onedio
Görüş Bildir

Mehmet Baransu Haberleri

Mehmet Baransu ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Mehmet Baransu ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Efkan Ala'dan Vali Mutlu'ya Gözaltı Emri
Başçalan isimli twitter hesabından, İçişleri Bakanı Efkan Ala’yla İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu arasında geçtiği iddia edilen bir ses kaydı yayınlandı. Yayınlanan kayıtlara göre dönemin müsteşarı olan Efkan Ala, Vali Mutlu’dan, Taraf Gazetesi yazarı Mehmet Baransu’nun gözaltına alınmasını istiyor. 17 Aralık yolsuzluk operasyonun ardından yapıldığı belirtilen ses kaydına göre Efkan Ala, ile Vali Mutlu arasında geçtiği iddia edilen konuşma şu şekilde: Efkan Ala: “Şimdi bu Baransu denen adam şu anda birtakım gizli belgeler yayınlıyor. Bu adam suç işliyor. Yani bunun hemen gözaltına alınması ve o belgelerine el konuşması lazım” Hüseyin Avni Mutlu: “Allah Allah peki” Efkan Ala: “Açıktan MGK’nin şeylerini yayınladı. Adam ortalıkta dolaşıyor ya. Böyle bir devlet olmaz yani” Hüseyin Avni Mutlu: “Tamam anladım” 2- Görüşme Hüseyin Avni Mutlu: “Şimdi ben Başsavcımızla görüştüm, Turan Çolakkadı ile” Efkan Ala: “Ne dedi, ne dedi? Hüseyin Avni Mutlu: “Konudan bilgisi yoktu, ben şimdi hemen bakacağım dedi” Efkan Ala: “Arama kararını versin kardeşim. Bu gece bunun gereğini yapım sayın valim. Derhal bu adam alınsın. Savcı bir şey diyorsa savcıyı da alın. Orada bir ekip kurun gidin ve bunun canına okuyun. Biz koruruz sizi” evrensel.net
Efkan Ala'dan Vali Avni Mutlu'ya Baransu'ya Gözaltı Talimatı TBMM'de
CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın, henüz Başbakanlık Müsteşarı iken Büyük Rüşvet ve Yolsuzluk Operasyonunun başlamasından 2 gün sonra İstanbul Valisi Avni Mutlu'ya arayarak Taraf Gazetesinden Mehmet Baransu'nun gözaltına alınması talimatı vererek,  'savcı bir şey diyorsa savcıyı da alın' demesini TBMM gündemine taşıdı. Umut Oran'ın, İçişleri Bakanı Ala'ya yönelttiği soru önergesinde, Ala'nın Mutlu ile olan konuşmasını anımsattı. Oran önergesinde, 'Twitter’da dün gece @bascalan adresinden yayınlanan ses kaydınızda, 17 Aralık Büyük Rüşvet ve Yolsuzluk Operasyonu’nun hemen ardından henüz Başbakanlık Müsteşarı iken 19 Aralık 2013 tarihinde gece saat 02.00 ve 03.00’da İstanbul Valisi Avni Mutlu ile telefonla görüşerek, yolsuzluk belgeleri yayınlayan Taraf Gazetesinden Mehmet Baransu’nun gözaltına alınması, yenidonem.com web sitesinin kapatılmasını istediğiniz görülmektedir' dedi. Oran'ın, Efkan Ala'ya yönelttiği sorular şöyle: - Söz konusu tarihte İstanbul Valisi Mutlu’ya arayıp, bu konuşmayı yaptınız mı? Bu talimatınız yasadışı, kanun dışı emir değil midir?Başbakanlık Müsteşarı’nın bu şekilde kanunsuz emir verme yetkisi var mıdır? - Bu yaptığınız Anayasa’daki ‘basın hürdür, sansür edilemez’ düzenlemesine aykırı değil mi, neden anayasa suçu işliyorsunuz? Vali Avni Mutlu’ya, Mehmet Baransu için “Hemen gözaltına alınmalı. Belgelerine, her şeyine el konulması lazım” demenizin gerekçesi nedir? Müsteşarların bir valiye bir vatandaşı, gazeteciyi gözaltına aldırma yetkisi var mıdır? İçişleri Bakanı olduktan sonra da benzeri gözaltı talimatlarını kimler için, hangi valilere verdiniz? İstanbul Valisi Avni Mutlu, dönemin İstanbul Başsavcısı Turan Çolakkadı’ya sizin benzeri kaç gözaltı tutuklama talebinizi iletti, bunlar kimlerdir? “Valim, şimdi ben burada biraz da çok kızarak, Hüseyin (Çapkın) Bey’i de aradım. Bakanımız aradı, ben aldım telefonu. Bakın İstanbul’da Türkiye’nin herhangi bir yerinde, insanların suç işleme özgürlüğü yoktur. Suçüstü halinde, şu anda adam yayınlıyor, suçüstü halinde vatandaş bile müdahale eder alır. Lütfen gidin, Hüseyin de oraya gelecek, söyledim. Emniyet müdürü de” ifadesini kullanma gerekçeniz nedir? - İçişleri Bakanlığı koltuğuna oturduğunuz günden bu yana benzeri biçimde kaç il emniyet müdürüne benzeri gözaltı talimatı verdiniz, bunlar kimlerdir? Vali Mutlu’ya “Arama kararı vermiyorsa da suçu önlemek için girsinler. Biz her türlü koruruz sizi. Kapıyı kıracak alacak adamı. Böyle kepazelik olmaz. Suçu işliyor şu anda. Hiç burada mahkeme kararına bile lüzum yok” demenizin gerekçesi nedir? “Her türlü koruruz” ne demektir? Bu suç ve suçluyu korumak değil midir? - “Savcı bir şey diyorsa savcıyı da alın” ne demektir? Yasama, yürütme, yargı bu ülkede en azından kağıt üzerinde ayrı değil midir? Bu şekilde kaç cumhuriyet savcısını “aldırdınız”? Güçler ayrılığı ilkesi iktidarınız döneminde artık geçerli değil midir? Baransu için, “Bu bir casusluk şeyine de sokulur” ifadesini kullanma gerekçeniz nedir? Kolluk kuvvetinin ve savcılığın inceleme ve soruşturmaları için suç türünü siz mi belirliyorsunuz?
Alman Dergisi'nden Bomba Baransu İddiası
İddia Der Spiegel 'den geldi. İddiaya göre Baransu'nun koruma ları bilgisayarına belge yüklerken yakalandı.'Erdoğan ve Hainler' başlıklı Daniel Steinvorth imzalı haberde, 30 Mart'ın hükümet için sonun başlangıcı olabileceğine değinilirken, yapılan protestolar hatırlatılarak Başbakan Erdoğan’ın kendisini hiç bu kadar baskı altında hissetmediğine yer verildi.Mehmet Baransu’nun ofisine yerleştirilen gizli kameranın uzun zaman sonra açığa çıktığına değinilen haberde Baransu’nun ofisinde kendisini korumakla görevli iki devlet memurunun bilgisayarına aleyhinde kullanılacak bilgiler yüklemek isterken fark edildiği ve müdahale edildiği de belirtildi.Habere göre Baransu, özel yaşamıyla ilgili bilgi, belge notlar vb. filmleri Youtube'a yüklemeyi planlayan bu iki kişiyi İstanbul Valiliğine şikayet etti ve yeni güvenlik koruma talebinde bulundu. Ancak bu talebi kabul edilmedi.Hükümet çevreleri için son zamanlarda Baransu'nun, 'Türkiye’nin en çok nefret duyulan gazetecisi' olduğu yorumu yapılan haberin devamında, Başbakan tarafından isim verilerek miting meydanlarında 'hain' ilan edildiği ve 'vatana ihanet' ten hakkında soruşturma açıldığı vurgulanıyor.Haberde, Erdoğan’ın bir bölümünü kabul ettiği ses kayıtlarının ise hükümete ağır darbe vurduğu aktarılıyor.Samanyoluhaber
Yoksa Böcek Mustafa Varank mı?
Başbakan Tayyip Erdoğan’ı zor durumda bırakacak kayıtların yayınlanacağına yönelik iddiaların zirveye ulaştığı 25 Mart gecesi, CHP’nin eski genel başkanı Deniz Baykal‘ı istifaya götüren komploya ve Erdoğan’a ilişkin ciddi iddialar barındıran bir ‘dinleme kaydı’ yayınlandı. Ses kaydında Başbakan Erdoğan’ın, Baykal’a komplo olarak kasedi önceden izlediği ve servis ettirdiği iddiaları yeraldı. Yayınlanan ses kaydına göre, Erdoğan kayıtları kendisinin kullandığı bilgisayar vasıtasıyla AKİT gazetesinin mail hesabına gönderiyor, bu işlemi gerçekleştirirken danışmanları da yardımcı oluyor. MUSTAFA VARANK BAŞBAKAN’I DİNLEDİ Mİ? Kayıtları yayınlayan twitter hesabının iddiasına göre bu sesler ve tek fotoğraflık Erdoğan’ın bilgisayar başındaki görüntüsü Mustafa Varank’ın mailinin hacklenmesiyle ortaya çıktı. Varank’ın Erdoğan’ı bilgisayar başında ses kaydına aldığı ve daha önce Başbakanlıkta bulunan böcek olarak bilinen ses kayıt cihazıyla da ilgili olabileceği belirtiliyor. EMRE USLU, MEHMET BARANSU VE FUATAVNİ OLAYI DOĞRULADI Deniz Baykal’a ait görüntülerin öncelikle Erdoğan’a geldiği ve oradan çeşitli internet sitelerine servis edildiğine ilişkin kayıtlara Gazetesi Mehmet Baransu ve son günlerin en çok konuşulan twitter hesabı Fuatavni’den onaylama geldi. Baransu konuyla ilgili attığı tweetlerde Deniz Baykal’a daha önce bu konuyu anlattığını söyledi. Fuatavni ve Baransu hesaplarının yanı sıra kasetlerle ilgili etkili isimlerden biri olan gazeteci Emre Uslu’da olayı doğrulayarak yeni kasetlerin çıkabileceğini yazdı. Vagus Tv
Baransu: 'Kaçmadım, Buradayım'
Taraf yazarı Mehmet Baransu'nun gece yarısı gerçekleşen operasyonla gözaltına alındığı iddia edildi. Baransu 'selfie'li pozuyla konuya açıklık getirdi Taraf gazetesi yazarı Önder Aytaç 'ın gözaltına alınmasının ardından bir başka Taraf yazarı Mehmet Baransu 'nun da gözaltına alındığı iddiası ortaya atıldı. Baransu iddiaya Twitter'dan yanıt verdi. Dışişleri Bakanlığı'ndaki Suriye toplantısına ilişkin ses kayıtlarının sızdırılmasına ilişkin Taraf yazarı Önder Aytaç'ın gözaltına alınmasının ardından Mehmet Baransu'nun da gözaltına alındığı iddiasını bir gazetenin internet sitesinde yayınlandı. Ancak Baransu, Twitter'dan havaalanında çektiği selfie'sini paylaşıp altına da, ''Anamı, babamı oy kullanmaları için yolcu ediyorum'' diye yazdı.T24
Tape Fırtınası Dindi mi?
Pek çoğu 17 Aralık operasyonu sonrasında açılan ve Türkiye'nin gündemini sarsan tapeleri yayınlayan Twitter hesapları, seçim sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte büyük bir sessizliğe büründü. Türkiye 17 Aralık operasyonunun ardından hükümet ve Gülen cemaati arasında büyük bir mücadelenin gün yüzüne çıkışını izledi. Dershane tartışmalarıyla başlayan bu gerilim, 17 Aralık sabahı başlatılan operasyonla tırmanışa geçti. AK Parti, 3 ayrı dosyanın birleştirilmesi nedeniyle ‘büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonu’ olarak adlandırılan bu soruşturmanın ‘hükümete yönelik bir darbe’ olduğunu iddia etti. Operasyonun hemen ardından soruşturma ile ilgili yayın yasağı geldi. Ve yeraltında yürütülen ‘tape savaşı’ da bundan sonra başladı. Türkiye bu süreçte başrollerini cemaat taraftarı ‘Başçalan’ ‘Haramzadeler’ ve cemaat karşıtı ‘Mehmet Özçelik’ hesaplarının oynadığı ve youtube üzerinden yürütülen bir propaganda fırtınasına şahit oldu. Tapeler havada uçuştu. Bunları ‘montaj-dublaj-şantaj’ açıklamaları izledi. Yapılan her açıklamaya yeni bir tape ile karşılık verildi. İş öyle bir boyuta geldi ki, bu süreci yakından takip edenlerin sabah ilk işi, sosyal medyada yeni bir tape yayınlanıp yayınlanmadığına bakmak oldu. 19 Aralık’ta ‘Numan Kurtulmuş kaseti” diye ortaya atılan ve uygunsuz bir siteden alındığı kısa zamanda ortaya çıkan sahte görüntülerle başlayan savaş, 25 Mart’taki büyük turp badiresinin ardından, 27 Mart’ta Dışişleri’ne ait iki ses kaydının yayınlanmasına kadar sürdü. Youtube’un kapatılmasına neden olan o kayıtlar –en azından şimdilik- tape savaşlarının da sonu oldu. TAPE HESAPLARI SUSKUN30 Mart yerel seçimleri, beklendiği gibi bu fırtınanın da sonu oldu. Ak Parti’nin güvenoyu yoklaması olarak gördüğü seçimlerden yüzde 45 oy alarak çıkması, hükümet karşıtı bu tape hesaplarının da büyük bir sessizliğe gömülmesine neden oldu. Twitter’daki Başbakan Erdoğan’a ait olduğu iddia edilen tapeleri yayınlayan ‘Başçalan’ hesabı, son olarak 29 Mart gecesi saat 22:09’da bir tweet atarak eski tapelerden birinin linkini paylaştı. Oy kullanma saatinin başlangıcından 10 saat önce atılan bu tweet, twitter’da bir ay boyunca fırtına estiren hesabın –şimdilik- son sözleri oldu. Yine Erdoğan’a ait olduğu iddia edilen ve Erdoğan’ın işadamlarıyla arasında geçen tapeleri yayınlayan ‘Haramzadeler’ hesabı da aynı gece son tweetini atarak büyük bir sessizliğe gömüldü. Ta ki dün geceye kadar. Dün gece yeniden mesaj yazan hesap “İşine gelen kararlar için yargıyı kahraman, gelmediğinde hain ilan eden RTE ve partisi soruşturmaların önünü derhal açmalıdır” diyerek sanal dünyaya dönüş yaptı. Haramzadeler’in bu mesajı, seçimden önceki ‘hükümeti yıkma’ vaatlerini yerine getiremediği için takipçilerinden büyük tepki aldı. Her iki hesap da 29 Mart’tan sonra başka tape yayınlamadı. İŞTE TAPE HESAPLARI VE PERFORMANSLARI:- ParisteUc FidanCinayeti adlı hesaptan, Paris’te öldürülen 3 PKK ’lı kadının katil zanlısı Ömer Güney’in MİT ile yaptığı iddia edilen bir konuşmanın ses kaydı yayınlandı. Bu hesap, 12 Ocak’taki bu iki videodan başka video yüklemedi ve kendini askıya aldı. - Başçalan hesabı bu süreçte 54.192 abonesi olan youtube hesabından 42 video paylaştı. Bu videolar toplam 14.397.609 kez izlendi. - Haramzadeler333 ise silinenler dışında youtube’a 22 video yükledi. Bu hesabın videoları ise toplamda 4.443.069 defa izlendi. -  Mehmet Özçelik hesabı Fethullah Gülen’e ve cemaate bağlı şirketlerin yöneticilerine ait olduğunu iddia ettiği videolar yayınladı. Youtube’da aynı içeriği yayınlayan iki tane Mehmet Özçelik hesabı var. Bu hesaplardan 30 Ocak’’tan başlayarak Gülen’e ait olduğu iddia edilen ve en sonuncusu 26 Mart’ta piyasaya sürülen 17 tape yayınladı. Bu videolar toplamda 1.5 milyon kez izlendi. - Seçim güdümü: Tape savaşına katılan son hesap oldu. Sadece iki tape yayınladı. ‘Dışişleri’nde yapılan gizli Suriye toplantısı’nın iki parçası olan bu tapeler, twitter’da cemaat hesapları tarafından yayıldı. Hükümet yetkilileri tapelerin casusluk faaliyeti olduğunu açıkladı. Ardından youtube kapatıldı. Bu hesabın videolarına Türkiye’de erişim de sağlanamıyor. - İşçi Partisi Genel Başkan Vekili Hasan Basri Özbey, Aydınlık’ta Abdullah Öcalan'ın 1999 yılındaki sorgu görüntülerini yayınladı. Öcalan, sorgusunda ''Ben de PKK ile savaştım. Devletten daha fazla savaştım'' diyor. Kaset BDP ve PKK tarafından, montajlandığı iddiasıyla eleştirildi. FUAT AVNİ: ERDOĞAN REJİMİ'Nİ YIKMA SAVAŞINDA 22 AYLIK BİR SÜRECE GİRİYORUZ Bu dönemin en gizemli ve gerçek kimliği en çok merak edilen hesabı olan Fuat Avni ise mesajlarını hız kesmeden vermeye devam etti. Tapelerle ilgili ilk ipuçlarını yayınlanmadan kısa süre önce veren ancak tape yayınlamayan Fuat Avni, seçim gecesi sonuçlar netleşmeye başladıktan sonra “Erdoğan Rejimi'ni yıkma savaşı daha yeni başlamıştır. Ümidini kaybeden yolda kalır. 22 aylık bir sürece giriyoruz” mesajı atarak yazamaya devam edeceğinin sinyallerini verdi. Ancak hükümetin seçimlerde büyük darbe alacağına dair takipçilerine büyük umutlar veren Fuat Avni, seçim sonuçlarının gelmeye başlamasıyla takipçileri arasında alay konusu oldu ve pek çok kullanıcı Fuat Avni’ye tepki gösterdi. Bu arada Fuat Avni’nin kimliğiyle ilgili spekülasyonlar da yapıldı. Kerim Gün, Faruk Arslan, Emre Uslu, Ekrem Dumanlı ve Ali Fuat Yılmazer, bazı haber siteleri tarafından Fuat Avni olabilecek isimler arasında sayıldı. CHP ’li Umut Oran ise Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a ‘Fuat Avni siz misiniz?’ diye sordu. Arınç’ın bu soruya yanıtı ise ‘nasıl cevap vereceğimizi bekleyip görsün’ oldu. ADIM ADIM TAPE SAVAŞLARINA GİDEN YOLHükümet ve cemaatin açıklamalarından anladığımız kadarıyla her şey 7 Şubat 2012’de MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın KCK soruşturması kapsamında şüpheli olarak ifadeye çağırılmasıyla başladı. Daha sonra yaşananlar ise adım adım şöyle: Başbakan Erdoğan 5 Kasım günü yaptığı grup toplantısında ‘kızlı-erkekli evler ve yurtlar’ın kapatılacağını açıkladı. Bu haberi ilk olarak Zaman gazetesi AK Parti’nin Kızılcahamam kampına dayandırarak vermiş ve açıklamayı ‘cemaat evlerine bir tehdit olarak’ yansıtmıştı. 14 Kasım’da Zaman gazetesi ‘Eğitime Büyük Darbe’ başlıklı bir haber yayımlayarak hükümetin dershaneleri kapatmak için çalışma yürüttüğünü iddia etti. Bu tarihten sonra cemaat üyeleri twitter’da dershanelerin kapatılmaması için büyük kampanyalar başlattı. TT çalışması olarak yürüyen kampanyalar, zamanla hükümet karşıtı söylemlere dönüştü. Sontv sitesinin editörü Ömer Adıyaman, 20 Kasım’da bir tweet atarak “Mehmet Baransu ve Emre Uslu 'Tape'leri yayınlayacağı siteyi 1 Aralık'taaçacak. O sitelere AK Parti içinden destek veren isimler de var” dedi. ‘Tape’ kelimesi yavaş yavaş sürece dahil olmaya başladı. Aydınlık gazetesi, 25 Kasım tarihli “Tayyip Erdoğan'ın kayıtları yayına hazırlanıyor” haberinde cemaatle hükümet arasında başlayan gerilimin kasetler üzerinden yürütüleceğini iddia etti. Emin Çölaşan, Sözcü’deki 27 Kasım tarihli köşe yazısında, “Türkiye’de çok önemli birinin en yakını’ dediği kişinin “yatak sahneleri”ni içeren bir videoyu izlediğini iddia etti. 28 kasım Taraf gazetesi, dershanelerin kapatılacağı haberiyle başlayan tartışmaları 'Fethullah Gülen grubunun faaliyetlerine karşı alınması gereken tedbirler' başlığıyla 2004'teki MGK'da alınan kararı yayımlayarak sürdürdü. Abdülkadir selvi 6 Aralık’taki “Sırada ne var?” ve 9 Aralık’taki “Hocam Türkiye'ye dön artık” yazılarında Türkiye’de başlayacak bir kaset savaşına dikkat çekti.7 Aralık. Fethullah Gülen, yayınlanan bir sohbet videosunda Türkiye’de bir siyasetçinin uygunsuz bir ilişkiye gireceğini haber aldığını ve onu engellemek için çok çaba sarf ettiğini açıkladı.19 Aralık’ta ‘Numan Kurtulmuş kaseti” diye ortaya atılan ve uygunsuz bir siteden alındığı kısa zamanda ortaya çıkan görüntüler twitter’da paylaşıldı. 12 Ocak’ta ParisteUc FidanCinayeti adlı hesaptan, Paris’te öldürülen 3 PKK’lı kadının katil zanlısı Ömer Güney’in MİT ile yaptığı iddia edilen bir konuşmanın ses kaydı yayınlandı. Twitter'dakihükümet yanlısı hesaplar, 17 Ocak'ta Türkiye gündeminin değiştirecek tapeler yayınlayacaklarını açıkladılar. Ancak 17 Ocak'ta beklenen olmadı ve bazıları kapanan bu hesaplar 'hesaplaşmayı2 başka bir tarihe erteledi. Twitter'ın gizemli hafiyeleri 19 Ocak'ta Adana'da savcı, MİT’e ait TIR'ları durdurarak arama yaptı. 30 Ocak’ta Mehmet Özçelik hesabı, Gülen’e ait olduğunu iddia ettiği 5 ses kaydını yayınladı. 24 Şubat 2014 tarihinde Başbakan Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen ses kaydı yayınlandı. Mehmet Baransu twitter’dan “Bu daha Turpun büyügü degil. Benden AKPye, hükümete tavsiye. Grup konuşmasını ona göre hazırlasınlar. Sonra insan icine cikamayabilirler” dedi. Bundan sonra turp tartışması başladı. Mart ayı resmen ‘tape ayı’ oldu. Başçalan, Haramzadeler, Mehmet Özçelik gibi hesaplar ardı ardına tapeler yayınladı. 25 Mart’ta bu turpun büyüğü beklendi. O gün Burak Erdoğan’a ait olduğu iddia edilen bir tape yayınlandı. Tape, ‘büyük turp’ bekleyenler için hayal kırıklığı oldu. Cemaat üyeleri de ‘yayınlanması ahlak dışı’ dedikleri tape için yayınlayan Başçalan hesabını suçladı. Tape birkaç kez silindikten sonra youtube’a geri yüklendi. 27 Mart’ta Dışişleri’ne ait iki ses kaydı yayınlandı. Seçimlerden önceki son ve en büyük tartışmayı başlatan videolar, yeni açılan ‘seçim güdümü’ hesabından yayınlandı. Tapeler hükümet tarafından ‘casusluk faaliyeti’ olarak ilan edildi. Önce yayın yasağı geldi. Ardından da youtube’a erişim engellendi. CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİNE KADAR... 17 Aralık’ta başlayan ve seçimlere kadar devam eden ‘tape’ süreci –şimdilik- sona ermiş oldu. Ortak kanı, tapeleri yayınların ellerinde başka kayıtlar da olduğu ve günün birinde ortaya çıkarılacağı yönünde. Hükümet yanlısı kanada göre ise, hükümeti devirme amaçlı bu tapelerin kamuoyunda yarattığı algı, Ak Parti’nin seçimlerden güçlenerek çıkmasını sağladı. Bu nedenle de yeni bir tape fırtınası artı çok zor. Hükümet ise, bu sürecin bir adli bir sonucu olacağı konusunda ısrarlı. Özellikle başbakan Yardımcısı Emrullah İşler’in dün yaptığı ‘cezasız kalmayacak’ açıklaması, operasyon beklentisini güçlendirdi. Sonuçta gerek cemaat gerek hükümet gerekse de ‘bir tape olsa da dinlesek’ diyen kesimde oluşan ortak kanı, Ağustos ayında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar Türkiye’yi sancılı bir sürecin beklediği yönünde. Kaynak: Tevfik Şahin/Radikal
Baransu'ya 4 Yıla Kadar Hapis İstemi
Taraf gazetesi yazarı Mehmet Baransu hakkında, İçişleri Bakanı Efkan Ala'ya 'iftira' ettiği gerekçesiyle 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı.İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın avukatlarının suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturma kapsamında Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Bürosu tarafından iddianame hazırlandı. Efkan Ala'nın müşteki olduğu iddianamede, şüpheli Mehmet Baransu'nun Taraf Gazetesi'nin 2 Aralık 2013 tarihli nüshasının 1. sayfasında yer alan 'Yıl 2013 Hükumete Ters Düşen Cemaat De Fişleniyor' ve manşetin devamı olan 11. sayfada 'Fişlemeler 2013'te De Sürmüş' başlıklı haberde Ala'ya yönelik 'iftira' suçunun işlendiği belirtildi. 'BİLGİ VE BELGE BULUNMAKSIZIN SORUŞTURMA BAŞLATILMASINI İSTEDİ' İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın olay tarihinde Başbakanlık Müsteşarlığı görevini gerçekleştirdiğini ifade eden savcılık, 'Müşteki Efkan Ala hakkında habere konu olayla ilgili doğruluğuna yönelik hukuken geçerli somut bilgi ve belge bulunmaksızın şüpheli Baransu'nun basın yoluyla Ala hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılması için hukuka aykırı fiil isnat etmek suretiyle iftira suçunu işlediği kanısına varılmıştır' dedi. Baransu hakkında 'İftira' suçundan 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame düzenlendi. Düzenlenen iddianame basın suçlarına bakmakla görevli Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. İddianamenin kabul edilmesi halinde Baransu'nun yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.Yurt Gazetesi
MİT'ten Baransu, Rota Haber ve Adana Medya İnternet Sitelerine Suç Duyurusu
Gazeteci Mehmet Baransu ile ilgili suç duyurusunda, Baransu’nun söyleşi verdiği Adanamedya internet sitesinden Tamer Talaş ve site yöneticileri de suçlandı Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) Fethullah Gülen’e yakın isimlerden olan Halit Esendir , Rota Haber internet sitesinden Ahmet Memiş , Umut Yavuz ve site sorumluları, Taraf gazetesi yazarı Mehmet Baransu ve Adana Medya internet sitesinden Tamer Talaş ve site sorumluları hakkında suç duyurusunda bulundu. Alınan bilgiye göre, suç duyurusu dilekçesi 7 Nisan’da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na sunuldu. Dilekçede Halit Esendir’in 25 Mart 2014’te Rotahaber internet sitesine verdiği röportajda anlattıklarının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 301. maddesinde düzenlenen “devletin kurum ve organlarını aşağılama”, 125. maddede düzenlenen “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” suçları kapsamına girdiği iddia edildi. Dilekçede, şu ifadelere yer verildi: “Sanıklar görev ve yetkileri mevzuatla belirlenmiş olan , devletimizin milli güvenliği ve bekası için yaşamsal önemi haiz konularda ciddiyetle faaliyet gösteren teşkilatımız, müsteşarı ve görevlileri hakkında; yabancı ülkelere ajanlık yaptıkları, bu ülkelerle terör örgütleri dahil çeşitli gruplarıninançların güdümünde oldukları ve onların menfaatleri doğrultusunda faaliyet yürüttükleri, ülkeye ihanet ettikleri, yasa dışı yol ve yöntemlere başvurdukları gibi şeref ve saygınlıklarını, güvenilirliklerini zedeleyici çeşitli fiil ve olgular isnat ederek, kamuoyu nezdinde küçük düşürmeye çalışmışlardır… Sanıklar, işlenmediğini bildikleri halde soruşturma-kovuşturma-idari yaptırım uygulanmasını sağlamak amacıyla, müsteşarlığımıza ve görevlilerine hukuka aykırı çok sayıda son derece ağır fiiller isnat etmek suretiyle TCK’nın 267. maddesindeki 'iftira' suçunu işlemişlerdir. Sanıkların MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a ve personeline yönelttiği ajanlık, yasa dışı örgütkesimlere hizmet, illegal faaliyet, bilgi sızdırma, provokasyon iftiraları kamuoyunda böyle bir kanıyı ve ardından tepkiyi oluşturma kastıyla, kesin kışkırtıcı ifadelerle ve ayrıntılı senaryolarla dile getirilmiş, özellikle teşkilat müsteşarı son derece hassas konulardaki iftiraların odağına konulup, işaret gösterilerek hedef gösterilmiş ve 3713 sayılı TMK’nın 6. maddesi ihlal edilmiştir.” Baransu ve Talaş’a yöneltilen suçlama Gazeteci Mehmet Baransu ile ilgili suç duyurusunda da, Baransu’nun söyleşi verdiği Adanamedya internet sitesinden Tamer Talaş ve site yöneticileri de suçlandı. MİT söz konusu söyleşi ve yayınla “3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 6. maddesinin ihlal edildiğini, iftira, hakaret, hedef gösterme ve TCK’nın 301. maddesinde düzenlenen 'devletin kurum ve organlarını aşağılama' suçlarının işlendiğini öne sürdü. Söyleşide Hakan Fidan için “yalan üzerine master yaptığını, boş bir adam olduğunu ve Fidan’ı kastederek İran ajanı olduğunu” ifade ettiği belirtilen Baransu'nun cezalandırılması talep edildi. Baransu ve Talaş hakkındaki şikayet dilekçesi de 7 Nisan’da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na iletildi. T24 Arzu Yıldız-Ankara
Hakan Fidan'dan Baransu'ya Suç Duyurusu
MİT'in ardından Müsteşar Hakan Fidan da Mehmet Baransu hakkında suç duyurusunda bulundu T24'ten Arzu Yıldız'ın haberi;Gazeteci Mehmet Baransu ’nun Adana’da bir yerel gazeteye verdiği söyleşiyle ilgili MİT müsteşarlığının kurum adına iftira ve hakaret iddiasıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığı suç duyurusunun ardından, bu kez de MİT Müsteşarı Hakan Fidan avukatı aracılığıyla Baransu’dan ‘iftira ve hakaret’ suçlamasıyla şikâyetçi oldu. Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’na iletilmek üzere sunulan dilekçede, Baransu’nun yerel gazeteye verdiği röportajda Fidan’a yönelik “İran ajanı” suçlamalarına yer verilirken, dilekçede Baransu’nun eleştiri sınırını aştığı öne sürüldü. Dilekçede şu ifadelere yer verildi: “Demokratik toplumlarda herkesin bu arada basın mensuplarının da eleştiri ve görüş açıklama hakkı olduğu tartışmasızdır. Ancak bu eleştiri ve görüş açıklama hakkı kullanılırken başkalarının kişilik haklarına tecavüz edilmemesi, eleştiri hakkının yasal sınırlar içerisinde kullanılması, kimseye hakaret ve iftira edilmemesi de yasal bir zorunluluktur. Oysa şüphelinin açıklamaları dikkate alındığında müvekkile yönelik ‘İran ajanı’ ve diğer beyanlarının ise kullanılmaz ve kabul edilemez nitelikte ağır hakaret ve iftira olduğu açıkça ortadadır.” Arzu Yıldız t24.com.tr
Köşe Bucak Gündem: Köşe Yazarları Bugün Ne Yazdı?
Gazetelerin köşe yazarları bugün neler yazdılar, gündemi nasıl gördüler? İşte günün öne çıkan köşe yazarları... CHP’lileri uyarıyorum: Haşim Kılıç size uymaz | Ahmet Hakan | Hürriyet EY CHP’liler!Haşim Kılıç, Erdoğan’ı gözünün içine bakarak sert bir şekilde eleştirdi diye...Sakın “Yaşasın, cumhurbaşkanı adayımızı bulduk” demeyin.Çünkü...Haşim Kılıç’tan size yâr olmaz. Yazının tamamını okumak için tıklayınız Nereden nereye! | Mehmet Baransu | Taraf Tarih 14 Ağustos 2001. Ankara’da küçük bir salon. Türkiye yeni bir partiye ve lidere merhaba diyor. Partinin genel başkanlığına seçilen isim, kameralar karşısında açıklanıyor. Ön sıralarda Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Bülent Arınç, Ali Coşkun, Abdulkadir Aksu gibi tanıdık isimler.Kürsüden, “Oybirliğiyle partimizin genel başkanlığına Sayın Recep Tayyip Erdoğan seçilmiştir” anonsuyla, Erdoğan, kürsüdeki yerini alıyor. Yazının tamamını okumak için tıklayınız Kaset siyaseti | Ekrem Dumanlı | Zaman Hemen her fırsatta birileri ile ilgili kaset bulunduğu; bu kasetlerin “paralel yapı” tarafından kullanıldığı söyleniyor. Hem de meydanlarda. Alenen.Daha önce bazı siyasiler, medya sahipleri, hatta Cumhurbaşkanı için de benzer bir şeyler söylendi. Güya onlara dair de kasetler vardı ve o kasetler bir yerlerde gizlice tutuluyordu. Geçen hafta Başbakan, iddiasına iki adres göstererek devam etti: Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Genelkurmay Başkanı. Yazının tamamını okumak için tıklayınız Siyaset hukuku ezerse | Taha Akyol | Hürriyet  ANAYASA Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın konuşması üzerine yine siyasi fırtınalar koptu.Sadece Kılıç’ın konuşması mı, Mahkeme Twitter yasağını kaldırdığında, HSYK Kanunu’nda iptaller yaptığında da yine siyasi fırtınalar koparılmıştı.Elbette Kılıç’ın hukuki görüşlerinde ve AYM’nin kararlarında hukuki yanlışlar olabilir. Yazının tamamını okumak için tıklayınız Ben de 'Bana hiç kimse dokunamaz' diyordum | Ezgi Başaran| Radikal Ergun Göknel'le 17 Aralık süreci ile İSKİ skandalını konuştuk: Bir noktaya geldiğiniz zaman size 'En büyük benim' hissi geliyor. Nasıl Erdoğan o histe ise şu anda, ben de öyleydim. Kimse bana dokunamaz diyordum. Asarım, keserim hiçbir şey olmaz diyordum. Yazının tamamını okumak için tıklayınız  Ruşen  Çakır | Muhafazakâr mahalledeki kavgalar: Nasıl bakmalı? Ne yapmalı? | Vatan Önce Tayyip Erdoğan - Abdullah Gül rekabeti, ardından 17 Aralık ile alenileşen Gülen cemaati - AKP hükümeti savaşı ve nihayet Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç‘ın çıkışı... Siyasi hayatımıza damga vuran bu üç olay da muhafazakâr (İslami) mahallenin içinde yaşanıyor. Ve komşu mahallelerde yaşayanlar öncelikle olup bitenleri kavramakta, buna bağlı olarak hangi tutumun daha doğru olacağını kestirmekte zorlanıyorlar. Yazının tamamını okumak için tıklayınız Çiğdem Toker | Acele kamulaştırmayla akan sular ‘gerçekten duruyor’ | Cumhuriyet “Acele kamulaştırma”, Resmi Gazete trafiğinin “bir numara”sıdır artık.Her hafta Giresun, Ordu, Erzincan, Antalya, İstanbul, Kırşehir’deki yüz binlerce dönüm arazi sahiplerinden alınıyor. Bakanlar Kurulu; EPDK’ye, DSİ’ye, Karayolları’na, TOKİ’ye, Maliye’ye, belediyelere her hafta “hadi acele kamulaştır” diye talimat veriyor. Hazine’ye gitmiş gibi görünen ama greyderlerini sokabilsin diye şirketlere verilen bu arazilerin el değiştirme kararlarının başında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün imzası var. Yazının tamamını okumak için tıklayınız Pınar Öğünç | Kürtler ne istiyor? | Radikal Türkiye’de yerel seçim öncesi Kürt hareketinin demokratik özerklik vurgusu artmakla kalmadı, BDP ve HDP’nin yeniden yapılanmalarıyla geleceğe dair daha somut bir hedef olarak netleştirildi. Bu yazı dizisi de, 2005’ten itibaren Kürt hareketi içinde derinleşmiş ama ülke genelinde anaakımlaşmamış demokratik özerklik tartışmalarını bugüne taşımak, Türkiye’nin geleceğine dair, anlama ihtiyacını bertaraf eden bölünme fobisinden, yerleşik önyargılardan kurtulmuş, yeni ve sakin bir tartışma yaratabilme umuduyla hazırlandı. Yazının tamamını okumak için tıklayınız