onedio
Görüş Bildir

Başbakan Haberleri

Başbakan ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Başbakan ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Türklerin ve Elon Musk'ın Almanya Seçimlerinde Desteklediği Parti: Aşırı Sağcı AfD Partisi
Almanya, bugün seçim için sandık başına gidiyor. Halk, 21. Federal Meclisi belirlemek için oy kullanacak. Almanya'da yaşayan yaklaşık 1 milyon Türk de oy kullanacak. Seçimlerde 'Almanya İçin Alternatif' (AfD) partisinin bir sürpriz yapması bekleniyor. Son seçim anketlerine göre AfD oy oranlarını artırmış gibi görünüyor. Türkler arasından aşırı sağcı ve göçmen karşıtı AfD'ye oy vereceğini söyleyen kişiler de bulunuyor. ABD seçimlerinin en önemli ismi, Trump'ın en büyük destekçisi Elon Musk da AfD'nin kazanması gerektiğini, Almanya'yı yalnızca AfD'nin kurtarabileceğini söylüyor.İşte AfD ve Almanya seçimleri hakkında bilmeniz gerekenler...
2001 Ekonomik Krizini Alevlendiren Tarihi Kavga: Ahmet Necdet Sezer Bülent Ecevit'e Anayasa Kitapçığı Fırlattı
21 Şubat 2001'de Türkiye, ekonomik krizle karşı karşıya geldi. Yıllardır yaşanan ekonomik ve siyasi sıkıntılar büyük bir krizi doğurdu. Krizi tetikleyen en büyük olay, 19 Şubat 2001'de dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, dönemin Başbakanı Bülent Ecevit'e Anayasa kitapçığı fırlatması oldu. Bu kavga, Cumhuriyet tarihinin en büyük siyasal krizlerinden biriydi hiç şüphesiz.23 yıl önce krizi alevlendiren, tarihe geçen bu kavgayı yeniden hatırlayalım.
2001 Ekonomik Krizi Neden Oldu? 2001 Krizinden Bugünün Ekonomik Krizine Benzerlikler ve Farklılıklar
Türkiye ekonomisini sarsan, siyaset iklimini bir daha geri dönüşümü olmayacak şekilde değiştiren 2001 ekonomik krizinin bugün yıldönümü.  19 Şubat 2001'deki MGK toplantısında Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile Başbakan Bülent Ecevit arasında yaşanan 'Anayasa kitapçığı fırlatma' kavgasıyla körüklenen ekonomik kriz, Türkiye’nin yıllardır karşılaştığı siyasi ve ekonomik sorunların bir sonucu olarak yıkıcı etkilerle vuku buldu.2001 krizinin üzerinden 23 sene geçerken Türkiye yeni bir ekonomik krizle boğuşuyor. Peki son yıllarda yaşadığımız ekonomik krizle 2001 krizinin benzer özellikleri ve çıkarılması gereken dersler neler?
Gündemimiz Almanya Seçimleri: Hükümet Başkanına Neden 'Şansölye' Deniyor?
Almanya, 23 Şubat Pazar günü yeni başbakanı ve parlemontoyu belirlemek için sandık başına gidiyor. Aşırı sağın temsilcisi AfD'nin bir sürpriz yapması beklenirken Almanya seçim sonuçları bütün dünyada takip ediliyor. AB'nin en büyük ülkesi olan Almanya'daki seçimlerin ülkenin ve diğer ülkelerin gidişatını nasıl etkileyeceği merak konusu. Göreve gelen hükümet, önümüzdeki dört yıl boyunca görevde kalacak. Almanya seçim sürecine dair merak edilen ise birçok detay var.Örneğin, Alman hükümet başkanına neden 'şansölye' deniyor?
CHP'de Ön Seçim İçin Geri Sayım Başladı: ''Birisi Cumhurbaşkanı Birisi Başbakan Olur''
CHP'de ön seçim için geri sayım başladı. Adaylığa ilişkin çıkan yapılan açıkalamalara bir yenisi daha eklendi. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, CHP'deki ön seçim gündemine ilişkin olarak, 'Sonuç olarak parlamenter sisteme geçilebilir. Birisi cumhurbaşkanı birisi başbakan olur. Sayın Genel Başkanımızla muhteşem üçlü onlar' diyerek dikkatleri üzerine çekti.
Meclis'te Şiddet Durmuyor...
TBMM Genel Kurulu'nda dershanelerle ilgili yasa tasarısının görüşmeleri kavgaya sahne oldu. AK Parti ve CHP milletvekilleri birbirinin üzerine yürüdü, iki milletvekili yumruklaşırken, bir milletvekili yere düştü. CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur, 11 yılda eğitim sisteminin defalarca değiştirildiğini belirterek, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'ya 'Sayın Bakan son kararınız mı? Havuz sorunu gibi Sümeyye kızımız bile içinden çıkamaz. Sınav hatalarıyla insanlar mağdur edildi, 300-350 bin civarındaki atanamayan öğretmenlerden 35'i intihar etti. İmam hatiplerinden terörist yetişiyor diyen bir başbakanımız var. İmam hatiplerden yargıtay imamı çıktı. Keşke casus deseydiniz. Adamı fişlediniz, imamları da böldünüz; AKP imamı, cemaat imamı diye..Bu düzenlemeler Başbakan'ın hayalindeki ülke için çıkarılıyor' dedi. AK Parti'li milletvekilleri kendisine tepki gösterirken Onur, yanında getirdiği aynayı Bakan Avcı ve milletvekillerine tutarak, 'Burada paralel değil yansıma görüyoruz. Paralel yapıyı görüyor musunuz? Hepiniz oradaydınız beyefendiler, hanımefendiler' diye konuştu. Daha sonra kürsüye gelen AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, 'Ne oldu geçmişte gerici dediğiniz Erbakan, eli kanlı katiller, faşistler dediğiniz MHP ile niye koalisyon kurdunuz? Deniz Gezmiş'e küfreden, Yılmaz Güney'lere hakaret eden bir şahsı niye Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı yaptınız? Atatürk'ün kurduğu partinin genel başkanının yolu ABD rezidansıymış. utanmıyor musunuz, hani Deniz Gezmiş'in, Sinan Cemgil'in yoluydu sizin yolunuz? Sizin yolunuz ABD büyükelçiliğinin rezidansıymış...Ayakkabı kutularından bahsediyorsunuz. Yıl 1978, Adalet Partisi'nden 11 milletvekili transfer ettiniz, bunları bakan yaptınız, 4'ü yargılandı ve hapis cezası aldı; rüşvetten, irtikaptan, görevi kötüye kullanmaktan. Tescilli hırsızlar CHP'dedir. Aziz Kocaoğlu, 300 yılla yargılanıyor. Ama daha ortada iddianame bile yok, masumiyet karinesini hiçe saydınız. Siz demokrasi havariliğinden başka asla bir şey yapamazsınız. Deniz Gezmiş'in kemikleri sızlıyor' dedi.. Sataşmadan söz alan CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, 'Mızrak çuvala sığmıyor. Suçüstü yakalandınız, geçmişe giderek bir şeyler bulmaya çalışıyorsunuz' ifadesini kullandı. AK Parti'nin 2002'de iktidar olmasının ardından Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakan olmadan ABD'ye gittiğini ifade eden Hamzaçebi, Erdoğan'ın 'ABD Başkanı ile değil, bakanlarla değil, danışmanlarla görüşüyor. Erdoğan bunu Türkiye'ye müstahak gördü. Hiçbir genel başkanımız Hikmetyar gibi bir teröristin dizinin dibine çökmemiştir. Hiçbir genel başkanımız, bir önceki genel başkanın rahatsızlığında ziyaretine gitmekten çekinmemiştir. Erdoğan, Erbakan'ı hasta yatağında ziyaret edemedi, ailesinden helallik istemedi' diye konuştu. AK Parti ile CHP milletvekilleri arasında tartışmalar ve laf atmalar devam ederken, AK Parti Isparta Milletvekili Süreyya Sadi Bilgiç, CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk'ün üzerine yürüdü. Bu sırada iktidar ile anamuhalefet sıralarını birbirinden ayıran alanda çok sayıda milletvekili toplandı. CHP'li milletvekilleri Ali Rıza Öztürk'ü dışarı çıkarmak isterken, AK Parti Ankara Milletvekili Fatih Şahin de Öztürk'e, 'Çık dışarı' diye bağırdı. Öztürk'ün Şahin'i dışarıya çağırmasıyla milletvekilleri arasında arbede başladı. CHP İzmir Milletvekili Erdal Aksünger ile AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk yumruklaştı. Külünk, kavgaya karışan CHP Kayseri Milletvekili Şevki Kulkuloğlu ile de yumruklaştı. Bazı milletvekilleri arasında da itiş kakış yaşandı. Bir AK Parti milletvekili de CHP sıralarna doğru yürümek isterken yere düştü. Fenalaşan ve burnu kanayan Kulkuloğlu, ambulansla hastaneye kaldırıldı. Başkanvekili Güldal Mumcu, kavga üzerine birleşime ara verdi. AA
Türkiye, Kırım İçin Devrede: Amaç Barışçıl Çözüm
Rus askeri birliklerinin, Ukrayna’ya bağlı Kırım Özerk Bölgesi’ne girmeleri ve stratejik noktaların kontrolünü ele geçirmesiyle çok daha tehlikeli bir sürece giren “Kırım bunalımı”, yerel seçim gündemine boğulmuş Türkiye’nin de gündeminde. Kırım bölgesinin Türkiye açısından tarihsel ve stratejik öneminin yanısıra nüfusu 350.000’in üzerindeki Kırım Türkleri ile yakın soydaşlık bağları da Türkiye’nin, bunalımın en kısa sürede ve diplomatik yollarla çözümü için devreye girmesine yol açan unsurlar arasında yer aldı. Ukrayna’da aylardır yaşanan gerilimin, Karadeniz’i etkileyebilecek sıcak savaş sınırına yaklaşması üzerine Cumartesi günü Ukrayna’ya dışişleri bakanını gönderen ve göreve gelen yeni yönetimle ilk temas kuran ülke olan Türkiye, Kırım’da yaşanan gerginliğin giderilmesi için çok yönlü bir diplomatik süreç içerisinde. Bakan Davutoğlu, Cumartesi gününden bu yana aralarında ABD, Fransa, Polonya, Almanya, İngiltere ve AB dışişleri bakanları olmak üzere süreci yakından takip eden ülkelerle yakın temas içinde kaldı ve görüş alışverişinde bulundu. Dışişleri Bakanı’nın bu temaslarının ileriki günlerde de devam edeceği ve Rusya ile de konunun ele alınacağı bir zemin arayışında olduğu kaydedildi. Türkiye’nin konuyla en üst düzey ilgisini gösteren gelişme Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün liderliğinde Pazartesi günü gerçekleştirilen ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu ile diğer yetkililerin de katıldığı toplantı oldu. Toplantıda, Kırım bunalımının yanısıra gelişmelerin bölgeye olası etkileri ve Türkiye’nin takınması gereken tavır da masaya yatırıldı. Türkiye açısından en olumsuz senaryo, Kırım merkezli gerilimin Rusya ve Ukrayna arasında bir askeri çatışmaya dönme ihtimali olarak görülüyor. Her iki tarafın da Karadeniz’de güçlü filolarının bulunması olumsuz bir durumda gelişmelerin Türkiye’ye önemli yansımaları olabileceğini gösteriyor. Bu kapsamda, olası çatışma durumunda, NATO’nun alacağı karar da Montreux Sözleşmesi ile Karadeniz’e kıyısı olmayan ülkelerin boğazlardan askeri gemi geçişlerini kontrol altında tutan Türk hükümeti açısından büyük önem taşıyacak. Dolayısıyla Ankara’da yapılan ilk değerlendirmelerde, sorunun sıcak çatışmaya dönüşmeden barışçıl yollarla çözümüne vurgu yapılıyor. Davutoğlu, Pazar günü yaptığı açıklamada, Ukrayna’nın parçalanmasının bölgedeki birçok tartışmalı bölgeyi de olumsuz etkileyebileceği değerlendirmesini yapmış, Moldova ve Gürcistan’daki bazı bölgelerin de kopuş içine girebileceklerini kaydetmişti. Ancak Davutoğlu, bölgedeki en önemli dengelerden birinin Türk-Rus ilişkileri olduğunun altını çizerek, Türkiye’nin “Rusya’la bir gerilim içine girmeyeceği” öngörüsünde bulunmuştu. Aynı değerlendirmelerde en acil durum olarak ise sayıları 350,000’i bulan Kırım Türkleri’nin can ve mal güvenliğinin korunması ve gelişmelerin Kırım Özerk Bölgesi’nin Ukrayna’dan kopmasına yol açacak şekilde büyümesini önlemek olarak görülüyor. “Kırım’ı Türkiye’nin bir parçası olarak mütalaa ediyoruz” diyerek, konunun Ankara açısından ne kadar önemli olduğunu vurgulayan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Kırım Türkleri’nin geçmişte yaşadığı acıları tekrar yaşamamaları için konuyu hassasiyetle ve yakından takip ettiklerini kaydetti. Atalay, “Kırım bizim için çok önemli. Orada yeni haksızlıklar olmaması için de şu anda Türkiye aktif şekilde devrede,” diye konuştu. Bakan Davutoğlu da 50 kadar derneğin katılımıyla oluşan Kırım Dernekleri temsilcilerini kabul ederek, Türkiye’nin bu süreçte Kırım Türkleri’nin yanında olmaya devam edeceği güvencesini verdi. Kırım Türkleri’nin 1944 senesinde yaşadıkları topraklardan sürüldüğünü ve büyük acılar yaşadıklarını anlatan Davutoğlu, “Başbakanımız ve Cumhurbaşkanımızın, Kırım’da veya dünyanın herhangi bir yerinde soydaşlarımızla ilgili herhangi bir meseleye kayıtsız kalacağını zihninizin ucundan bile geçirmeyin,” diye konuştu. Toplantıya katılan Kırım dernekleri adına çıkışta gazetecilere açıklamalarda bulunan Kırım Türkleri Yardımlaşma Derneği Başkanı Tuncer Kalkay, Kırım Türkleri’nin can güvenliklerinin tehlikede olduğunu belirterek, Ukrayna ordusuna bağlı generallerin bile teslim olmaya başladığını anlattı. Kalkay, Türkiye’den beklentilerinin işgalin durdurulması ve Ukrayna’nın toprak bütünlüğü ve siyasi egemenliğinin “barışçıl yollarla” korunması için uluslararası toplumu harekete geçirmesi olduğunu da belirtti. Serkan DemirtaşBBC Türkçe
Erdoğan'a 'Hırsız Var' Pankartı Açtı, Gözaltına Alındı
Osmaniye mitinginde 'hırsız var' pankartı açan kişiye önce çevredekiler müdahale etti Başbakan Tayyip Erdoğan 'ın Osmaniye mitinginde sahnede konuştuğu sırada 'Hırsız var' yazılı pankar açan kişi gözaltına alındı. Osmaniye mitinginde pankart açan kişiye önce çevredekiler müdahale etti. Eylemci, çevredeki sivil giyimli kişilerin müdahalesiyle pankartı indirmek durumunda kaldı. Ardından çevredeki sivil giyimli birkaç kişinin tartakladığı eylemci, apar topar miting alanından çıkarıldı. Miting alanından hızla uzaklaştırılan eylemci, gözaltına alındı. T24
Obama'dan Sert Rusya Açıklaması
Moskova'nın “tarihin yanlış tarafında durduğunu” söyleyen Obama, şöyle devam etti: “Dünya, Rusya'nın attığı adımları Ukrayna'nın egemenlik haklarının ve uluslararası hukukun ihlali olarak tanıma noktasında gitgide birleşiyor.” Obama Rusya'nın mevcut çizgisini izlemeye devam etmesi halinde Rusya'yı izole eden ekonomik ve diplomatik adımlar atacaklarını belirtti. Ukrayna ile Rusya arasındaki gerginlikse tırmanıyor. Ukrayna, fiili olarak Rus Ordusu'nun kontrolüne geçen Yarımada'da savaş çıkmasından endişeli. Ukrayna yönetimi, cuma günü orduyu seferberlik durumuna geçirmişti. Kiev'de bulunan Alman Heinrich Böll Vakfı'ndan Kiril Savin'e göre Ukrayna bu hamleyle 'Şayet egemenliğimize müdahale edilirse, harekete geçeceğiz' demek istiyor. Savin 'Bunun yalnızca sembolik bir adım olduğunu düşünüyorum. Ancak Rus silahlı kuvvetleri Kırım'da bir müdahalede bulunursa, işte o zaman askerî ve sivil bir cevap verileceğinden eminim' diyor. Ukrayna Rusya'ya karşı koyabilir mi? Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin parlamentodan Ukrayna'ya asker gönderme yetkisi almıştı. Ukrayna geçici hükümetinin Başbakanı Arseniy Yatsenyuk, kararı 'kendilerine karşı bir savaş ilanı' olarak algıladıklarını söyledi. Yatsenyuk, ülkesinin bir felaketin eşiğinde olduğunu da vurguladı. Fakat uzmanlara göre, gerçekten bir savaş çıkması halinde Ukrayna'nın Rusya'ya askerî anlamda karşı koyması pek de mümkün görünmüyor. Ukrayna, destek için gözlerini NATO'ya çevirmiş durumda. Pazar günü Kırım Yarımadası'nda yaşananları değerlendirmek üzere bir araya gelen NATO üyesi ülkeler de Rusya'yı eleştirdi. NATO Askerî Komitesi Eski Başkanı Harald Kujat, NATO'nun yalnızca eleştiride bulunmasını yeterli bulmuyor: 'NATO'nun acil toplantıdan çok NATO-Rusya Konseyi kapsamında ve dışişleri bakanları düzeyinde iletişime geçmesi daha doğru olurdu. En azından bu tip bir adım daha etkili olurdu. Çünkü bu konsey tam da Rusya ve NATO'yu ilgilendiren bu tip güvenlik konularını ele alabilmek için kuruldu.' 'NATO Ukrayna'ya vaatte bulunamaz' Kujat NATO'nun Ukrayna'ya yardım sağlayıp sağlayamayacağı sorusuna da şöyle yanıt veriyor: 'Ukrayna NATO üyesi olmadığından, NATO herhangi bir vaatte bulunamaz. İki taraf arasında daha farklı bir yasal zemin söz konusu. Bu nedenle NATO somut bir yardımda bulunamayacaktır. Ki zaten bu tip bir adımın da doğru olacağını düşünmüyorum. Şu anda önemli olan Rusya hakkında görüş bildirmekten çok Rusya ile görüşme halinde olmaktır.' Öte yandan, Kiev'deki hükümetin Ukrayna silahlı güçlerini ne ölçüde komutasında bulundurup bulundurmadığı da bilinmiyor. Reuters haber ajansının Moskova kaynaklı haberlerine göre, Ukrayna deniz kuvvetlerine bağlı Amiral Gemisi Hetman Sahaidachny fırkateyninin Rusya silahlı kuvvetlerine katılarak Kiev'den gelen emirleri uygulamadığı belirtiliyor. Rus Senatör İgor Morozov da bir açıklama yaparak, geminin kendi komutalarına geçtiğini tasdik etti. Heinrich Böll Vakfı'ndan Kiril Savin'e göre, Yanukoviç yönetimi etkisini koruyor: 'Devlet kurumları içerisinde hâlâ Yanukoviç döneminden kalma kişiler var. Bunlar her ne kadar aktif olarak Kiev'deki yeni hükümete karşı bir adım atmasalar da, alınan kararları sabote ediyorlar.' Halk oylaması gündemde Rus silahlı kuvvetlerinin Kırım Yarımadası'ndaki askerî varlığı, bölgede Ukrayna hükümetinin etkisini de zedeliyor. Rusya yanlısı Rus Birliği Partisi Başkanı Sergey Aksenov, geçen hafta yönetimi ele aldıklarını duyurmuş ve başbakan seçilmişti. Açıklamanın hemen ardından Ukrayna İçişleri Bakanı Pavel Petrenko ise bu yönetimin yasal olmadığı uyarısında bulundu. Yeni Kırım yönetimi 30 Mart'ta Yarımada'nın özerkliği konusunda halk oylaması yapılmasını planlıyor. Oylamanın, Ukrayna'nın bölünmesi ile sonuçlanabileceğine de dikkat çekiliyor. Kırım halkının çoğunluğunun Rusça konuştuğu ve kendisini Rusya'ya yakın hissettiği belirtiliyor. ©Deutsche Welle Türkçe Marcus Lütticke / Nalan Şipar Editör: Başak Özay