onedio
Görüş Bildir

KYK Haberleri

KYK ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. KYK ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Mistik Anne Hareketlerinden KYK'dan Kaçamayanlara Son 24 Saatin Viral Tweetleri
Yeni adı X eski adı Twitter'da yapılan komik paylaşımlar tüm sosyal medyayı besliyor. Buradan çıkan tweetler farklı mecralarda bile insanları güldürüyor. Bu da Twitter'ı mizahın en önemli kaynağı haline getiriyor. Her gün olduğu gibi Perşembe günü de mizah timeline'ı dolu doluydu. Bakalım haftayı ortaladığımız günün en çok öne çıkan paylaşımlar hangileri olmuş? En çok nelere gülünmüş?İyi eğlenceler 🚀
Gülen Okullarına Yönelik İlk Adım Atıldı
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), yerel seçimlerin ardından cemaat okullarına yönelik ilk “operasyonel” adımı dün 81 ilin valiliklerine gönderdiği yazı ile attı. Bakan Nabi Avcı ’nın oluruyla gönderilen yazı ile özel okullardan devlet okullarına geçiş yapmak isteyen öğrenciler için kontenjan şartı kaldırıldı. Böylece, bu eğitim öğretim yılı sonuna kadar cemaat okullarında okuyan tüm öğrenciler, isterlerse taban puanları tutmak şartıyla devlet okullarına kaydolabilecek. Ayşegül Kahvecioğlu'nun Milliyet'te yer alan haberine göre, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yerel seçimlerin ardından 17 Aralık operasyonu ile başlayan süreçle ilgili olarak, cemaate yapılacak operasyonların sinyallerini vermişti. Erdoğan, 28 Şubat’ta düzenlenen Balıkesir mitinginde, cemaat okullarını kastederek, “Göndermeyin bunların okullarına. Bunlara tavır koyun. Çünkü yalan var dolan var herşey var. Her türlü iftira var. Bunlara dersi bunları boykot ederek vereceksiniz” ifadelerini kullanmıştı. Erdoğan’ın, Ak Partili milletvekillerinden de çocuklarını Gülen cemaatine bağlı özel okullardan almalarını istediği öne sürülmüştü. İlk adım KYK’dan Geçen ay Gençlik ve spor Bakanlığı’na bağlı Kredi ve Yurtlar Kurumu’nda (KYK) bir düzenleme yapılmış; kaldıkları özel yurtlardan ayrılmak isteyen öğrencilere, yıl ortasında devlet yurdu imkanı sağlanmıştı. Başbakan Erdoğan da bir konuşmasında, cemaat yurtlarında kalan öğrencilere seslenerek, “Devlet yurtlarında boş yerleri tespit ettik. Hemen başvurun. Eğer KYK yurtlarında yer yoksa sizleri otellerde ağırlayacağız. Bunların zulmüne siz asla muhatap etmeyeceğiz” demişti. Yerel seçimlerin hemen ardından cemaate yönelik bir adım da MEB’den geldi. Bakan Nabi Avcı’nın oluruyla 81 ilin valiliklerine gönderilen bir yazı ile, özel okullardan devlet okullarına geçiş yapmak isteyen öğrenciler için kontenjan şartı kaldırıldı. Yazıda, mevcut Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’ne göre, ortaöğretime yerleştirme esas puanla öğrenci alan liseler arasındaki nakil ve geçişlerde yerleştirme puanı ve okulun açık kontenjanı esas alınıyordu. Ancak bakanlığın yaptığı yeni düzenlemeye göre, sadece bu eğitim öğretim yılı sonuna kadar geçerli olmak üzere özel liselerden devlet liselerine nakil ve geçişlerde, nakil olunacak okulun taban puan şartına bağlı olarak kontenjan şartı aranmayacak. Nakil başvuruları için zaman şartı da söz konusu olmayacak. Başvuru ve onay işlemleri il milli eğitim müdürlüklerince e-okul sistemi üzerinden yürütülecek. Böylece bu eğitim öğretim yılının sonuna kadar, cemaat okullarında okuyan tüm öğrenciler, isterlerse taban puanları tutmak şartıyla devlet okullarına kaydolabilecek. 'Öğrenciler mağdurdu' İllere gönderilen bakanlık yazısında, “Son günlerde özel öğretim kurumlarında öğrenim gören öğrencilere yönelik basın yayın organlarında haberler yer almakta olup yaşanan olumsuzluklara bağlı olarak okullarından ayrılmak isteyen öğrenciler olduğuna dair bakanlığımıza talepler ulaşmaktadır. Bu durumdaki öğrencilerden nakil şartlarını taşımadıkları için resmi okul ve kurumlarımıza geçiş yapamayan öğrencilerin mağdur oldukları görülmektedir” ifadeleri kullanıldı. Kontenjan şartının kaldırılması yönetmelik değişikliği gerektirdiği halde, bakanlığın bir yazı ile bu düzenlemeyi yapması da dikkati çekti. AYŞEGÜL KAHVECİOĞLU | Milliyet
Boğaziçi Üniversitesi'nden Kızlı-Erkekli Adımı
Başbakan Erdoğan'ın öğrenci evleri ve yurtlarda kızlı-erkekli kalındığını öne sürmesinin ardından Boğaziçi Üniversitesi, daha önce kadın ve erkek öğrencilerin aynı bina içerisinde farklı katlarda kaldığı yurtları kız ve erkek yurdu haline getirmeye karar verdi. Boğaziçi Üniversitesi Kuzey Kampüsü'nde bulunan ve kadın ve erkek öğrencilerin aynı bina içerisinde farklı katlarda kaldığı yurtlar kız ve erkek yurdu olarak yeniden düzenlenecek. Geçen hafta yurtlarda yapılacak düzenlemelerle ilgili öğrencilerin kaygılarını iletmek üzere Öğrenci İşleri Dekanı Biray Kolluoğlu'yla görüşen ÖTK üyelerine verilen bilgiye göre, 2009 öncesinde olduğu gibi 1. Kuzey Yurdu erkek yurdu, 2. Kuzey Yurdu ise kız yurdu olarak hizmet verecek. Uçaksavar Kampüsü'nde bulunan Uçaksavar ve Superdorm yurtlarının ise mevcut yapısı korunacak. Daha önce, Başbakan Erdoğan'ın öğrenci evlerine ve yurtlarına yönelik sözlerinin ardından bazı illerde KYK'ya bağlı kız ve erkek yurtları ayrı kampüslere taşınmıştı.(soL- Haber Merkezi) 
Ve Ormanlık Alanlar İşletmelere Açıldı
Ormanlık alanları petrol boru hatları, enerji santralları, petrol ve doğalgaz aramaları gibi işletmelere açan yönetmelik Resmi Gazete yayımlandı. Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında Orman Kanunu'nun 16, 17 ve 18. maddelerinin uygulanmasına ilişkin iki yönetmelik yayımlandı. Yönetmelikler ile, ormanlık alanlarda enerji üretim santralleri, petrol ve doğalgaz boru hattı, petrol ve doğalgaz arama tesislerinin kurulmasına izin verilmesinin önü açıldı. Yönetmelik hükümlerine göre ormanlık alanlarda ayrıca, haberleşme tesisleri, işletilme ve yeraltı doğalgaz depolanmasına ilişkin tesisler ile eğitim ve spor tesislerine, yol, liman geri hizmet alanı, havaalanı, demiryolu, teleferik hattı, tünel gibi ulaşım tesislerine izin verilebilecek. Ayrıca, özel yükseköğretim kurumları dışında, yükseköğretim kurumlarının eğitim ve araştırma amaçlı tesislerine ve izin verilen bu alan içinde izin sahibi yükseköğretim kurumuna veya Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğüne yurt yapılması için izin verilebilecek. Bunların yanında, ormanlık alanlar içinde, balık üretim tesislerine, odun kömürü gibi işletilmesinde ağaç kullanılan ocaklara, define aramasına, arkeolojik kazı ve restorasyon yapılmasına da izin verilebilecek. Buna karşılık, arkeolojik kazı ve restorasyon yapılması için yalnızca Kültür ve Turizm Bakanlığı izin verebilecek. Yönetmelikte şöyle deniliyor Ormanlık alanlarda kurulmasına izin verilen tesislerin kontrol ve denetimleri de 'serbest yeminli ormancılık büroları'na yaptırılacağı hüküm altına alınan yönetmelikte şöyle deniliyor: 'Ancak su isale hattı, baraj, gölet, doğalgaz boru hattı, petrol boru hattı, elektronik haberleşme sistemlerine ait baz istasyonu, enerji nakil hattı, yol, telefon iletim hattı izinlerinde saha kontrolleri yatırım tamamlanıncaya kadar her yıl, yatırımın tamamlanmasını takiben sonu sıfır ve beş ile biten yıllarda yapılır.' Ormanlık alanlarda kurulmasına izin verilen tesislerde patlayıcı madde depolanması halinde çevre güvenlik alanları için yer üstünde de emniyet sahasına izin verilebileceği de belirtilen yönetmelikte, 'Ormanlık alanda olmayan yer üstündeki patlayıcı madde depolarına çevre güvenlik alanı için izin verilebilir. Ormanlık alanda yer üstünde patlayıcı madde deposuna izin verilmez' deniliyor. DHA | CNN Türk
Kamu Misafirhaneleri Kısmen Yurt Haline Getirildi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın cemaate ait yurtlardan ayrılmaları için öğrencilere yaptığı çağrının ardından önemli bir adım atıldı.Aralarında öğretmenevi, polisevi gibi çok sayıda kamu kuruluşu ve belediyeye ait sayıları binlerle ifade edilen Türkiye genelindeki misafirhaneye bugün yürürlüğe giren tebliğile, kısmen öğrenci yurdu özelliği kazandırıldı. Başbakan Erdoğan, cemaat yurtlarında kalan öğrencilere seslenerek, 'Devlet yurtlarında boş yerleri tespit ettik. Hemen başvurun. Eğer Kredi Yurtlar Kurumu yurtlarında yer yoksa sizleri otellerde ağırlayacağız. Bunların zulmüne siz asla muhatap etmeyeceğiz' demişti. 30 Mart'ta yapılan Milli Güvenlik Kurulu toplantısının ardından kamu misafirhaneleriyle ilgili atılan adım dikkat çekti. Maliye Bakanlığı, kamu sosyal tesisleri tebliğinde dikkat çekici bir değişiklik yaptı. Bugün yürürlüğe giren tebliğdeki bu basit cümle değişikliğini, iktidarın Gülen cemaatine ait yurtlardan ayrılmaları için öğrencilere ve ailelerine yaptığı çağrı çerçevesinde değerlendirmek gerekiyor. Ayrıca bu cümle ile ifade edilen hüküm, sosyal tesislerin Türkiye genelindeki durumu nedeniyle binlerce öğrenciyi ilgilendiren bir boyut içeriyor. Türkiye'de sayıları binlerle ifade edilen kamu kuruluşları ve belediyelere ait misafirhane bulunuyor.ÖNCEKİ DURUMKamu sosyal tesislerine ilişkin tebliğin öğrencilerle ilgili hükmü; 'Misafirhane hizmetlerinin aksatılmaması ve diğer personelin bu tesislerden faydalanmasına engel teşkil etmemesi kaydıyla boş kapasite bulunduğu hallerde yükseköğrenim gören öğrenciler de bu tesislerden faydalanabilirler' şeklindeydi.YURT ÜCRETİ ALINACAKMaliye Bakanlığı'nın, 3 Mayıs 2014 tarihi itibariyle yürürlüğe girecek tebliği ile bu hüküm şöyle değiştirildi:'18/1/2014 tarihli ve 28886 sayılı Resmî gazete’de yayımlanan Kamu Sosyal Tesislerine İlişkin Tebliğ (Sayı: 2014-3)’in Ortak Hususlar başlıklı bölümünün 10'uncu maddesinin (d) fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:Sosyal tesis kapasitelerinin kullanımında, ihtiyaç bulunan yerlerde boş kapasitenin öncelikle yükseköğrenim öğrencilerine kullandırılması için gerekli her türlü tedbir alınacak ve sosyal tesislerdeki boş kapasiteler ivedilikle Yükseköğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu’na (Yurtkur) bildirilecektir. Yurtkur tarafından sosyal tesislere yerleştirilen yükseköğrenim öğrencilerinden standart yurt ücreti tahsil edilecektir. Ayrıca sosyal tesisin yemek hizmetlerinden faydalanan öğrencilere sağlanacak beslenme yardımı, takip eden ay içerisinde Yurtkur tarafından ilgili sosyal tesis hesabına yatırılacaktır. Bu Tebliğ hükümleri yayımı tarihinden geçerli olmak üzere uygulanır. Tebliğ olunur.' Aydın Hasan  | Mİlliyet
4 Bakanlıkta Görevden Alma Depremi
Bazı bakanlıklara ve kurumlara yapılan atama kararları Resmi Gazete'de yayımlandı. En büyük deprem Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nda yaşandı. Bu bakanlık bünyesinde görevden alınan il müdürü sayısı 14'ü buldu.Bazı bakanlıklara ve kurumlara yapılan atama kararları, Resmi Gazete'de yayımlandı. En çok Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nda görevden alma yaşandı. Bu bakanlık bünyesinde görevden alınan il müdürü sayısı 14 oldu. Resmi Gazete'de yayımlanan görevden alma ve atamalar şu şekilde: Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Kilis Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Şafak Aydın'ın ve Sivas Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Sefer Buğrul'un, Samsun Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Murat Yıldırım'ın, Düzce Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Ruhi Çokan'ın, Adana Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Erhan Güngör'ün, Ağrı Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Mehmet Çitil'in, Antalya Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Afife Taş'ın, Kars Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Akın Oktay'ın, Yozgat Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Süleyman Karadeli'nin, Diyarbakır Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Hidayet Bozkurt'un, Erzurum Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Abdullah Yurt'un, Bartın Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Orhan Külekçi'nin, Mersin Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Ünal Öncül, Hakkari Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Abdulbaki Aydın'ın başka bir göreve atanmak üzere bu görevinden alınması kararlaştırıldı. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın açık bulunan Müşavirliği'ne Elçin Şahal, atandı. Dışişleri Bakanlığı'nın açık bulunan Amerika Genel Müdür Yardımcılığı'na, Tahsin Timur Söylemez'in atanması uygun görüldü. Dışişleri Bakanlığı'nın açık bulunan Dış Politika Danışma Kurulu Üyeliğine, Büyükelçi Selim Küneralp atandı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın açık bulunan Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü Orta Anadolu III. (Kızılcahamam) Bölge Müdürlüğü'ne Sedat Toraman, atandı. Gençlik ve Spor Bakanlığı Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Gaziantep Bölge Müdürü Alaattin Akyüz'ün, Bakanlık Müşaviri Bekir Alper Büyükarslan'ın, Bakanlık Müşaviri Nuri Demirci'nin, Bakanlık Müşaviri Atilla Ferah'ın başka bir göreve atanmak üzere bu görevinden alınması uygun görüldü. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın Tekirdağ Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Cevdet Soyak'ın başka bir göreve atanmak üzere bu görevinden alınması kararlaştırıldı. Kalkınma Bakanlığı'nın açık bulunan Bakanlık Müşavirliğine Ferruh Tığlı, atandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın Bakanlık Müşaviri İsmail Salman'ın başka bir göreve atanmak üzere bu görevinden alınması uygun görüldü.Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın açık bulunan Tanıtma Genel Müdür Yardımcılığına, Ahmet Ali Temurci atandı. Devlet Arşivleri Genel Müdür Yardımcılığı'na, Durali Gürağaç atandı. Başbakanlığın açık bulunan Strateji Geliştirme Başkanlığı'na, Mehmet Abdulhalim Türkkanı getirildi. Başbakanlığın açık bulunan Bilgi İşlem Başkanlığı'na ise Alpaslan Kesici'nin atanması uygun görüldü.CNN Türk
Devlete Göre  Yunus Zaten  Faydasızmış
İşitme engelliler okulunda elektriğe kapılıp ölen Yunus Eser’in yanında öğretmen ve uyarı levhası olmadığı, ucuz malzemenin kaçağa yol açtığı rapor edildi. Bakanlık, sorumluluğu üstlenmedi, Milli Eğitim Müdürlüğü ise “Yaşasa bile ailesine katkısı olmazdı” savunması yaptı Kocaeli Karamürsel’deki işitme engelliler okulunda 2012 yılında elektrik akımına kapılarak yaşamını yitiren 13 yaşındaki Yunus Eser’in ölümüne ilişkin davada hazırlanan bilirkişi raporu ile tazminat davasında yapılan savunmalar, çocuklara verilen değeri ve insan hayatının ucuzluğunu ortaya koydu.  Milliyet gazetesinden Gökçer Tahincioğlu'nun haberine göre raporda, işitme engelleri nedeniyle öğretmenlerin uzaktan uyarma şansının bulunmadığı Yunus’un yakınında olay sırasında hiçbir öğretmenin olmadığı, duvara maliyeti ucuz tutularak monte edilen elektrik tesisatının Kaçak elektrik akımı oluşturduğu vurgulandı. Raporda, okulun hiçbir duvarında öğrencilerin okuyabileceği uyarı levhalarının bulunmadığı da kaydedildi. Ailenin, açtığı tazminat davasında savunma yapan Kredi ve Yurtlar Kurumu, bilirkişi raporuna rağmen elektrik güvenliğinin sağlandığını öne sürerken, Milli eğitim Bakanlığı, okul müdürünün elektrik kaçağını fark etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu bildirdi. Milli Eğitim Müdürlüğü ise sorumluların gerekli dikkat ve özeni gösterdiğini savunurken, Yunus’un ölmese bile yaşı ve özel durumundan dolayı ailesine maddi ve manevi katkıda bulunamayacağını belirterek, tazminatın reddini istedi. Yunus Eser, 2 Ekim 2012’de, Karamürsel Gazanfer Bilge İşitme Engelliler İlköğretim Okulu’nun bahçesinde top oynuyordu. Top, okulun bitişindeki kredi yurtlar kurumunun bahçesine düşünce Yunus bahçe duvarına çıkıp diğer tarafa geçmek için bir ayağını demir parmaklıktan aşırıren elektrik akımına kapıldı. Bahçenin diğer tarafına düşen Yunus, kaldırıldığı devlet hastanesinde tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Ailesi ile Gündem Çocuk Derneği adına avukatlar Şahin Antakyalıoğlu ile Sezgi Korkmaz, olaydan sonra Kredi Yurtlar Kurumu Müdürü Kadir Taşkıran ve elektrikçi Aydın Ağar ile Gazanfer Bilge İşitme Engelliler Okulu’nun müdürü ve nöbetçi öğretmeni hakkında suç duyurusunda bulundu. Ancak bu isimlerden sadece Taşkıran ve Ağar hakkında dava açıldı. 2013’te açılan davanın ikinci duruşmasında bilirkişi raporu hazırlanması kararlaştırıldı. Rapor, 10 2014’te hazırlanarak mahkemeye gönderildi. Maliyet düşsün diye Raporda, Yunus’un sağır ve dilsiz olduğu ve ailesi tarafından bu nedenle söz konusu okula kaydettirildiği belirtilerek, öldürücü boyuttaki elektriğin hiçbir korunma önlemi alınmadan elektrik direğinden duvara montajının yapıldığı belirtildi. Raporda, maliyetin düşmesi için galvaniz direk kullanıldığı ve topraklama kablosu kullanılmadığı kaydedildi. Levha yokmuş Raporda, işitme engelli öğrencilerin uzaktan gözetiminin olmadığı, öğretmenin sesli iletişimle uyarıda bulunması mümkün olmadığından yakınlarında olması gerektiği, öğrencilerin okul dışına çıkmamasının da okul müdürü ve öğretmenlerde bulunduğu ifade edildi. Raporun en trajikomik bölümünde ise sağır ve dilsiz öğrencilerin okutulduğu okulda duvarlarda uyarı levhalarının bulunmadığı anlatıldı. Raporda, korkuluğun üzerinde “tırmanmak, atlamak yasaktır”, aydınlatma direğinin üzerinde “ölüm riski, yüksek gerilim” gibi uyarı levhalarının hiçbirinin bulunmadığı ifade edildi. Raporda, yurt müdürü Taşkıran, elektrikçi Ağar ile davada sanık sıfatıyla yer almayan nöbetçi öğretmenlerin sorumlu oldukları kaydedildi. ‘Kablo açıkta değil ki’ Yunus’un ailesi ve avukatları, olaydan sonra kamu kurumları aleyhine 550 bin TL’lik tazminat davası da açtı. Kredi ve Yurtlar Kurumu, bu davaya gönderdiği savunmada, Yunus’un ölümünden okul yönetiminin sorumlu olduğunu, istenen tazminat miktarının da yüksek bulunduğunu bildirirken, kendisini savundu. Kurum, bilirkişi raporunun aksine, okulla ortak duvarı kullanan Kredi ve Yurtlar Kurumu yurdunun bahçesindeki elektrik direğinin ve kabloların umuma açık halde olmadığını ileri sürdü. ‘Zaten destek olamazdı’ Kocaeli Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü ise manevi tazminatın sadece ileride destek olabilecek kişiler adına talep edilebileceğini, Yunus Eser’in yaşı ve özel durumu düşünüldüğünde ölmeseydi bile maddi ve manevi destekte bulunmasının mümkün olmayacağını savundu. İstenen miktarın fahiş olduğunu savunan valilik, Kredi ve Yurtlar Müdürü’nün de gerekli dikkat ve özeni sergilediğini ileri sürdü. Hayatın olağan akışına aykırı Milli Eğitim Bakanlığı ise Kredi ve Yurtlar Kurumu’nun aksine teknik detaylardan kaynaklı olarak duvarda meydana gelen elektrik kaçağının okul müdürü tarafından bilinmesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığını kaydederken, bakanlığın pozitif ya da negatif sorumluluk anlamında bir kusurunun bulunmadığını savundu. Gökçer Tahincioğlu | Milliyet
Kariyer ve Yönetim Kulübü'nde Yer Almak İçin 15 Neden
1998 -1999 öğretim yılında Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi bünyesinde temelleri atılan Kariyer ve Yönetim Kulübü, faaliyetlerinin her aşamasında Dokuz Eylül Üniversitesi öğrencilerinin görev aldığı, kar amacı gütmeyen, gönüllü bir organizasyondur. Çimstone Yönetim Kurulu Başkan Vekili Bülent AKGERMAN, İnci Akü CEO’su Göksel PAKER, D.E.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekan Prof. Dr. Pınar Süral ÖZER ve Güloğlu Plastik Genel Müdür Yrd. Gülçin GÜLOĞLU’nun danışmanlığında faaliyetlerini sürdüren Kariyer ve Yönetim Kulübü üniversite öğrencilerinin sosyal, kültürel ve akademik yaşantılarında birtakım değişiklikler yaparak onların kişisel gelişimlerine katkıda bulunmayı, iş dünyası ve akademik çevreleri bir araya getirerek şehrimizde ve üniversitemizde yeni ve yararlı bir süreç yaratmayı amaçlamaktadır.15 yıl gibi bir sürede “Kariyer Fuarları, “Münazara Kongreleri”, “NTV-Ekodiyalog Programı”, “E-Haftası”, “Kendi Markanı Yarat”, “Kariyer Zirvesi”, 'KYK Evi', 'LİDER - İM 1-2 (Leader Intellegent Management)', 'Bilişim Zirvesi', 'COM(Colors of Marketing)', 'Saba Tümer ile Bu Gece Programı', 'C@MPUS', “Eğitim Şenliği 1-2”, “KYK Outdoor”, “Kariyer Festivali” ve bu sene 13.sü düzenlenen “Kariyer Kongresi' gibi birçok başarılı projeye imzasını atmıştır.Bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz başarılı projeler sayesinde; Toplum Gönüllüleri Vakfı ve Uniaktivite işbirliği ile 2003 ve 2006 yıllarında Türkiye çapında gerçekleştirilen yarışmada “En Aktif İş ve Kariyer Kulübü” kategorisinde “En Aktif 2. Kulüp” ödülünü almanın mutluluğunu ve gururunu yaşamaktayız. Kariyer ve Yönetim Kulübü her yıl düzenlenen bu yarışmada İstanbul kulüpleri dışında ilk 10'a giren tek öğrenci kulübüdür.