada ruhunu yaşamak çok hoştu Daha güzeli oradaki Sevengül Hanım'ın Sait Faik'i anlatmasıydı. Müzeden kitap kalem bardak altlığı gibi hediyelik eşyalar da alırsanız Darüşşafaka'ya bağış olarak gidiyor. Burgazada için görülmesi gereken en iyi yerlerden.''Girer girmez bahçesinde erik ağaçları altında soluklanıverdik. Karşımızda 3 katlı ahşap beyaz bir ev. Dışarıda biraz daha oturmak, içeride neler görebileceğimizin merakını arttırıyordu. İçeri girer girmez salon karşılıyor bizi. Bir üst katta odalar ve üst katta tekli birnkoltugun bulunduğu güzel bir manzarası olan çatı katı. Binada hayatıyla ilgili kısa kısa bilgiler fotoğraflar mevcut. O dönemin eşyalarını kıyafetlerini konumlandırmışlar. O zamana ışınlanmamızı sağlamakta. Girişi ücretsizdir. Burgazada'ya gidip gezmemek olmaz.'Ünlü Şair Tevfik Fikret'in yıllar boyunca hayalini kurduğu ve planını kendisi çizdiği bu ev Aşiyan Yokuşu'nda yer almaktadır. Tevfik Fikret'in hayata gözlerini yumduğu bu müze ev 1945 yılında müze olmuş ve günümüzde hala müze olarak hizmet vermeye devam etmektedir. Ünlü şair bu evde 1906 ila 1915 tarihleri arasında yaşamıştır.Adres: Bebek, Aşiyan Yolu, 34342 Beşiktaş/İstanbulGoogle Haritalar konum bilgisi için tıklayınız.Telefon: (0212) 263 69 86Ziyaret Saatleri: 09:00–17:00Pazartesi günleri kapalıdır. Gezgin Yorumları'Konumu, tarihi, önemi ve yapısı itibariyle İstanbul'un en güzel yerlerinden biri. Boğazı tam karşısına alıyor ve önü tamamen açık o manzaraya karşı saatlerce oturabilirsiniz. Bu eski yapı Tevfik Fikret tarafından tasarlanmış ve ölümüne kadar kendisini barındırmış. Birkaç kez restorasyon geçirse de hala kusurlu olunan kısımları var. Giriş ücretsiz 20 dakikada gezilebilir içerisi. Sosyal medya için yaşayan insanların fotoğraf çekilme sırasını da beklerseniz üst kattaki pencereden dışarıya bakmanızı öneririm güzel hissettiriyor. Ulaşımı aşırı rahat değil biraz yürürsünüz ama buna kesinlikle değiyor. İstanbul'da yaşayıp da hala gitmediyseniz büyük kayıp, gezmeye geldiyseniz görmeden kesinlikle gitmeyin. İçeride sergilenen resimler oldukça hoş ve güzel resimler detaylıca incelemeden geçmeyin derim.''Nasıl mübalağa etsem bilemediğim bir yer. Küratör Ata Bey ve tüm görevliler oldukça donanımlı, kibar ve harikulade insanlardı. Giriş ücretsiz. Bu müzede sadece bir edebiyatçının evini gezmiyorsunuz. Onun fikirlerini, dönemin çatışmalarını, son Osmanlı’yı, Platon’u, Batı ile Doğu’yu görüyorsunuz. Tabi tüm bu deneyimlere Aşiyanın paha biçilemez manzarası da eşlik ediyor. Evin her köşesinde bize mesajlar bırakan bir Tevfik Fikret görüyoruz. Bulmaca gibi bir ev. İsteyerek ve gönülden bakarsanız göreceğiniz çok şey var. Tıpkı Sis tablosunun arkasında gizli olan İstanbul silüeti gibi…'Türk yazar, toplumbilimci, şair ve siyasetçi Ziya Gökalp'i doğduğu ve çocukluğunu geçirdiği ev olan Diyarbakır'daki bu ev 23 Mart 1956'da müze olarak hizmete başlamıştır. Yazarın eşyaları ve belgelerinin yanı sıra yöresel şeyler de müzede yer almaktadır. Adres: Merkez, Ziya Gökalp Mh., 21300 DiyarbakırGoogle Haritalar konum bilgisi için tıklayınız.Telefon: (0412) 228 13 26Ziyaret Saatleri: 10:00–16:00Pazartesi günleri kapalıdır.Gezgin Yorumları'Tarih kokan.. Dışardaki güneşi hissettirmeyen geniş avlu ve nostaljik evleriyle.. İçerdeki hatıralarıyla dinlenmelik sakin bir mekân. Müze kart da geçiyor.''Müze kartla geziliyor. Müze ara sokakların birinde. Şehir gezginleri için yön tabelaları arttırılmalı. Bulmak biraz zor olabilir. Beğenmediğim tarafı ise, odanın birine klima konmuş, pek bir sakil duruyor. Böylesine tarihi mekânları özenle korumak gerekir. Ayrıca Yazarın edebi kişiliği ve yaşadığı yer hakkında bilgiler veren panolar var. Diyarbakir gezi turuna mutlaka eklenmeli. Özellikle tasarım açısından mimarların ilgisini çekebilir.'Orhan Kemal'in anısını yaşatmak amacı ile müze haline getirilen yazarın Beyoğlu'ndaki evinde kişisel eşyalar, Ara Güler’in çektiği fotoğraflar, mektuplar, daktilosu, kıyafetleri, kitaplarının orijinal ilk baskıları ve yatağı bulunmaktadır.Adres: Kılıçalipaşa Mahallesi Akarsu Yokuşu Sokak No.30, 34433 BeyoğluGoogle Haritalar konum bilgisi için tıklayınız.Telefon: (0212) 252 88 38Ziyaret Saatleri: 09:30–17:45Pazar günleri kapalıdır.Gezgin Yorumları'Tarihi bir binanın birinci katında. Orhan Kemal’in yazdığı eserler ve kendisinin olduğu fotoğraflara ek olarak çalışma masası, giysileri, daktilosu ve yatağı sergilenmekte. Çok küçük ama yine de Edebiyat severlerin hoşuna giden çok şey var. Temiz ve bakımlı bir yer.''İçerisinde Orhan Kemal ait resimler kitaplar ve yatağa var. Çok büyük bir alana sahip değil. Yanında bulunan kitapevi deki amca sizlere yardımcı oluyor. Giriş ücretli olup tam 20 TL indirimli 10TL ve engelli vatandaşlara da ücretsiz. Gidip görülesi yerlerden biri diyebilirim. 😊🍀'Diyarbakır'ın Camii Kebir Mahallesi’nde bulunan bu ev Cahit Sıtkı Tarancı'nın doğup, büyüdüğü evdir. Bu ev ünlü şairin evinin olmasının yanı sıra Diyarbakır evlerini yansıttığı içinde oldukça önem arz etmektedir. 35 yaş gibi pek çok şiirini bu evde yazmıştır. Adres: Cami Kebir, Telgrafhane Sk. No:19, 21300 Sur/DiyarbakırGoogle Haritalar konum bilgisi için tıklayınız.Telefon: (0412) 223 89 58Ziyaret Saatleri: 08:30–16:30Pazartesi günleri kapalıdır.Gezgin Yorumları'Uğramadan ayrılmamanız gereken bir müze. Asıl Cahit Sıtkı Tarancı'nın evi. 4 mevsime uygun yapılmış kare şeklinde büyük bir hayat (avlu) açılan 4 ayrı ev. Her mevsim e bölümünde kalıyormuş. Avlunun tam ortasında bir havuz ve fıskiye Var. Amacı erkekler avluda oturup konuşurken su sesi konuşmaları perdeliyor ve sesleri duyulmuyor. Pencereler dekoratif demirler ile örtülü evin hanımlarını kimse görmesin diye. Çok güzel bir yer mutlaka gidin. Giriş ücretli 15 lira yada müze kart ile girebilirsiniz. Hemen ulu caminin yanında. Diyarbakır da gidilecek yerlerin başında geliyor.''Kesinlikle harika bir yer. Yaşanmışlık kokuyor. Diyarbakır'a gidip de burayı görmeden dönmemek lazım.'Yaş otuz beş! yolun yarısı eder.Dante gibi ortasındayız ömrün.Delikanlı çağımızdaki cevher,Yalvarmak, yakarmak nafile bugün,Gözünün yaşına bakmadan gider.Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?Benim mi Allah'ım bu çizgili yüz?Ya gözler altındaki mor halkalar?Neden böyle düşman görünürsünüz,Yıllar yılı dost bildiğim aynalar?Zamanla nasıl değişiyor insan!Hangi resmime baksam ben değilim.Nerde o günler, o şevk, o heyecan?Bu güler yüzlü adam ben değilim;Yalandır kaygısız olduğum yalan.Hayal meyal şeylerden ilk aşkımız;Hatırası bile yabancı gelir.Hayata beraber başladığımız,Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir;Gittikçe artıyor yalnızlığımız.Gökyüzünün başka rengi de varmış!Geç fark ettim taşın sert olduğunu.Su insanı boğar, ateş yakarmış!Her doğan günün bir dert olduğunu,İnsan bu yaşa gelince anlarmış.Ayva sarı nar kırmızı sonbahar!Her yıl biraz daha benimsediğim.Ne dönüp duruyor havada kuşlar?Nerden çıktı bu cenaze? ölen kim?Bu kaçıncı bahçe gördüm tarumar?Neylersin ölüm herkesin başında.Uyudun uyanamadın olacak.Kim bilir nerde, nasıl, kaç yaşında?Bir namazlık saltanatın olacak,Taht misali o musalla taşında.