İnsan Ne ile Yaşar: Hümanizmin Vahşi Kozmosu
'İnsanlar sadece kendi hayatları için kaygılandıkları, kendilerini kolladıkları için yaşar sanırdım, oysa onları yaşatan tek şey sevgiymiş.' Lev Tolstoy, İnsan Ne ile Yaşar?O sonsuz Rus ovalarının karla örtülü sessizliğinde, Lev Nikolayeviç Tolstoy'un kalemi bir kez daha dokunur insan ruhunun en derin yaralarına. 1885'te kaleme aldığı bu kısa öykü, 'İnsan Ne ile Yaşar?', bir masal kılığına bürünmüş bir felsefe dersi gibidir; ne ki, masallar gibi uçsuz bucaksız bir hayal âleminde değil, günlük hayatın tozlu yollarında, bir ayakkabıcı kulübesinin daracık kapısında açılır önümüzde. Tolstoy, hümanist bir bilgelikle, insanı ne bir melek ne de bir canavar olarak resmeder; o, sadece bir yolcudur, sevginin sıcaklığını arayan, yalnızlığın buzlu rüzgârında titreyen bir yolcu. Bu öyküde, maddenin ötesinde bir nefes ararız: 'İnsan ne ile yaşar?' diye sorar ve cevabı, günümüzün parlak ekranlarında kaybolmuş kalplerimize fısıldar – sevgiyle, merhametle, başkalarının acısına dokunarak.