Z Kuşağı Ofise Gitmek İstemiyor: Yüz Yüze Etkileşim Yapay Zekadan Daha Çok Korkutuyor
İş dünyasına adım atan Z kuşağının beklentileri ile geleneksel çalışma düzeni arasındaki uçurum giderek belirginleşiyor. Yeni bir araştırma, genç çalışanların büyük bölümünün ofise gitme fikrine sıcak bakmadığını, hatta sosyal etkileşimlerin onlar için teknolojik tehditlerden daha kaygı verici olduğunu gösteriyor.
Kaynak: The Times
Yeni yayımlanan kapsamlı bir araştırma, 16–29 yaş aralığındaki Z kuşağının büyük bölümünün ofis ortamına karşı mesafeli durduğunu ortaya koydu.
Gençlerin çoğu için asıl stres kaynağı yapay zekâ değil, ofiste yeni insanlarla tanışma zorunluluğu.
Trinity College London’ın yürüttüğü çalışmada katılımcıların yüzde 70’i, mümkünse ofise hiç gitmek istemediğini ve evden çalışmanın onlar için çok daha güvenli bir alan sunduğunu belirtiyor. Özellikle yeni biriyle yüz yüze iletişim kurmak, genç çalışanların yüzde 42’sinde yoğun kaygıya yol açıyor.
İlginç bir şekilde, yapay zekânın işlerini tehdit edeceğine inananların oranı yalnızca yüzde 22. Yani Z kuşağı için teknoloji değil, ofis içi etkileşimler ve sosyal baskı daha büyük bir stres kaynağı.
Nesiller arası iletişim gençleri zorluyor.
Araştırmada gençlerin yalnızca akranlarıyla değil, kendilerinden yaşça büyük çalışma arkadaşlarıyla iletişim kurarken de sıkıntı yaşadığı görülüyor. Katılımcıların yaklaşık yüzde 60’ı, farklı kuşaklarla uyum sağlamanın kolay olmayacağını düşünüyor. Yine her iki gençten biri geleneksel ofis şakalarını rahatsız edici buluyor. Ayrıca yüzde 42’si daha önce bir yönetici veya meslektaşıyla olumsuz bir deneyim yaşadığını aktarıyor.
Bunlara ek olarak, sabah erken kalkmak, zamanında ofise yetişmek, kalabalık ortamlarda söz almak, eleştiriyle başa çıkmak gibi temel iş hayatı pratikleri de birçok Z kuşağı çalışan için ciddi bir baskı unsuru. Gençlerin yüzde 38’i kısa sohbetlerden, yüzde 30’u ise telefonla konuşmaktan kaçınıp yazılı iletişimi tercih ediyor.
Gençler iş dünyasından ne bekliyor?
Araştırma, işe yeni başlayan her üç gençten birinin iş yaşamını beklediğinden daha yorucu bulduğunu ortaya çıkarıyor. Z kuşağı çalışanlar daha esnek ve insani koşullar talep ediyor: ruh sağlığı izinlerinin standartlaşması, esnek mesai saatleri, şeffaf ücret politikaları, mesai sonrası e-posta trafiğinin azaltılması, daha az toplantı ve evcil hayvan dostu ofisler en çok öne çıkan beklentiler arasında.
Okullar yeterince hazırlıyor mu?
Katılımcıların yüzde 16’sı eğitimlerinin gerçek iş yaşamına uyum için yetersiz olduğunu düşünüyor. Ancak yaratıcı alanlarda eğitim almış gençler daha özgüvenli. Müzik, dans ve drama gibi disiplinlerden gelenlerin yüzde 65’i kendini iş hayatına hazır hissettiğini söylerken, diğer alanlarda bu oran yüzde 46’ya düşüyor. Bu gruptaki gençlerin sunum yapma, fikirlerini paylaşma ve ofis dilini kavrama konusunda daha az zorlandığı belirtiliyor.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!





Yorum Yazın
İngiltere ve ABD'de yapılan araştırmaları dünyanın geneli gibi göstermekten vazgeçin artık.
Çok tuhaf. Arkadaşların düzgünse iş ortamı keyiflidir aslında. Bu kadar asosyal olmayın kardeşim
Yanlış olmuş.Z kuşağı torpil olmadan işe girmenin hayal olmadığı bir sistemde yaşamak istiyor.