Görüş Bildir
Umut Bulut Ameliyat Oldu
Galatasaray Futbol Takımı'nda Umut Bulut, ameliyat edildi.Sarı-kırmızılı kulüpten yapılan açıklamada, 'Değerli oyuncumuz Umut Bulut, dün Liv Hospital'da sol dizindeki kıkırdak problemi nedeniyle Doç. Dr. Uğur Haklar ve Op. Dr. Yener İnce tarafından yapılan başarılı bir artroskopi ameliyatı geçirmiştir' denildi. Milli sporcunun, sezon öncesi hazırlık kampına yetişmesinin planlandığı kaydedildi.Eurosport
Süper Lig'de Kaleyi Şaşıranlar
Spor Toto Süper Lig'in 2013-2014 sezonunda futbolcular, 18 kez kendi ağlarını havalandırdı.ligin ilk yarısında 7, ikinci devresinde ise 11 kez futbolcular, hatalı vuruşla topu kendi ağlarına gönderdi. Çaykur Rizespor'un Nijeryalı defans oyuncusu Oboabona, kendi kalesine iki gol atma talihsizliğini yaşadı. Sezonun ilk yarısında, Bursaspor'dan Civelli, Gaziantepspor'dan Binya, Kardemir Karabükspor'dan Uğur Uçar, Çaykur Rizespor'dan Oboabona, Trabzonspor'dan Henrique, Gaziantepspor'dan Stankevicius ve Kayserispor'un kalecisi Gökhan Değirmenci kendi kalesine gol attı. Talihsizlik ikinci devre arttı Spor Toto Süper Lig'in ikinci devresinde ise kaleler daha fazla şaştı. 11 futbolcu, şansız bir şeklide topu kendi ağlarıyla buluşturdu. Akhisar Belediyespor'dan Merter Yüce, ikinci devrenin ilk haftasında Elazığspor'a 2-1 yenildikleri maçta rakip takımın ilk golünü kaydetti. Merter, caza sahasında oluşan karambolde topu kafa vuruşuyla kendi filelerine gönderdi. Ligin 20. haftasında ise kalesini şaşıran isim Kayserispor'dan Alper Uludağ oldu. Kayserisporlu futbolcu, Elazığspor'a 3-0 mağlup oldukları maçta yanlışlıkla kendi ağlarını havalandırdı. Alper'in ters vuruşuyla 1-0 öne geçen Elazığspor, sahadan 3-0 galip ayrıldı. Galatasaraylı savunma futbolcusu Ceyhun Gülselam, 21. haftada rakip takım adına sahne aldı. Ceyhun, kendi kalesine attığı golle Galatasaray'ı zirve yarışında iki puandan etti. Genç savunma oyuncusu, Akdeniz deplasmanında kendi ağlarını sarsarak takımını 2-1 geriye düşürdü. 'Aslan', Umut Bulut'un son dakikalarda kaydettiği golle maçtan bir puanla ayrıldı. Kendi kalesine iki gol Çaykur Rizespor'un 2014 Dünya Kupası'na davet edilen Nijeryalı savunmacısı Oboabona, bu sezon iki kez topu kendi filelerine gönderdi. Ligin ilk yarısında Torku Konyaspor ile karşılaştıkları maçta kendi kalesine gol atan futbolcu, 22. haftada bir şanssızlık daha yaşadı. Oboabona, Bursaspor'a 2-0 yenildikleri karşılaşmada rakip takımın ikinci golünde başrol oynadı. Nijeryalı futbolcu, Fernandao'nun şutunda ters vuruşla Bursasporlu taraftarları sevindirdi. Kaleciler sahne aldı Süper Lig'in ikinci yarısında üç kez de kaleciler kendi korudukları kaleye gol attı. İlk olarak 19. haftada Elazığspor'un kalecisi Ivesa sahneye çıktı. Hırvat kaleci, Kardemir Karabükspor'a 3-1 yenildikleri maçta direkten dönen topu tamamladı. Kardemir Karabükspor, Ivesa'nın istem dışı golüyle 2-1 öne geçti. 22. haftanın şanssız kalecisi ise Kasımpaşasporlu file bekçi Isaksson'du. İsveçli milli kaleci, Sivasspor'un golcüsü Aatif'in kafa vuruşunda topu uzaklaştırmak isterken kendi koruduğu ağlarla buluşturdu. Isaksson'un golü Sivasspor için yeterli olmazken, Kasımpaşa sahadan 6-2 galip ayrıldı. Beşiktaş'ın filebekçisi Tolga Zengin de 31. haftada kendi kalesine gol atan kaleciler arasına girdi. Sivasspor maçında Aatif'in içeri çevirdiği top önce milli kalecinin eline sonra da direğe çarparak siyah-beyazlı ağlara gitti. Sivasspor, karşılaşmadan 3-0 galip ayrılırken, Beşiktaş ikincilikten oldu. Gençlerbirliği'nin savunmacıları iş başında Akhisar Belediyesporlu Ferreira, Elazığsporlu Çağlar Birinci ve Gençlerbirliği'nin savunmacıları Ahmet Çalık ile Radkov kendi kalelerine gol atan futbolcular arasında yer aldı. Elazığsporlu oyuncu Çağlar Birinci, Gençlerbirliği'nin 3-1 kazandığı karşılaşmada skoru belirleyen golü attı Ferreira da Galatasaray'ın, Akhisar Belediyespor'u 6-1 mağlup ettiği maçta sarı-kırmızlı takım adına bir gol kaydetti. Ahmet Çalık ise Galatasaray'ın, Gençlerbirliği'ni 3-2 yendiği karşılaşmada rakip takım adına sahne aldı. Burak Yılmaz'ın ortasında topa istediği gibi vuramayan genç stoper, skorun 2-2'ye gelmesine neden oldu. Başkent temsilcisinin Belaruslu savunmacısı Radkov da Sivasspor maçında kalecisine geri pas vermek isterken topu yanlışlıkla kendi ağlarına gönderdi. Gençlerbirliği, bu golle 1-0 geriye düşmesine rağmen sahadan 2-1 galip ayrılmasını bildi.Eurosport
Turgut Doğan Şahin'den Galatasaray Açıklaması!
Galatasaray'a transfer olmak için haksız fesih yaptığı öne sürülen Turgut Doğan Şahin, suskunluğunu bozdu ve iddiaların hepsinin asılsız olduğunu dile getirdi.İşte Turgut Doğan Şahin'in açıklamaları; 'Son gelişme sonrasında hakkımda ortaya çıkan iddialar ve bana yöneltilen suçlamalardan dolayı çok üzgünüm. Bunların hiçbir gerçeği yansıtmıyor. Ben haksız fesih yapmadım.Gaziantepspor Başkanı İbrahim Kızıl'la yaptığımız anlaşmada, kendisi bana sözleşme gereği senet verdi. Bu senetlerin zamanında ödenmemesi durumunda benim serbest kalacağıma dair bir de madde ekledik. Son ödemeden tarihinden itibaren, 2 gün içerisinde sözleşmemi fesih etme hakkım var. Ben 48 saat bekledim ve bu sürenin sonunda, mesai saati bitmeden avukatım sözleşmemi feshetti. Bunun haksız fesih ile ne gibi bir ilgisi olabilir. Sözleşmemde var olan maddeyi kullandık. Yasal hakkımı kullandım. Üstelik 2 gün mesai saati bitimine kadar bekledim' dedi. HAKSIZ FESİH YAPMAYA YELTENİP İMAJIMI ZEDELEYECEK KADAR ÇOCUK DEĞİLİM Bir futbolcunun haksız fesih yaptı ithamıyla karalanmasının son derece üzücü olduğunu belirten Turgut, 'Ben çocuk değilim. kendi başıma hareket etmedim. Avukatım tüm sürece hakim. Haksız sözleşme yapan takımı bırakın büyük kulüpleri Anadolu kulüpleri bile almaz. Bu çok yakışıksız bir iddia. Ben hakkımı kullandım. Haksız fesih yapmadım' ifadelerini kullandı. BU İTHAM KULÜPLERE DE ZARAR VERİYOR Başarılı orta saha oyuncusu, ayrıca 'Galatasaray çok büyük kulüp avukatları bu durumu araştıracaktır. Sadece kendim için söylemiyorum. Genel anlamda boşa çıktı diye hemen bir futbolcuyu almaya kalkmaz. Araştırır, sonrasında isterse görüşme masasına oturur. Bu itham sadece bana değil, kulüplere de yönelik haksız bir suçlamadır' dedi.TEKLİF GELİRSE DEĞERLENDİRİRİM A Milli Takım'ın aday kadrosunda yer alan ve şu anda Kosova'da bulunan Turgut Doğan Şahin, transferiyle ilgili olarak ise 'Teklif gelirse değerlendiririm. Şu anda tek düşüncem A Milli Takım'da başarılı ve kalıcı olmak' şeklinde konuştu. (Radyospor)
G.Saray'dan Basketbol Takımına Kutlama
Galatasaray Kulübü, Beko Basketbol Ligi play-off çeyrek final serisinin 3. maçında Beşiktaş İntegral Forex'i 78-65 yenerek yarı finale yükselen Galatasaray Liv Hospital'ı kutladı.Kulübün internet sitesinde yayımlanan kutlama mesajında, bugün sarı-kırmızılı kulübün kurucusu Ali Sami Yen’in doğumunun 128. yılı olduğu anımsatılarak, şu ifadelere yer verildi: “Sevgili Galatasaraylılar. Kulübümüzün kurucusu Ali Sami Yen’in 128. doğum gününde bize basketbolda yarı final zaferini armağan eden sporcularımızı ve teknik heyetimizi gönülden kutluyoruz. Bir kez daha ‘YEN’ dedi, yendik.”AMK Spor
Galatasaray LH Yarı Finalde!
Beko Basketbol Ligi çeyrek final üçüncü maçında Galatasaray LH ile Beşiktaş IF Abdi İpekçi Spor Salonu'nda karşılaştı. Beko Basketbol Ligi çeyrek final üçüncü maçında Galatasaray LH ile Beşiktaş IF Abdi İpekçi Spor Salonu'nda karşılaştı. Serinin üçüncü maçında siyah-beyazlılar'ı 78-65 mağlup eden G.Saray LH, durumu 2-1'e taşıyarak adını yarı finale yazdırdı ve normal sezonun lideri Banvit'in rakibi oldu. Galatasaray ilk karşılaşmayı kendi sahasında 72-70 kaybetmiş, ikinci karşılaşmada ise Siyah Beyazlı ekibi deplasmanda 66-64 mağlup ederek seriyi üçüncü maça taşımıştı.Maraton
"Mancini İle Aramda Sorun Yok"
Kulüp televizyonuna sezonun değerlendirmesini yapan antrenör Tugay Kerimoğlu önemli açıklamalarda bulundu.Tugay Kerimoğlu'nun açıklamaları şöyle; 'Gelecek sezon daha iyi olacak' 'Gemiyi sağ salim şekilde limana yaklaştırdık. Geldiğimizden güne bu yana sıkıntılar yaşadık ama hepsini hocamızın önderliğinde oyuncularla birlikte çözmeye çalıştık. Hep pozitif düşünmeye çalışan bir insanım. Başarıyla sezonu bitirdik.' 'Bireysel anlamda çok yetenekli futbolcularımız var, aradaki çözülmesi gereken konu sevgiydi. Bu da son 5-6 maça yansıdı. Sezonun bitmesini istemedim, her şey güzel bir şekilde ilerlemeye başladı. Gelecek sezon daha iyi olacak. Bu iş ekip işi. Teknik ekibi, oyuncusu, çalışanı. Bir tek istediğimiz vardı; herkesin sevgisini ve işine saygısını göstermesi.' 'Hiçbir futbolcumuzdan herhangi bir saygısızlık görmedim' Deplasmanlarda kötü futbol oynamıyorduk ama istediğimiz sonuçları alamıyorduk. Ancak bunu oyuncularımızla konuşarak aşmaya çalıştık. Oyuncularımızın o kadar güçlü bir karakteri var ki, bunu son 5-6 haftada gösterdik zaten. Bizim aramızda çok güzel bir sevgi bağı var. Ben hiçbir zaman oyunculara uzak olmayı tercih etmem. Tabi ki arada dozunda mesafesi olmalı ancak kimseyi kimseden ayırmam, ayırmayacağım da. Hepsiyle tek tek konuşarak, neyin nasıl yapılması gerektiğini anlatıyoruz. Galatasaray futbolcusu her zaman kaliteli olmalıdır. Hiçbir futbolcumuzdan herhangi bir saygısızlık görmedim. Futbolculuk ve antrenörlük birbirinden çok farklı. Çizginin ötesine geçtiğinizde 30 tane evladınız oluyor. Teknik direktörseniz her şeyle ilgilenmelisiniz. Bu sezon oynadığımız tüm karşılaşmalardan keyif aldım. Oyuncularımız her maç % 100’üyle mücadele etti. Ertelenen Juventus maçını unutamıyorum. Oyuncuları tekrar motive etmek çok zordur. Ancak alnımızın akıyla çıkmayı başardık. Sneijder’ın golünden sonra çok farklı ruh hali içindeydik. Top ağlarla buluştuğu zaman dünyanın en mutlu insanı olursunuz. 'Galatasaray’a hizmet etmekten yanayım' Şu an Roberto Mancini ile çalışarak bazı şeyleri gözlemliyorum. Teknik direktörlük anlamında da kendime çok güveniyorum. Galatasaray’dan teknik direktörlük görevi geldiği zaman seve seve kabul ederim. Ancak ben şundan yanayım; bir anda çıkmak değil, merdivenleri yavaş yavaş, emin ve karakterli bir şekilde çıkmaktır. Sonrasındaysa o günler varsa oturup masaya, seve seve Galatasaray’a hizmet etmekten yanayım. Hiçbir zaman görevden kaçmam. Olacağı varsa olacaktır zaten, önüne geçemeyiz. Sabır mekanizması Türkiye’de yok, 3-4 maç kaybedildiği zaman hocayı gönderiyoruz. Biz de her şey başarıya endeksli, eskiden kazandığı kupalara şampiyonluklara bakmadan 3 maç kaybedilince gönderiyoruz bu kısıye saygısızlık yaptığı işe saygısızlık kışıyı hiçe saymaktır. Alex Ferguson da ilk geldiği dönemlerde başarısız olmuş ancak sonradan sabır gösterilerek beklenen basar sağlanmıştır. 'Roberto Mancini'nin yaptığı az buz bir iş değil' Hocayı İngiltere'den beri tanıyorum bir defa antrenmanın sektiğini aksadığını görmedim bir kere iş disiplinsizliği gördüğünüz mu? Bu ülkeye kimler geldi kimler gitti. Herkes başarılı olacak diye bir kaide yok herkes başarılı oldu mu hayır tabı ki, sabır etmek lazım insanlara bizde neden hemen birilerini gönderelim yerine başkası gelsin mantığı konuşuluyor, Roberto Mancini'nin yaptığı az buz bir iş değil Premier Lig'de inanılmaz başarılar yakalamış tanımadığı bir ülkeye gelmiş üç kulvarda yarışmış bizde ona yardımcı olmaya çalıştık, hakkında birçok şey yazıldı ilk senesidir sabırlı olmak lazım, misafirimiz o bizim siz evinizde ki misafirle uğraşır mısınız doğru değil bu hareketler… Bizim hocayla çok güzel bir ortamımız var, şakalaşırız yeri geldiği zaman ciddi oluruz, fikirlerimizi birbirimize söyleriz yeri geldiği zaman ayrılırız fikirlerimiz de ama en nihayetinde ortak paydada buluşuruz ortaya çıkan bir fotoğraf vardır, ama insanlar o burada oynatılır mı bu burada oynatılır mı, dünyada oyun formatı çok değişti ancak o gün maçta değişiklikler binlerce değişkene bağlı, yok o oynamasın bu oynasın Türkiye'de 76 milyon teknik direktör var. 'En son kararı o verir' Yüzde yüz demokratik bir ortamda çalışıyoruz hocalar olarak tek gayemiz Galatasaray, kimsenin kimseden bir beklentisi yok, kişilerle ilgili değil genel anlamda yorumlama yapılsın kişilere değil genele bakın, beni hocayla karşılaştırdılar ben hiç sesimi çıkarmadım Türkiye'de 76 milyon teknik direktör var. Hakkımda ağır söylemlere yer verildi ama cevap vermeyi hiç sevmiyorum, kimseden çekinmem kimseden bir şey saklamam, bu kulüp beni ne zaman çağırdığında görev verdiğinde hiçbir zaman görevden kaçmadım, bundan daha kötü anlarda da geldim görev yaptım Hagi döneminde mesela, Bülent Ünder donemi örneğin, o zaman da elimi taşın altına sokmasını bildim ancak önümde her zaman bir teknik direktör vardı ona saygısızlık yapamam, şimdiyse Roberto Mancini var buranın patronu odur ona saygısızlık yapamam ne yapıncağını söylemem biz sadece ona fikir veririz destek oluruz en son kararı o verir, onun önüne geçemem karar mekanizması hocadır, hak etmediğim onlarca şey duydum üzüldüm mü ama çokta fazla değil benim üzüldüğüm tek yer yok bu oynar mı? Bu, bu yerde oynar mı? Tugay hoca Mancını'ye neden bunu söylemiyor, siz bir kez kulübede otururken bizim hocayla ne konuştuğumuzu sız nereden bilebilirsiniz ki, ama mantıklı olun lütfen, mantıksız yaklaşımlarla konuşmayarak en büyük tepkiyi veririm benim için aslolan Galatasaray'dır, gün gelir bana kapıyı da gösterirler ona da şu an görev verildiği gibi saygı duyarım, kimse istedi diye ıstıfa etmem görevi bırakmam. 'Roberto Mancini'yi tanımanız için onunla yaşamanız lazım.' Biz çıkan haberlere karşı daha da kenetleniyoruz, bizim Premier Lig ten geçmişimiz var ben zaten tanıyorum hocayı, hocanın ne vermek istediğini bilmesem mantığını bilmesem diyceğim millet haklı, insanlar neyin peşinde ben anlamıyorum, hocayı anlatmaya kelimeler yetmez inanılmaz beyefendi bir kişilik, mütevazı, oyuncuya bakış acısı inanılmaz, herkesin hocayla çalışmasını isterim, o kadar tecrübeli ki anlatamam, aktarmak istediklerini cok iyi aktarıyor, teknik direktörlüğüyle ilgili konuşursam hocaya ayıp olur Roberto Mancini'nin backrounduna baktığınız zaman anlarsınız zaten, Roberto Mancini'yi tanımanız için onunla yaşamanız lazım.' 'Bir iki sene sonra meyvesini alacağız' Ben kimseyle kötü olmak istemiyorum, dürüstlüğü seçtim yok ona laf yetiştireyim buna bir şey söyleyeyim bana göre değil, tanımadığınız bir iki kşiyle ilgili nasıl yorum yapabilirsiniz ki insanlar bana soğuksun der nereden biliyorsun beni tanımadan, tanıdıktan sonra soğuk değilmişsiniz deniyor. 'Transfer politikamızın böyle olması normal bakın dünyaya Barcelona, Ajax, Real Madrid, Arsenal hepsi yapılanmaya genç oyuncu politikasına gidiyor, elit ve kaliteli oyuncularla bunu yapmalıyız, bir iki sene sonra meyvesini alacağız.' 'Galatasaray bir dünya markası' 'Şampiyonlar Ligi kupasını alabiliriz futbolda her şey olabilir Galatasaray UEFA'yı Süper Kupa'yı almış ama bu maddiyata bağlı, Galatasaray bir dünya markası, o platformda yarışabiliriz. Düzenimizi tam olarak oturtalım neden olmasın…' 'Futbolda olmaz diye bir şey yok ama bütçe ortada. Galatasaray bir dünya markası. İşleyişte sorun olmazsa Galatasaray en üstte yer alabilir' 'Arda'nın erken gitmesi çok iyi oldu' 'Arda'nın futbol bilgisine yaşadıkları backgroundunu geliştiriyor. Bir anımı anlatayım Arda'yla yaşadığımız. Hocam herkes kötüleme peşinde kimse yardım etmiyor ne yapayım diye sorduğunda bana.' 'Arda Turan'a Türkiye'de şampiyonluk yaşadın Şampiyonlar Ligi'ne gittin yapacağını yaptın demiştim. Ben 29 yaşında gittim ama Arda'nın erken gitmesi çok iyi oldu' 'Arda bakıldığında sempatik ve girişken bir çocuk . Her zaman herkes sempatisini ayrıca seviyor. Arda'ya ne görev verirseniz başarır. 110 dakika deseniz 200 dakika deseniz oynar. Bugün bakıldığında yine avrupa'da başarı sağlayacak oyuncular var. Ben gitmelerinden yanayım.çünkübü döngü devam edecek.' 'Neden orada bırakılmasın ki?''Burak Selçuk var yabancılardan Melo Sneijder var. Bunlar ilerde gidecek yerine başka isimler gelecek. Ben bir fırsat oldu gittim ve 40 yaşında bıraktım. Neden orada bırakılmasın ki?' 'Ben Arda'nın konumunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Ve buradan kendisini bir kez daha tebrik ediyorum' 'Altyapının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu döngünün devamı için onlarla ilgilenmeliyiz. Ben nerede çocuk görürsem ilgilenmeye çalışıyorum'Şampiy10
Reklam
Galatasaray'dan Burak Yılmaz Açıklaması
Burak Yılmaz'ın Milli Takım kampından Fatih Terim'le tartışarak ayrıldığı iddialarını Galatasaray kulübü yalanladı.İşte o açıklama; Oyuncumuz Burak Yılmaz’ın Milli Takım kampından ayrılmasıyla ilgili bazı haber sitelerinde yer alan iddialar, tümüyle gerçek dışıdır. Daha önceden sol ayağında stres kırığı sakatlığı yaşayan Burak Yılmaz'ın sağ ayak 5. metatarsta benzer şikayetleri mevcuttur. Aynı ayakta peroneal tendon yapışma yerinde enflamasyona bağlı ağrıları da bulunan oyuncumuzun, daha ciddi bir sakatlık yaşamaması için tedbir amaçlı Milli Takım kampından ayrılmasına karar verilmiştir. Bu karar, Galatasaray sağlık heyeti ve Milli Takım sağlık heyeti tarafından koordineli biçimde alınmıştır. Futbol yaşamı boyunca, Sarı-Kırmızı ve Ay-Yıldızlı forma altında fedakârlıktan asla kaçınmayan sevgili oyuncumuz Burak Yılmaz’a geçmiş olsun dileklerimizi sunar, kamuoyunun bu tip asılsız haberlere itibar etmemesini dileriz.Eurosport
"Galatasaray'ı Seneye Şampiyon Yapacağım"
Roberto Mancini, Fanatik gazetesine çok önemli açıklamalarda bulundu.'Temel hedefimizin Şampiyonlar Ligi olduğu konusunda fikir birliğine varmıştık, bunu başardık. Türkiye Kupası da hedeflerimizden biriydi. Ama asıl hedef tabii ki şampiyonluk. Bir dahaki sezona birlikte başladığımızda şampiyonluğu da kazanacağız' Gidecek mi, kalacak mı, başarılı mı başarısız mı derken, Roberto Mancini’nin Galatasaray’la yola devam edeceği büyük ölçüde netlik kazandı. Fatih Terim’in yerine geldiği Sarı-Kırmızılı ekibi ligde ikinci yapıp, Türkiye Kupası’nı kazandıran, Şampiyonlar Ligi’nde de gruptan çıkaran İtalyan hoca, sezon değerlendirmesini sadece FANATİK’e yaptı. Ekibimizden Serdar Dinçbaylı ve Metin Karabaş’ın sorularını Florya’da içtenlikle yanıtlayan Mancini’nin röportajından ilk bölümü yayınlıyoruz... Geldiğiniç günden bu yana Galatasaray’da neler gördünüz? İlk gün en güzel gündü. Yeni bir takım, yeni bir hedef, yeni taraftarlar, yeni bir başkan... İkinci gün ise Juventus’a karşı oynadık zaten. Ligi ve takımı tanımak zor oldu. Ama o bölümü hızlı geçtiğimi ve ortadaki zorlukları, engelleri hızlı anladığımı düşünüyorum. Ama sezon başı kampına katılmadığınız zaman kendi takımınızın genel durumunu tam olarak bilemezsiniz. Aynı zamanda diğer takımların yapılarını da bilmediğiniz için yeni gelen teknik adamlar sıkıntı çeker. Ben de o zorlukları yaşadım. Ligdeki büyük yarışta sizi en çok ne zorladı, en kolayı ise neydi? İlk başlarda özellikle takımın kondisyon durumunu anlamak o kadar da kolay olmadı. O kısa sürede takımı tanımak rakipleri tanımak kolay olmadı. Antalya’da devre arasında bir kamp yaptık ama o hiçbir zaman sezon başı kampına benzemez, yerini tutmaz. On günlük bir süreçti ve biz arada maçlara çıktık. Ardından hemen lig başladı. O yüzden sezon öncesi kampı yapmamak benim için en zor olaydı. Futbol sade ve kolay bir şeydir. Dünyanın her yerinde 11’e 11 ve 1 topla oynanıyor. Bana kolay gelen kısım bu bölümdü. Taraftarlara ve basına bu güne kadar söylemek isteyip de söyleyemediğiniz bir şey var mı? Basın toplantılarında bugüne kadar her şeyi söyleyen bir teknik adamım. O yüzden bugüne kadar takımıma ait söylemediğim bir şey olmadı. Basın toplantıları bizim için şans bu yönden. Ve İtalya’dakilere göre kısa sürmesi de benim Türkiye’deki şansım. ‘Burada mutluyum ve kalıyorum’ Bu sezon başarmak istediklerinizin ne kadarını başarabildiniz? Bir dahaki sezona birlikte başladığımızda şampiyonluğu da kazanacağız. Ben takıma geldiğimde bir müddet geçmişti ve Fenerbahçe ile Beşiktaş bizden daha iyi başlamışlardı. Başkanla, Lutfi Bey, Bülent Bey ile bir araya geldiğimde ligin geri kalan bölümünde bir takım problemler olabilir, daha çok çalışmamız gerekebilir ama temel hedefimizin Şampiyonlar Ligi olduğu konusunda fikir birliğine vardık. Ortada bir gerçek var ki biz de bu hedefi şu an başardık. Türkiye Kupası’nı kazanmak da önemli hedeflerimizden biriydi. Ama yöneticilerimizle konuştuğumuz da kalan sürede daha çok takım olup Şampiyonlar Ligi’ne direkt katılmak konusunda anlaşmıştık. Şunu da hatırlatmak istiyorum biz Fenerbahçe ve Beşiktaş’tan 20 maç daha fazla oynadık. Şampiyonlar Ligi, Türkiye Kupası ve Türkiye Ligi maçları yaptık. Bu tempoda bazen enerjimizi koruyamamamız çok doğaldı. Böyle baktığınızda hedeflerimize ulaştık diyebiliriz. Hedeflerinize ulaştınız yani... Benim kişisel hedefim o puan farkını kapatıp şampiyonluğu kazanmaktı. Galatasaray gibi en üst seviye takımların hedefi zaten her zaman şampiyonluktur. Ama genel olarak bu sürede bunları yapabilmişsek bu da bir başarıdır. Ama kişisel olarak hedefim her zaman şampiyonluktur. Diğer kulüplerden teklif aldınız mı? Türkiye’de kalacak mısınız? Şu ana kadar resmi olarak hiçbir takımdan teklif almadım. Bu günler herkesin adının bir yerlere yazıldığı dönem, ben bu duruma alışığım ve herhangi bir sıkıntı duymuyorum. Galatasaray’da çok mutluyum ve gelecek sene de Galatasaray’da olacağım. Başkanın ikincilik ve Türkiye Kupası olmazsa olmaz şartlarıydı... Bizim aramızda böyle bir olmazsa olmaz şartlarımız yoktu. Zaten Galatasaray’ın hedefi direkt şampiyonluktur. O yüzden gelecek sezon hepimizin olmazsa olmazı şampiyonluktur. Gelecek sezona birlikte başladığımızda şampiyon olacağımızdan eminim. ‘Drogba’nın boşluğu nasıl dolar bilmiyorum’ 'Genç oyuncularımız kaliteli isimler ama bu tempoyu kaldıracak düzeyde değiller. Bir yandan seneye Drogba’nın yokluğunu nasıl dolduracağımız belli değil' Önümüzdeki sezon şampiyon olabilmek için takımı yeterli görüyor musunuz? Hayır görmüyorum. Neye ihtiyacınız var ? İyi oyuncularla iyi oyuncuları değiştirebileceğimiz bir takıma ihtiyacımız var. Bu kadar yoğun maç trafiği içerisinde bazen gençlere yer veriyoruz. Evet gençler kaliteli ama bu tempoyu kaldıracak düzeyde değiller. Bir yandan seneye Drogba’nın yokluğunu nasıl dolduracağımız belli değil. Sneijder takımın en önemli oyuncularından biri. Dünya Kupası’na gidecek. Dünya Kupası’na giden oyuncuların nasıl döneceği belirsiz oluyor. Drogba’yla devam etmek ister miydiniz? Bu ona bağlı. Dünya Kupası oynayacak, onun kendine gelme süreci farklı olacak. Çünkü Drogba 25 yaşında değil. Onunla ilgili 2 aydır bir belirsizlik var. Bunlar ona bağlı.. Drogba, Sneijder, Melo, Selçuk gibi isimlerin eksikliğinde sıkıntı çekiyoruz. Ocak’ta aldığımız genç oyuncularla bu eksikliği kapatmaya çalışınca da düzenimiz bozuluyor. Yedeklerimizin as kadromuz kadar kaliteli isimlerden oluşması gerek. Daha çok çalışmaları ve gelişmeleri lazım. Belki de başka takımlara kiralanıp orada forma şansı bulup geri dönmeleri gerekiyor. Drogba’nın bazı oyuncuların dengesini bozduğu iddiaları var... ''Drogba gelmiş geçmiş en iyi golcülerden biri'' O yüzden böyle bir liderliğinin ve karakterinin olması çok doğal. Bence Drogba ve Sneijder Türk futboluna ve futbolcularına çok şey katabilir. Sadece onlar değil. Saha içerisinde Selçuk da bir karakter, Burak da bir karakter, Melo da bir karakter. Bu tip oyuncuların lider olarak öne çıkmaları gayet doğal ama Drogba da bir dünya markası. Drogba sahada yüzde yüzü ile oynamasa bile her zaman rakip için bir soru işaretidir. ‘Başkandan bazı isteklerim olacak’ Ünal Aysal, “Roberto Mancini ile oturacağız şartları konuşacağız. Transfere 40-50 Milyon Euro ayıramam” dedi. Sizin hedefiniz nedir. İstediğiniz oyuncuları almak için ne kadarlık bir bütçeye ihtiyacınız var? Başkanın düşüncelerine saygı duyuyorum. Çünkü ben teknik direktörüm o da başkan. Zaten bunları oturup konuşuyoruz. Sezon bittiği zaman ben menacer olarak bir takım isteklerde bulunacağım. O da başkan olarak bütçeyle ilgili olarak kendi kararlarını verecek. Ama bu sezon sonunda netlik kazanacak. Genç oyuncuların hepsini siz mi istediniz ve bu oyuncuların hangileri bu takımda kalıp forma giyebilir? Ocak ayı transfer döneminde başka oyuncular da alabilirdik. Bunu zaten daha önce de söyledim. Ocak döneminde transfer yapmak zordur. İyi oyuncu almanız zordur. Biz Brezilyalı savunmacıyı istemiştik (Rodholfo) ama alamadık. Onun yerine Burdisso’yu son dakikada kiralık olarak aldık. Onun dışında Telles 21 yaşında geleceği parlak bir isim. Lucas, Oğuzhan, Koray, Salih ve Umut’un oynamaları için daha fazla çalışmaları gerekiyor. Telles, Lucas, Berk, Oğuzhan iki yıl içerisinde çok güçlü oyuncular olabilir. Çok çalışırlarsa ilk 11’de takımın bel kemiğini oluşturabilirler. ‘Kağıtla mutlularsa benim için sorun yok’ Fenerbahçe son maçında sahada bir kağıt dolaştırdı. Bu konuda size bir gönderme yaptılar. Ne düşünüyorsunuz? Bu çok önemli değil. Onlar bununla mutlularsa ben de onlar adına mutlu olurum. Önemli olan ligde bir takımın şampiyonluğu hak edip etmediğidir. Bence onlar da şampiyonluğu hak etmişlerdi. Ben de onları tebrik etmiştim zaten. Ama tekrar söylüyorum bu şakayla mutlu oluyorlarsa ben de onlar adına mutlu olurum. ‘Tribün protestosu taraftarın hakkıdır’ Terim’in arkasında kim gelirse gelsin birkaç mağlubiyetten sonra protestolara maruz kalacaktı. Taraftarların protestoları için ne düşünüyorsunuz? Bavulunuzu toplamayı düşündünüz mü? Ben biletini alıp stada gelmiş taraftarın takımı kötüyse ıslıklamasına, protesto etmesine hiçbir zaman laf etmem her zaman saygı duyarım. Benim sevmediğim manipüle edilmiş seyirci. Ortada hiçbir neden yokken takımını protesto edenleri sevmiyorum. ‘Felipe Melo’yu hep uyarıyoruz’ Melo bu sezon çok iyi bir performans gösteriyor. Fakat saha içindeki tavırları sebebiyle sürekli eleştiriliyor. Bu hareketler takıma nasıl yansıyor? Melo’dan çok memnunum. Oynamadığı zamanlarda orta sahada problem yaşadık. Onun dışında her zaman söylüyoruz. Kendisi de biliyor bunu. Hakemlerle diyaloglarında kart sorunu yaşıyor. Melo takımın en iyi oyuncularından biri. Sadece o değil Sneijder de bizim için bu sezon en iyi performansı sergileyen futbolcularımızın başında geliyor. ‘Trabzon maçını Sabri’yle çözdük’ Geldiğiniz günden bu yana en çok eleştirildiğiniz noktalardan biri sürekli taktik ve kadroda değişikliğe gitmeniz... En iyi 11’i, başladığınız 11 olarak düşünürsünüz. Ama futbol bazen oyun içerisinde değişiklikler gösterebilir. Mesela Trabzon maçına 4-2-3-1 ile başladık. Sonra taktiğimizi değiştirdik ve maçı çok farklı kazandık. Kupa maçında kanatta hızlı bir oyuncuya ihtiyacımız vardı. Oraya Sabri’yi aldım. Ama genel olarak bu değişik kadro ve taktikle çıkmamızın sebebi çarşamba-pazar maçlar yapmamızdı. FANATİK
Reklam
G.Saray'a Dünya Devi
Galatasaray'ın 3 yıldır üst üste Şampiyonlar Ligi'nde yer alması sponsorluk gelirlerini de yukarı taşıyor.Sarı kırmızılı ekip ligde ikinci olmasına rağmen şampiyonlar ligi’ne direkt gitmeye hak kazanınca, yönetimin elini sponsor firmalara karşı güçlendirdi. Galatasaray Yönetimi forma göğüs reklamı için bu kez Türkiye için rekor bir rakamı hedefliyor. Türk Telekom’un forma reklamı sponsorluğundan yeniden talip olmaması üzerine sarı kırmızılı kulüp birçok yabancı şirket ile forma reklamı için sponsorluk görüşmeleri yapıyor. Dünyaca ünlü elektronik firması Samsung, Galatasaray’a göğüs forması reklamı için yılda 15 milyon euro teklif etti. Galatasaray Başkanı Ünal Aysal ise bu rakamı 20 milyon euro’ya çekmek için birçok uluslararası firma ile görüşmelerini sürdürüyor.AMK Spor
Semih Kaya Kadrodan Çıkartıldı
Galatasaray'ın milli futbolcusu Semih Kaya gözündeki rahatsızlık nedeniyle A Milli Futbol Takımı kadrosundan çıkartıldı. Semih, çarşamba günü ameliyat olacak. Galatasaray'ın milli futbolcusu Semih Kaya bıçak altına yatıyor... Semih Kaya gözündeki rahatsızlık nedeniyle A Milli Futbol Takımı kadrosundan çıkartıldı. Türkiye Futbol Federasyonu'ndan yapılan açıklamada, 'Galatasaray'ın ve A Milli Takımımızın stoperi Semih Gazetesport
Spartak Moskova, Mancini ile Görüştü İddiası
Rus basınına göre, geçen hafta Spartak Yönetim Kurulu Başkanı Leonid Fedun'un inisiyatifi ile, İtalyan asıllı teknik direktör ile görüşmeler yapıldı.Haberde, Spartak'ın daha önce Rusya'nın Tula Arsenal takımı teknik direktörü Dmitri Aleniçev'e ilgi duyduğu, fakat genç olduğu gerekçesiyle vazgeçerek yabancı antrenör arayışına girdiği ifade edildi. Spartak'ın tek endişesi Mancini'nin sözleşme için daha fazla para talebinde bulunabileceği. Rus medyası, İtalyan teknik direktörün İngiltere'de yılda 6,5 milyon Euro, Türkiye'de ise 5 milyon Euro kazandığını iddia etti. Haberlere göre, Mancini Galatasaray ile para konusunu çözür çözmez takımı terkedecek. Onun yerine Shakhtar Donetsk teknik direktörü Mircea Lucescu'nun gelmesi bekleniyor. Fakat Rus futbol menajeri Dmirti Selyuk'a göre, iyi teknik direktör sayılmasına rağmen Mancini Spartak'ın sorunlarını çözecek güçte değil. Selyuk, Spartak'ın sistem ve genel değişime ihtiyacı olduğuna inanıyor. Ukrayna'nın ünlü spor yazarı Konstantin Andriyuk da Mancini'nin Galatasaray'dan ayrılacağını iddia etmişti. Andriyuk, 'Mancini yüzde 99 Galatasaray'ı terkediyor. İtalyan teknik direktörün yerine 1 numaralı aday Lucescu.' diye iddiada bulunmuştu. CNN spor muhabiri Tancredi Palmeri de, 'Lucescu Galatasaray yönetimiyle prensipte anlaştı. Fakat Galatasaray takımı teknik direktör Roberto Mancini ile para konusunu henüz çözemediği için Lucescu ile sözleşmenin imzalanması şimdilik askıya alındı.' dedi. CİHAN
Reklam
"Diego İçin Gayret Gösterdik Ama Olmadı"
Geçtiğimiz sezonun değerlendirmesini yapan Hırvat teknik direktör yeni sezon hedefleri ve transfer çalışmaları ile ilgili de bilgiler verdi. 'DİEGO İÇİN BAŞKANIMIZ VE YÖNETİCİLERİMİZ ÇOK GAYRET GÖSTERDİ O BAŞKA BİR SEÇENEK KULLANDI' Beşiktaş'ın da listesinde olan ve görüşülen Diego'nun Fenerbahçe'ye transferini değerlendiren Slaven Biliç 'Diego çok iyi bir oyuncu. Kendisi listemizdeydi. Başkanımız ve sorumlu yöneticimiz bu transfer için çok büyük gayret gösterdiler. Burada anlatamayacağım başka şeyler de oldu ve oyuncu başka bir seçenek kullandı ortaya da böyle bir sonuç çıktı' dedi. 'BEN BURAYA BEŞİKTAŞ'I 3.YAPMAK İÇİN GELMEDİM, SORUMLULUK BENİM' Takımın teknik direktörü olarak 3.olmasının bütün sorumluluğunu üstüne aldığını söyleyen Biliç, 'Bu sezon bir çok faktörler vardı.Bunları bahane olarak değil içinde olduğumuz durumu anlatma açısından söyledim. Beşiktaş ligi 1. veya 2. bitiremiyorsa bunun sorumlusu hocadır. Ben buraya Beşiktaş'ı 3. yapmak için gelmedim. Birilerinin yada bir şeylerin arkasına sığınmam. Sorumluluk benim' dedi. SİMEONE VE KLOOP'UN YAPTIKLARINI YAPMAK İSTİYORUM' Başarı için sürekliliğin altını çizen Hırvat çalıştırıcı bu sürekliliği yakalamadan başarı gelmesinin zor olduğunu Atletico Madrid ve Dortmund örnekleri ile anlattı. 'Buraya başarılı olmak için geldim. Simeone ve Kloop uzun süreler çalışarak bu başarıları yakaladılar. Ben de Simeone ve Kloop'un yaptıklarını yapmak istiyorum. Ancak devamlılığı yakalamak başarıyı getirir. Gelişim ve devamlılığı mutlaka sağlamak gerekir. Beşiktaş'ın son 10 senesine baktığımızda 11-12 hoca ile çalışmak başarıyı getirmez. Ben burada başarılı olmak istiyorum, bu başarıyı taraftarımızla yönetimimizle kamuoyu ile paylaşmak istiyorum' diye konuştu. ŞAMPİYONLAR LİGİ'NE KALMAMIZ İÇİN OYUNCU ALMAMIZ LAZIM' Transfer çalışmalarına değinen Biliç 'Şampiyonlar Ligi'nde gruplara kalmamız için oyuncu almamız lazım. Transferlerin kampa yetişmesini isterim ama bu tabii ki paraya bağlı. Yabancı kontenjanını tamamlamak düşüncesindeyiz ama sırf kontenjanı dolduralım diye oyuncu da almak doğru olmaz. Yeni sezon planlaması ve transfer süreleri için Fenerbahçe ve Galatasaray Avrupa kupaları ve lig başlama tarihi bakımından bizden daha avantajlı. Biz Temmuz sonunda ilk maçımızı oynayacağız. Süremiz daha az' şeklinde konuştu. 'İBRAHİM TORAMAN VE SEZER ÖZTÜRK'ÜN CEZALARI BİTTİ' İbrahim Toraman ve Sezer Öztürk'ün cezalarının sezon bitimiyle sona erdiğini belirten Biliç, 'Her ikisi içinde söylüyorum. Karıştıkları olay çok büyüktü. Verdiğimiz cezalar ile ilgili çok farklı görüşler olsa da bana göre hak ettikleri bir cezaydı. Şimdi biz bu futbolcuların oyuncu kaliteleri ile bize bir şey katıp katmayacaklarına bakacağız. Benim kriterim takıma katkılarının olup olmayacağıdır. Artık sadece bu konuyu değerlendireceğiz' diyerek bu futbolcuları affetse bile gelecekleri hakkında net konuşmaktan kaçındı. 'ÖNÜMÜZDEKİ SEZON GECE HAYATI OLAYLARININ YAŞANMAYACAĞININ GARANTİSİNİ VERİYORUM' Futbolcuların gece hayatı ve karıştıkları olayların Beşiktaş futbolcularına yakışmasa da kamuoyunda abartılıp ters algı yaratılarak çok büyütüldüğünü söyleyen Slavan Biliç kulüp disiplin talimatının zaten son derece ağır olduğunu ve uygulandığını belirtti. Biliç bütün bu yaşananlara rağmen sorumluluğu üstüne aldığını ve gelecek sezon bu tarz olayların kesinlikle yaşanmayacağının garantisini de verdi. 'OYUN ALANINDA SON 20 METREDE YAPMAMIZ GEREKENLERDE EKSİKLİĞİMİZ VAR' Hırvat teknik direktör Beşiktaş’ın sahadaki en büyük sorununun oyun alanının son 20 metresinde yapmaları gerekenleri yapamamak olduğunu dile getirdi. Biliç, 'Geçen sezona baktığımızda 49 gol yiyen bir takım bu sezon Galatasaray'dan sonra ligin en az gol yiyen takım. Bunu yaparken sürekli savunma yapmadık. Sezon boyu oyun kontrolü çoğu zaman bizdeydi. Sadece oyun alanında son 20 metrede yapabileceğimiz şeylerde eksiklik vardı. Önümüzdeki sezon bunu mutlaka aşacağız' dedi. Ali Danaş- DHA
Mancini Kararını Ülkesinde Açıkladı
Galatasaray Teknik Direktörü Roberto Mancini, “Takımı dokuzuncu sıradan aldım ikinci yaptım. Kontratım sürüyor, burada kalacağım” dediErciyesspor’u mağlup ederek sezonu ikinci sırada tamamlayan ve Şampiyonlar Ligi’ne direkt katılım hakkı elde eden Galatasaray’da gözlerin çevrildiği isim olan teknik direktör Roberto Mancini durumuna açıklık getirdi. İtalyan Rai televizyonunda Fabio Fazio’nun Che Tempo Che Fa programının konuğu olan sarı-kırmızılıların teknik direktörü, geleceğine ilişkin net açıklamalarda bulundu. Mancini, “Galatasaray’da bu sezon iyi bir sezon geçirdim. Ben gittiğimde takım dokuzuncu sıradaydı, sezonun sonunda ise ikinci basamaktayız. Şampiyonlar Ligi’ne gidiyoruz. Ayrıca Türkiye Kupası’nı da kazandık. Futbolda ne zaman neyin olacağı belli olmaz. Özellikle de teknik adam olduğunuzda. Ancak şunu söyleyebilirim ki ben İstanbul’daki yaşantımdan memnunum ve Galatasaray ile iki yıllık kontratım var, takımda kalacağım” dedi. Uzun yıllar ülkesinden uzakta çalıştığını ve İtalya’yı özlediğini de itiraf eden Mancini, “Yurt dışında olalı uzun yıllar oldu. İyi zamanlar geçirdim, keyfim yerindeydi. Çok önemli tecrübeler edindim. Tabi İtalya’yı hep özlüyorum. Kim bilir belki ilerde tekrar burda çalışabilirim” ifadelerini kullandı. AMK Spor
Melo'dan Olay Açıklamalar!
Galatasaray’ın Brezilyalı yıldızı Felipe Melo, TRT1’de yayınlanan Stadyum programında, yazarımız Ersin Düzen’e gündem belirleyecek açıklamalar yaptı. İşte olay röportajdan başlıklarİşte Melo'nun açıklamaları; SOMA İÇİN BİRLİK OLMA ZAMANI Soma’daki olayı duyduğumda, bana anlattıklarında çok üzüldüm. Artık, birlik olma zamanı. Avrupalı, Asyalı, siyah, beyaz, Fenerbahçeli, Beşiktaşlı, Galatasaraylı demeden; takım, renk ayırt etmeden birlik olmalıyız ve elimizden ne geliyorsa yapmalıyız. Hayatını kaybeden birçok kişi var, ailelerine baş sağlığı ve sabır diliyorum. Onlara en azından dualarımızla destek vermeliyiz. DAHA İYİSİNİ YAPABİLİRDİK Ligin, son haftasına kadar şampiyonluk mücadelemizi sürdürebilirdik belki, ama insanlar şunu düşünmeli; bizler de insanız, Galatasaray forması için maksimumu vermeye çalışıyoruz ve bazen her şey istediğiniz gibi gitmiyor. Buna rağmen, şampiyonlar Ligi’nde İtalya şampiyonu Juventus’u yenip, gruptan çıktık, daha fazla ilerleyebilirdik. Potansiyelimizin ne olduğunu, Chelsea ile oynadığımız ilk maçta gösterdik. 9 senedir Türkiye Kupası’nı kazanamayan bir Galatasaray vardı, arkadaşlarımla beraber kupayı aldık. Süper Ligi 2. bitirdik ve Şampiyonlar Ligi’ne katılıyoruz. Bu yüzden negatif bir tablo çizmeye gerek yok. Galatasaray için bu sezonki tablo pozitif. HAYALİM AVRUPA KUPASI Galatasaray’daki 3 sezonumda Türkiye’de kazanılması gereken bütün kupaları kazandım. Şampiyonlar Ligi’nde son iki sezon başarılı geçti. Galatasaray’da çok mutluyum ve bu formayla Avrupa’da kupa kaldırmayı hayal ediyorum. Bu potansiyelimiz var. İYİ BİR SEZON GEÇİRDİM Geçen sezon hazırlık kampı yapamamıştım ve takıma geç katılmıştım. Bu da, performansımı aşağıya çekmişti. Bu sezon başında ise çok iyi hazırlandık ve performansımı pozitif yönde etkiledi. İyi bir sezon geçirdiğimi düşünüyorum. SCOLARI’NIN SEÇTİKLERİNDEN KÖTÜ DEĞİLİM Bu sezonki performansımla, Brezilya milli takımına gitmeyi hak ettiğimi düşünüyorum. Açık yüreklilikle söylüyorum, Scolari’nin seçtiği oyunculardan kötü değilim. Ben milli takıma gitiiğim zaman tarih yazdım, önemli başarılara imza attım, iyi maçlar çıkardım ve kupa kazandım. Saha içinde forması için en iyisini yapmaya çalışan, rakibiyle savaşan bir oyuncuyum. Teknik direktörler bu tarz oyuncuları sever, ama Scolari’nin kararıdır, saygı duymak lazım. HEDEFİM 2018 Çağrılmadığım için milli takıma veda etmeyi düşünmüyorum. Daha 30 yaşımdayım. Önümde 4 sene var. 34 yaşıma geldiğimde, bir sonraki Dünya Kupası’nda o takımda olacağımı düşünüyorum. AİLEM GALATASARAYLI Futbolcu önce ailesi için oynar. Eşim ve çocuklarım Galatasaray taraftarı. Bu yüzden, önce ailem ve Galatasaray taraftarını mutlu etmek için oynuyorum, mücadele ediyorum. En önemli rakibimize karşı da aynıyım, 2. ligden bir takıma karşı da aynı. Size söz veriyorum, beni hep böyle göreceksiniz, çünkü bu benim yaradılışım. ELEŞTİRİLER UMRUMDA DEĞİL Türk medyasını takip etmiyorum. Kimin eleştirdiği beni hiç ilgilendirmiyor. Önemli olan kulübümün, takım arkadaşlarımın, hocamın düşüncesi. Yazılanları okumuyorum, konuşulanlarla ilgilenmiyorum ve değer vermiyorum. Çünkü bunların hepsi kasıtlı yapılıyor. KİMSEYE SALDIRMADIM, YUMRUK ATMADIM Futbol bir şov oyunu. Herkes buna böyle bakmalı. Saha içinde ‘bazı hareketler yapan Melo var’ deniliyor, eleştiriliyor. Ama sahada ‘rakibine saldıran, yumruk atan’ Felipe Melo yok. Futbol kuralları içinde, o formanın hakkını vermek için mücadele eden, savaşan Melo var. BENİ DEĞİL, ŞİKEYİ, IRKÇILIĞI KONUŞSUNLAR Derbilerde, karşılıklı sataşmalar tabii ki saygı çerçevesinde olacaktır. Benim hareketlerim, futbolun şov kısmındaki doğal şeyler. Konuşulması gereken konular bunlar değil. Ortada şike varsa, ortada ırkçılık varsa bunlar konuşulmalı. Futbolu kirleten bunlar. Sayfalarda yazı yazılacaksa, televizyonlarda bir şeyler konuşulacaksa en önemli konu şike ve ırkçılık. Kimsenin hakkının yenmemesi gerekiyor. Saha içinde saygı çerçevesinde bir şey yapmışım, rakibe takılmışım bunlar işin şovu. Brezilya’da, İtalya’da böyle, Türkiye’de de olabilir. JUVENTUS ŞİKE YAPTI, DÜŞÜRDÜLER!İnsanlar yorum yaparken, eleştirirken konu başlıklarını iyi düşünüp, ona göre eleştiri yapsın. Artık öyle bir dünyada yaşıyoruz ki, teknolojinin ön plana çıktığı herkesin, her şeyden haberinin olduğu bir dünyadayız. Sadece Türkiye’de oluyor demiyorum, bütün dünyadan bahsediyorum. Örneğin Dani Alves'e yapılan ırkçılık ortada, Juventus'un ne yaptığını biliyorsunuz, şike cezası aldılar ve küme düşürüldüler. KUPA TÖRENİNDEKİ KARE BİN KELİMEDEN DAHA ÜSTÜN Türkiye Kupası töreninde gördüğünüz kare, bin kelimeden daha üstün. Bin kelimenin anlatamayacağını o resim çok iyi anlatıyor. Bazen çok şey söylemek istiyorsunuz, ama söyleyemiyorsunuz.Şampiy10
Reklam
Drogba: "Buraya Para İçin Gelmedim"
Galatasaray'a veda eden Didier Drogba, kulüp televizyonuna açıklamalarda bulundu.İşte kulüp televizyon kanalına yaptığı açıklamalar: Big Legend’ın sezon finaline hoş geldin; ama sadece sezon finali diyorum, final değil. Umarım bu konu hakkında da konuşacağız. Ancak biliyorsun, Türkiye’de büyük bir trajedi yaşandı. Soma’da 300’den fazla madencimizi kaybettik. İlk olarak, bu konu hakkında bir şeyler söylemek ister misin? Evet, ülke için büyük bir trajedi. Burada bir buçuk yıldır yaşıyorum. Ve bu tabii ki beni de etkiledi. Ben de tüm iyi dileklerimi hayatını kaybeden işçilerin ailelerine gönderiyorum; çünkü o işçiler, Türkiye’nin büyük bir ülke olmasını sağlayan kişilerdi. Tüm o ailelere… Evet, sizin için çok zor bir durum olduğunu biliyorum; ama sürekli sizi düşünüyorum. Zorlu bir sezon olduğunu söyleyebiliriz; hem takım için, hem de sezonun son bölümünde yaşadığın sakatlıktan dolayı senin için… Senin de bu yüzden üzgün olduğunu biliyorum. Sezon hakkında genel olarak ne söylersin, en başından sonuna kadar… Farklı durumlarla karşılaştığımız bir sezon oldu. Ve takım buna alışık değildi. Çok sayıda farklı şey yaşandı. Yeni kurallar, yabancı sınırı… Bu, ligdeki tüm takımlar arasında en fazla Galatasaray’ı etkiledi. Ayrıca teknik adam değişikliği yaşadık. Bu da takım için oldukça zor bir durumdu. Biliyorsunuz, Fatih Terim’e çok büyük bir saygım vardı ve onu seviyordum. Bence geçtiğimiz sezon takım olarak beraberliği ve takım ruhunu yakalama konusunda zorluklar yaşadık. Bunu bazı zamanlarda başardık, özellikle de Şampiyonlar Ligi’ndeki maçlarda; çünkü orası rekabet alanı yüksek bir turnuva. Ancak lig maçlarında bunu pek hissedemedik. Ve bu yüzden de ligde fazla puan kaybı yaşadık. Burada bir buçuk yıl geçirdin. Senin için en unutulmaz hatıra ne oldu? Bundan sonra biri sana, “Galatasaray” dediğinde… O kadar fazla ki… Çok güzel anılarım var burada. İlki havalimanında taraftarlar tarafından karşılandığım an. İkincisi, takım arkadaşlarımla tanışmam ve onlarla birlikte antrenman yapmış olmam. Ama bir numarada Akhisar maçında oyuna girdikten sonra topa ikinci veya üçüncü dokunuşumda Burak’ın yaptığı ortada attığım o gol var. O anı hayatım boyunca hiç unutmayacağım. O an hissettiklerimi hayatım boyunca asla unutmayacağım. Kariyerindeki en iyi anlardan biri olduğunu söyleyebilir miyiz? Evet, kariyerimin en üst noktalarından biriydi; çünkü bu gibi anların hayalini her zaman kurarsınız. Yeni bir takım, ilk maç… Ve aynı zamanda kale arkasındaki tribün tamamen Galatasaray taraftarlarıyla doluydu. Ben de o kaleye attım golü. Maç 0-0’dı… Ben her zaman maçı değiştiren golleri atmayı sevmişimdir. Sanırım bu da onlardan biriydi. Golden sonra neler hissettin; çünkü senin de söylediğin gibi topa sadece ikinci veya üçüncü dokunuşundu… “Evet, başlıyorum” dedin mi? Bilemiyorum, bilemiyorum. Yeni bir dünyayı keşfetmek benim için bile zordu. Ama bunu hâlâ yapabileceğimi kanıtlamıştım. Ve benim kariyerimdeki en iyi gollerden biriydi. O golü kesinlikle ilk 10’a koyarım. Gol sonrası mutluluğumu taraftarlarla ve takım arkadaşlarımla paylaşmak harika bir histi. Kusursuz bir karşılama oldu benim için. Burada aldığın en iyi tavsiye veya öğrendiğin en iyi ders ne oldu? En iyi tavsiye? Bilemiyorum, aslında en iyi tavsiye değil; ama burada çok şey öğrendim. Oyunculardan, insanlardan gerçekten çok şey öğrendim. Galatasaray’ı temsil ettiğim için onur duydum. Tüm Türkiye’nin saygısını kazandığım için çok şanslıyım. Bu kendi adıma futboldan çok daha önemli bir şey. Böylesi bir saygıyı kazanmak, her zaman görülen bir şey değildir. Bu yüzden gerçekten gurur duyuyorum. Türkiye’deki kariyerin boyunca karşılaştığın herhangi bir zorluk oldu mu? Eğer varsa, bunun üstesinden nasıl geldin? Hayal kırıklığı yaşadığım bazı şeyler oldu. İnsanların takıma bağlılığımı sorguladıkları ve benden kuşku duyup, benim para için burada olduğumu düşünmeye başladıklarında... Tamamen yanılıyorlardı. Ben buraya para için gelmedim. Parayı düşünsem, zaten Çin’de kalırdım. Orada oynamasam bile paramı öderlerdi. Ama ben buraya para için gelmedim. Buraya futbol oynamak, tutkuyu yeniden hissedebilmek için geldim. Buradayım; çünkü burada rekabet vardı. Dördüncü yıldızı kazanma hırsı vardı. Evet, bazı hayal kırıklıkları yaşadım. İnsanlar, benim daha önce Chelsea’de oynadığım için onlara karşı yeteri kadar iyi performans sergilemediğini düşündükleri anlarda… O hâlde şöyle yapalım; siz de Galatasaray’la şampiyonluklar yaşayın ve birkaç sene sonra Galatasaray’a karşı oynayın. Ben de o zaman sizin reaksiyonunuzu görmek isterim. Ben sahip olduğumun en iyisini verdim. Benim için duygusal bir maçtı ve belki de bu yüzden sakatlık yaşadım, hâlâ bununla mücadele ediyorum; ama futbolun içinde bunlar var. Burada karşılaştığım tüm güzel şeylerle kıyaslandığında, yaşadığım hayal kırıklıkları bunlardı. Galatasaray – Fenerbahçe rekabeti, Beşiktaş maçında attığım iki gol, Süper Kupa maçında Fenerbahçe’ye karşı attığım gol… Ve taraftarların bana gösterdiği saygı. Benim onlara karşı çok büyük saygım var. Benim için en önemli olan da bu. İnsanları her gün mutlu edemezsiniz; ama 365 günün 340’ında mutlu ederseniz, bu iyi bir şeydir. Fenerbahçe ile oynanan son derbi maçından önce sakatlığın vardı… Evet, oynamamalıydım. Ama oynamak istediğini söyledin. Maç öncesinde, maç sırasında neler oldu? Kendini nasıl hissettin? Evet, Chelsea maçında yaşadığım sakatlıktan dolayı iki hafta antrenman yapamamıştım. Koşamıyordum, yönümü değiştiremiyordum. Hâlâ o maçı nasıl oynadığımı bilmiyorum. Ama evimizde, Fenerbahçe’ye karşı oynadığımız bir derbi maçıydı. Ve istediğimiz yerde olduğumuz bir sezon değildi. Oynamak zorundaydım. Kazanmak zorundaydık. Evet, şampiyon olamayabilirdik; ama evimizde Fenerbahçe’ye kaybedemezdik. Sahip olduğum her şeyi verdim. Maçı da kazandık. Ve herkes çok mutluydu… Chelsea ile 2012 yılında Münih’te oynadığın final maçının ardından herkes Şampiyonlar Ligi’nde son kez sahaya çıktığını düşünüyordu. Ama sen daha sonra Galatasaray ile Şampiyonlar Ligi’nde iki harika sezon yaşadın. Münih’tekinin bu turnuvadaki son maçın olmadığını biliyor muydun? Hayır, bilmiyordum. Benim için turnuvadaki son maçtı. Tekrar edeyim, benim bir kontratım varsa, o kontrata bağlı kalmak isterim. İlişkilerimiz iyiyse, kontratıma saygı duyarım. Çin’e gittiğimde de bunu yaptım. Ama pişman değilim. Buraya geldim ve burada yeni bir ev, yeni bir yuva buldum. Evet, son maçım olmadığını bilmiyordum. Galatasaray ile imzaladığımda bana, “Şampiyonlar Ligi’nde Schalke ile oynayacağız” dediklerinde, “hmm, bu çok iyi, yeniden iş başına geçiyorum” diye düşündüm. Hayatının her bölümü güzel bir hikâyeyi andırıyor. Fildişi Sahili’nde doğdun, Fransa’da büyüdün, İngiltere’de tecrübe kazandın. Türkiye’nin insan olarak hikâyendeki yeri ne olacak? Buraya geldikten beş ay sonra, ülkede bazı problemler yaşandı. Taksim’de ve başka yerlerde… Sosyal medyadaki fotoğraflara bakarken kendi ismimi gördüm: “Çare Drogba.” Ve endişelendim, “neden her yere benim ismimi yazıyorlar, ben herhangi bir yanlış yapmadım.” Ama daha sonra insanlar bana bunun ne anlama geldiğini açıkladı. İşin aslını öğrendiğimde, bu kelimenin ne kadar güçlü olduğunu fark ettim. Futbolun çok ötesinde bir şeydi. Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş taraftarları tek bir amaç için bir araya gelmişlerdi. Kendi düşünceleri savunuyorlardı. Ve benim adeta bir elçi olmamı istiyorlardı. Böyle bir ülkeyi en üste koymalısınız. En üste. Fildişi Sahili ile beraber en üste. Fildişi Sahili’nden sonra? Evet, Fildişi Sahili doğduğum yer. Tabii ki, onu demek istemedim. Bu çok önemli bir şey… Elbette gol atmak benim için çok güzel, harika bir his. Ama bir insanın bana gelip, “sen harika bir adamsın” demesi beni daha çok gururlandırıyor. Hayatındaki en büyük amaç gol atmak değil, öyle değil mi? Çok gol attım. Hâlâ atmak istiyorum. Ve atacağım. Ama hayattaki en büyük amacım, iyi bir insan olmak. Ben insanların, “belki çok iyi futbolcu değil; ama bana saygı duyuyor” demesini isterim benim için; çünkü futboldan sonra hayat başlar. Futbolu 10, belki de 15 sene oynayabilirsiniz; ama sonrasında hayat devam eder. Biliyoruz ki, biz yeniden buluşacağız, ben senin gözlerine bakıp, “nasılsın” diye sormayacaksam, bu neye yarar? Bu özelliğini Türkiye’de de korumayı başardın. Bir buçuk sezon, çok uzun bir zaman dilimi değil; ama sen buradaki insanlar için büyük bir karakter, bir rol modeli oldun. Sadece Galatasaray taraftarları değil, Fenerbahçe, Beşiktaş, tüm takımların taraftarları seni bir karakter, rol model olarak aldı. Bunu nasıl sağladın? Özellikle Galatasaray taraftarları, seni tüm kalbiyle seviyor… En başından beri aynı davrandım. Kalbimle oynadım. Bu tip şeyleri hesaplamam. Asla, “evet, bu maçta şöyle davranarak tüm ilgiyi üstüme çekeceğim” diye düşünmem. Ben buyum. Bunu açıklayabilir miyim, bilmiyorum. Sizin için, diğer insanlar için bu çok özel bir şey olabilir. Ama benim için normal, ben buyum. Benim ailemden gelen bir şey, ben bu şekilde büyütüldüm. Kendi çocuklarımı da böyle yetiştiriyorum. Ve hep bu gibi şeylerle hatırlanmak istiyorum. İlk hedefinin iyi bir insan olmak istediğini, iyi bir futbolcu olmanın ikinci planda yer aldığını söylüyorsun, öyle değil mi? Herkes senin gibi düşünmüyor çünkü. Ama benim fikrimi sorarsan, bu doğru bir düşünce şekli… Evet, bu farklı bir şey. Benim futbol dünyasına girişim biraz geç oldu, en üst seviyedeki ilk maçımı oynadığımda 24, 25 yaşındaydım. Ama her zaman söyledim, tüm bunlardan önce ben sadece Didier’dim. Sadece Didier. Guingamp’tan Marsilya’ya geçtiğimde Drogba oldum. Her şey değişti. İnsanların bana bakışı, davranışı, her şey değişti. Ama ailemin, arkadaşlarımın gözünde hâlâ Didier’dim. Didi, Tito, nasıl isterlerse… Değişmeye ihtiyacım yoktu. Kameraları, fotoğraf makinelerini gördüğüm, goller attığım veya Galatasaray’da oynadığım için değişirsem eğer, bana saygı duymayın. Değişirsem, farklı olursam bana saygınızı yitirebilirsiniz. Ben şu an neysem, 10 yıl veya 20 yıl sonra da o olacağım. Tabii ki geliştireceğim kendimi; çünkü çok tecrübe kazandım. Hatalar yapabilirim, hâlâ yaptığım gibi; ama umarım bunları 10-15 sene sonra tekrarlamayacağım. Ama bilge bir insan olmak için bazı hatalar yapmanız da gerekiyor. Hayatında gerçekleştiremediğin için üzüldüğün bir dileğin var mı? Listemde kayıp bir dilek yok. Fırsat bulursam, yapacağım şeyler var; ama şu an, nasıl derler, elhamdülillah, Tanrı’ya şükürler olsun, sahip olduğum her şeyden dolayı çok mutluyum. Belki duygusal bir soru olacak, benim için, senin için, tüm Galatasaray taraftarları için… Ben, “bizimle kal” demek istiyorum. Ama bu olacak mı, bilmiyorum. Sen neler söylemek istersin? Çok zor bir soru… Bunun açıklamasını bence yönetime bırakalım, benim buraya gelişimi de onlar duyurmuştu. Üzücü; çünkü burada daha yapacak çok işimiz vardı. Ama hayat bu. Ben her şeye, herkese saygı duyuyorum. Ama nasıl Chelsea’ye, Marsilya’ya saygı duyuyorsam, Guingamp’ta oynamayı çok sevdiysem, dünyanın neresine gidersem, gideyim; insanlara Galatasaray’ı anlatacağım. Burada çok fazla arkadaş edindim, çok güzel insanlar tanıdım. Kendimi çok iyi hissettim. Ama üzücü. İnsanlar sizi “efsane” olarak adlandırdığında, size büyük saygı duyduklarını hissettirdiğinde… Bu gibi şeyleri anlatmak her zaman oldukça zor. Ben de tüm bunları açıklamak için burada değilim; ama gelecek sezon birlikte olacağımızdan da emin değilim. Belki yeni bir hikâye… Önemli değil. Önemli olan şu an. Emin değilim… Umarım önünde oynayacağın bir Dünya Kupası var. Sakatlığın ne durumda? Kendimi biraz daha iyi hissediyorum. Fenerbahçe maçından sonra oynayamadım, takımın dışında kalmak çok zordu. Türkiye Kupası finalinde oynayamamak beni duygusal anlamda çok etkiledi. Ama orada takımla birlikte olmaktan keyif aldım ve o anın tadını çıkardım. Beni “selfie” çekerken görmüşsünüzdür. Duygularımı saklamak zorundaydım. Kupayı kazandığımız için çok mutlu oldum. Umarım çok, çok daha iyi olacağım. Bir ilerleme var. Ama evet, umarım çok daha iyi olacağım. Takım arkadaşlarına söylemek istediğin bir şey var mı? Birebir veya genel olarak? Şunu söylemek istiyorum. Buraya gelme kararını vermeme bir adam çok yardımcı oldu: Wesley. Mourinho’yla konuşuyordum, bana, “Eğer Wesley oraya gidiyorsa, sen de git. Sen de bundan keyif alacaksın, sen de orada eğleneceksin” dedi. Ben de onu dinlemekte haklı olduğumu gördüm. Bana doğru fikri verdi. Buraya geldim, harika insanlar tanıdım. İlk olarak, Wesley. Buraya gelme nedenlerinden birinin Wesley olduğunu söylüyorsun… Nedenlerimden biriydi. Sadece o değil tabii, nedenlerden biri. Bir sene önce dünyanın en iyisi olan bir oyuncunun sizinle birlikte olacağını bilmek size yardım edebilir. Bana göre o dünyanın en iyi oyuncusuydu. Aynı zamanda onunla birlikte oynamak iyi bir fırsattı, ondan öğrenebileceklerim vardı, onlarla birlikte kendimi geliştirebilirdim. Buraya geldikten sonra daha da şaşırdım. İzlediğim ilk maçta, sanırım Kasımpaşa’ya karşı (Antalyaspor maçı), Burak iki gol atmıştı. Daha sonra diğer takım arkadaşlarımla tanıştım. Harika insanlar tanıdım. Hiçbirinin kalbi kötü değildi, hepsi iyi yürekli insanlardı. Seni, “baba” diye çağırıyorlardı… Bana, “baba” diyorlardı; ama ben Godfather’ı tercih ediyorum. İşte, bilirsiniz… Burada çok fazla yetenekli oyuncu var. Favorilerimden biri, gençlerden Emre. En beğendiğim oyunculardan biri Semih. Çok mütevazı, basit oynar, sahada kalbini, her şeyini verir. Asla konuşmaz, asla şikâyet etmez. Sadece çok çalışır. Tabii ki tüm çocukları seviyorum. Ama o böyle çalışmaya devam ederse, bu takımın lideri olabilir. Çok fazla oyuncu var. Selçuk, Burak… Eğer takımınızda Burak gibi bir oyuncunuz yoksa, her sezon 15-20 gol daha az atarsınız ve ligi kaybedersiniz. O, böyle bir santrfor. İnsanların onun hakkında, “bunu iyi yapmıyor, şunu şöyle yapmıyor” dediklerini biliyorum. Ama günün sonunda, şu an ikinci sıradaysak, onun attığı goller sayesinde. Ona daha fazla saygı duyulması lazım. Eğer futbolun içindeyseniz, ne kadar iyi olursanız, olun; insanlar daha fazlasını istediği için sizin hakkında kararlar verir. O da bunu öğreniyor. Ama futbol bu… Sen sadece bir futbolcu değilsin, bir futbol adamısın, bir efsanesin. Türk futboluna, daha iyi seviyeye gelebilmesi için, bir tavsiye vermek ister misin? Gelecek sezon yabancı kuralının 5+3 olacağını öğrendim mesela… Bu sezonkinden iyidir… Eğer ligi daha cazip, ilgi çekici yapmak isterseniz, Sneijder, Nando gibi büyük yabancı oyuncuları buraya getirmelisiniz. Bunun için de düşünce tarzınızı, mantalitenizi daha açık hâle getirmeniz gerekir. Bu oyuncular sizin gelişmenizi sağlar. Siz de aynı şekilde onlara yardımcı olursanız, onlar sizi daha iyi hâle getirir. Örneğin Brezilya Milli Takımı’ndaki tüm oyuncular, yurt dışında forma giyiyor; ama hâlâ iyi bir milli takımları var. Yani bunun bir anlamı yok. Fenerbahçe, geçtiğimiz sezon UEFA Avrupa Ligi’nde yarı final oynadı. Biz Avrupa’nın en iyi takımlarından Real Madrid’e karşı kendimizi gösterdik. Bu sezon Juventus önünde gücümüzü kanıtladık. Onlar Türk futbolunun nerede olduğunu biliyor, Türk futboluna saygı gösteriyor. Futbol evrenseldir… Kesinlikle, kesinlikle. Galatasaray taraftarlarına bir mesajın var mı? Onlara neler söylemek istersin? Onlar seni gerçekten çok seviyor, kalpten seviyor… Hepsini söylemek istersem, bu çok uzun sürer. Onları asla unutmayacağım. Gittiğim her yerde, her tatilimde, her zaman Galatasaray olacak. Bilmek isterseniz, her yerde sarı ve kırmızı olacak. Kalbimde de öyle… Kalbim de Galatasaray için atacak. Burada sadece bir buçuk yıl kaldım. Ama bu takım için attığım her gol, kariyerimin en iyi deneyimlerden biri oldu. Marsilya ve Chelsea ile birlikte. Kariyerimin en güzel anlarından biri. Her şey için teşekkürler Didi. Benim için kariyerimdeki en zor programlardan biri oldu. Ama umarım bu seninle son programımız olmayacak… Hayır, son olmayacak. Çok eğlenceliydi. Burada veya başka bir ülkede, yine birlikte olacağız.Hoş gelirsiniz, her zaman. Galatasaray tarihinin en önemli sayfalarında yerini alacaksın. Burada her zaman bir efsane olarak hatırlanacaksın. Ve eminim herkes senin için, “o bir Galatasaray efsanesi” diyecek… Çok teşekkür ederim.Şampiy10
Reklam
Burak Yılmaz'dan Drogba'ya Veda Mesajı
Galatasaray'ın forveti Burak, sarı-kırmızılı takımla sözleşmesi sona eren Didier Drogba'ya teşekkür etti. Burak Yılmaz twitter hesabından İngilizce olarak 'Seninle oynamak ayrıcalıktı. Sen bizim ruhumuzdun. Herşey için teşekkürler. Güle güle büyük Drogba...' şeklinde veda mesajı attı.SKORER**https://twitter.com/yilmazburak17/status/467955004461314048**
Galatasaray'ın Soma'yı Anması
Galatasaraylı futbolcular, Soma'da yaşanan maden faciasında yaşamını yitirenleri anmak için ısınma öncesi sahaya madenci baretleriyle çıktı.T Arena skorbordunda, bir madenci resmiyle birlikte, “Ne sarı, ne kırmızı. Her yer kömür karası” yazısı yer alırken, Zülfü Livaneli’nin “Nefesim nefesine” şarkısı eşliğinde ısınmak için sahaya çıkan futbolcular, madenci bareti taktı. Kömür şeklinde resimlerle donatılan ve karartılan tünelden kırmızı baretleriyle çıkarak, saha içinde toplanan Sarı-Kırmızılı futbolcular, bir süre beklediler ve daha sonra ısınma hareketlerine başladılar. Mancini de maç öncesi yayıncı kuruluşa açıklama yapmak için kameranın karşısına yine kırmızı renkli madenci baretiyle çıktı. Başlama vuruşundan önce de 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.Tüm pirimler Soma'yaGalatasaraylı oyuncular dünkü maçın primlerini Soma’ya yardım olarak gönderme kararı aldı.
Drogba'dan Son Veda...
Didier Drogba, transfer olduğunda Türkiye'ye getirdiği Ferrari marka siyah arabası ile TT Arena Stadından ayrıldı.Drogba maç bitiminde soyunma odasına inip sarı kırmızılı takımdaki arkadaşları ve tüm teknik heyet ile vedalaştı. Soyunma odasında “Hepinize yaşadığımız acı, tatlı ve başarılı günler kısaca her şey için teşekkür ederim” diyerek Galatasaray’a ve takım arkadaşlarına veda etti… AMK Spor
Şükrü Ergün "Mancini İle Devam Edeceğiz"
Galatasaray Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi ve Basın Sözcüsü Şükrü Ergün, şampiyon Fenerbahçe'nin ardından 2. bitirdikleri Spor Toto Süper Lig'de başarılı bir sezon geçirdiklerini söyledi. Süper Lig'in son haftasında Kayseri Erciyesspor'u 2-1 yendikleri karşılaşmanın ardından Türk Telekom Arena'da gazetecilere açıklamalarda bulunan Ergün, ligi ikinci bitirdiklerini hatırlatarak, 'Sezon sonu itibariyle UEFA Şampiyonlar Ligi'ne doğrudan katılma hakkı elde ettik. Bu açıdan başarılı olduğumuzu söyleyebiliriz' diye konuştu. Lig başladıktan sonra teknik direktör değişikliğine gittiklerini anımsatan Ergün, 'Sezon başında Türkiye'yi ve sistemi tanımayan yeni bir hoca ile yolumuza devam ettik. Gönlümüz şampiyon olmayı isterdi ama bu hedefimize ulaşamadık. Sezon sonunda Türkiye Kupası'nı aldık. UEFA Şampiyonlar Ligi'ne doğrudan katılım hakkı elde ettik. Bu şartlarda başarılı bir sezon geçirdik' ifadelerini kullandı. Teknik direktör Roberto Mancini ile yolların ayrılacağı şeklinde medyada yer alan haberleri ve kulübün ikinci başkanı Özkan Olcay'ın 'Sezon sonunda Mancini ile oturup konuşacağız' açıklamasını değerlendiren Ergün, 'Benim yapacağım açıklama, kulübün sesi. Mancini ile önümüzdeki yıl devam edeceğiz. Mancini'nin ayrılma planı varsa Özkan başkanım onu kastetmiştir' şeklinde konuştu. Turkfutbol
Reklam