Yargıtay: 'Eşin Sadakatsizliğinden 3. Kişi Sorumlu Tutulamaz'
Yargıtay, boşandığı eşinin sevgilisine dava açan kadına tazminat ödenmesine hükmeden yerel mahkeme kararını bozdu. Bozma kararında, 'Türk Medeni Kanunu'nda yükümlülüğünü ihlal eden eşin eylemini birlikte gerçekleştirdiği kişiler yönünden herhangi bir düzenleme getirilmemiştir. Davalı zararın meydana gelmesinde asli olarak sorumlu tutulamaz' denildi.
İzmir’de yaşayan bir çocuk annesi ev hanımı Saide Gözen, 23 yıl önce evlendiği Ali T.’den, kendisini başka bir kadınla aldattığı gerekçesiyle boşanmak için 2010 yılında Karşıyaka 3’üncü Aile Mahkemesi’nde dava açtı. Mahkeme Ali T.’yi ağır kusurlu bulup tarafların boşanmasına karar verdi. Boşanma kararı Yargıtay tarafından da onanıp kesinleştikten sonra Ali T., Nazan T. ile evlenip bir çocuk sahibi oldu.
Saide Gözen,evliyken eşiyle birlikte olup yuvasının yıkılmasına neden olduğunu öne sürerek, Nazan T.’ye karşı da 3o.000 lira maddi ve manevi tazminat istemiyle dava açtı. Gözen, dava dilekçesinde Nazan T.’nin ‘kişilik haklarına zarar verdiğini, evli olduğunu bildiği halde eşi Ali T. ile birlikte olduğunu, sosyal paylaşım sitesinde fotoğraf ve mesajlar yayınladığını, bu durumun boşanmaya neden olduğunu’ belirtip tazminat istedi. Karşıyaka 1’inci Asliye Hukuk Mahkemesi, Nazan T.’nin Saide Gözen’e yasal faizi hariç 5.000 lira tazminat ödemesine hükmetti.
Nazan T.’in avukatı Birsen Özkan, mahkemeye verdiği cevap dilekçesinde, “Davacının iddiaları asılsızdır. Boşanma davası kesinleştikten sonra müvekkilim evlendi. Davacı bu durumu hazmedemediği için davayı açtı. Ali T. ile evliyken aralarında geçimsizlik vardı. Boşanma ile birlikte davalıya 30.000 lira tazminat ödendi. Bu davanın reddine karar verilsin” dedi.
Karşıyaka 1’inci Asliye Hukuk Mahkemesi davayı 2013’te karara bağladı. Mankeme hakimi Emine Halman Çetin, Saime Gözen’in ‘manen yaralanmasına’ neden olduğu gerekçesiyle Nazan T.’nin Ali T. ile ilişkisinin başladığı belirlenen tarih olan 2008 yılından itibaren yasal faizi hariç 5.000 lira manevi tazminat ödemesine karar verdi. Karar temyize gitti.
Yargıtay oyçokluğu ile bozdu
Temyiz istemini değerlendiren Yargıtay 4. Hukuk Dairesi yerel mahkemenin kararını oyçokluğuyla bozdu. Daire, “Nazan T.’nin evlilik birliğinin tarafı olmadığından, fiilinin haksız fiil olarak nitelendirilemeyeceğine ve tazminatı gerektirir bir durum olmadığına” hükmetti.
4’üncü Hukuk Dairesi’nin bu davadaki gerekçeli kararı özetle şöyle:
“Davalının doğrudan davacının bedensel veya ruhsal bütünlüğüne yönelik hukuka aykırı bir fiilde bulunduğundan söz edilemez. Türk Medeni Kanunu’nda yükümlülüğünü ihlal eden eşin eylemini birlikte gerçekleştirdiği kişiler yönünden herhangi bir düzenleme getirilmemiştir. Davalı zararın meydana gelmesinde asli olarak sorumlu tutulamaz. Ayrıca haksız fiil sorumluluğunu, geniş ve belirsiz bir kavram olan sadakat yükümlülüğünü ihlal etmeye iştirak çerçevesinde değerlendirmek, bu sorumluluğu belirsiz hale getirecektir. Bu nedenlerle, davalının eylemi, davacının kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem olarak kabul edilemez.”
Yargıtay, daha önce benzer davalarda ‘resmi nikahlı eşi olduğunu bildiği halde evlilik dışı ilişki yaşayan kadının, resmi nikahlı eşe manevi tazminat ödemesi’ yönnüde kararlar almıştı. Bozma kararının ardından dava, Karşıyaka 1’inci Asliye Hukuk Mahkemesi’nde tekrar görülecek. Saime Gözen’in avukatı Bediha Işıl Değerli, yerel mahkemenin bozma kararına uyması durumunda, davayı Yargıtay Genel Kurulu’na taşıyacaklarını belirtti.
DHA