Görüş Bildir
Olcay Şahan: "Galatasaray da İstemişti Ama Ben Beşiktaş'ı Seçtim"
Futbolcu olmanda abinin payı büyükmüş… O da futbola devam ediyor mu?Dört kardeşiz, ben en küçük çocuğum. Abim şu an Almanya’da yaşıyor, benim menajerliğimi yapıyor. Beşiktaş’a gelmemi sağlayan da o oldu.Beşiktaş’a gelmeden önce Bundesliga’dan da teklifler almışsın. Neyi düşünerek böyle bir karar aldın?Bundesliga’daki ilk senemden sonra Türk Milli Takımı’ndan davet almıştım. Orada kendimi kanıtlamak ve kalıcı olmak istediğim için Beşiktaş’ın teklifini kabul ettim, çünkü Beşiktaş’ta oynarsam milli takıma daha yakın olurum diye düşündüm. Kaiserslautern’le küme düştüğümüz için unutulmaktan korkmuştum. Başka teklifler de vardı, yine Bundesliga’da olacaktım ama Beşiktaş kadar büyük bir takım olmayacaktı bu. Nürnberg, Augsburg, Köln gibi takımlardı.Beşiktaş’la birlikte Türkiye’den seni isteyen başka takımlar da var mıydı?Galatasaray vardı. Fatih hoca zamanıydı, Ümit Davala aramıştı ama Beşiktaş’ı tercih etmiştim.Pişman mısın?Hayır. Şu an hayatımın en güzel noktasındayım.Beşiktaş senin için ne kadar büyük bir kulüp? Burada oynamak çocukluk hayalin miydi?İstanbul’da yaşayan dayım koyu Beşiktaşlıydı. Bizim ailenin tek Beşiktaşlısı oydu, sonra beni de Beşiktaşlı yaptı. İstanbul’a geldiğim zaman maçlara gitmek istiyordum ama hep tatil zamanlarına denk geliyordu. Bana hep Beşiktaşlı yatak örtüleri, kıyafetler filan alırdı. Zaten Düsseldorf’ta büyüdüm. Orada Türkler çok fazlaydı. Türk gibi büyüdük. Kemal Sunal’ın bütün filmlerini defalarca izlemişimdir mesela. Hâlâ izleyip, gülebilirim.Süper Lig’deki maçları izleyebiliyor muydun?Babam kahvehaneye giderdi. Beni de götürüp bir tost yedirirdi, çay içirirdi. Bütün derbileri kahvehanede izlerdik ama maç biter bitmez beni hemen çıkarırdı. “Sen futbolcu olacaksın, sigara dumanının içinde kalmaman lazım” derdi. Hayalim hep o derbilerde oynamaktı.Derbilerde kimleri izleyip, onlar gibi olmak isterdin?Sergen Yalçın, Tümer Metin ve İlhan Mansız. Tabii ki diğerlerinin hakkını yiyemem ama onlar önde oynadıkları için gözüm onların üzerindeydi. Bir maçı hiç unutmam: Bir Şampiyonlar Ligi maçını Almanya’da oynamışlardı. Rakip Chelsea’ydi. O maçı tribünden izlemiştim.Küçük yaşta seni futbolcu gibi mi yetiştirmeye başladılar?Topun ne olduğunu anladığım günden itibaren babam üzerime düşmeye başladı. Hatta okulu bile önemsemedi. Annem de buna çok kızıyordu. Bu yüzden hep kavga ederlerdi. Babam “Benim oğlum çok başarılı bir futbolcu olacak, başaramazsa ben ona ömür boyu bakarım” derdi. Şükürler olsun ki babamın dediği oldu.Babanın futbolla ilgili bir geçmişi var mı? Neden senin üzerine bu kadar çok düştü?Yok ama benim yetenekli olduğumu hissetti. Abim de çok iyi bir futbolcuydu mesela. O da Fortuna Düsseldorf’ta oynamıştı, 12 yaşımda ben de o kulübe transfer olunca abimden vazgeçtiler çünkü aynı mevkide oynuyorduk. O çevrenin en yetenekli oyuncusu olarak beni görüyorlardı.Abinle bu yüzden aranız bozulmadı mı?Yok. Çünkü abim de oraya transfer olmamı çok istiyordu. Şimdi menajerliğimi yapıyor, daha kolay ve kârlı bir iş. Yine de itiraf edeyim, abim benden daha yetenekli bir futbolcuydu. Benden daha hızlıydı. Sol ayağı benimkinden daha çok işe yarıyordu! Koşularda da beni hep geçerdi. Koşu uzunluğunda değil ama hız konusunda. Uzun koşuda patates ederdim onu!Senin sol ayağın da müthiş değil mi?“Müthiş sol ayağım” meselesi aslında espri olacaktı ama elimize yüzümüze bulaştırdık. 4-1 kazandığımız bir maçtan sonra bana “Golü nasıl anlatırsın?” diye sordular. Herkes gördü golü, anlatacak ne var? Ben de onun üzerine öyle bir şey söyledim. Ne diyeyim? Sol ayağım çok kötü. Onu sadece üzerinde durmak ve koşmak için kullanıyorum. İşin garibi sol ayağımla da dört, beş tane golüm var.Müthiş sol ayağınla solda oynamak seni rahatsız etmiyor mu peki?Hayır. Böyle çok mutluyum. Altyapılarda bir ara ön libero oynuyordum, sonradan sol kanata kaydım. Bence mevkiim bu. Sağ ayakla burada oynamak da avantajlı. İçeri daha rahat girebiliyorum. Sağ kanatta oynarsam sadece kanata yapışır kalırım. Ters ayakla oynamak daha rahat.Neden 10 numara pozisyonunda oynamamana rağmen 10 numaralı formayı giyiyorsun? Nasıl gelir gelmez o formayı almaya cesaret edebildin? Bu senden beklenen şeyleri de artırıyor…Beşiktaş gibi bir kulüpte 10 numarayı almak biraz cesaret işi, evet. Samet Aybaba sağ olsun bana ilk günden itibaren çok güvendi ve oynadığım ilk maçta, Manchester City maçında bana 10 numarayı verdi. O günden itibaren de üzerimden çıkartmadım. İki seneden beri de bu formanın hakkını verdiğimi düşünüyorum. Gelecek yıllarda da böyle devam etmek istiyorum.Ya Beşiktaş gerçek bir 10 numara transferi yaparsa?Ne olur bilmiyorum ama vermek istemem. Artık 10 numara 10 numaralı formayı giyer diye bir şey yok. Beşiktaş’a gelen futbolcu da böyle bir konuda sorun çıkarmaz. Buraya geldiğimden beri sorun çıkaran kimseye rastlamadım. Karakteriyle ilgili sorun olan kimse Beşiktaş’a transfer edilmez, transfer edilen bir futbolcu da bu kadar uzun süre ilk 11’de oynamış bir futbolcunun forma numarasını almaz diye düşünüyorum.Samet Aybaba’yla Bilic’in senden istedikleri arasında nasıl farklar var?Samet hocayla hücum anlamında çok açık oynuyorduk. Çok gol yediğimiz doğru ama anlayışımız bugünkünden farklıydı. Slaven Bilic’le daha çok defanstan sağlam çıkarak gol bulmaya çalışıyoruz. Bilic takım oyununa ve garantici olmaya önem veriyor, Samet hoca içimizden geldiği gibi oynamamızı istiyordu. “Yapmak istediğiniz her şeyi yapın” diyordu. Bunu Bilic de söylüyor ama daha çok takım halinde hareket etmemizi istiyor. Bu sayede onunla çalışırken daha az gol yedik ama Samet hoca zamanında da daha fazla gol attık. İkisiyle de başarılı sezonlar geçirdik. “Feda” sezonunda şampiyon olamadık ama herkes bizi konuştu, geçen sene de böyleydi. İnanıyorum ki bu sene daha da üstüne koyarak şampiyon olacağız.Slaven Bilic’in nasıl bir çalışma anlayışı var? Sizi çok hırpalar mı?Aslında sadece Bilic’in değil, bütün ekibinin bu işte payı büyük. Bütün hepsinin sayesinde bu sene hak ettiğimizi alacağımızı düşünüyorum. Bütün hocalar bizimle birebir konuşuyor, mesela maç analizlerimizi yapan Edin Terzic bana Arsenal maçından önce bana rakibin nerelerlen orta yaptığını söylüyor, ona göre önlem aldırıyor. Edin Terzic geldikten sonra hiçbir rakibimizin bizi ezebildiğine şahit olmadım. Geçen sezon hiçbir takımın Bursaspor’u Bursa’da ilk yarının başında baskı altına alıp da üç gol birden attığını görmemiştim. Sadece biz yaptık.Bu sezon kendine 15 gol hedefi koymuşsun. Hedefi tutturamazsan sezon sonunda düğün yapmayacakmışsınız. Kimin fikriydi bu? Nişanlının mı?Babamın fikriydi. İlk sezonumda 11 gol attım, ikinci sezonumda 8 gol attım. Bu sezon 15 gol benim için çok zor değil çünkü kendime çok güveniyorum, hocam da bana güveniyor. Harika bir takımımız var, geçen yıldan çok daha iyi olacağız.Sürekliliğini neye borçlusun? Kart cezalısı durumuna düşmüyorsun, sakatlanıp maç kaçırmıyorsun, yedek kalmıyorsun…Kafama borçluyum. Biraz kurnaz bir insanımdır. Futbolcu olmak için sadece ayaklarınızın olması yetmiyor, kafa da çok önemli. Sakatlanmamı da anneme borçluyum. Çocukluktan beri et yemediğim için her gün bana pekmez, bal filan yedirirdi.Vejeteryan mısın?Tam olarak değilim aslında. İşlenmiş et yiyorum, balık yiyorum. Annemin içine dert oluyordu bu. Bana her gece süte karıştırılmış bıldırcın yumurtası içirirdi. Her gece saat 4’te işe gitmeden önce beni uyandırıp, içirirdi. Şimdi artık sadece pekmezle bal yiyorum. Sabah akşam mutlaka birer kaşık yerim.Bütün olay bu mu yani?Bence bu. Babamın da payı var tabii. Beni her zaman özel çalıştırırdı. Özel hoca tutardı bana. Beni hep koşuya götürüp zorla koştururdu. Ben ağlardım, o koştururdu. Ağlaya ağlaya koşardım. Hiç “kıyamam” dediğini duymadım. O zamanlar Bayer Leverkusen’de bir arkadaşım vardı. Yetenek olarak çok iyi değildi ama gönlünden, canından oynadığı için onu çok beğenirdim. Ona bakıp hevesleniyordum. O yüzden bende de her şey yürekten geliyor. Bazen maçlarda yorulsam bile bunu düşünerek hırslanıyorum, devam etmek istiyorum.Koşup koşup sonuca varamadığında sinirleniyor musun?Hayır. Koşarsan, mücadele edersen istediğine ulaşıyorsun.Baban sana koşarken nasıl hedefler koyardı?Oturduğumuz yere yakın, 6 kilometrelik bir göl vardı. O mesafeyi bir saatin içinde iki kere koşmam lazımdı.İlk turun sonunda bir su içirip “Hadi devam” derdi. İkinci turda sinirlenirdim. Bir defasında önümden bisikletli biri gidiyordu, çabuk bitsin diye onun arkasından koşmaya başlamıştım. Müzik dinliyorum ama nasıl sinirliyim! Babama beni o sıcakta koşturuyor diye kızıyorum ama bisikleti de kaçırmıyorum. Döndü bana “Hızlanayım mı?” dedi. “İstediğini yap, bana ne!” dedim ama ne kadar hızlanırsa gidiyorum. Bir baktım, 12 kilometreyi 52 dakikada koşmuşum.Hızlı düşünmeni neye borçlusun peki?Benim aklım sadece okulda çalışmazdı! Almanca dersinden, İngilizce’den hiç anlamazdım. Sadece matematikte iyiydim. Bir de evde saçma sapan ne iş varsa ben yapardım. Televizyonu tamir ederdim mesela. Onun dışında hep sokaklardaydım. Aklım sadece okula yetmezdi. Notlarıma bakınca “Senden hiçbir şey olmaz” derlerdi.Yaramaz bir çocuk muydun?Bir defasında abimin GameBoy’uyla oynuyordum. Kaseti üfledim üfledim, taktım çıkardım ama oyun hep bulanık görünüyordu. Ben de gidip komple yıkamıştım. Bir daha çalışmamıştı tabii. Abimden çok sağlam fırça yemiştim o gün.Kaç kardeşsiniz?Dört. Bir abim, iki ablam var.Annen hepinizle birden nasıl baş ediyordu? Çalışıyor muydu bir de?Annem temizlik işi yapıyordu, babam araba fabrikasında çalışıyordu.İbrahim Tatlıses’i çok seviyormuşsun. Gölün kenarında koşarken onun şarkılarını mı dinliyordun?Çoğunlukla onu dinlerdim. Bütün şarkıları çok güzel bence. Oynak müzikleri de severim, damardan girmeyi de severim.Maçlardan önce dinlediğin özel bir şeyler var mı?Mahsun Kırmızıgül’ün etkilendiğim birkaç şarkısı var. “Annem” diye bir şarkısı var mesela. Nereden geldiğimi bildiğim için beni çok etkiliyor. Eskiler geliyor aklıma, nasıl yaşadığımızı düşünüyorum. İnönü’de çıktığım ilk maçta statta “Sen benim her gece efkarım” şarkısı çalıyordu. Isınırken gözlerimden yaşlar gelmişti. Annemi babamı statta görünce çok duygulanmıştım.Samet Aybaba zamanı Beşiktaş Avrupa’da yoktu. Geçen sene yine öyle. Bu sezon Beşiktaş’ı Avrupa’da, Feyenoord ve Arsenal maçlarında nasıl gördün? Avrupa için hazır mısınız?Şu an Türkiye’nin en iyi takımı Beşiktaş. Arsenal’e meydan okuyan takım hazır olmaz mı? Arsenal burada kaleye doğru düzgün şut çekemeden geri gitti. İkinci maçta ne olur bilemeyiz ama çok kaliteli bir takımımız var. İnanıyorum ki çok başarılı olacağız. Arsenal’i eleyemesek bile gruplara kalamasak bile Avrupa’da iyi yerlere geleceğiz. Hedefimiz tabii ki Şampiyonlar Ligi.Adidas’ın sizin için hazırladığı formaları beğendin mi?Bence hepsi çok güzel ama ben en çok siyah formayı beğendim. Kırmızıdan da vazgeçeceğimizi sanmıyorum.Cenk Tosun, sen ve Demba Ba tribünden bu sezon için birer loca almışsınız. Bunu sırf kulübe maddi destek sağlamak için mi yaptınız?Yardım olsun diye aldık tabii ki ama bir taraftan da misafirlerimiz rahat edecek diye düşündük. Yakında nişanlım gelecek, evleneceğiz, annem babam gelecek. Bir de benim çok arkadaşım var, her maçta 10 tane bilet isteyip başkanları kızdırıyorum. 3-2’lik Fenerbahçe maçından önce 25 tane bilet almıştım. Maçtan bir gün önce annem telefon edip “Eniştenin bir akrabasına söz vermiştim ben, onu unuttuk” dedi. Ben de Tamer Kıran’a gidip “Bana bilet lazım” dedim. Önce vermeyecekti. “Yarın maçı kazanmak istiyorsan bana bir tane bilet vereceksin, ben de sana maçı alacağım” dedim. “Söz mü?” dedi, “Söz” dedim. Arabasının torpidosuna bir tane bilet saklamış, onu bana verdi, ben de maçı aldım!Şimdi artık kaç tane istersen alabilirsin…Artık bağladım bu konuyu ama yine de loca aldım. Vodafone Arena Türkiye’nin en güzel stadı olacak. Diğer takım taraftarları oraya korkarak gelecek.Twitter’ı aktif kullanıyorsun. Oradan nasıl mesajlar alıyorsun?Taraftarlar bizi görmek istediği için kullanıyorum. Beşiktaş taraftarı takımına çok bağlı. O şekilde temas etmiş oluyoruz.Güzel mesajlar alıyor musun?Fenerbahçe maçından sonra çok güzel mesajlar gelmişti. “Gökhan Gönül pazara gitti” diye fotoğraflar filan koymuşlardı.Bundesliga’da unutamadığın bir maç var mı?Borissia Dortmund maçını unutamam. Yine müthiş sol ayağımla yapıştırmıştım bir tane, gol olmuştu. Beşiktaş’a geldiğimden beri de Fenerbahçe maçlarını unutamıyorum.Röportaj Hilal Gülyurt, Recep ÖzerinFotoğraf Barış Tekin
İstanbul Tabip Odası Dört Ay Önce Twitter'dan Uyarmış!
İstanbul Tabip odası 15 Mayıs tarihinde attığı tweette Mecidiyeköy’de yıkılan Galatasaray’ın Ali Sami Yen Stadı’nın yerine Torunlar İnşaat’ın yaptırdığı ve dün asansör kazasıyla 10 işçinin hayatını kaybettiği olayla ilgili uyarıda bulunmuştu. İstanbul Tabip Odası, 15 Mayıs'ta Twitter hesabına projenin fotoğrafını koyarak, 'Bu günden sesleniyoruz maalesef yarın bu inşaatlarda 8-10 işçi kardeşimizi kaybedeceğiz' diye yazmıştı. Bu tweetten dört ay sonra meydana gelen kazada 10 işçi hayatını kaybetti.AZİZ TORUN'A DA SORULDUÖte yandan söz konusu tweet bu sabah açıklama yapan Torunlar GYO Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Torun'a da soruldu. Torun, 'İşi tweet noktasına getirirsen herkes her şey için tweet atıyor. Bizim için esas olan bakanlığın belirlediği şartların şantiyemizde yerine getirilmesidir. Sorumluluğumuzun bilincinde olduğumuz için karşınızdayız' dedi.DHA
Gökhan Gönül: 'Artık Milli Takım Taraftarını Yaratmak Gerekiyor'
Milli Takım ve Fenerbahçe'nin başarılı sağbeki Gökhan Gönül, Milli Takım'ın her futbolcunun istediği ve özlem duyduğu bir yer olduğunu söyledi. Avrupa Şampiyonası'na gitmek için birlik, beraberlik ve takımdaşlık adına saha içinde ve dışında ellerinden gelen her şeyi yaptıklarını belirten Gönül, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Ben futbolda yaşlısını gencini ayırmıyorum. Burası A Milli Takım ve denenme yeri değil. Hak edenlerin yeri burası. Tabii ki başka hak edenler de oluyordur. Ancak başımızda Fatih hoca var ve kararları o veriyor. Genç oyuncularla bizim aramızda ağabey- kardeş ilişkisi her zaman var. Tıpkı hayatın her noktasında olduğu gibi...'NEDEN HER YER KIRMIZI-BEYAZ OLMASIN?'Artık milli takım taraftarını da yaratmak gerekiyor. Herkes elini taşın altına sokmalı. Bunun için federasyonumuz gerekeni yapacaktır. Salı günkü maçta İzlanda taraftarı yeşiller içinde tribündeki yerini alacak. Hollanda'ya gidiyorsunuz, karşınıza turuncu renkte tribünler çıkıyor. Bizde niye her yer kırmızı-beyaz olmasın? Beni kendi sahamızda, stadı kırmızı- beyaz görmek ne kadar etkiliyorsa, rakip takımı da o kadar düşürür. Milli Takım hepimizin. Herkes üzerine düşeni biraz daha yerine getirirse, sadece turnuvalarda başarılı bir takım değil, turnuvalara giden bir takım oluruz.'Milli Takım'ın ülkenin takımı olduğunu dile getiren Gökhan Gönül, 'Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ya da Kayserispor... Hiçbir şekilde burada adları bile geçmiyor. Oyuncuların ne birbirleriyle ne de kulüplerle bir sıkıntısı var' dedi. Gönül, 'Fatih hocanın üzerine basa basa söylediği bir söz vardı; Milli Takım hepimizin takımı, herkes desteklemeli. Ben burada olayım ya da olmayayım. Ömrüm boyunca bu takım benim bir parçam olacak... O yüzden Milli Takım'da kulüpleşmek yerine tek bir çatı altında buluşmak ve aynı hedef doğrultusunda çalışmak çok önemli' diye konuştu.Gökhan Gönül, Dünya Kupası'nı TV'den izlemesinin içinde hep bir kırıklık ve burukluk olarak kalacağını belirtti. Ay-yıldızlı futbolcu, 'Şimdi önümüzde Avrupa Şampiyonası var. Futbolcusundan malzemecisine kadar hepimiz bu turnuvaya odaklandık. Ben bir Avrupa Şampiyonası kaçırmıştım. Artık yaşlanıyoruz, bir tane daha kaçırmak istemiyorum' ifadelerini kullandı.Euro 2016 yolunda her maçın final olduğunu dile getiren Gökhan sözlerini şöyle tamamladı: 'İzlanda'dan puan değil, puanlar almalıyız. Rakibimiz çok gol yiyen, aynı zamanda da çok atan bir takım. İnşallah çok gol yiyen kısmı bize denk gelir. 20 futbolcusu Avrupa'nın çeşitli liglerinde oynuyor. Kendi sahalarında kolay çok puan kaybetmiyorlar. Ancak hocalarımız İzlanda'nın en zayıf ve en güçlü noktalarını, onların karşısında nasıl oynamamız gerektiğinizi bize gösteriyorlar. Sahadan istediğimiz sonuçlarla ayrılacağımızı düşünüyorum.'skorer
'Melo'nun TFF Başkanı'nın Elini Sıkmaması Türkiye Cumhuriyeti'ne Hakarettir'
Başkan Aziz Yıldırım’ın 3 Temmuz süreci ile ilgili yaptığı çarpıcı açıklamaların ardından bir diğer gündemi de Galatasaray’ın yıldızı Felipe Melo’ydu. Özellikle Süper Kupa Finali’nde yaşanan olaylar başkan Yıldırım’ı fazlasıyla sinirlendirmiş.Fenerbahçeli oyuncuların Melo ile yıldızı pek barışmıyor. Geçen sezon Emre’yi attırdı, bu kez Volkan ile kapıştı.“Selçuk geldi penaltı attı, Volkan ile arasında hiçbir diyalog var mı? Hiçbir şey yok. Ama Melo ile var. Çünkü Melo devamlı hakaret ediyor. Fenerbahçe maçlarında her türlü pisliği yapıyor. Geçen sene Emre’ye yaptı, Emre atıldı.Kendisine belli vasıfları kendi kendine veren bir oyuncu. Her maçta oyuncularımıza tekme atıyor, dil çıkartıyor. Ve o oyuncu soyunma odasının kapısını kapatıyor, kendi takım arkadaşını dövüyor. Öldüresiye dövüyor. Bununla ilgili ne kendi camiası ne federasyon bir şey yapıyor. Kendi milli takımına almıyorlar, neden almıyorlar?Türkiye Cumhuriyeti’nin federasyon başkanının elini sıkmıyor ve o federasyon başkanının kendi gazeteleri ile başkanın kendisi bu konuda yorum yapmıyor. Melo’nun bu tavrı Türkiye Cumhuriyeti’ne hakarettir. Bizim oyunculardan bir tanesi yapsa siz medya olarak neler yazarsınız, ne hakaretlerde bulunursunuz. Adam kendisini bir hayvanın yerine koyuyor ve kendisini zaten öyle gösteren bir insana mecazi anlamda söylenen bir sözü herkes eleştiriyor. Ne kadar yabancısever olduk ya!‘TÜRK İNSANINA IRKÇILIK YAPIYOR’“Acaba sporcularımız yurt dışında oynadıkları takımlarda bu davranışları yapsalar, o ülkede basın ve kamuoyu ne tür tepki gösterir? Muz göstermeye ırkçılık diyoruz. O hareketi yapan insana herkes saldırıyor. Bu adam Türk insanına karşı her türlü ırkçılığı yapıyor kimse sesini çıkarmıyor. Son Bursa maçında rakibine bir hareketi var. Yaptığı yine ırkçılık.Peki niye basın üzerine gitmez? Irkçılık değil mi bu? Hep Türk çocukları hedef yapılıyor. Bu ne biçim iş. Adamın dokunulmazlığı var. Bunu yarattılar. Federasyon başkanının elini sıkmadığı anda ceza kuruluna sevk etmen ve ceza vermen lazım. TFF kendisine saygılı olunmasını istiyorsa bu konuyu çözmelidir.HER iLE F.BAHÇE EViAziz Yıldırım’ın en önemli hedeflerinden biri de 1 milyon üye. Bu proje doğrultusunda aylardır hummalı bir çalışma var. sürdürülüyor. Yönetim Kurulu Üyesi Ender Alkaya koordinatörlüğünde ciddi adımlar atılmış durumda. Projenin lansmanı önümüzdeki ay içinde gerçekleştirilecek. Sistem hayata geçtiğinde Türkiye’nin her yerindeki her F.Bahçeli kongrede oy kullanabilecek. Tüm illerde şubeler açılacak. Mevcut dernekler şubelere dönüştürülecek. İlk adım dün Antalya’da atıldı. Şube kuruluşu tamamlanan Antalya Derneği’nin düzenlediği gecede 300 F.Bahçeli kulübe üye yapıldı.TÜM İLLERDE TESİSBu yönde derneklerin de kulübe ciddi başvurusu var. Şimdiden 15 derneğin işlemleri tamamlandı, şube olarak tescil edildi. 15’inin de tamamlanmak üzere. Her ilde F.Bahçe evleri yapılacak. Konseptte spor sahaları, salonları, sosyal tesisler, havuzlar yer alacak. Spor okulları kurulacak. F.Bahçe üyeleri,nasıl ki İstanbul’daki, Ankara’daki sosyal tesislerden yararlanabiliyor, aynı tesisler artık tüm illerde olacak. Kulübe üyelik konusunda da tüm F.Bahçeliler’e cazip seçenekler sunulacak.AZİZ YILDIRIM: NE CHELSEA’DE NE R.MADRİD’DE VAR“Bir milyon üye projesi, benim cezaevinden beri üzerinde çalıştığım bir proje. Tüm Türkiye ve dünyadaki Fenerbahçelileri; birleşmeye, yetki ve sorumluluk almaya davet eden bir proje bu. Dünyada başka hiçbir kulüpte benzeri olmayan bir proje. Ne Chelsea’nin Team Card programı ne Real Madrid’in Madridista programları bu boyutta ve hacimde değildir...Ve bu proje her şeyden önce Aziz Yıldırım’ın antidemokratik yönetim sevdalısı olduğuna dair kelamlar düzenlere verilen en güzel cevap olacaktır. Lafa gelince 'AB’ye uyalım' diyen zihniyet sporda bunun tam tersini yapmaya başladı. Şimdi biz de bu operasyonu yaparak tamamen Türk çocuklarına uygun sistemi kurmaya çalışacağız.”ASBAŞKAN ENDER ALKAYA: KİŞİLER DEĞİL KİTLELER YÖNETECEK“Türkiye’nin her tarafında Fenerbahçeliler’in bulunduğu her yerde bir şube açmayı planladık. Her ilde Fenerbahçe evi olacak. Bankalarla yaptığımız anlaşma var. Denizbank’tan çok cazip kredi faizleri aldık, ortak bir kart yarattık. 36 ay vade ile temsilci üye olabilecekler. Sisteme göre her şubede 200 kişi tamamlandığında bir delege seçebiliyorlar. 5 kişilik yönetim kurulları da genel kurullara katılabiliyor. Dolayısıyla her Fenerbahçeli kongrede temsil edilmiş oluyor.”CEO HASAN HAKKI YILMAZ: TAM DEMOKRASİ“1 milyon üyeden bahsediyorsanız tam demokrasinden bahsediyorsunuz demektir. Türkiye’nin her yerinden gelen Fenerbahçeli’nin oy verdiği bir sistem. Müthiş bir demokrasi uygulaması. İki üç sponsor, zengin iş adamının parası ile bu işler sürdürülemez. Çözüm bulunamazsa Türk sporu duvara toslamak üzere. 500-600 milyon Euro bütçeli takımlarla 100 milyon Euro’luk bütçeyle yarışamazsınız. Bir kere şampiyon olsan ne olur sonrasında 15 sene bir şey olamıyorsan.”'VOLKAN YÖNETİCİ OLACAK KALİTEDE’Volkan bu kulüpte ileriki dönemlerde yönetici olacak kalitede bir insandır. Gerekirse de antrenör, idari menajer olacaktır. Her konuda iyi bir Fenerlidir. Milli Takım’a alınmaması oradaki teknik heyetin sorumluluğundadır ama alınması gerektiğini de ben buradan söylüyorum. Alınsaydı bazı yerlere mesaj olurdu.”'EVET DEĞİŞTİM'Başkan Vekili Abdullah Kiğılı’nın Fenerium’dan sonra yönetimdeki görevinden de istifası çok konuşulmuştu. Bununla ilgili olarak birçok iddia ortaya atılırken, başkan Aziz Yıldırım yaşananları tüm ayrıntısına kadar Habertük’e anlattı.-Abdullah Kiğılı istifa etti ve sizi de suçlayıcı açıklamalar yaptı. İstifadan döndürmeye çalıştınız mı? Abdullah beyin dediği gibi gerçekten de değiştiniz mi?“Ben Fenerbahçe’nin aleyhine olacak hiçbir şeye müsaade etmem. Fenerbahçe’de tek başına imza atma yetkisi başkanda bile yoktur. Aziz Yıldırım’ın imza attığı yerde muhakkak bir yönetici daha imza atacaktır. Tüzükte de böyledir ve ben bunu 16 senedir uyguladım. Ama bizim Fenerium müdürünün tek başına 150 milyon TL’ye imza atma yetkisi vardı...Bu olaydan önce ben kendilerini uyardım. Abdullah Kığılı’ya da söyledim. ‘Bu kulüpte benim bile böyle yetkim yok, bunun sorumluluğu ağırdır’ dedim. Ama o bunları anlamadı. En sonunda formalar satışa çıktı, ben de Mahmut bey ile tanıttım.”‘SEVKİYATI BEN YAPTIM’“Ertesi gün geldim buraya hiçbir Fenerium yetkilisi yoktu. Ben 30 tane forma aldım, pazar günü evimden kalktım yine buraya geldim. Mağazada forma bulamayan taraftarlarımıza versinler diye formaları iade ettim, yine Fenerium’da kimse yoktu. Depolara ben gittim, yığılmış, bekleyen malzemelerin sevkiyatını ben yaptırdım. Kargo şirketi ile anlaşma yapmışlar, buradan Suadiye’deki, Akasya’daki, Akmerkez’deki mağazaya bile kargo ile mal gidiyor İstanbul’un tüm semtlerine... Haliyle geç gidiyor. Müdahale ettim, her sevkiyatı kulübün araçlarıyla yaptırdım.”‘BİRİ YANLIŞ SÖYLÜYOR’“Birkaç gün sonra müdürü çağırdım. Bir gün önce yardımcısına ‘Adidas’tan kaç tane forma geldi?’ diye sordum. ‘29 bin geldi, bin 500 tane de bugün geliyor 30 binin üzerine çıktık’ dedi. O gün müdüre aynı soruyu sordum. ‘18 bin tane geldi’ dedi. ‘Bir yanlışlık olmasın’ dedim, ‘Bu listeleri ben hazırladım’ karşılığını verdi. Ben de ‘Yardımcısını çağırın biri yanlış söylüyor’ dedim. Yardımcı yine 30 bin 500 rakamını verdi, ‘Benim size söylediğim gibi’ dedi. Müdüre ‘Hani 18 bindi’ dedim. Cevap veremedi işine son verdim. Çünkü Fenerium ile müdürün ilgisi yoktu. Kendisine başkanda olmayan yetkiler verirseniz böyle olur.”‘150 MİLYON TL’LİK BÜTÇEYE ULAŞMASI GEREKİR’“Abdullah Kiğılı diyor ki; ‘Aziz Yıldırım değişti.’ Evet doğru! 2011 yılındaki Aziz Yıldırım neyse yeniden yargılama çıktıktan sonra da öyleyim. Çünkü o arada hiçbir şeye karışmıyordum. Karışmadığım için de anlattıklarım ortada. Fenerium olması gereken yerin gerisinde. Türkiye’de şu anda 150 milyon TL’lik bütçelere ulaşması lazım. Çünkü Fenerium’u Fenerbahçeliler büyütüyor, biz değil. Bizim orada çalışmamız, onlara hizmet, ürün götürmemiz lazım. Biz bunları yaparsak Fenerium kendisi büyür. Fenerium’la ilgili kısa bir bilgi vermek isterim. Fenerium 2007 yılında mağazacılık faaliyetlerinden 35.7 milyon dolar ciro, 12.9 milyon dolar kar elde etmişti. Geçen yıl ise 42.8 milyon dolar ciro elde edilmiş. Kar ise 10.6 milyon dolar olmuştur.”‘ABDULLAH BEY BASINLA KONUŞMAYI ÇOK SEVER’“Abdullah Kiğılı seçime 8 ay kala aday olmayacağını basına söyler, çünkü basınla konuşmayı çok sever. Bu sene, bu konuda neyseki rahatız! Abdullah Bey ile aramızda geçtiği iddia edilen yalan ve çirkin bir haber yayınlandı. Bunu yazan kişi Engin Verel ve gazetesi hakkında dava açtık. Verel’i de Disiplin Kurulu’na şikayet ettim.”ERSUN YANAL VE SES KAYDISoyunma odasındaki konuşmaların sızdırılmasının sorumlularını bulabildiniz mi?“Belirli bir gerçekliği ve seviyesi olamayan hiçbir iddia ve yalana cevap vermeme kararı aldık. 3 Temmuz’dan bu yana bu tür hukuka aykırı delillerden en çok mağdur olmuş bir yönetimiz. Önce futbolcularımıza suç attılar. Sonra yöneticilerimize saldırdılar. Ben ekibime ‘Sakın cevap vermeyin’ dedim. Sağolsunlar kimse muhattap olmadı. Sonra Ersun hoca zaten çıkıp ‘Tüm kayıtlar kontrolümde yapılıyordu’ dedi. Konu kapandı.”‘YENİDEN YARGILAMA İLE HERKES ETEĞİNDEKİ TAŞI DÖKMELİ’Bugün herkes bizim üzerimizden bu olayı kullanıyor. Türkiye de kullanıyor, Avrupa da kullanıyor. Herkes bizim üzerimizden kendi menfaatleri doğrultusunda 3 Temmuz’u kullanıyor. Bunu siyaset de kullanıyor, ekonomi de kullanıyor. Mahkemede hesaplaşılması lazım. Hesaplaşmanın sonucunda çıkacak düşüncenin doğrultusunda herkes o zaman samimi olarak birbirine elini uzatacaktır. Stadın karanlığında kupa almak için çarpışanlar, zorlayanlar “Biz dostuz” diye konuşurlarsa, bizi üzerler. Yeniden yargılama ile herkesin eteğindeki taşı mahkemede dökmesi lazım.‘SAHTE DOSTLUKLAR BANA TERS’Biz herkesi oraya çağıracağız. İnsanların bildikleri veya bilmedikleri konuları orada gündeme getireceğiz. Orası yalnızca Fenerbahçe’nin yargılanma yeri olmayacaktır. Türk sporunun yargılandığı yer olacaktır. Ondan sonra da hepimiz kucaklaşacağız.Onun dışında ben “Dost olalım” kelimesini kabul etmiyorum. Sahte dostluklar benim anlayışıma ters geliyor. Dostluğun yerine gelebilmesi için gerçeklerle yüzleşilmesi şarttır. Eğer gerçeklerle yüzleşilemezse kulüpler arası dostluk hiçbir zaman oluşturulamaz, barış getirilemez.‘YALANDAN BİR ARAYA GELME’-Kulüpler Birliği toplantılarına katılacak mısınız?Hayır.-Fenerbahçe’den katılım olacak mı?Onun şartlarına bakarız.-Kulüpler Birliği’nin başkanları bir araya getirme çabalarından bahsediliyor..Yalandan bir araya gelmenin önemi yok. Önemli olan isteyerek, tavırlarınızı ortaya koyarak bir araya gelmek. Yürekten bir araya gelelim. Onun da şartını söyledim. Yeniden yargılama Türk sporu için çok önemlidir. Sporun içinde dostluk olacaksa yeniden yargılamada Türk sporu geçmişinden bugüne yargılanmalıdır. Herkes gelsin korkmadan konuşsun. Devlet de desin ki ceza vermeyeceğiz. Biz suçluysak bize ceza versinler,bizim dışımızdakilere vermesinler. Ama gelsin herkes korkmadan söylesin doğruları. Herkes gelsin doğruları anlatsın ve bu iş bitsin.‘BİR TÜRK ÇOCUĞUNA YAPILAN MUAMELE BENİ ÜZDÜ’Süper Kupa Finali’nde yine olanlar oldu. En sonunda da Volkan, Milli Takım’a alınmadı. Sizce bir tavır mı söz konusu? Demirören’in manifestosu doğrultusunda mı kadroya çağrılmadı? Geçen sezonda da Melo ile tartışan Emre atılmıştı. Neler söylersiniz?Aslında bu konuları konuşmak istemiyorum ama madem ki soruyorsun, cevaplayayım. Fenerbahçeli olduğu için ceza aldı Volkan. Her şeyden önce Türk Milli Takım kaptanına ve bir Türk çocuğuna yapılan bu muamele beni üzdü. Ayrıca Süper Kupa’yı Fenerbahçe düzenlemedi. Bunun sorumluluğu tamamen federasyonundur. Oraya gelen seyircinin hiçbirinin içeri girmesinde bizim dahlimiz yok. Tüm tedbirleri federasyonun alması lazım. Kupada her şeyi federasyon uyguladı, cezayı biz yedik. Halka arz bir şirkete kafana göre ceza veriyorsun. Olmaz ki! O zaman düzenleme, kaldır Süper Kupa’yı.‘ADALETİ SAĞLAYAMAZSAN SAĞLAYAN BULUNUR’Volkan daha kalesine geçmeden su şişeleri yağdı. Küfür ediyorlar annesine, kızına, eşine... Volkan namuslu, şerefli, Anadolu çocuğunda olması gereken tüm vasıfları üzerinde barındıran bir çocuktur. Böyle bir insana tüm bunları yapacaksınız ve bu insandan hiçbir tepki koymamasını bekleyeceksiniz. Volkan dik ve delikanlıdır. Haksızlığa, küfre, hele hele ailesine yapılan hiçbir tacize kayıtsız kalmaz. Burada hakemin yapacağı şey maçı oynatmamaktı. Statlarda bu tür olayların olmasını engellemeniz lazım. Tribünlere gelen insanların onları atmamasını sağlayacaksınız. Bunun tedbirini de federasyon alacak. Siz bunları almamışsınız, suç sizde ama Volkan’ı suçluyorsunuz. Federasyonun tavrı üzücü. Volkan’a savunma hakkı bile tanınmadı. Nedense savunma yapmasından korkuldu. Apar topar karar verildi. Sen Seba Ligi diyorsan, Fair Play diyorsan, önce adaleti sağlayacaksın. Sağlayamazsan, sağlayanlar bulunur.TİCARİ OPERASYONA HAYIRSüper Lig’in başlamasıyla birlikte tartışılan bir diğer konu da Passolig... Tribünlerin büyük bir kısımı buna tepkili. Özellikle Fenerbahçeli taraftarlar bu uygulamayı istemiyor. Peki başkan Aziz Yıldırım’ın bu konudaki düşünceleri ne? Önümüzdeki günlerde Fenerbahçe Passolig’e geçecek mi? İşte bu konudaki duygu ve düşüncelerini de başkan Yıldırım çok net bir şekilde dile getirdi.‘E-BİLET’E KARŞI DEĞİLİZ’Sayın başkan, Passolig sistemine bir tek Fenerbahçe geçmedi. ‘Fenerbahçe’nin ayrıcalığı ne? Kanunen suç işliyorlar’ şeklinde eleştiri getirenler var. Anlaşmayı neden kabul etmiyorsunuz? Nelere karşı çıkıyorsunuz, ne istiyorsunuz?“Biz kanuna karşı hiçbir eylemde bulunmuyoruz. Kanun iyice okunduğunda bunun yalnızca e-bilet konusu olduğu görünmektedir. Biz de e-bilet satışına karşı değiliz. Ancak ihaleyi aldıklarını söyleyenler bizim diğer bankalarla yaptığımız anlaşmalar gereği kulübümüze gelen gelirleri de yok edecek bir tutum içindeler. Onlar diğer bankalarla yapılan anlaşmaların iptal edilmesini istiyorlar. Bunun karşılığında da kulübümüze 1.8 milyon dolar teklif ediyorlar. Taraftar kartımız ve bankalardan kulübümüzün elde ettiği gelir ise 18 milyon TL’dir.”‘BİZ ZATEN TARAFTARIMIZA BAZI HİZMETLERİ VERİYORUZ’“Fenerbahçe’nin haklarını kimseye yedirmeyiz. Onlara teklifimiz vetavsiyemiz yalnızca Biletix’in yaptığı gibi bilet satışını organize etmeleridir. Firma yetkilileri bizimle yaptıkları ilk görüşmede 25 milyon TL kazanacağımızı ve 5 milyon dolar da ayrıca harcama yapacaklarını beyan ettiler. Biz ise yapılacak 5 milyon dolar harcamayı kulüp olarak yapmayı taahhüt edeceğimizi söyledik. Onlara 20 milyon TL yılda bize ödemeyi taahhüt ettikleri taktirde 10 yıllık bir anlaşma yapabileceğimizi söyledik.Bu toplantıdan sonra bize ancak 1.8 milyon dolar ödeyebileceklerini beyan ettiler. Biz ise Fenerbahçe Spor Kulübü olarak kredi kartı operasyonuna girmek istemiyoruz. Çünkü karta tüm belediye ve kuruluşlardaki hizmetleri de almak istiyorlar. Biz bugün bazı hizmetleri kendi taraftarımıza zaten veriyoruz.”‘SPONSORLUK İSTEMİYORUZ’“Biz sizin sponsorluk paranızı istemiyoruz dedik, 9 milyonu sildik. Hatta ‘yatırımı da kendimiz yapacağız’ dedi başkanımız. ‘25 lirayı da istemiyoruz, kendi hakkınızı ve federasyon hakkınızı alın, geri kalanı biz taraftar kartına yükleyeceğiz’ dedik. ‘Bunun karşılığında passolig sistemine biz de girelim’ dedik. Bu sistem kanuna uyumlu şekilde çalışsın, ama biz bu ticari olayın içinde yokuz dedik. Biz sponsorluk da istemiyoruz. Sadece kart maliyetini taraftardan alabileceklerini söyledik.”HABERTÜRK
TT Arena'yı Kediler Bastı
TT Arena'da en son maç 4 ay önce oynanmış olmasına rağmen, zeminin hali endişe veriyor. Bunun sebebi ise stada girerek zemine idrarını yapan çok sayıda kediSüper Kupa'da Manisa 19 Mayıs Stadı'nın, ligin ilk haftasında ise Mersin Arena'nın zemini başta olmak üzere çim kalitesinin futbola olumsuz etkisi net bir şekilde gözler önüne serildi. TT Arena'da en son 17 Mayıs 2014'te Erciyes'le karşılaşan G.Saray, geçen 4 aylık süreye rağmen zemin sorununu yüzde yüz çözemedi. Ama geçen sezonların aksine Arena'nın zemininde yaşanan sorun bu kez çok şaşırtıcı... TT Arena'daki zeminin bazı bölümlerinin 'kel' kalmasının sebebinin iklim koşulları değil kedi olduğu ortaya çıktı. Seyrantepe civarında bulunan çok sayıda kedinin, özellikle gece saatlerinde stadın içine girerek çimlere idrarını yaptığı tespit edildi. Sabah
Reklam
Sabri'ye Florya'da Büyük Şok!
Galatasaray’da kadro dışı bırakılan, kaptanlığı elinden alınan, başka takıma gitmesi için zorlanan Sabri Sarıoğlu, A2 takımına gönderildiği yetmezmiş gibi, sarı-kırmızılı takımdan da iyice dışlandı. Florya’da “İkinci sınıf” muamele gören Sabri, diğer futbolcuların yemek yediği yemekhaneyi bile kullanamıyor.15 yıl hizmet ettiği Galatasaray’da şu an A takım binasına girmesi bile yasak olan Sabri’ye yemek de çıkmadığı belirlendi. Sarı-kırmızılılarda yemekleri sadece A takım futbolcularının yiyebileceği ve bu yüzden kadro dışı kalan sporcuların yemeklerini evde yiyip gelmelerinin istendiği vurgulandı. 2003’ten beri Galatasaray forması giyen Sabri’nin antrenmanlarda kullanacağı malzemelerde de değişikliğe gidildi.Buna göre A takım malzemecisinin kesinlikle Sabri ile ilgilenmeyeceği, tecrübeli futbolcunun antrenman malzemelerinin gerekirse A2 takımı malzemecisi tarafından karşılanmasının istendiği vurgulandı. Sabri’den istenen bir diğer şey ise A takım tesislerde iken kesinlikle tesislerde bulunmaması. Böylece ömrünün yarısı tesislerde geçen Sabri Sarıoğlu için Florya çekilmez bir yer haline geldi.Galatasaray ile 1 yıl daha sözleşmesi bulunan ve lisansı çıktığı için bu sezon A2’de forma giyebilecek olan Sabri Sarıoğlu ise, sahipsiz bırakıldığını düşünüyor. Yakınları ile dertleşen tecrübeli ismin, “Bu karar bana baştan iletilse daha farklı bir yol izleyebilirdim. En iyi sezonumu geçen yıl geçirdim. Hoca görmeden kadro dışı bıraktı. Sonra Mancini’nin kararı dendi. Ama Prandelli de onun kararı olmadığını söyledi. Demek ki bu kararı hocalar almadı. Hoca beni görüp yetersiz bulsa yine kararına saygı gösterirdim” dediği öğrenildi.Tecrübeli futbolcu sezon sonuna kadar takımda kalmayı ve sözleşmesinin bitimiyle beraber kendisiyle ilgili kararda bir değişiklik olmazsa Galatasaraylı Sabri olarak sahalara veda etmeyi planlıyor.
TEOG İkinci Nakil Yerleştirme Sonuçları Açıklandı
TEOG kapsamında merkezi sınavlara katılarak tercih yapan öğrenciler için ikinci nakil başvurularının ardından yerleştirme sonuçları açıklandı.Milli Eğitim Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, 5 Eylül Cuma akşamı tamamlanan ikinci nakil yerleştirmelerinin ardından devlet liselerinde 15 bin 694 boş kontenjan oluştu. Boş kontenjan sayısı İstanbul’da 2 bin 311, Ankara’da 1.345 ve İzmir’de 682 oldu. Ayrıca İstanbul’da yüksek puanlı okullardan Galatasaray, İstanbul, Kabataş Erkek, Cağaloğlu Anadolu Lisesi gibi okullarda hala boş kontenjan var. Yeni kontenjanlar için nakil başvuruları 8 Eylül Pazartesi başlayacak. Öğrenciler pazartesi, salı, çarşamba ve perşembe günleri nakil başvurusu yapabilecek. Cuma akşamı ise yerleştirme sonuçları açıklanacak.Öte yandan yabancı özel okullardan Amerikan Robert, Notre Dame De Sion, İtalyan Lisesi gibi yabancı özel okullarda da boş kontenjan bulunuyor.Yerleştiği okuldan memnun olmayan öğrenciler önümüzdeki hafta da girmek istedikleri okulların boş kontenjanlarını takip ederek, taban puanının yakın olduğu okulu seçip şansını deneyebilir. Nakil başvurularında tek okul tercih edilebiliyor. Herhangi bir devlet okuluna ya da özel okula kayıt yaptırmış olan öğrencilerin de nakil şansı devam ediyor. Nakiller 26 Eylül’e kadar haftalık periyotlarla devam edecek. Öğrencilerin 15 Eylül’de eğitim öğretim yılı açıldıktan sonra da okul değiştirme imkanı bulunuyor. Devlet liselerinden bazılarının boş kontenjanları ise şöyle:Galatasaray Lisesi: 6İstanbul Lisesi:12Kabataş Erkek Lisesi (Almanca):17Kabataş Erkek Lisesi (İngilizce): 37Cağaloğlu Anadolu Lisesi: 22Kartal Köy Hizmetleri Anadolu Lisesi: 62Burak Bora Anadolu Lisesi (İngilizce): 73Burak Bora Anadolu Lisesi (Fransızca): 18Köy Hizmetleri Anadolu Lisesi: 62Kadıköy Anadolu Lisesi: 31Hüseyin Avni Sözen Anadolu Lisesi: 30İstanbul Atatürk Fen Lisesi: 23Atatürk Anadolu Lisesi: 78Arnavutköy Korkmaz Yiğit Lisesi: 24Pertevniyal Anadolu Lisesi: 28Şehremini Anadolu Lisesi:34Vefa Lisesi:19Yabancı Özel OkullarYabancı özel okullardan ise bazıları kontenjanını doldurdu, bazılarında ise boş kontenjanlar bulunuyor. Ancak kontenjanı dolu olan kolejler de ön kayıt almaya devam ediyor. Kayıt yaptıranlardan, fikrini değiştirip başka okula geçenler olursa, ön kayıt listesinde bulunan öğrencilerden taban puan üstünlüğüne göre kontenjanlar doldurulacak. Bazı yabancı özel okulların, internet sitelerinde yer alan ve yetkililerin verdiği bilgiye göre 8 Eylül Pazartesi günü başlayacak kayıt dönemi boş kontenjanları ve taban puanları sitelerinde yer alıyor.Zaman
Reklam
Milli Takımda Semih ve Oğuzhan Kadrodan Çıkarıldı
A Milli Futbol Takımımızda Semih Kaya ve Oğuzhan Özyakup sakatIıkları nedeniyle İzlanda maçının kadrosundan çıkarıldı.A Milli Takım kampına katılmadan önce kulübünde belinden geçirdiği  eski sakatlığı İskoçya'da tekrarlayan Oğuzhan Özyakup, ağrıları artınca tedavisine İstanbul'da devam edilmesi uygun görülerek aday kadrodan çıkarıldı.Oğuzhan,  daha önce aday kadrodan çıkarılan Semih Kaya ile birlikte yarın Türkiye'ye dönecek.
Galatasaray'dan Volkan Demirel'e Gönderme
Galatasaray ile Fenerbahçe arasında oynanan Süper Kupa maçının gerginliği bitmiyor...Galatasaray Spor Kulübü, aylık resmi kulüp dergisinin kapağında Fernando Muslera için 'Zeki, çevik ve ahlaklı' tanımını yaparak imada bulunurken, derginin iç sayfalarında ise başka bir gönderme yer aldı.3-2 Fenerbahçe'nin üstünlüğüyle biten TFF Süper Kupa maçının yazısında 'Kova kaleci bile olamamak' bölümünde, Volkan Demirel ima edilerek şu satırlar yer aldı;'Eskiden bu topraklarda müstehzi bir tavrın muhatabı olmayı kaldıracak temiz insanlar giyerdi reusch marka kaleci eldivenlerini ve rakip takım kalecilerin huzurunu kaçıracak tatsız kelime 'kova'ydı. Biz büyüdük ve kirlendi dünya hikayesi gibi bu satırların sonu ama futbol değişmedi, rakip takımda yine kaleci var. Uzun boylu, eldivenli, hatta belki de daha yetenekli...Ama bir şeyler eksik diyeceğiz çok naif kalacak. Tam bir tarifi yok, şimdi biz ona kova desek, o güzel insanlara hakarete çıkar bu kelimenin adresi...'Eurosport
Tarık Çamdal Kendinden Emin
'İstediklerimizi sahaya yansıtırsak, ortaya koyarsak, galip geleceğimizden hiç şüphemiz yok'A Milli Futbol Takımı oyuncularından Tarık Çamdal, İzlanda maçına ilişkin, 'Çok iyi bir takımız, kendimize çok güveniyoruz. İstediklerimiz sahaya yansıtırsak, ortaya koyarsak, galip geleceğimizden hiç şüphemiz yok' dedi.A Milli Takım, 2016 Avrupa Şampiyonası elemelerinde İzlanda ile 9 Eylül'de deplasmanda oynayacağı maçın hazırlıklarını İskoçya'da sürdürüyor.St. Andrew's Üniversitesi tesislerindeki idmandan önce basın mensuplarına açıklamalarda bulunan milli oyuncu Çamdal, takımın motivasyon ve moralinin çok iyi olduğunu söyledi.Danimarka'yı 2-1 yendikleri hazırlık maçını değerlendiren Çamdal, 'Çok iyi bir maçtı. İlk yarıda istediklerimizi ortaya koyamadık ama ikinci yarıda olumlu futbolumuzu ve enerjimizi ortaya koyduk ve kazandık' ifadesini kullandı.Çamdal, 2016 Avrupa Şampiyonası yolunda çıkacakları ilk maçta karşılaşacakları İzlanda'nın sert futbol oynayan ve çok koşan bir ekip olduğuna dikkati çekerek 'Biz de çok iyi bir takımız, kendimize çok güveniyoruz. İstediklerimiz sahaya yansıtırsak, ortaya koyarsak, galip geleceğimizden hiç şüphemiz yok' diye konuştu.Uluslararası organizasyonlarda yer almanın takımı motive edip etmediğinin sorulması üzerine Çamdal, şöyle devam etti:'Böyle organizasyonlara ülke olarak tabii ki katılmak istiyoruz. Hem futbolcular hem de ülkemiz için çok önemli. 2016 Avrupa Şampiyonası hedefimiz, katılmak istiyoruz. Bunun için uğraşıyoruz, çalışıyoruz. Dünya Kupası'na gidemedik ve çok üzüldük. İyi bir takımız, iyi bir hocamız var. Hedefimiz 2016.'Galatasaray'a transfer olduğu için mutlu olduğunu ancak şu an sadece milli takıma odaklandığını söyleyen genç savunma oyuncusu, her iki bek pozisyonunda da kendini emin ve rahat hissettiğini belirtti.Çamdal, 'İlk zamanlarda sağ bekte oynamayı daha çok tercih ediyordum ancak geçen sene neredeyse sadece sol bekte oynadım. Hoca şans verirse her iki bekte de oynarım' dedi.Milli takıma düzenli olarak çağrılmasının performansı üzerindeki etkisi sorulan Çamdal, 'Milli takımın bir parçası olmak her futbolcunun bir hayalidir. Tabii ki milli takıma davet edilmekten çok mutluyum. Hocama teşekkür ediyorum. Benim performansım böyle devam ederse uzun yıllar milli formamız altında oynamak istiyorum' yanıtını verdi.Eurosport
Reklam
Hajrovic: "Burada Her Şey Hayal Ettiğim Gibi"
Galatasaray'dan sorunlu bir şekilde ayrılan Hajrovic, eski takımına taş attı.Werder Bremen 'in Boşnak yıldızı Izet Hajrovic , Güney Kıbrıs Rum Kesimi ile yapacakları maç öncesi milli takım kampında Galatasaray 'a göndermede bulundu.Almanya'da her şeyin hayallerindeki gibi olduğunu vurgulayan Hajroviç, AA 'ya verdiği demeçte, 'Almanya, Almanya'dır. Orada düzen ve disiplin var. Her şey süper gidiyor. Umarım kaliteli maçlar oynamaya devam ederek her gün kendimi daha fazla geliştirebilirim. Kulüp ve taraftarlar tek kelimeyle harika.' açıklamalarında bulundu.Bosna-Hersek, 2016 Avrupa Şampiyonası Elemeleri'nde gruptaki ilk maçında Zenitsa'daki Bilino Polye Stadı'nda Güney Kıbrıs Rum Kesimi ile karşı karşıya gelecek.Goal.com
Galatasaray'dan PFDK'ya Yönelik Yeni Açıklama
Galatasaray Kulübü PFDK'nın bir maçlık seyircisiz oynama cezasına yönelik dün yaptığı açıklamaya ek olarak yeni bir açıklama daha yayımladı.Galatasaray dün resmi sitesinden yaptığı açıklamaya ek olarak yeni bir açıklama yayımladı.Galatasaray'ın resmi internet sitesinden 'Kamuoyuna Duyuru' başlığı taşıyan yazıda şu ifadelere yer verildi.'Dün internet sitemizden yaptığımız açıklamaya ek olarak, TFF’nin, Disiplin Kurulu’yla Tahkim Kurulu’nun son aylarda üstüste almış olduğu, tarafsızlık ilkesini hiçe sayan ve güvenilir bir merci olmak vasfını kaybettiğine dair endişelerimizi araştırmak; TFF’nin ve kurullarının karar ve icraatlarının kuruluş sebep ve ilkeleriyle uyumlu olup olmadığını inceletmek üzere, Yönetim Kurulu’muz, Türkiye’nin önde gelen ve tarafsız hukukçularını davet etme kararı almıştır. Çıkacak rapor, kamuoyuyla ayrıca paylaşılacaktır.Bu vesileyle, taraftarlarımızdan, TFF’nin ve kurullarının son kararlarına tepkisini çok iyi anlamakla beraber, bu konuda sükunetlerini kaybetmeden, bu çalışmaların sonucunu sağduyu içerisinde beklemeleri rica olunur.'eurosport
Borsadan Galatasaray ve Trabzonspor'a Uyarı
Borsa İstanbul, Galatasaray ve Trabzonspor'un süren finansman sıkıntısı için alacakları tedbirleri 31 Aralık'a kadar açıklaması gerektiği yönünde açıklama yaptı.Borsa İstanbul'dan iki buyük kulübe uyarı geldi.Borsa İstanbul Yönetim Kurulu, Galatasaray GSRAY ve Trabzonspor'un TSPOR finansman sıkıntılarının devam ettiğini ve iki şirketin finansal yapılarını düzeltmek için alacağı tedbirleri 31 Aralık'a kadar KAP'ta açıklamaları gerektiğini bildirdi.BIST Yönetim Kurulu ayrıca, yıl sonuna kadar açıklanacak tedbirlerle ilgili gelişmelerin takibine ve 31 Mayıs 2016 tarihli finansal tablolarına yansıyacak şekilde herhangi bir düzelme olmadığı takdirde BIST tarafından alınacak aksiyonların, şirket paylarının pazar değişikliği de dahil olmak üzere belirlenmesi için konunun yeniden değerlendirilmesine karar verdi.eurosport
Reklam
Melo: 'Volkan Hayvanseleri İncitecek Bir Tavır Sergiledi'
Fenerbahçe ile oynadıkları Süper Kupa maçından sonra kaleci Volkan Demirel’in kendisi için söylediği sözlere ilk kez cevap veren Brezilyalı futbolcu Habertürk Gazetesine verdiği röportajda kendisine yöneltilen soruları dobra dobra yanıtladı. İşte Pitbull’un birbirinden özel açıklamaları:Geçen sene Fenerbahçe derbisinde Emre Belözoğlu ile gerginlik yaşadınız. Bu sene de Süper Kupa’da Volkan’la... Bu konuda söylemek istediğin bir şeyler var mı?EMRE ÇOK İYİ BİR FUTBOLCUEmre Belözoğlu ile yaşadığımız şey artık geçen senede kaldı. Emre’ye saygım sonsuz. İyi bir futbolcu olduğunu düşünüyorum ama saha içinde bu tip şeyler olabiliyor. Bir atılma olayı yaşandı. Ama dediğim gibi, geçen seneydi ve geçti artık...DERS ÇIKARIRIM AMA...Volkan’a gelince... Benim gördüğüm, öğrendiğim bir şey var. Üst düzey bir yerden, kaale almam gereken bir eleştiri gelirse ya da bir söz gelirse ki, örnek veriyorum mesela Buffon (Juventus’ta efsane kaleciyle birlikte oynadı) diyelim... Buffon bana bir şey söylese, mutlaka onu ciddiye alırım ve dinlerim. Alınacak bir ders varsa alırım veya bir şey söylenmesi gerekiyorsa saygı çerçevesinde söylerim. Ama Volkan’ın söylediği sözleri inanın dinlemedim bile... Yani bazı laflar vardır mesela, insanın bir kulağından girer diğerinden çıkar. Ama onun söylediği laflar, benim o kulağımdan bile girmedi...KÖPEK OLMADIĞIMA GÖRE BENCE BANA SÖYLENMEMİŞ!Volkan senin için köpek benzetmesi yaptı ve “Belediye gereksiz sokak köpeklerini zehirlesin. Yoksa o iş bana kalacak” dedi. Bu sözlerle hayvanseverlerin de şimşeklerini üzerine çekti...Söylediği laflar bence bana söylenmiş değil. Kullandığı kelime, bir hayvan. Bir köpek benzetmesi... Ben köpek olmadığıma göre, demek ki bunun hayvanseverleri incitecek bir cümle olduğunu düşünüyorum.KÜFÜR EDECEKLERİNE HAVLAMALARI DAHA İYİ7 köpeğim var. Sadece köpekleri değil, tüm hayvanları çok seviyorum. Mesela deplasmanlarda bana ‘hoşt hoşt’ diyorlar, bazen de havlıyorlar. Aksine, hoşuma gidiyor. Küfür etmelerinden ya da aileme kötü söz söylemelerindense, böyle havlasınlar daha güzel bence!DEMEK Kİ NE SÖYLEDİĞİNİ BİLMİYORBrezilya’da şöyle bir görüş vardır. Türkiye’de de söylenir: Köpek, bir insanın en yakın dostudur... Bence çok saygı duyulması gereken bir hayvandır köpek. O yüzden bu kelime benim için dendiyse bile, yine de üzerime alınmıyorum. Bu tamamen bütün hayvanseverlere söylenmiş bir laftır bence. Tabii Volkan’a da saygı duyuyorum. Eğer köpek sevmiyorsa, hayvan sevmiyorsa, ki illa her insan sevecek diye bir kaidesi yok... Bazı insanlar hayvan sevmeyebilir. Önemli olan hayvanlara kötü davranılmamasıdır. Buradaki püf nokta bana göre bu...Volkan daha sonra köpeği ile bir fotoğrafını paylaştı...(Gülüyor) Demek ki ne söylediğini bilmiyor kendisi...EN BAŞTA AİLEM İÇİN OYNUYORUMFelipe Melo, kendisini nasıl bir futbolcu olarak tarif eder?Felipe Melo sadece maçlarda değil, antrenmanlarda da devamlı mücadele eden, elinden gelenin maksimumunu veren, geldiği yeri unutmayan ve şuanki durumu için de her zaman Tanrı’ya şükreden bir insan. Sonuçta onun için en önemli unsur ailesi. Her antrenmanda ve her maçta sadece kendisi için değil, en başta ailesi için, Tanrı için bir mücadele eden Felipe Melo var... O yüzden bunun gibi önemli unsurlar olunca, Melo’nun yapması gereken tek şey sahada yüzde yüzünü verebilmek.AMACIM EVE BİR EKMEK GÖTÜREBİLMEKEvet, saha içinde savaşan, agresif bir Melo var. Ama saha dışında da sanki yufka yürekli iyi bir aile babası görüyoruz.Bunu nasıl dengeliyorsun?Beni tanıyanlar çok iyi bilirler zaten. Evet, saha içinde amacım, eve bir ekmek götürebilmek! Çünkü girdiğim her pozisyonda onu düşünüyorum. Aileme bir yemek götürebilmeyi... Hep amacım bu. O yüzden de hep, yüzde yüzümü vermem gerekiyor sahada. Ama saha dışında arkadaş canlısı, ailesine bağlı bir insanım. Beni yakından tanıyanlar da çok iyi bilirler.SÜREKLİ F.BAHÇE’Yİ KONUŞMAKTAN ÇOK SIKILDIMFutbolseverlerin bütün bu olanlardan sonra, 6. haftada oynanacak F.Bahçe derbisi yine gergin mi geçecek diye endişesi var...Sonuçta sadece F.Bahçe maçları değil, bütün derbiler tansiyonu yüksek geçer. Bu sadece Fenerbahçe’ye özel bir şey değildir, derbiler zor maçlardır.Süper Kupa geride kaldı. Ama artık sürekli Fenerbahçe’yi konuşmak beni çok yordu ve sıktı. Bunları bir kenara bırakmamız gerekiyor. Şu anda benim için en önemli maç, bir sonraki maç, yani Eskişehir maçı.DERBİLERLE ŞAMPİYON OLUNMAZSüper Kupa’da Fenerbahçe’ye karşı oynadık ve kaybettik, onları tebrik ediyoruz. Ama bundan önceki iki senede de biz kazandık...34 tane maç oynuyorsunuz. Sadece Fenerbahçe ve Galatasaray maçlarından ibaret değil bu lig. O yüzden bu derbileri kazansanız da kaybetseniz de kimse ne hemen şampiyon oluyor ne de kaybediyor...Diğer 32 maçı da kazanmanız gerekiyor. O yüzden, basına büyük rol düşüyor bütün bunların anlatılabilmesi için...Habertürk
KAP'tan Galatasaray ve Trabzonspor'a Uyarı
Bugün toplanan Borsa Yönetim Kurulu, Borsa Ulusal Pazar'ında işlem gören Galatasaray ve Trabzonspor'un finansal tablolarında düzelme olmadığını tespit ettiklerini açıkladı.Her iki kulübün de 2013 yılında başlayan finansman sıkıntısı deven ettiğini açıklayan Borsa Yönetim Kurulu KAP'a yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;GALATASARAY İÇİN;'Borsa Yönetim Kurulunun 04/09/2014 tarihli toplantısında, Borsamız Ulusal Pazarında işlem gören Galatasaray Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlar A.Ş. (Şirket) hakkında Borsa Yönetim Kurulunun daha önce Şirketin 31/05/2013 tarihli finansal tabloları dikkate alınarak 26/09/2013 tarihinde aldığı finansal yapının düzeltilmesi için gerekli tedbirlerin alınması hususundaki uyarı kararı, Şirketin 31/05/2014 tarihli finansal tabloları ile birlikte değerlendirildiğinde, finansman sıkıntısı durumunun devam ettiği anlaşıldığından, Kotasyon Yönetmeliği'nin 24'üncü maddesinin 'Ortaklığın finansman sıkıntısına düşmüş olması' şeklinde düzenlenen (g) bendi kapsamında Şirketin finansal yapısını düzeltmesi için alacağı tedbirleri 31/12/2014 tarihine kadar KAP'ta açıklamasına, söz konusu tedbirlerle ilgili gelişmelerin takip edilmesine, 31/05/2016 tarihli finansal tablolarına yansıyacak şekilde herhangi bir düzelme olmadığı takdirde Borsa tarafından alınacak aksiyonların, Şirket paylarının pazar değişikliği de dahil olmak üzere belirlenmesi amacıyla konunun yeniden değerlendirilmesine karar verilmiştir.'TRABZONSPOR İÇİN;'Borsa Yönetim Kurulunun 04/09/2014 tarihli toplantısında, Borsamız Ulusal Pazarı'nda işlem gören Trabzonspor Sportif Yatırım ve Futbol İşletmeciliği Ticaret A.Ş. (Şirket) hakkında Borsa Yönetim Kurulunun daha önce Şirketin 31/05/2013 tarihli finansal tabloları dikkate alınarak 26/09/2013 tarihinde aldığı finansal yapının düzeltilmesi için gerekli tedbirlerin alınması hususundaki uyarı kararı, Şirketin 31/05/2014 tarihli finansal tabloları ile birlikte değerlendirildiğinde, finansman sıkıntısı durumunun devam ettiği anlaşıldığından, Kotasyon Yönetmeliği'nin 24'üncü maddesinin 'Ortaklığın finansman sıkıntısına düşmüş olması' şeklinde düzenlenen (g) bendi kapsamında Şirketin finansal yapısını düzeltmesi için alacağı tedbirleri 31/12/2014 tarihine kadar KAP'ta açıklamasına, söz konusu tedbirlerle ilgili gelişmelerin takip edilmesine, 31/05/2016 tarihli finansal tablolarına yansıyacak şekilde herhangi bir düzelme olmadığı takdirde Borsa tarafından alınacak aksiyonların, Şirket paylarının pazar değişikliği de dahil olmak üzere belirlenmesi amacıyla konunun yeniden değerlendirilmesine karar verilmiştir.'Maraton
Reklam
Podolski'den İlginç Transfer Sözleri
İngiltere Premier Lig takımlarından Arsenal'in Alman yıldızı Lukas Podolski, transfer döneminin ardından kulübünde kalmasıyla ilgili açıklamalarda bulundu.Galatasaray'ın da transfer listesinde yer alan ve Arsenal'den ayrılması gündemde olan Alman yıldız, transfer dönemi boyunca hiçbir takımla anlaşamayınca Arsenal'de kaldı.Juventus ve Napoli'nin de transfer etmek istediği iddia edilen Podolski, 'Arsenal'den ayrılmak gibi bir durumum olmadı çünkü herhangi bir teklif almadım' diyerek ilginç bir açıklama yaptı.Başarılı futbolcu, 'Menajerimle çok iyi bir görüşme gerçekleştirdim. O benim kaliteme ve özelliklerime güvendiğini gösterdi. Kimseden korkum yok' şeklinde konuştu.Almanya Milli Takımı'nın yıldızı Podolski, 2012 yılında Köln takımından Arsenal'e transfer olmuştu.Sporx
Veysel Sarı: "Şampiyon Olacağız"
Galatasaray'ın sağ bek oyuncusu Veysel Sarı, bu sezon başarılı olacaklarından emin.Galatasaray 'ın savunma oyuncusu Veysel Sarı , zorlu bir sezon olacağını ama ligi şampiyon tamamlayacaklarını söyledi.Ntvspor 'a konuşan Veysel, Şu anda iyi çalışıyorum. maçlarda performansım iyi değil. ama iyi mücadele ettiğimi düşünüyorum. Belki şuanda performansım yetmiyordur ama bunu üst seviyeye çıkaracağım.' dedi.Transferleri de değerlendiren Veysel, 'İki yabancı geldi. Umarım takıma katkı sağlarlar. Tarık ile Eskişehirspor'da oynadık. Burada tekrar buluştuk. Onun da çok iyi karekterde iyi bir oyuncu olduğunu düşünüyorum. Zaten öyle olmasa buralara gelemezdi.' diye konuştu.Şampiyon olacaklarını belirten Veysel Sarı, 'Bu sezon çok zorlu geçecek. Rekabet içerisindeyiz. Ancak sezon sonunda mutlu sona ulaşan taraf olacağımızı düşünüyorum. Çünkü çok iyi çalışıyoruz. Çok yoruluyoruz, acı çekiyoruz. Ama bu bizim işimiz ve bunun sonucunda mutlu sona ulaşacağımıza inanıyorum.' ifadelerini kullandı.Prandelli'den çok şey öğreneceğini belirten Veysel, Şampiyonlar Ligi'ndeki grupları için de 'Zor bir gruba düştük ve bunu herkes biliyor. Rakiplerimizden Arsenal, gruplara kalmadan önce Beşiktaş'ı eledi ama iyi futbol oynamamıştı. Borussia Dortmund'un bu kulvarda son 5 yılda yaptıkları ortada. Anderlecht ise Belçika ligi şampiyonu. Gerçekten zorlu bir grup.' ifadelerini kullandı.Goal.com
'Bu Karar Yok Hükmündedir, Cezayı Tanımıyoruz'
Galatasaray Spor Kulübü, 1 maç seyircisiz oynama cezası veren Tahkim Kurulu'na yönelik çok sert bir açıklama yayınladı.İşte Galatasaray ’ın resmi siteden yaptığı o sert açıklama:Bu Karar Yok Hükmündedir!Galatasaray ve Fenerbahçe futbol takımları arasında oynanan Süper Kupa maçındaki saha ve seyirci olayları nedeniyle Tahkim Kurulu tarafından alınan hukuk dışı kararları tanımıyoruz. Bu karar, kasıtlıdır, taraflıdır ve hatta kulübümüze ve camiamıza karşı düşmanca niyetler taşımaktadır.1) TFF tarafından organize edilen ve güvenlikle ilgili önlemleri alma sorumluluğu tümüyle Türkiye Futbol Federasyonu’na ait olan bir maçta çıkan saha ve seyirci olaylarından kulübümüzün cezalandırılması, hukuku ayaklar altına almak demektir.Spor dışı olayların önlenmesi için müsabaka öncesinde, maç sırasında ve stat girişlerinde gerekli önlemleri almayan Türkiye Futbol Federasyonu, çıkan olayların yegane sorumlusudur ve aslında cezalandırılması gereken tek kurumdur.2) TFF tarafından cezaların arttırılması yönünde yapılan itirazlar sonucunda, Tahkim Kurulu’nun kulübümüze saha kapatma cezası verirken rakip takım için sadece para cezasının arttırılması yönünde karar alması, tarafsızlığın da ayaklar altına alındığının en büyük göstergesidir.3) TFF’nin ve kurullarının, 2014-2015 sezonunun daha başında, seyircileri alenen tahrik edecek böylesine hukuk dışı ve taraflı bir kararı alması, kulübümüze karşı niyetini ortaya koymaktadır.Disiplin müfettişlerinin benzer olaylarda hatta “şike” davasında bile, cezaların arttırılması yönünde görüş bildirdiğine rastlanmamışken, bu maçla ilgili kararı ve kararların alınmasındaki görülmemiş aceleciliği de dikkatlerden kaçmamıştır.4) Taraftarlarımızın hukuk içinde gereken bütün girişimlerde bulunacağımızdan şüphesi olmasın. “Hukuk dışı” olarak yasak konulan bu maçın başlama düdüğüne kadar yasal mücadelemizin süreceğini bütün kamuoyunun da bilmesini istiyoruz.Galatasaray Spor KulübüT24
Şehrinin Takımını Destekleyenlerin Aşina Olduğu 10 Durum
Memleketimizin güzide takımları olan 3 büyükler 'en çok taraftar bizde' diye tartışadursun, doğup büyüdüğü ya da bir sebepten ayrı kaldığı şehrinin futbol takımını desteklemeyenler de yok değil. İnsanlar 'hangi takımı tutuyorsun?' Sorusunun cevabının 'FB, BJK ya da GS' olmasına o kadar alışmış durumdalar ki, başka bir takımı desteklediğinizi söylediğinizde size sanki uzaylıymışsınız gibi muamele yapmakta bir beis görmezler. İşte koşulsuz şartsız, başarılı ya da değil, şehir takımını destekleyenlerin başına gelebilen durumlar
Reklam