Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yaşadığınız veya Yönetiminde Yer Aldığınız Bina Kentsel Dönüşüme Girdiyse Bilmeniz Gerekenler
Kentsel dönüşüm kavramını artık her yerde duyuyoruz. Afet riski altındaki yerlerin dönüşümü için kullanılan kavram hakkında bilmeniz gerekenleri derledik. Gelin birlikte kentsel dönüşümle ilgili bilmeniz gerekenlere bakalım!
Kentsel dönüşüm olarak bilinen kavramın dayanağı 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun.
Kanun hükümlerinde hangi binaların yararlanabileceği belirtilmiş.
Buna göre riskli kabul edilen tüm binalar Kanun hükümlerinden faydalanabiliyor. Yani binaların deprem bölgesinde olup olmaması ya da binaların yaşı karar verilirken dikkate alınmıyor. Riskliyse o zaman kentsel dönüşüme gidiliyor.
Peki, riskli binalar nasıl tespit ediliyor?
Riskli bina tespiti için maliklerin tapu ve kimlik fotokopileriyle ilgili yerlere başvurması gerekiyor. Hangi kurumların yetkili olduğunu öğrenmek için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın resmi internet sitesine bakılabiliyor.
Bu aşamalar geçti ve binanız riskli kabul edildi. Şimdi ne olacak diye sorduğunuzu duyar gibiyiz.
Önce riskli binaya itiraz süreci olduğunu söyleyelim. Yani siz istemeden bir karar alındıysa tebligattan itibaren 15 gün içinde bir dilekçeyle Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İl Müdürlükleri'ne başvurmanız gerek.
Bu itirazınız inceleniyor ve sonunda verilen kararla rapor kesinleşip yıkım sürecine geçiliyor. Eğer riskli bina kararı yanlışsa o zaman bu karar düzeltiliyor.
Riskli bina kararı sonrası vatandaşları en çok mağdur eden durum yapıdaki elektrik, su ve doğal gazın kesilmesi.
Riskli yapı kabul edildikten sonra su, elektrik ve doğal gaz hizmetleri durdurulabiliyor. Burada amaç tabii ki insanları mağdur etmek değil, amaç vatandaşın can güvenliğini sağlamak.
Her şey bittiğine göre artık sırada yıkım süreci var.
Binanız riskli kabul edildi ve bu karar kesinleşti. Kesinleşmenin ardından maliklere binayı yıktırması için 60 günden az olmayan bir süre veriliyor. Bu sürenin sonuna kadar malikler binasını yıktırmalı.
Süre bitti ama malikler hala binayı yıktırmadıysa o zaman ek olarak 30 günden az olmayan bir süre daha veriliyor.
Malikler bu süre sonunda binasını hala yıktırmamış olursa o zaman iş devlete kalıyor. Mahalli idarelerin katılımıyla mülki amirler bu yıkım işlemini gerçekleştiriyor.
Bu yıkım süreci gerçekleştirilmek istendiğinde binayı hala terk etmeyen kiracı ve malikler hakkında ne yapılabilir?
Binanız riskli kabul edildikten sonra yıkım sürecine girmek istiyorsunuz ama binanızdaki bazı malik veya kiracılar evi boşaltmıyorsa yapmanız gereken Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İl Müdürlükleri'ne başvurmak.
Riskli yapılar tespit edilip yıkım kararı alındıktan sonra bunun olmasını engelleyenler hakkında Türk Ceza Kanunu uyarınca savcılıklara suç duyurusunda bulunulabiliyor.
Bina yıkıldıktan sonra artık arsa haline geliyor. Bundan sonra maliklerin hisseleri oranında 2/3 çoğunlukla karar vermeleri gerekiyor.
Çoğunluğun kararına katılmayanlar kendi paylarını piyasa değerinden diğer paydaşlara satabiliyor. Eğer paydaşlar satın almazsa o zaman Bakanlık devreye giriyor ve yine çoğunluğun kararına göre işlem yapılıyor.
Tebligat sonrasında malikler kendi aralarında 2/3 çoğunluğu sağlayamazsa o zaman Bakanlık, TOKİ ya da belediyeler acele kamulaştırma yapabiliyor.
Maliklerin karar vermek için 30 gün süreleri var.
Kanun kapsamında riskli binaları olanlar için bazı destekler bulunuyor. Bu destekler şunlar:
18 aya kadar kira yardımı
Bankadan kullanılacak kredilerde faiz desteği
Kanun uyarınca yapılacak işlemlerde noter harcı, tapu harcı, belediye harçları, damga vergisi, veraset ve intikal vergisi, döner sermaye ücreti ve diğer ücretler, banka ve sigorta muameleleri vergisi gibi ödemelerden muafiyet
Anlaşma ile yıktırılan binanın hem malikleri hem kiracıları hem de sınırlı ayni hak sahipleri yapılacak desteklerden yararlanabiliyor.
Riskli bina anlaşma ile tahliye edildiyse bu haklardan faydalanmak mümkün.
Yorum Yazın